VİRÜSLERİN YAYILMA HIZI FELÂKET HABERLERİNİN YAYILMA HIZINA YETİŞEMEZ
Çin’ de başlayan ve artık dünyanın birçok ülkesinde de görülmeye başlayan corona virüs salgını ile ilgili korkutucu bilgiler hızla yayılıyor.
Bunlardan en çok rağbet gören bir habere göre, corona virüsle karşılaşan her 100 kişiden 83’ ü hastalanacak ve bunların da yüzde 15’ i ölecekmiş (1).
Bu bilginin kaynağının, 41 vakadan 6’ sının öldüğünü yani ölüm hızının yüzde 15 olduğunu bildiren bir makale yayınlayan dünyanın en muteber tıp dergilerinden Lancet olması ise çok düşündürücü (2)!
Bakın, bu bilgi doğru ise bu dünyada ne Çin’ li ne Fin’ li ne Filipin’ li ne de Arjantin’ li kalır.
Bu tür salgınların ilk günlerinde enfeksiyona yakalanma oranı ve ölüm hızının çok yüksek bulunması gayet normaldir çünkü bu hesaplamalarda sadece hastaneye başvuran hastalar dikkate alınır.
Benzer bir durumla 2009’ daki domuz gribi salgınında karşılaşılmıştı (3).
Salgının ilk günlerinde hesaplamalar toplumun tamamı üzerinde değil sadece hastanelere gelenler ve hastane ölümleri üzerinden yapıldığı için çok yüksek rakamlar ortaya çıkmıştı.
Şu anda da bu virüsü alan ama hastalığı çok hafif geçirenler ve hatta hiçbir hastalık belirtisi göstermeyenler de vardır ama bunların kesin sayısını bilmek hiçbir şekilde mümkün değildir.
Kesin olan, bu dolaşan rakamların doğru olmadığıdır.
Bugün itibariyle hasta sayısının 2.744 ölü sayısının ise 80 olduğu bildirildi ki buna göre de ölüm hızı yüzde 3 kadardır (4).
Lâkin gerçek rakamların bunun binlerce misli olması kuvvetle muhtemeldir ve bunlar ne kadar yüksekse o kadar iyidir fakat bunu çok sonra öğrenebileceğiz.
Çin’ de her sene gripten 130 bin kişi ölüyor
CDC’ nin son araştırmasına göre her sene gripten 291 ila 646 bin kişinin öldüğü tahmin ediliyor (5).
Buna göre dünya nüfusunun beşte birini oluşturan Çin’ de her sene 60 bin-130 bin kişi grip yüzünden ölüyor olmalıdır.
Corona virüse bağlı ölümlerle her sene gripten olan ölümleri lütfen bir kıyaslayın.
Bu salgınlar kullanılmaya müsaittir
Bu tür salgınlar, çeşitli “çevreler” tarafından kendi menfaatleri doğrultusunda mutlaka “kullanılacak” ve pire deve yapılacaktır, hiç şüpheniz olmasın.
Nitekim medyada salgının ekonomiye olan etkileri şimdiden konuşulmaya, yazılmaya başlandı (6).
SARS ile çok fazla sarsılmayan Çin ekonomisi bakalım Wuhan virüsü ile buhrana sokulabilecek mi?
Tıp, artık sadece tıptan ibaret değil
Deniz Ülke Arıboğan 2009’ daki domuz gribi salgını sırasında Akşam gazetesindeki “Sağlık sektörü ve ikilemlerimiz” başlıklı köşe yazısında şunları yazmıştı:
“Sonunda insan sağlığının da kapitalizmin metalaştırdığı alanlardan bir tanesi olduğu açıkça görüldü. Tıp, artık yalnızca tıptan ibaret bir konu değil. Zira insan sağlığı, büyük bir endüstrinin var oluşunu ve gelişimini sağlayan, milyarlarca dolarlık ekonomik büyüklükleri yaratan bir araç niteliğini de taşıyor. Hastalıklarımız, ölüm korkularımız, mikroplarımız, bakterilerimiz olmasa, milyonlarca insanın işsiz, aşsız kalması işten bile değil. Hastaneler, sağlık çalışanları, ilaç üreticileri, dağıtıcıları, bu şirketlerin reklam ve iletişimini yapan kuruluşlarda çalışanlar, kısaca devasa bir topluluk bu işten hayatını kazanıyor.
