MARKET YOĞURTLARI ŞEKER DEPOSU ÇIKTI
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Marketlerdeki hazır yoğurtlarda fazla miktarda şeker bulunduğu ve bunların sağlıklı bir yiyecek olarak görülmemesi gerektiği bildirildi (1).
Bu tavsiye, Birleşik Krallık’ ta süpermarketlerde satılan 900 kadar yoğurt üzerinde gerçekleştirilen bir araştırmaya dayanıyor.
Araştırmaya göre “organik” olan yoğurtlar en çok şeker ihtiva edenler ürünler arasında yer alıyor.
Sadece natürel ve Yunan usulü adıyla satılan yoğurtlarda fazla şeker yok.
Araştırmada, yoğurtlu tatlıların 100 gramında ortalama 16.4 gram şeker bulundu.
Bu kategoride, çikolata ve krem karamel gibi yoğurt ihtiva etmeyen bazı yiyecekler de vardı.
En çok şeker ihtiva eden ikinci ürün 100 gramda 12.1 gram şeker bulunan organik yoğurt olarak belirlendi.
Çocuk yoğurtlarının ise 100 gramında 10.8 gram şeker olduğu tespit edildi.
Çocukların şekeri azaltması gerekiyor
NHS, 4-6 yaş arasındaki çocukların 19 gramdan (günde beş küp şeker kadar), 7-10 yaş arasındakilerin ise 24 gramdan fazla şeker tüketmeleri gerektiğini bildiriyor.
100 gramda 5 gramdan az şeker olan yiyecekler “az şekerli” olarak kabul ediliyor.
İncelenen ürünlerden sadece yüzde 9’ unun bu kategoride yer aldığı görüldü.
Araştırmanın saha çalışmasının yapıldığı 2016 senesinin sonundan beri yoğurtlardaki şeker miktarının azaltılması için ilerlemeler kaydedildi.
Mayıs ayında yayınlanan bir raporda, yoğurtlardaki şekerin ilk sene sonunda yüzde 5 olan hedefi aşarak yüzde 6 azaltıldığı bildirilmişti.
2020’ ye kadar şekerin yüzde 20 azaltılması hedefleniyor.
Meyveli yoğurtlarda da meyve yok, meyve resmi var
Daha önce Almanya’ da Hohenheim Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada 600 çeşit meyveli yoğurdun tümünde olması gerekenden fazla şeker bulunduğu bildirilmişti (2, 3).
Gene Almanya’ da yapılan başka bir araştırmada meyveli yoğurtlarda meyvenin kendisini değil o meyvenin aromasının bulunduğu gösterilmişti (4, 5).
Bu tür endüstriyel yiyeceklerde “tabii” diye nitelendirilen aromaların ürünün paketinin üzerinde resmi olan meyveden değil, tabii hammaddelerden elde edilmesi yeterli oluyor.
Mesela, yoğurtta çilek resmi varsa, bu aromanın çilekten elde edildiğini göstermiyor, sadece tadının çilek gibi olduğu manasına geliyor.
Bunun sebebi ise ticari: 6 sente 100 kilo yoğurda ahududu tadı kazandırılabilir; oysa bu iş gerçek ahududu ile yapılmaya kalkıldığında 30 Euro harcanması icap ediyor.
Hazır gıdalar icat oldu sağlığımız bozuldu
Bu haber, endüstrinin fiziki ve kimyasal şiddetine maruz kalan sağlıklı ürünlerin nasıl muzır hâle geldiğini göstermek için çok iyi bir örnek.
Yüksek basınç, yüksek sıcaklıklara maruz kalan çiğ süt nasıl süt olma vasfını kaybediyorsa içi tıka basa şeker dolu yoğurt da aynı akıbeti paylaşıyor.
Yoğurt aslında adam gibi beslenmenin temel gıdalarındandır ama evde geleneksel usullere göre mayalanmak kaydıyla.
İşlenmiş un, şeker, trans yağlar ve katkı maddeleriyle dolu olan hazır gıdaların zerresinin bile ağza alınmaması gerekiyor.
Daha dün Kanada’ da trans yağların yasaklandığı açıklanmıştı (6).
Hazır gıdalardan uzak durun diye nefes tükettiğimizi inşallah anlamayanlar da anlamışlardır.
Hanımlar, lütfen yoğurdunuzu da turşunuzu, salçanızı, sirkenizi, kefirinizi ve yapabileceğiniz tüm yiyecek ve içecekleri evde yapın.
