AŞIRI İŞLENMİŞ GIDALAR SAĞLIĞIMIZI NASIL PERİŞAN EDİYOR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Aşırı işlenmiş gıdalar, katkı maddeleriyle dolu ama hiçbir tam gıda ihtiva etmeyen “yemeye hazır” veya “ısıtmaya hazır” gıdalar olarak da tarif edilebilir.

Aşırı işlenmiş gıdaların kalp-damar hastalıkları riskini artırdığını gösteren çok sayıda epidemiyolojik çalışma vardır.

İşleme, gıda matriksinde önemli değişikliklere sebep olur, bu da aşırı işlenmiş gıdaların benzer besin bileşimine sahip rafine edilmemiş bütün gıdalardan farklı şekilde sağlığı etkilemesine yol açar.

Aşırı işlenmiş gıdaların oldukça bozulmuş fiziksel yapısı, bağırsaklardan emilimi, tokluğu, glisemik cevabı ve bağırsak mikrobiyota bileşimini ve işlevini etkileyerek kardiyometabolik sağlığa zarar verebilir.

Gıda katkı maddeleri ve işleme sırasında oluşan atıkların da kalp-damar hastalığı riskinde rolleri olabilir.

Anahtar biyolojik yollar arasında değişen serum lipit seviyeleri, bağırsak mikrobiyotasının değişmesi ve konak-mikrobiyota etkileşimleri, obezite, enflamasyon, oksidatif stres, glukoz toleransının bozulması, insülin direnci ve hipertansiyon yer alır.

Aşırı işlemenin tüm yiyecekleri nasıl değiştirdiğini ve bu yiyeceklerin sağlığı hangi yollardan etkilediğini anlamak, zararlı işleme tekniklerini ve bileşenlerini ortadan kaldırmak için bir ön şarttır (1).

Gelelim neticeye

Bizde metabolizma ve diyabet bilim dünyası için sadece kalp-damar hastalıklarının değil obezite, diyabet, kanserler, bunama, astım-alerji gibi tüm kronik enflamatuar hastalıkların riskini artıran “aşırı işlenmiş gıdalar” âdeta yok hükmündedir.

Bilim dünyası, aşırı işlenmiş gıdalara karşı kör, sağır, dilsiz ve hissiz rolünü oynamaya devam ettikçe bu hastalıkların önlenmesi mümkün olmayacaktır.

Aşırı işlenmiş gıdaların olmadığı bir dünyada bu kronik hastalıklar da KOVİD gibi enfeksiyon hastalıkları ve bunlara balı ağır tablo ve ölümler de asla bu kadar çok olmazdı.

Here's how to detoxify yourself from highly-processed food items -  Sentinelassam

Kaynak:

1. https://academic.oup.com/advances/advance-article-abstract/doi/10.1093/advances/nmab049/6263410?redirectedFrom=fulltext

***

EK 1 (25.5.2022):

Türkiye’deki bu durumu, endüstrileşmenin artmasıyla beraber değişen yeme alışkanlıkları ve yaşam tarzına bağlayan Günal, şöyle konuştu: “Süpermarketlerin artması ve buralarda satılanların endüstriyel yani rafine edilmiş, hemen kana karışabilecek gıdalar olması bu konuda önemli rol oynamaktadır. Zira bir gıda kana ne kadar çok çabuk karışır veya kanın şeker düzeyini ne kadar çabuk yükseltirse o kadar süratle insülin düzeyini artırmaktadır. Artan insülin düzeyi vücutta yağlanmaya neden olmaktadır. Bu şekilde insanlar yağlanarak, obez kişiler haline dönüşmektedir. Şehirleşme ve stresli yaşam koşulları, yeme alışkanlıklarının düzensiz beslenme şeklinde değişmesi, pakete girmiş, aperatif tarzı gıdaların sıklıkla tüketilmesi obezitenin başlıca nedenleri olarak kabul edilebilir.”

