Yeni bir araştırmaya göre, spike (S) proteininde bir D614G ikamesi ihtiva eden, şu anki baskın SARS-CoV-2 varyantı bulaşıcılığı artırmak için evrimleşmiş gibi görünmektedir. Etkinliklerinin yüzde 95’ e kadar çıktığı bildirilen KOVİD aşılarının bu yeni varyanta karşı ne kadar etkili olduklarının gösterilmesi gerekiyor.

KOVİD hastalarının “%20’sinin iyileştikten sonra zihinsel rahatsızlıklar” yaşadığı tespit edilmiş. Bu netice koronavirüsün insan sağlığına iyi geldiğini, başta anksiyete, depresyon ve uykusuzluk olmak üzere birçok ruhsal hastalığı önlediğini gösteriyor. Çünkü bu hastalıkların görülme oranları %20′ den çok daha fazla.

İyi bilim, tıbbi-politik kompleks tarafından bastırıldığında, insanlar ölür. Pandemi, tıbbi-politik kompleksin acil bir durumda – bilimi korumanın daha da önemli olduğu bir zamanda – nasıl manipüle edilebileceğini ortaya çıkardı. Politikacılar ve sanayi bu fırsatçı yolsuzluktan sorumludur. Bilim adamları ve sağlık uzmanları da öyle.

Birçok Avrupa ülkesi vaka sayılarının yeniden artmaya başlamasıyla birlikte sosyal mesafe önlemlerini yeniden sıkılaştırırken, Yeni Zelanda gibi vaka sayısının çok azaldığı ülkelerde tedbir seviyesi düşürüldü. Ne var ki çok sayıda bilim insanı ve sağlık uzmanı koronavirüsle mücadelede bu stratejinin etkisinin çok sınırlı kaldığını düşünüyor.

Prof. Dr. Uğur Şahin’ in “Aşının salgını bitireceğine eminim” temennisine herhalde katılmayacak olan yoktur ama bir bilim adamının henüz daha tamamlanmamış bir araştırmadan böyle bir netice çıkarmasını çok yadırgadım. Ondan “hızlandırılmış” bir yöntemle yapılan ve “henüz kesin ve tüm sonuçları alınmamış” bir araştırma hakkında daha temkinli konuşmasını beklerdim.