Çocuklara hazır meyveli yoğurt tavsiye eden Türk Pediatri Kurumu’ nu kınıyorum ve diyecek tek bir söz bulamıyorum (7).
Bu sitede belirli bir markanın adının geçmemesi hiç mühim değil aksine daha da kötü; buradaki tavsiyelerle tüm endüstriyel yiyecek ve içecekler temize çıkarılıyor!
Sizin söyleyecek bir şeyiniz var mı merak ettim.
Kaynaklar:
1.https://www.bbc.co.uk/news/health-45565364
6.https://www.ntv.com.tr/saglik/kanadada-yapay-trans-yaglar-yasaklandi,1O7hkpGOl0KBUh1Q7M0CFQ
7.http://www.saglikliatistir.com/
***
EK 1 (18.8.2022): ARK: www.saglikliatistir.com/ isimli sitenin tamamen yayından kaldırıldığını ve hatta alan domain’ in satışa çıkarıldığını gördüm. Şaşırmadım, çünkü ne endüstride ne Türk Pediatri Kurumu’ nda utanma duygusu yok.
***
EK 2 (18.8.2022): Milliyet-Pembe Nar 14 Nisan 2015
Türk Pediatri Kurumu (TPK), ülkemizde 5 yaşın altında her 4 çocuktan 1’ini tehdit eden aşırı kilo veya obezite ile mücadele için “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” bilinçlendirme kampanyasını başlatıyor. Kontrolsüz ve bilinçsiz abur cubur tüketimiyle oluşan olumsuz beslenme alışkanlıklarıyla mücadele için başlatılan kampanya ile ebeveynlerin çocukları için sağlıklı atıştırmalık alternatiflerine yönlendirilmeleri hedefleniyor. Kampanyanın 3 önemli iletişim ayağının ilkini bilgilendirici TV filmi, ikincisini sağlıklıatıştır.com websitesi, üçüncüsü ise ebeveynlerle ve sağlık çalışanlarıyla yapılacak toplantı ve seminerler oluşturuyor. Bilinçlendirme kampanyasının tanıtıldığı basın toplantısına beş yaşında bir oğlu olan oyuncu Özge Özberk de destek veriyor.
Ülkemizde 5 yaşın altındaki çocuklarda aşırı kilo veya obezite her 4 çocuktan 1‘ini pençesi altına alarak günümüzün en büyük sağlık sorunlarından biri haline geldi. Ayrıca bulaşıcı olmayan ama ölümle sonuçlanan hastalıkların da ilk nedenleri arasında yer alıyor.
Türkiye’de ise çocuklarda obezite, 9 yıl içinde 2 kat artış gösterdi. Modern çağın beraberinde getirdiği beslenme tarzındaki değişiklikler ve fiziksel hareket azlığı gibi bir takım olumsuz şartlar da obezite riskini günden güne arttırıyor.
1930’da kurulan ve Türkiye’nin ilk pediatri kurumu olan Türk Pediatri Kurumu (TPK); toplumumuzun temelini oluşturan çocuklarımızın “abur cubur” olarak tanımlanan ve aşırı tüketimi tavsiye edilmeyen gıdaları, kontrolsüzce ve bilinçsizce tükettikleri gerçeğinden yola çıkarak, çocukların ara öğünlerdeki sağlıksız atıştırmalık alışkanlıklarında pozitif değişim yaratmak amacıyla “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” bilinçlendirme kampanyasını başlattı.
‘Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum’ yasaklayıcı değil yol gösterici
TPK Başkanı ve İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Fügen Çullu Çokuğraş, TPK olarak başlattıkları kampanya ile çocuklarda kalıcı bir alışkanlık değişimi yaratmak için yasaklayan değil, yol gösteren olacaklarını belirtiyor. Tüm ebeveynleri çocukları için yapacakları atıştırmalık seçimlerinde sağlıklı tercihlere yönlendirmeyi hedeflediklerini söyleyen Çokuğraş, şöyle devam ediyor:
“Toplumumuzun temelini oluşturan çocuklarımızın “abur cubur” olarak tanımlanan, aşırı tüketimi tavsiye edilmeyen gıdaları, kontrolsüzce ve bilinçsizce tükettikleri bir gerçektir. Örneğin çocuklarla gidilen market alışverişlerinde çocukların abur cubur raflarındaki ısrarcı tutumları sonucunda anne-çocuk arasında çatışma yaşandığını ama annelerin çocuklarına kıyamayıp, çocuklarının istediklerini almak zorunda kaldıklarını hastalarımızdan sıklıkla dinlemekteyiz.