Prof. Dr. Ömer Günal, obezitenin Türkiye’de önlenmesi için yapılması gerektiğini düşündüğü önerileri şöyle sıraladı:

“İnsanları doğal beslenmeye yönlendirmeliyiz. Bu nasıl olacak bilemiyorum. Çünkü süpermarketlerdeki gıdaların yüzde 99’u rafine, paketlenmiş, işlenmiş, katkı maddeleri olan gıdalar. Şehir hayatının yorucu ve psikolojik olarak yıpratıcı temposundan insanları kurtarmak lazım. İnsanlar kazanç için büyük şehirlere gelip, mücadeleler içerisine girdikçe strese giriyorlar. Stres de insanı yediren faktörlerden biri. Büyük şehirlere göçü durdurmak, refahı yükseltmek, diğer bölgelerdeki şehirleşmeyi ve iş olanaklarını artırmak birinci unsur olmalı. Sanki beslenmeyle çok alakasızmış gibi geliyor ama doğrudan alakalı. Endüstriyel gıdaların azalması da insanların kendi gıdalarını üretme fırsatlarını elde etmesiyle olacaktır. Bu da hükümet politikasıyla olacak bir şey.”

Kaynak: https://www.aa.com.tr/tr/saglik/obezite-gorulme-sikliginin-azaltilmasi-dogal-beslenme-ve-stressiz-yasamla-mumkun/2596997

***

EK 2 (9.9.2022): Aşırı işlenmiş gıdalar kilo aldırıyor.

Makale: Ultra-Processed Diets Cause Excess Calorie Intake and Weight Gain: An Inpatient Randomized Controlled Trial of Ad Libitum Food Intake

Kaynak: https://www.cell.com/cell-metabolism/fulltext/S1550-4131(19)30248-7

***

EK 3 (8.10.2022): Çocuk yetiştirme döneminde annenin aşırı işlenmiş gıda tüketimi, anne ve çocuğun hayat tarzı risk faktörlerinden bağımsız olarak, çocuklarda aşırı kilo veya obezite riskinin artmasıyla ilişkilidir.

Makale: Maternal consumption of ultra-processed foods and subsequent risk of offspring overweight or obesity: results from three prospective cohort studies

Kaynak: https://www.bmj.com/content/379/bmj-2022-071767

***

EK 4 (12.11.2022): Türünün ilk örneği bir araştırma, beş erken ölümden birinin doğrudan ultra işlenmiş gıdalarla bağlantılı olduğunu buldu. Pizza, kek ve sosisli sandviç gibi kalorisi yoğun yiyecekler genellikle şeker, tuz ve yağla doludur ve bu da obezite, kalp hastalığı ve diğer kronik hastalık riskini artırır.

Brezilya’daki araştırmacılar, 2019’da yaşları 30 ile 69 arasında değişen yaklaşık 57 bin Brezilyalının ölümünün yüksek oranda ultra işlenmiş gıdalardan kaynaklandığını tahmin ediyor.

Ölümlerin yaklaşık yüzde 22’sinden sorumlu

Bu oranlar, o yaş grubundaki önlenebilir hastalıklardan kaynaklanan ölümlerin yaklaşık yüzde 22’sine ve tüm erken ölümlerin yüzde 10’una tekabül ediyordu.

Uzmanlar, abur cubur tüketiminin daha yüksek olduğu ABD, Kanada ve İngiltere gibi yüksek gelirli ülkelerde tahmini etkinin daha da büyük olacağını belirtti.

Brezilya’da ölümlerin yüzde 10’dan fazlası beslenme tipinden kaynaklı

São Paulo Üniversitesi’nde beslenme uzmanı olan çalışmanın başındaki ismi Dr. Eduardo Nilson yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Ultra işlenmiş gıdaların tüketimi obezite, kardiyovasküler hastalık, diyabet, bazı kanserler ve diğer hastalıklar gibi birçok hastalık sonucuyla ilişkilidir ve Brezilya’da yetişkinler arasında önlenebilir ölümler ve erken ölümlerin nedenidir. 

Bildiğimiz kadarıyla, bugüne kadar hiçbir çalışma ultra işlenmiş gıdaların erken ölümler üzerindeki potansiyel etkisini tahmin etmemiştir. Bu gıdaların tüketimine atfedilebilecek ölümleri bilmek ve beslenme düzenlerindeki değişikliklerin daha etkili gıda politikalarını nasıl destekleyebileceğini modellemek, hastalıkları ve erken ölümleri önleyebilir.”