…Binlerce komplo teorisi etrafta kol geziyor. Kimilerine göre her yıl yenisi piyasaya salınan virüsler, tıpkı bilgisayar virüsleri gibi, koruyucu ilacı ya da aşısı ile birlikte üretiliyor. Yani hastalığı yaratan ve iyileştiren merkez, aynı. Sağlık alanı sadece insanlığa hizmet etmeyi değil, bir yandan da iyi para kazanmayı hedefleyenlerin bir arada bulunduğu bir sektör. Bir mikrobun aşı içi mi hastalık yaymak için mi üretildiğinin fazlaca bir önemi kalmamış durumda. Şartlar bu ve içerisinde yaşıyoruz.”
Gelelim neticeye
BİR: Mutasyona uğradığı için hiç kimsenin bağışık olmadığı bir corona virüs salgını ile karşı karşıyayız.
İKİ: Bu salgın her geçen gün ilerleyecek, dünyanın birçok ülkesine yayılacak, binlerce kişiyi hasta edecek ve ölümlere yol açacaktır.
ÜÇ: Bir gün bir çekik veya badem gözlü biri ile bize de gelecektir amma ben bu corona virüs salgının 18 sene evvelki SARS ve 7 sene evvelki MERS salgının boyutlarına ulaşmayacağını “tahmin ediyorum“; belki buna “temenni ediyorum” demek daha doğru da olabilir.
DÖRT: Şunu da biliniz ki, korona virüsün yayılma hızının felâket haberlerinin sosyal medyada yayılma hızına yetişmesi asla mümkün değildir.
Kaynaklar:
2.https://www.thelancet.com/journals/lancet/article/PIIS0140-6736(20)30183-5/fulltext#%20
3. http://ahmetrasimkucukusta.com/2010/02/03/kitaplar/yeni-kitaplar/bu-iste-bir-domuzluk-var/
5. http://www.thelancet.com/journals/lancet/article/PIIS0140-6736(17)33293-2/fulltext
İlgili Diğer Yazılar:
- KORONANOYA, KORONA VİRÜSTEN DAHA TEHLİKELİDİR
- KORONAVİRÜS PANKREASTAKİ BETA HÜCRELERİNİ DE DARMADUMAN EDİYOR
- DOMUZ GRİBİNE ‘MİNNOŞ KEDİ GRİBİ’ YA DA KUŞ GRİBİNE ‘BÜLBÜL GRİBİ’ DENİLSEYDİ BU KADAR KORKMAYACAKTIK
- ÇİN’ DE BAŞLAYAN SALGIN İÇİN PANİĞE GEREK YOK
- DOMUZ GRİBİ 18 BİN DEĞİL, 280 BİN ÖLÜME SEBEP OLMUŞ
Muazzam bir yazı.
Sosyal medya yıkılıyor, insanlar ağızlarına Çin lafını bile almaya korkuyor, sen kalkmışsın salgını hafife alıyorsun. Bak karışmam salgın bizi de vurursa sen sorumlu olursun
Bize gelmez inşallah demekten başka çare yok sanki öyle anladım
çin gribi ile beceremeyince coronayı deniyorlar şimdi , merak ediyorum mesela neden CDC fbi tarafindan korunan bir kurum….
Amaç çok net:
ABD ve Batı’nın korkulu rüyası ÇIn’i dünyadan izole edip ekonomisine ağır darbe indirmek.
Bunun için de korkutmak!
Öyle korkut ki, insanlar bırak virüse yakalanmayı, Çinli görünce korkudan ölecek hale gelsinler!..
Sonra da aşı üret ve sat!
https://twitter.com/drahmetrasim/status/1222999391482654727?s=20