Kısacası çocuk doktorları olarak her geçen gün çocuklarımızın olumsuz beslenme alışkanlıkları geliştirdiğine üzülerek şahit olmaktayız. Bu noktada hem fizyolojik açıdan sağlıklı atıştırmalık alternatifleri seçmenin, hem de psikolojik açıdan anne-çocuk çatışmasını önleyecek, çocuğu ve dolayısıyla da anneyi mutlu eden alternatifler seçmenin mümkün olabileceğini anlatmaya karar verdik.
Ve bugün Türk Pediatri Kurumu olarak “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” bilinçlendirme kampanyamızı başlatıyoruz. Kampanyamız ile kontrolsüz ve bilinçsiz abur cubur tüketimiyle oluşan olumsuz beslenme alışkanlıklarıyla mücadele etmeyi; tüm ebeveynleri çocukları için yapacakları atıştırmalık seçimlerinde sağlıklı tercihlere yönlendirebilmeyi hedefledik. Kalıcı bir alışkanlık değişimi yaratmak istiyorsak, yasaklayan değil, yol gösteren olmalıyız. Hangi atıştırmalıklar seçilmeli, porsiyonlar ne olmalı, hangi sıklıkta tüketilmeli gibi uygulanabilir öneriler geliştirdik.“
Kampanyanın bilimsel dayanağı Prof. Adam Drewnowski’nin boş-dolu kalori teorisi üzerine oturuyor.
Prof. Dr. Fügen Çullu Çokuğraş, “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” kampanyasının bilimsel dayanağını ise şöyle özetliyor:
“Türk Pediatri Kurumu olarak yaptığımız her çalışmayı bilimsel bir dayanağa oturtmak öncelikli gözettiğimiz konudur. “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” kampanyamızın bilimsel dayanağını geçtiğimiz yıl TPK’nın 50. Yıl kongresine katılarak bizleri onurlandıran Washington Üniversitesi Halk Sağlığı Beslenme ve Obezite Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Adam Drewnowski’nin boş-dolu kalori teorisi üzerine kurduk. Sağlıklı atıştırmalıkları belirlerken piyasada satılan 100’den fazla paketli atıştırmalığı mikro ve makro besin öğeleri açısından analiz ettirerek Prof. Adam Drewnowski’nin geliştirdiği “Besin Yoğunluğu Endeksi” nin dolu / boş kalorileri tanımlamasına göre sınıflandırdık.”
Çocuklar ara öğünlerde hangi gıdaları ne kadar tüketmeli?
TPK Yönetim Kurulu üyesi ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, atıştırmalıkların boş-dolu kalori değerlerine göre besin yoğunluğu endeksi çıkardıklarını söylüyor ve şöyle devam ediyor:
“3 yaşından itibaren, çocuklar haftada 100 ara öğün yiyorsa maalesef bunun yaklaşık %25’i abur cubur diyebileceğimiz, kalorisi yüksek, besleyiciliği düşük gıdalardır. Oysa ara öğünler için ideal kalori miktarı ara öğün başına günlük toplam kalori ihtiyacının 10%’u kadardır. Bu da 170 kcal’ye denk gelmektedir. Yani çocuklar ara öğünlerde maksimum 170 kcal almalı diyebiliriz. Bunda da boş-dolu kalori değerlerine dikkat etmeliyiz. Bir gıdanın etiketine baktığımızda dolu kalorilerin yani protein, lif, vitamin ve minerallerin fazla, boş kalori dediğimiz şeker, tuz, doymuş yağ gibi besin öğelerinin az miktarda içermesini tercih etmeliyiz; tercihlerimizi dolu kalorileri fazla olan üründen yana kullanmalıyız.
Ara öğünlerde çocuklar hangi gıdaları ne kadar tüketmeli sorusunu Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı şöyle yanıtlıyor:
“Kimi ürünlerin kalorisi son derece düşük ve besleyicilik değeri de son derece yüksektir. Bir diğer değişle; besleyicilik değeri %100’ün üzerinde ve kalori olarak da yaklaşık 170 kalorinin altındadırlar. Bu ürünlerin içinde özellikle şeker oranı düşük bir çok meyveyi sayabiliriz: Bunlara örnek olarak portakal, mandalina, nar gibi kış meyvelerini; salatalık, çilek gibi yaz sebze ve meyveleri örnek gösterebiliriz. Bunlar çocuklara günde 1-2 porsiyon ara öğün olarak gönül rahatlığı ile verilebilir.