2019’da 30-69 yaşları arasındaki Brezilyalılar arasındaki ölümlerin yüzde 10’dan fazlası, dondurulmuş yemekler, etler, şekerli içecekler ve kekler gibi aşırı işlenmiş gıdalardan oluşan beslenme tipinden kaynaklı olduğu ifade edildi.

 Ultra işlenmiş gıdalar bellek sorunları ve zihinsel gerileme riskini artırıyor

Kaynak: https://medimagazin.com.tr/guncel/ultra-islenmis-gidalar-her-5-erken-olumden-1inin-sorumlusu-102824

***

EK 5 (3.2.2023): Aşırı işlenmiş gıdalar kanser ve kanserden ölüm riskini artırıyor, özellikle de yumurtalık kanserini.

Makale: Ultra-processed food consumption, cancer risk and cancer mortality: a large-scale prospective analysis within the UK Biobank

Kaynak: https://www.thelancet.com/journals/eclinm/article/PIIS2589-5370(23)00017-2/fulltext

***

EK 6 (10.6.2023): Birleşik Krallık’ ta satılan mamaların hemen hemen üçte biri yanıltıcı pazarlama yapılan, halk sağlığı tavsiyelerine uygun olmayan AŞIRI YOZLAŞTIRILMIŞ ÜRÜNLER! dir.

📌Anneler, bebeğinizin mamasını evde siz yapın.

K: https://www.firststepsnutrition.org/upfs-marketed-for-infants-and-young-children

M: Ultra-Processed Foods marketed for infants and young children in the UK

Kaynak: https://www.theguardian.com/society/2023/jun/08/ultra-processed-food-baby-toddler-health-risks-report

Makale: Nearly a third of baby foods sold in UK are ultra-processed, research finds

***

EK 7 (2.2.2024): Karbonhidrat ve yağ oranı yüksek aşırı işlenmiş gıdalar sigara, kokain, eroin kadar bağımlılık yapabilir.

Kaynak: https://www.bmj.com/content/383/bmj-2023-075354

Makale: Social, clinical, and policy implications of ultra-processed food addiction

***

EK 8 (29.2.2024): Greater exposure to ultra-processed food was associated with a higher risk of adverse health outcomes, especially cardiometabolic, common mental disorder, and mortality outcomes. These findings provide a rationale to develop and evaluate the effectiveness of using population based and public health measures to target and reduce dietary exposure to ultra-processed foods for improved human health. They also inform and provide support for urgent mechanistic research.

Kaynak: https://www.bmj.com/content/384/bmj-2023-077310

Makale: Ultra-processed food exposure and adverse health outcomes: umbrella review of epidemiological meta-analyses

***

EK 9 (1.3.2024): Ultra-processed foods damage health and shorten life

Hundreds of epidemiological studies and meta-analyses have reported associations between ultra-processed food consumption and adverse health outcomes. In a linked paper (doi:10.1136/bmj-2023-077310), Lane and colleagues have now carefully reviewed the evidence from 45 meta-analyses encompassing almost 10 million participants.1 They found direct associations between exposure to ultra-processed foods and 32 health parameters including mortality, cancer, and mental, respiratory, cardiovascular, gastrointestinal, and metabolic ill health. For instance, a pooled analysis of seven cohorts showed a 10% increase in ultra-processed food consumption to be associated with a 12% (95% confidence interval 1.11 to 1.13) higher incidence of type 2 diabetes.

The quality of the evidence was strong for all cause mortality, obesity, and type 2 diabetes (this evidence was rated as of moderate quality using the GRADE system, which initially considers all observational studies as low quality evidence). Overall, the authors found that diets high in ultra-processed food may be harmful to most—perhaps all—body systems.

Ultra-processed foods are not merely modified foods. As defined by the Nova classification,2 they are formulations of often chemically manipulated cheap ingredients such as modified starches, sugars, oils, fats, and protein isolates, with little if any whole food added, made palatable and attractive by using combinations of flavours, colours, emulsifiers, thickeners, and other additives. No reason exists to believe that humans can fully adapt to these products. The body may react to them as useless or harmful, so its systems may become impaired or damaged, depending on their vulnerability and the amount of ultra-processed food consumed.

Lane and colleagues call for more mechanistic research to identify how consumption of ultra-processed food harms health.1 This does not mean that public policies and actions should be delayed. As these authors acknowledge, multiple mechanisms, likely acting in combination, are plausible.

The grossly imbalanced composition of ultra-processed foods means that their increased intake makes diets energy dense, high in sugar and saturated fat, and low in protein, fibre, micronutrients, and health protective phytochemicals such as flavonoids and phytoestrogens.345 They also contain additives including colours, emulsifiers, and sweeteners, linked by experimental and epidemiological evidence to imbalances in gut microbiota and systemic inflammation.1

Techniques often used, such as extrusion and intense heat, degrade the natural food matrix causing loss of nutrients,6 disturbances in food digestibility and nutrient bioavailability,7 and reduction of satiety.8 They also make ultra-processed food soft, which shortens chewing and swallowing time, and increase energy intake.9 Consumption of these foods has also been associated with increased concentrations of acrylamide and phthalates in the blood or urine; these are toxins created during processing or released from packaging materials, respectively.1011

Ultra-processed foods are engineered to be highly desirable, combining sugar, fat, and salt to maximise reward,1213 and adding flavours that induce eating when not hungry.14 Many are addictive, judged by the standards set for tobacco products,15 and aggressively marketed with meal deals, super sizing, and advertising.

What can be done to control and reduce production and consumption of ultra-processed food, which is rising worldwide?16 Reformulation does not eliminate harm,17 and profitability discourages manufacturers from switching to make nutritious foods. Moreover, the investment management companies that increasingly dominate corporate shareholdings would likely resist any such change.18

Therefore, public policies and actions are essential. These include national dietary guidelines that recommend varieties of unprocessed or minimally processed foods and freshly prepared meals and avoidance of ultra-processed foods19; institutional food procurement that aligns with these guidelines; front-of-pack labels that clearly identify ultra-processed foods; restricting advertising and prohibiting sales in or near schools and hospitals; and fiscal measures that make unprocessed or minimally processed foods and freshly prepared meals as accessible and available as, and cheaper than, ultra-processed foods.

Importantly, smallholders, family farmers, and independent businesses that grow, make, and sell unprocessed or minimally processed foods should be recognised, supported, and fully represented in all policy making and its monitoring. Conversely, corporations responsible for ultra-processed foods should be required to explain publicly how their products are made and to give evidence to but not be represented on policy making bodies.

It is now time for United Nations agencies, with member states, to develop and implement a framework convention on ultra-processed foods analogous to the framework on tobacco. These agencies also have an important role in publishing, publicising, and promoting examples of best practice.

Finally, multidisciplinary investigations are needed to identify the most effective ways to control and reduce ultra-processing and to quantify and track the cost-benefits and other effects of all such policies and actions on human health and welfare, society, culture, employment, and the environment.

Kaynak: https://www.bmj.com/content/384/bmj.q439

Makale: Reasons to avoid ultra-processed foods

***

Yazı için 2 yorum yapılmış:

  1. Servet dedi ki:

    Konuşamazlar çünkü bilim dünyası ilaç ve gıda sanayisinden besleniyor.

  2. Canan Karatay dedi ki:

    Senelerden beri dile getiriyoruz:

    Aşırı işlenmiş gıdalar, COVİD-19 virüsünden 1000 kere daha fazla gencimizi, çocuklarımızı, yetişkin ve yaşlılarımızı öldürüyor diye!

    Halk sağlığı uzmanları ve de aşıların efendileri ve de her türlü medya ne yazık ki bozuk pilak gibi AŞIDA AŞI… deyip duruyorlar.

    Tabipler birliği de işlenmiş gıdaların her türlü hastalığa davet ettiği görüşünü açıklayan hekimlere, ŞARLATANLAR, diye bildiri yayınladı.

    Yazık yazık…

    Kafir ağlar şu bizim halü perişanımıza demiştir, FUZULİ USTA.

Siz de yorumunuzu paylaşın: