BİR ASİSTANIN KONGRE İSYANI

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Medimagazin’ de Dr. Deniz Ateş‘ in yazısı ve yorumlar:

Değerli hocalarım ve meslektaşlarım,

Ben asistanım. Ulusal Patoloji Kongresi’ne geçen yıl olduğu gibi bu yıl da katılmak istedim. Bu yıl yapılacak kongreye katılım bedeli daha büyük puntolarla 100 euro olarak gözükmekte, bugünkü TL karşılığı ile 255 TL.

Arkasından öğrendim ki dış katılım ücreti adı altında başka bedel de ödeniyor. Ederi: 212,4€ = 541,5 TL. Dış katılım ücreti Çeşme Sheralton Oteli’ndeki sabah saat 9:00 ile akşam saat 18:00 arasında içtiğimiz çay kahve ve öğlen yemeğini (ne kapsamda bir “her şey dahil” bilmiyorum) içeriyor. Birkaç kişi topanıp şirin bir pansiyonda kalmayı düşünmüştük geceliği 50 TL civarına geliyordu. Kişibaşı 200 TL eder. Erken uçak bileti alırsak otobüsle aynı fiyata geliyor. 100 liraya gidip gelebiliyoruz. Akşam yemekleri cepten harcamalar günlük 50 liradan olsa 200 lira edeceğini öngörüyorum.

Bugün Ulusal Kongre’nin en azami hali ile asistanın cebine maliyeti 1300 lira kadar. Mart 2013 USCAP katılım ücreti asistan için 125 ile 255 dolar arası değişiyordu. Ulusal kongrenin katılım bedeli ise 312 euro.

Ben Üniversite Hastanesi’nde asistanım. Bana bu ay 1.500 maaş, 1000 lira da döner yattı. Büyük şehir ev kiraları ulaşım masrafıyla lafı uzatmayacağım.

Sanırım çok küçükken ailemle her şey dahil bir yere gitmiştim. Sonra tercih etmedim, “her şey dahiller” de ne kadar siz “her şeye dahil” olabilirsiniz çözemedim, gitmedim. Kongrelere katılırken beklentim, iyi konuşmacılar, konuşmaların dinlenebileceği fiziksel ortam dışında bir şey olmuyor. Yemek içmek benim için sekonder, öyle aman aman ikram aramam. Pek çok asistan ve genç uzman da benim gibi düşünür.

Niyetim meseleyi gündeme getirmeden öte değil. Bu tarz organizasyonların nasıl zor yapıldığını birilirim, deneyimlemiştim bir kaç sefer; ancak cevap bulamadım sorularıma.

Asistanın, genç uzmanın, hatta hocanın arkasında hiçbir maddi destek olmazken bu lüks nedendir? Dış katılım ücretinin kongre düzenlenme kuruluna, gidere katkısı nedir? Kaç bardak çay içebilirim, kaç kurabiye, kaç yaprak sarması, kaç tabak humus tüketebilirim? Dönem arkadaşım klinisyenler durumu anlayamazken bile, ben ikinci kez ulusal kongreye hem de aynı sebeple katılamayacak olmanın üzüntüsü içersindeyim.

Saygılarımla. Dr.Deniz ATEŞ

YORUMLAR

1) Can Okçu (turizmci)
15.02.2016 15:34:02
 
Cevap çok basittir.Acentalar,organizasyon firmaları bu kongrelerin ihalelerini alabilmek için ortada daha fol yok yumurta yokken çok uçuk meblağlarda teminat mektubu verirler.İhaleyi oluşturan dernek komisyonu en yüksek karı veren şirkete ihaleyi verir.Ve haliyle şirket çok düşük bir kar elde eder.500 kişilik bir kongrede 250.000 euro toplam maliyetli kongreden 20.000 euro kar kalıyor.ve o da derneğin acentaya söylediği 500 katılımcının altında bir sayı olursa külliyen zarar.dernek acentadan teklif isterken gelir gider bütçesi istiyor.yani kazanacağı paraya bakıyor.Acentaya bir kuruş para girmeden 500 kişilik odayı kapatmak için otele 50.000 euro para bayıyor.O transfer ücretleri normalde 20 euro ama dernek bunu 60 euro yapıyor.Yani böyle bir kongreden derneğin kazancı yaklaşık 100.000 euro
 
 
2) murat (uzm.dr)
06.08.2013 23:01:52
 
Dostum sende gece nöbeti tutmuyon acile gitmiyon icaba çağrılmıyon yatanın yok iyi olmadım diyenin yok varsın sende kongreye gitme dünyamı yıkılır İngilizce öğrenirsen Türkiye’de yapılan hiç bir kongreye gitmene gerek de yok halen 1-2 yıl önceki konular anlatılıyor.İşin açıkçası sitemin gereksiz ve saçma…
 
3) Mehmet (dr)
06.08.2013 09:00:20
 
Ulusal kongreleri kongre merkezlerinde düzenlemek gerekli. Beş yıldızlı otelde kongre yapıyorum demek aslında “tatil yapıyorum” demektir. Gerekiyorsa buralarda sempozyum tarzı bilimsel faliyetler yapılabilir.
 
4) lupus vulgaris (dr)
04.08.2013 13:43:04
 
patolojide bu kongreyi duzenleyen dernek yonetimi sol fikirli iyi mi buyrun.
eskiden patoloji kongreleri hep universite imkanlariyla yapilirdi.
patoloji dernek ve federasyon yetkilileri bu fikirleri okuyordur.
tuhaf olan kongrede ders veren hocalar da giderleri cebinden karsilar.
 
5) CK (Dr)
03.08.2013 18:24:10
 
Sayın Deniz Ateş
Mevcut durumu, bunu fırsata dönüştüren sayın meslektaşlarım adına sizin yaşadığınız sıkıntılar adına abiniz olarak özür dilerim. Bir şey yapmamıza izin verilmediği, paranın öğrenmenin ve bilimin önüne geçmesine izin verildiği için özür dilerim. Bizler buna karşi koyabileceğimiz için akademik ortamlarda tutulmadık, kayrılanlara karşı koyduğumuz için havaalanlarında bekletildik, kongrelere en uzak otellerde barındırıldık. Ve sonra öğrendik ki bu otellerin bazılarının ortakları hocalarımız bazıları ise özel ihtimam vs için bunlara göz yumarmış. Hatta bazı uzmanlık dernekleri kendilerine gayrimenkul alırken ne hikmetsebaşkanlarıda aynı mekanlardan gayrimenkul alır oldu. Bazıları ise siyah mersedes makam şöforü ile dolaşi oldu. Demek ki prof olmak yetmemiş. Bu işte Türkiye deki. Bilimi bitiren oldu. Sonra sizler gibi kardeşlerimiz daha küçücükken para denilen meta ile bu cenderenin içinde kirletilmeye çalışılıyorsunuz
Selamlar onuru ile yaşamaya çalışanlara
 
6) s.v. (dr.)
03.08.2013 13:45:45
 
Pahalı ilacı yazan kongreye gider.Bu iş böyle.Bazı hekimlerin yazdıkları pahalı ilaçlardan dolayı Real Madrit-Barcelona derby maçına her yıl gittiklerini bile biliyorum.Zaten her hastanede bu branş hekimlerinin kim olduğunu herkes iyi biliyor.İşin suyu çıkmış anlayacağınız.
 
7) Mücahit Altuntaş (İç hastalıkları uzmanı)
03.08.2013 09:59:00
Evet ne olacak bu işler ?

Adım adım gidelim , genel ama bir yanıyla somutlaşırken diğer yanıyla soyutlaşan değerlendirmeleri yapalım.

Evet bu kongre işleri her hekim için mutlak hak olmalı.Kongre işleri İlaç Firmalarının ilişkilerine yada sponsorluğuna bırakılmamalı !

Hekimler her yılın başında devletin sponsor olduğu çeşitli üniversitelerde düzenlenen kongrelere katılabilmeli

Bu kadar lüks değil üniversitenin imkanlarıyla olmalı

Bu işler 10-15 adamın yetkisinde ve tekelinde olmamalı

Türkiyede bilimsel veya bilimsel olmayan faliyetleirn şeffaflığı , denetimi , yaygınlığı , ulaşılabilirliği , rant sorunları var.

Bunlar nasıl aşılacak ?

Bunlar ancak hegomonyanın dağıtıldığı , birbirini kontrol edebilirliğinin olduğu , çoklu uygulamalarda herkesin görebileceği uygulamalarla mümkündür.

Hekimler için elbette kongre ortamında belli bir konforu temizliği düzeni gözetilmeli

Hekimler gittikleri kongrelere de katılmamalılar.

Burada hep tekrara giriyorum.Daha önce böyle olduğu için böyle gelmiş böyle gider ile yaşıyoruz.Şunu unutmayalım hasta hekim ilişkisi asimetrik ilişkidir.Ben doktor olmama rağmen hasta statüsünde olunca bu asimetriyi hissediyorum.Şunu yapmamız gerekiyor.

Sistemi sağlıklı hale getirmek mutlak önem taşıyor.

Hekimi madur etmeyeceksin

Hekimin nöbet ortamını , hasta ilişkilerini öğretim üyeleri hekimi ilişkilerini adam ezmece ve köprü dayı stratejisine bağlı değil insanca kurgulayacaksın

Özerk , bağımsı kurum ve insanları gözeteceksin , kollayacaksın

Yanlışı ve ahlaksız olanı teşhir edip sistemden çıkaracaksın

Hekimin sağlıklı ilişkilerini ileri yaşlara ertelemeyeceksin

Hekimie sahip çıkacaksın , uygun ortamda hekimlik yapmasını , eğitim görmesini , adam yerine konmasını sağlayacaksın

Hekimliği ve sağlık personelini , sağlık hizmetini şimdi olduğu gibi sefil değil , en prestijli iş ve ” Çalışma ortamı ” haline getireceksin

İlaç işlerini birebir hekim reprasant sürecine , hekim firma ilişkilerine , ve ahlakına tahvil etmeyeceksin

Akılcı bir sağlık sistemi kuracaksın

Hastaya yeterli süre ayıracaksın

KAyıt ve sevk sistemi kuracaksın

Yan dal odaklı bir hekimlik organize etmeyeceksin.Pratisyenlik , aile hekimliği Dahiliye pediatri genel cerrahi KadınDoğum gibi branşları ana gövde hekimiği yapacaksın.

Yandalları ana gövde hekimliğine bağlayacaksın.Hekimi hekim ilişkisini bilimsel ve sevk sisteminde gerçekleştireceksin

Bunların hepsi önce gelişkinlik sorunları , biraz düşününce ve arka planda da ahlak ve vicdan sorunu olarak yıllardır sürmektedir.Görmezden gelip üç maymuna yatıyoruz.

Tekrar ediyorum hekim hasta iişkisi , hatta firma hekim ilişkisi asimetrik ilişkişkidir.Kuralları ve şeffaflığı iyi tanımlanmalı , çoklu kontrol edilmelidir.

Ahlak vicdan böylesi asimetrinin olduğu ,böylesi meblaların kamusal alanı yaygın etkileyen durumlarda salt kişilere bırakılma lüksünü göstermemelidir.

Son söz aslında Türkiyede her alanda hegominik ilişkler sistemi vardır.Hekim hasta ,rollere ve pozisyonlara göre hekim firma , hekim öğretim üyesi , üniversite öğretim üyesi , Sağlık Bakanlığı hekim ilişkileri yada Sağlık Bakanlığının sağlık sistemi üzerinde hegomonyası , parti içi lider milletvekili hegomonyası gibi kadın erkek ilişkilerinde hegomonya , dünya düzeni ve hegoonya gibi.Bu hegomonya ancak örgütlülük , şeffaflık , denge gibi kavramlarla terbiye edilebilir.

Kontrolsüz güç , sorunlu güç ve gerçek anlamda güç değildir.Kaotik ve katostrofiktir.

İnsanda doğa ,hayvanlar alemi , çevre üzerinde hegomonik güç olmuştur.Dünyanın geleceği çevre açısında kaotik ve katostrofiktir.

Kuşkusuz doğaya karşı sorumluluğu ve denetlenebilirliği olmalıdır.Ama insan mevcut modellenme biçimiyle hep kendi konforu , hedonizmine , ihtiraslarına taraftır.Bu anlamdada gelir dağılımı ve refah açısından hem kendi türü arasında hemde tüm Dünya üzerinde asimetrik halini sürdürmektedir.

İnsan bu yaşanmışlık , geldiğimiz nokta itibariyle mevcut takındığı ahlak yapısıyla çoklu kontrole ihtiyaç duymaktadır.İhtirası gereği bu kontrol yaygınlık ( paylaşım ? )gösterebilirse belki ve ancak sağlıklı olabilir.Ha gayret :))

 
8) Mehmet K. Çelenk (Uzm. Dr.)
02.08.2013 17:34:06
 
Evet, sorulacak çok soru var:

1. Neden istisnasız tüm kongreler günlüğü 200-300 Euro olan ultra – her şey dahil türevi Akdeniz sahili otellerinde düzenleniyor ?

2. Neden bunların en ucuzuna katılım ücreti 250 Euro’dan başlıyor ? Hiçbir konuşmacıya tek kuruş ödenmediğini biliyoruz. Öte yandan, stand alanı kirası olarak kelle (=firma) başına 15-20.000 dolar alındığının da farkındayız. Neden tüm bu gelirler, yıllardır en azından bazı kongrelere cepten katılmak isteyen insanları –ki, ben de bu gruba dahilim- subvanse etmek için kullanılmamıştır ?

3. Neden Türkiye’nin istisnasız tüm üniversitelerinde bulunan salon vs fasiliteler tarihte hiçbir kongre için kullanılmamıştır ?

4. Neden Ankara’da tarihte tek bir kez kongre düzenlendiğini görmedik ? En merkezi yer, çok sayıda majör tıp fakültesi ve saygın akademisyen var. Zaten burada görev yapan çok sayıda uzmana ek olarak, en ucuzundan en lüksüne kadar sayısız konaklama imkanı da var. Eminim bir sürü kişinin yakın akrabaları da vardır Ankara’da yerleşik.

5. Ve ulaşım da çok ucuz Ankara’ya. Anadolu Jet, Pegasus filan uçak biletinizi yeterince erken alırsanız, 20 TL’den başlıyor uçuşlar. Öte yandan, kongre zamanlarında sıkıysa Anadolu’dan Antalya’ya uçakla bir gitmeyi deneyin bakalım. Çakal THY, “uçuşlar doldu” diyerek masif zamlar için özellikle bu dönemleri kolluyor. 700-800 TL uçak parası verebilirsiniz. Daha doğrusu veremezsiniz. Alternatif: periferdeyseniz, 20 saatlik otobüs yolculuğu olabilir ve yine 150-200 TL gider.

Birkaç tane ilaç firması yetkilisi ile konuştum. Aynen şunu dediler: Araya bir “kongre firması” girdiğinde, tüm masraflar otomatikman 2’ye katlanıyormuş. “Hatta” dediler, “biz kendimiz seyahat şirketi gibi çalışmaya başladık, otel vb. organizasyonları kendimiz yaptık. Ve doktor gönderme maliyetinde net % 50 tasarruf sağladık”. Doğru, gerçekten de öyle olduğuna inanırım. Zira, Akdeniz sahili otelleri kongre katılımcısı hekimlere günlüğü 200-300 Euro’dan pazarlanırken, elin boşta gezer Avrupalı hippileri işsizlik maaşlarıyla aynı otellerde 1 hafta tatil yapıyorlar, uçak dahil 250 Euro’ya.

 
9) hamdi suat (patolog)
02.08.2013 17:05:32
 
patologlarin kongre sponsor firmasi yoktur.
herkes cebinden oder.
ilac yazmiyoruz ki firmamiz olsun.
cihaz desen patolojide bir cihaz evladiyelik gider.firma
o nedenle bir mikroskop sattim diye sponsor olmaz.
bu durumda pahali kongreler patolog icin uygun degildir.
ben meslek hayatimin sonunda bir patolog hocayim.
bu tur kongrelerde hep pansiyonda kaldim taa ki muayenehanem oluncaya kadar.
sonra kongre duzenlenen otelde kalacak param olabildi.
kongre otelleri gunluk kullanim modasi yeni cikti.
dernekler bu ise el atmali.
asistan pansiyonda kalir gider oturumu kayit parasiyla dinler.
gunluk kullanima son verilmeli
 
10) Anestezi Asistanı (Pre Uzman)
02.08.2013 14:26:39
 
Sayın ziarenko dernek kimden para alıyor kime veriyor önemli değil. anlatamadım sanırım burada önemli olan asistanların cebinden para çıkmadan, sponsor arama derdi olmadan kongreye ücretsiz katılabilmesi. sonuçta dernekte bunun parasını bi yerden alacak. önemli olan arada asistanların bundan yararlandırılabilmesi. ben anestezi derneğinin bu imkanının buraya yazdım merak ettim acaba başka bir dernek bunu sağlıyormu kimse bişey yazmadı. demekki anestezide olmakla şanslıyız….
 
11) dr who uzman doktor
02/08/2013 10:15:53
çoluğumun çocuğumun rızkından keserek kongrelere dünyanın parası ödüyorum, sistem bilgiye ulaşmaya çalışan adamı cezalandırıyor..otelin motelin turizm şirketlerin sırtımdan para kazanması canımı çok sıkıyor..konferans veren hocaların parası neyse ödeyelim, ama tavuk gibi yolunuyoruz hissi yaşamayalım..
 
12) netekim doktor
01/08/2013 11:53:01
Sevgili doktor hanıma katılmamak mümkün değil. Patologlar genellikle hiçbir firma desteği olmadan yurtiçi ve yurtdışı kongrelere katılırlar. Hocaların bile büyük kısmı firma desteğinden yoksundurlar. Ama ne hikmetse 5 yıldızlı otellerde kongre düzenlemeyi çok severiz. Ben Eskişehirde düzenlenen kongrenin örnek olması gerektiğini düşünüyorum. Kasımda çeşmede denize bile giremem, bana ne o mevsim 5 yıldızlı kongreden:( Bırakın asistanları uzmanlar için bile bu fiyat çok fazla. Yapılan yorumlarda çok ilginç, çıkan sonuç şu ki klinisyenler asla bu durumu anlayamıyorlar.
 
13) Kadın-Doğumcu Prof.Dr.
01/08/2013 07:33:59
Ekimde yapılacak bir kongre için iki asistanıma sponsorluk buldum. Hatta bizden hiçbir öğretim üyesi bu kongreye katılmayacaktı. Ancak sponsor firma sonradan bana “Sağlık Bakanlığı niye asistanı göndermek istediğimizi soruyor, biraz problem çıkacak, o yüzden sizleri götürelim” dedi. Firma bana doğru mu söyledi, bilmiyorum ancak adama da hani bana yazıyı göster diyemem. Eğer Sağlık Bakanlığının bu konuda böyle bir talimatı varsa biz nasıl asistan götüreceğiz kongreye? Sağlık Bakanlığı bunları kısıtlayana kadar, kongrelere katılan insanların katılımını denetlesin, sorun çözülür.
 
14) ziarenko anestezi
31/07/2013 22:48:17
dernek bağış adı altında kongre parasını firmadan alıyor, sonra da kendi göndermiş gibi gösteriyor.
 
15) Dertli Dr
31/07/2013 18:47:15
2-3 sene önce refakatçi olarak eşimin kongresine katılmak için sekretarya ile görüşünde 700 lira fiyat çıkardılar. Aynı gün için otelle konuşarak 90 TL ödedim.
 
16) duyarlı hekim hekim
31/07/2013 14:21:54
hekim arkadaşın durumuna çok üzüldüm. vah vah çok yazıkkk. ttb bu konuda gereğini yapar heralde. bence ulusal yas bile ilan edilebilir.
 
17) Nöroloji Uzmanı Nöroloji Uzmanı
31/07/2013 13:47:12
Asistan hekim arkadaş % 100 haklı…Ben de asistanken aynı durumları yaşamıştım. Düşünün ulusal kongre var, hocam bana ilaç firmaları ile görüş ve kongre giderleri için kendine sponsor bul diyor. Devlet üniversitedeki asistanına ve tüm hekimlerine öyle ücretler vermeli ki hekim kongreye rahatça gidebilmeli…İlaç firmasına neden muhtaç olunsun ki!!!
 
18) Anestezi Asistanı Pre uzman
31/07/2013 12:21:49
Aslında bizim anestezi derneği bu işi çözdü. son 4-5 yıldan beri her üniversite ve eğitim hastanesinden 3-4 anestezi asistanı dernek tarafından ücretsiz götürülüyor hatta yol masrafını dahi geçen yıl dernek karşıladı bizim. Bu konuda tüm derneklerin Anestezi derneğini örnek alması güzel bir uygulama olabilir, ve kongre görmeyen asistan kalmaz……..
 
19) d.k. uz.dr.
31/07/2013 09:36:38
Sevgili arkadaşım;Sende kardiyoloji,göğüs hast.ve enfeksiyon hast.gibi pahalı olan uzmanlık dallarını seçseydin bırak yurt içini yurt dışı kongrelerine bile yılda 4-5 kez giderdin.Bizim hastanedeki bu arkadaşlar aralarında Çin,Kanada,Japonya,Amerika gibi ülkeler olmak üzere Dünyada gitmedikleri ülke hemen hemen hiç kalmadı.bu işler malesef bizim ülkede böyle…!
 
20) Nalan Yucesoy Prof.
31/07/2013 09:20:17
Olay en bastan yanlis baslamis. Bu asistan arkadasa hocan kim ve bu konuya neden cozum bulmadi diye sormak lazim. Normalde hocalar ayarlar kongre giderlerini ama eger calismasini yeteri kadar degerli bulmamis ise tabii ki destek vermemek yine hocanin elinde. Bir asistan bunlari dusunmez ve eger dusunuyorsa bu durumdan UTANACAK kisi hocasi olmali. Bu konularda gercek bir Mentor olabilecek hoca sayisi ise maalesef cok az. Peki nasil mi hoca maddi destek bulacak? Tum dunyada oldugu gibi. Hoca dedigin madem hoca, Yazar bir TUBITAK projesi onun icersine de ekler her sene seyehat giderlerini. Kimseye minnet duymadan hem kendi hemde asistanini gonderir. Ama Tubitak projesi olan veya birakin olmayi, yazmayi bilen kac Hoca var? Kongre ucretleri giderler yuzunden her ulkede pahalidir ama bunun finansmanini hoca projelerinden karsilar. Ama durumu cift tarafli ele almali. Belkide hocanin bu imkanlari var ama asistaninin calismasinin kalitesizliginden dolayi da destek vermiyor olabilir. Bu durumda illa asistan gitmek istiyorsa tabiiki yukarida yazdiklarina da katlanip gidecektir. Sonuc: Ya hocasi maalesef hoca vasfinda degil ve kongre ucretini bulacak kapasitesi yok (projelerden) yada hocasi cok ileri goruslu ve asistani vasat oldugu icin yatirim yapmiyor.
 
21) dr. akın eraslan balcı göğüs cerrahi
31/07/2013 09:02:34
asistan doktor arkadaşımızın yazdıkları çok doğru. ama Türkiye olarak bu bataktan bir türlü çıkamadık. Bugün birçok üniversitenin çok modern, her türlü imkanı olan ve büyük kapasiteli kongre-toplantı merkezleri var. her türlü bilimsel aktivite buralarda yapılabilir. fakat turizm sektörü ve ilaç-malzeme endüstrisi, bilimsel amaçların çok önüne geçmiş durumda. bilimle uğraşan kişi ve kuruluşları yönetme amacında. Bu amacı da bilimsel kongreler konusunda başarmış görünüyor. bilimsel toplantılarda amaç yenilikleri öğrenme, araştırmaları tartışmaya açma ve eğitim. doyacak kadar yemek, toplantı aralarında bir-iki bardak içecek yeter de artar bile. biraz da biz doktorlarda suç var. gitmişken havuza da girelim, sauna da yapalım, masaj da olsun, açık büfe olsun falan-filan. oteller daha kaliteli oldukça, atraktif hizmetler sundukça dikkatler bilimsel maksattan uzaklaşıyor. çoğu kongrede artık salonlarda oturumları takip eden insan sayısının 2-3 katı dışarıda geziyor, denizde, barda-kafede. bilimsel amaç kaybolup gidiyor. özellikle araştırmaların sunumlarının yapıldığı oturumları, sunum yapanlardan başka kimse takip etmiyor. oysa yurt dışındaki ciddi bilimsel kongrelerde araştırmaların sunulduğu oturumlar en önemli oturumlar. çünkü bunlar gerçekleşecek yeniliklerin, değişikliklerin hatta yeni buluşların nüveleri. uzun uzun tartışılmaları lazım. bizde bir – iki isim yapmış yabancıyı getirtip konuşturmak anlayışı var. onlar konuşurken salonlar doluyor. çoğunlukla da daha önceden yayınlanmış, zaten bilinen şeyleri anlatıyorlar. kongrelerde hem araştırmayla ilgili sunumların ağırlık kazanması hem de bilimsel amacın kaybolmasına hizmet eden aşırı çekici ve lüks ortamlardan uzak durulması iyi olur. Umarım devletin milyonlarca lira harcayarak hizmete açtığı toplantı ve kongre merkezler daha çok kullanılır da, yalnızca asistan hekim kardeşlerimiz değil bizim gibi uzmanlık-öğretim üyeliği düzeyindeki hekimler de kabul edilebilir ücretlerle, turizm sektörünü zengin etmeden bilimsel toplantılara daha kolay katılabilirler.
 
22) postenflamatuar uzm dr
31/07/2013 08:33:04
Kongrelerden parayı götüren bu kongreleri düzenleyen hocalar ile anlaştıkları otellerr ve tur şirketleridir. Uzmanlık derneklerinin en önemli kuruluş amaçlarından birisi budur. Ticari amaçlı yani. Dikkat ederseniz ulusal ve büyük kongrelerin ardında belli sayıda az hoca vardır. Bu kişiler diğer tüm hocaların (doç veya prof) ve ilgili uzmanlık dallarındaki doktorların sırtından trilyonları cebe indirmektedir. Devlet bu sömürü düzenine onay vermekte, teşvik etmektedir çünkü turizm kazancı olarak görüyor. sonra pişkinlik yapıp sömürülen doktorları bu sefer bir kongreye 10 takla atan, ilaç firmalarının kulu değersiz insanlar gibi lanse etmektedir. İnsan allah sizi bildiğiniz gibi yapsın diyesi geliyor. Kongre sistemini uyanık tur şirketleri ve uyanık birkaç doktor için kazanç kapısı haline getiren düzenlemelere karışmıyor ama mağdurlara yükleniyor. Kongreye katılmak isteyen bir kişi bunları cepten ödemeye kalkarsa bir kongreye bile katılamaz çünkü masraflar normalin en az 5-10 katı olabiliyor. Bu şekilde yüksek ücretler ile hekim ilaç şirketlerine mahkum ediliyor sonra gelip hekimi suçluyorlar. Bu pis düzeni, bu tuzağı ben gördüğüm için hiçbir kongreye katılmıyorum. Ne ulusal kongre ve ne de yerel kongrelere. Evet arkadaşlar adam gibi bir uzmanlık derneği olsa bu kongreler çok ucuzlar. O nedenle benim önerim devlet hastanelerinde ve özel hastanelerde çalışan uzmanlardan oluşan, anlı şanlı hocaların yönetimlerde söz sahibi olmadığı uzmanlık dernekleri kurmaktır. Sonuçta bu kongrelerde de görüldüğü gibi uzmanlık derneklerimizin amacı hekimlerin sorunları ile uğraşmakl değil onların sırtından kendilerine rant sağlamaktır. Acil nöbet problemlerine uzmanlık dernekleri bu yüzden ses çıkarmıyorlar. Çünkü kuruluş amaçları farklı.
 
23) Prof. Dr. Öğretim Üyesi
31/07/2013 02:52:32
Firmalar, fırsatı önüne koyduğunuz zaman gözünüzün yaşına bakmaz, karlı bir şekilde işlerini bitirirler. Asistan arkadaşa tavsiyem, ticaretten anlamayan hocalarının firmaların her dediğine OK dememeleri konusunda onlardan ricacı olmasıdır. Kongre düzenleme çok büyük bir sektör. Düzenleyici firmalar burada acımasız ücretler talep ediyor ve çok büyük karlar elde ediyorlar. Örneğin eşinizi de yanınızda getirdiniz, 150 TL’ye mal olacak bir konaklama için 300 TLnizi alıyorlar. Kendileriyle konuşun, hep ağlarlar, nedense zararla kapatırlar. Firma ile ulusal dernek yöneticilerinin ilişkileri de hiç denetlenmez. Devlet doktorlarla uğraşır, bunları denetlemez, çünkü ticaret yapana nedense dokunulmaz.

Kaynak: https://www.medimagazin.com.tr/hekim/tr-bir-asistanin-kongre-isyani-2-79-52759.html

Siz de yorumunuzu paylaşın: