Dikkat eksikliği hiperaktivite hastalığı ile bunama arasında bağlantı olduğu gösterildi. Çok kısa zamanda katlanarak artan hastalıkların sebebi genetik olamaz. Hem bu iki hastalığın hem de tüm diğer mikropsuz kronik iltihabi hastalıkların son senelerdeki artışında başta gelen sebebin çevresel faktörler olduğundan şüphem yok. Bunlar içinde de beslenme en öndedir.

İnsan genomunda hem yağ seviyelerini artıran hem kalp-damar ve metabolik hastalık riskinin azalmasını sağlayan 62 gen bölgesi tespit edildi. Modern bilimin tavsiyelerine bağlı obezite kalp-damar hastalıkları için önemli bir risk faktörüdür ama beslenme yanlışlarından kaynaklanmayan, fıtrattan gelen obezite aksine daha sağlıklı bile olabilir.

Çocukların %30 kadarında onları doğum öncesinde metil cıvaya daha hassas kılacak gen varyasyonu olduğu tespit edildi. Doğumdan önce düşük miktarda metil cıvaya maruz kalmak çocuğun bilişsel fonksiyonlarını etkilememekle beraber bu riskli grubun anne karnında metil cıvaya maruz kalmalarının önlenmesi gerekir.

Doğduklarında babalarına benzeyen bebeklerin onlarla daha fazla zaman geçirdikleri ve bir yaşına geldiklerinde daha sağlıklı oldukları bildirildi. Araştırmayı yapan uzmanlar, bu sonuçları bebeğin babaya benzemesinin onda aidiyet duygusu yaratması ve bunun da çocuklarıyla daha çok zaman geçirmeleriyle açıklıyorlar. 

Çay içmenin kadınlarda kanser ve östrojen metabolizması ile ilgili genlerde epigenetik değişikliklere yol açabileceği bildirildi. Epigenetik değişiklikler, genleri aktive veya inaktive eden kimyasal modifikasyonlardır. Uppsala Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen ve Human Molecular Genetics’ de yayınlanan araştırmada çay ve kahvenin epigenetik değişikliklere yol açıp açmadığı mercek altına alındı.