Bir diğer grup, kalorisi 170’in altında olup, besleyicilik değeri 0 ile 100 arasında olanlardır, ki bu değer de iyi bir besin değeridir. Bu gruptaki ürünler, ara öğünlerde, atıştırmalık olarak günde 1 porsiyon verilebilirler. Bu grupta genelde süt ve süt ürünleri vardır. İçlerinde sade süt, sade yoğurtun yanı sıra çocuğun da istemesini sağlayacak ve onu mutlu edecek meyveli yoğurt ve meyveli sütleri sayabiliriz.
Diğer grup besleyicilik değeri 0 ile 100 arasındaki ama kalorisi 170’in üzerindeki gıdaları içeren gruptur. Bunların da tüketimini biz her gün olarak tavsiye ediyoruz ama porsiyonlarına dikkat ederek. Birçok kuru meyve, kuruyemiş, müsli, kaşar peyniri ve tahin pekmez bu gruptadır. Bu ürünler porsiyonlarına dikkat edilerek ara öğün seçimi olarak gönül rahatlığıyla çocuklara yedirilebilirler.
Abur cuburlar olarak nitelendirdiğimiz kalorisi 170’in üzerinde, besleyicilik değeri olarak da 0’ın altındaki ürünlerde doymuş yağ, şeker, tuz oldukça fazladır. Yani boş kalori içermektedirler. Dolayısıyla bunların çocuklarca her gün istense bile ebeveynlerce nadiren verilmesini önermekteyiz.”
Sağlıklıatıştır.com annelere rehberlik edecek
Peki anneler, çocukları için atıştırmalık seçerken bunun boş mu yoksa dolu mu kaloriye sahip olduğunu nasıl anlayacak? TPK “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” kampanyası kapsamında tüm Türkiye çapındaki annelere ulaşmak için saglikliatistir.com adlı bir websitesi kurdu. TPK Genel Sekreteri ve İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Mehmet Vural, saglikliatistir.com adlı websitesinin anneler için önemli bir rehber olacağını söylüyor:
“Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” kampanyasının en önemli unsurlarından birisi anne-babalara, çocuklara ve sağlık çalışanlarına nasıl ulaştırılacağı konusu. Bu kampanyanın 3 önemli iletişim ayağı olacak. Birincisi saglikliatistir.com websitesine yönlendiren bilgilendirici TV reklam filmimiz. İkincisi saglikliatıştır.com web sitemiz. Üçüncüsü ise hem ebeveynlerle hem de sağlık çalışanları ile gerçekleştirmeyi planladığımız yüz yüze toplantılar ve seminerler.
Özellikle bilgilendirici filmi gören annelerin atıştırmalık seçimleri konusunda biraz daha bilinçlenmelerini ve sağlıklıatıştır.com websitesine girmelerini bekliyoruz. Bu websitesi ile çocukların haftalık beslenmelerinin önemli bir bölümünü oluşturan ara öğünler konusunda, annelere kılavuzluk etmeyi amaçlıyoruz. Bunu yaparken de abur cuburlara alternatif olarak her gün verilebilecek atıştırmalık alternatiflerini “Atıştırmatik” bölümümüzün altında paylaştık. 100’den fazla sağlıklı atıştırmalık seçimlerini, tavsiye edilen tüketim sıklıkları ve porsiyonlarına göre kategorize ettik. Kısacası paketli abur cuburlar yerine hem sağlıklı hem de çocuğunuzu mutlu edecek alternatiflere yönelmek, sağlıklıatıştır.com adlı websitemiz sayesinde artık hiç de zor değil. Herkesi “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” demeye, çocuklarımızın atıştırmalık seçimlerinde onları sağlıklı atıştırmalıkları tercih etmeye yönlendirmeye ve bunları yaparken de sağlıklıatıstır.com web sitemizden faydalanmaya davet ediyorum.”
“Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” kampanyasına, beş yaşında bir oğlu bulunan oyuncu Özge Özberk de destek veriyor. Bilinçli bir anne olarak, kampanya basın toplantısında paylaşılan tüm bilgi ve detayları dikkatle dinleyen Özge Özberk, çocuğunun ve ülkemizdeki diğer tüm çocukların sağlıklı gelişimi için bu kampanyanın çok önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, tüm anneleri çocuklarının atıştırmalık seçimlerinde sağlıklı atıştırmalıkları tercih etmeye çağırıyor.
Kaynak: https://www.milliyet.com.tr/pembenar/turk-pediatri-kurumundan-obeziteyle-mucadele-kampanyasi-2043918
***
EK 3 (18.8.2022): Aydınlık Abur cubura karşı sağlıklı atıştırmalık 19 Aralık 2016
Türkiye’de 5 yaşın altındaki her 4 çocuktan birinde aşırı kilo veya obezite görülüyor. Beslenme şeklinin değişmesiyle birlikte son 10 yılda ülkemizde çocuklarda obezite görülme oranı iki kat arttı. Obezite bulaşıcı olmayan, ölümle sonuçlanan hastalıkların da ilk nedenleri arasında yer alıyor. Türk Pediatri Kurumu, annelere yol göstermesi için “saglikliatistir.com” internet sitesini kurdu. İnternet sitesi son 1 yılda 3 milyon 826 bin kez tıklandı.
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından hazırlanan Türkiye Beslenme Rehberi 2015 araştırması Türkiye’nin beslenme alışkanlıklarını gösterdi. Yetişkinlerin yüzde 60’ı ayda 1-2 defa süt tüketiyor ya da hiç tüketmiyor. Yüzde 56.9 ayda 1-2 defa kırmızı et yiyor ya da hiç yemiyor. Tavuk eti tüketimi de istenilen düzeyde değil. Yetişkinlerin yüzde 42.9’u haftada 1, yüzde 33.6’sı ayda 1 tavuk eti yiyor. Ayda 1 kurubaklagil tüketenlerin oranı ise yüzde 38. Toplumun büyük çoğunluğu kepekli ekmekten uzak duruyor. Ayda 1 ya da hiç kepekli ekmek tüketmeyenlerin oranı yüzde 75.4. Yüzde 15 her gün gazlı içecek tüketiyor. Yüzde 12.2 gün aşırı gazlı içecek içiyor.
Beslenme alışkanlıkları çocuklukta şekilleniyor. 18 yaş altı çocukların yüzde yüzde 91’i kırmızı et, beyaz et, yumurta, kurubaklagil, yağlı tohum, sert kabuklu kuruyemişleri önerilen düzeyin altında tüketiyor. Yüzde 57’si sebze ve meyveyi ihtiyacının altında yiyor. Çocuklar arasında şişmanlık giderek artıyor. 5 yaşın altındaki her 4 çocuktan birinde obezite görülüyor. Obezite görülme sıklığı son 10 yılda iki kat arttı. Hekimler, obeziteyle mücadelenin çocukluk çağından başladığına dikkat çekiyor. Çocukluk çağında sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılması amacıyla Türk Pediatri Kurumu, abur cubura alternatif olabilecek atıştırmalık önerilerini bir internet sitesinde topladı. saglikliatistir.com 1 yılda 3 milyon 826 bin kez tıklandı.
Uzmanlar, biri kahvaltı ile öğlen yemeği diğeri öğlen yemeği ile akşam yemeği arasında olmak üzere günde iki ara öğün yapılmasını öneriyor. İnternet sitesinde çocuklar için sağlıklı ara öğünler yer alıyor. Her bir tarifin altında kalori miktarı hesaplanarak yazılmış. Uzmanların bazı tariflerine biz de sayfamızda yer veriyoruz.
Kaynak: https://www.aydinlik.com.tr/haber/abur-cubura-karsi-saglikli-atistirmalik-30633
***
EK 4 (18.8.2022): Abur Cubur Yeme, Sağlıklı Atıştır
Türk Pediatri Kurumu, başlatmış olduğu “Abur Cubur Yemiyorum, Sağlıklı Atıştırıyorum” kampanyasıyla çocukları sağlıklı atıştırmalık alternatiflerine yönlendirmeyi hedefliyor. Türk Pediatri Kurumu Başkanı İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı öğretim Üyesi Prof. Dr. Figen Çullu Çokuğraş kampanyanın tanıtım toplantısında ebeveynleri çocukları için sağlıklı atıştırmalık seçimine yönlendirmeyi hedeflediklerini söylerek, “abur cubur” olarak tanımlanan gıdaların bilinçsizce ve çok miktarda tüketildiğini söyleyerek, çocukların abur cubur ısrarının olumsuz beslenmeye neden olduğuna dikkat çekti.
Konuyla ilgili olarak anne ve çocuk arasındaki çatışmayı önleyecek alternatifler seçmenin mümkün olduğunu anlatmaya karar verdiklerini belirten Prof. Dr. Çokuğraş, “Kontrolsüz ve bilinçsiz abur cubur tüketimiyle oluşan olumsuz beslenme alışkanlıklarıyla mücadele etmeyi, tüm ebeveynleri çocukları için yapacakları atıştırmalık seçimlerinde sağlıklı tercihlere yönlendirebilmeyi hedefliyoruz. Kalıcı bir alışkanlık değişimi yaratmak istiyorsak, yasaklayan değil, yol gösteren olmalıyız. Hangi atıştırmalıkların seçileceği, hangi sıklıkta tüketileceği gibi uygulanabilir öneriler geliştirdik.” dedi.
***
EK 5 (18.8.2022): Sağlıklı gıda konusunda gerçek açıklamalar ve doğru tavsiyeler bekliyoruz.
Türk pediatrik kurumunun açmış olduğu sağlıklıatıştır.com sitesini, halkı, özellikle de ebeveynleri gıda konusunda “gerçek anlamda” bilgilendirmeye davet ediyoruz. Sitede kullanılan dilin ve görsellerin ciddiyetten uzak hazırlandığı apaçık ortada olmakla birlikte, kullanılan ifadelerin ucu açık, görseller ve tarifler adeta “paketli, sağlıksız, hazır gıdayı” özendirir niteliktedir.
Bu anlamda ilgililerden;
Atıştırmalık tarifleri gelişi güzel verilmiş olup, ebeveynlere açıklayıcı ifade kullanılmamıştır. Açıklayıcı ifadelerin eklenmesini ve mutlak suretle ” sağlıklı, katkısız, doğal , ev yapımı” ibarelerinin eklenmesini istiyoruz.
Tariflerde Alerjik çocuklar için uyarıcı açıklamalar yer almamaktadır. Uyarıcı açıklamaların her tarife ve öneriye eklenmesi gerektiğine inanıyor ve düzeltme bekliyoruz.
Verilen tariflerde “meyveli yoğurt” denilirken ne kastedildiği net değildir. Kasıt herkesin dilinde olan market raflarındaki son derece sağlıksız “hazır meyveli yoğurt” mudur? Ev yoğurdu ya da ev yapımı ifadesi neden kullanılmamıştır? Bu ibarelerin mutlaka eklenmesini ve gerçek anlamda sağlıklı gıdalar tavsiye edilmesini bekliyoruz.
Sağlıklı atıştırmalık diye yola çıkan bir sitede verilen tarifte “vanilyalı puding”in ne işi vardır? Açıkça ortadadır ki vanilyalı pudingden kasıt paketli market ürünü pudingdir çünkü kimsenin evinde vanilyalı puding hazır bulunmamaktadır. Bu ve bunun gibi insanları hazır gıdaya yönlendiren tavsiyeler düzeltilmeli ve gerekli açıklamalar eklenmelidir.
Abur cubur ve paketli abur cuburdan kasıt nedir?
Şekerin özellikle çocuklar üzerinde bilinen zararları olmasına rağmen, çocuklar için verilen tariflerde neden şeker ile ilgili ayrıca açıklama, alternatif yer almamaktadır? Açıklanmalıdır.
Cips, bisküvi gibi abur cuburların bilinen zararları olmasına rağmen neden ve hangi “sağlıklı gerekçe” ile tavsiye edilmiştir? Bu tarz sağlıksız tavsiyelerin siteden kaldırılmasını ve yerine gercek anlamda sağlıklı atıştırmalık alternatiflerinin eklenmesini istiyoruz.
Paketli gıda içerikleri konusunda ayrıntılı bilgilendirmelere ve uyarılara yer verilmesi gerektiğine inanıyor ve gerekeni bekliyoruz.
***
Hocam, yazılarınız anamın manda sütünden evde çaldığı kaymaklı yoğurtlar gibi. hem müthiş lezzetli hem müthiş faydalı. Allah sizden razı olsun. Allah yar ve yardımcınız olsun.
Canan hocam sayesinde artık market yoğurdu evimize girmiyor. Salçamızı turşumuzu sirkemizi artık evde yapıyoruz.
Helal sana Ahmet Bey, bunları senden başka yazan çizen dillendiren yok. Bunları bilmiyorlar mı tabii ki biliyorlar hem de senden daha iyi biliyorlar ama söylemiyorlar hatta saklıyorlar çünkü bu bir çıkar sorunu.