RADYOLOJİ TEKNİSYENLERİ NEDEN KANSER OLDU?
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kanser teşhislerindeki artışın iki önemli sebebi var:
BİR: Başta hava kirliliği, pestisitler, kimyasallar… olmak üzere çevresel faktörler ve hayat tarzındaki yanlışlar (sigara-alkol, yanlış beslenme, hareketsizlik…) bu artışın bir numaralı sebebi (gerçek kanser artışı)
İKİ: Teknolojideki ilerlemeler ve insanların tıbbi uygulamalara erişim kolaylığı daha önce gizli kalan kanserlerin teşhisini artırdı (yalancı kanser artışı).
Şu anda hepimizin vücudunda kanser hücreleri var ama bağışıklık sistemi bunları yok ediyor, teknoloji ilerledikçe bunlar da teşhis edilebilecektir.
Gel gelelim asıl mesele artık kanserin teşhisinden ziyade hangi kanserlerin nasıl tedavi edileceğidir.
Radyoloji teknisyenlerinde kanserin daha fazla görülmesine de şaşırmamak lazım:
BİR: Radyoloji teknisyenliği en çok radyasyona maruz kalınan meslek grubudur.
İKİ: Radyoloji teknisyenlerinin iş yükü sağlık sisteminden kaynaklanan sebeplerle (defansif tıp, hastalardan gelen baskılar, performans, eğitim hataları, modern tıbbın dayatmaları, politik…) ileri derecede artmıştır.
ÜÇ: Radyoloji teknisyenlerinin ve hastane idarecilerinin radyasyondan korunma tedbirlerine gereken önemi vermediklerini de düşünüyorum.
Gelelim neticeye
Bu işin çaresi “TERSİNE PERFORMANS” tır.
Tam aksine az tetkik isteyen hekimler ödüllendirilmeli, az radyolojik tetkik yaptıran insanlardan sağlık sigortası için daha az kesinti yapılmalıdır.
***
Erciyes Üniversitesi Hastanesi’nde 12 radyoloji teknisyeninin tiroid kanseri olduğunu iddia eden haber üzerine Türk Radyoloji Derneği (TRD) ile Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER), ortak bir açıklama yaptı.
Söz konusu haberde Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görev yapan radyoloji teknisyenlerinin rutin muayenelerinde 12 kişide tiroid nodülü tespit edildiği ve yapılan biyopsi sonrası iki radyoloji teknisyeninin kanser teşhisi ile tedavi amacıyla ameliyat edildiği 10 kişinin de tiroid nodülü tanısıyla tıbbi takiplerinin yapıldığı belirtildi.
Türk Radyoloji Derneği (TRD) ile Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER), yaptıkları ortak açıklamada konunun incelendiğini belirtti.
Amacın; kamuoyunun doğru bilgilendirmek olduğuna vurgu yapılan TRD ve TÜMRAD-DER açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“YETERSİZ RADYASYON GÜVENLİĞİ BU TÜR SONUÇLARI DOĞURUR”
“Radyasyon güvenliğinde öncelikle radyoloji departmanlarının standartlara uygun ve kurumlarca onaylanmış olması önemli olmakla birlikte tek başına yeterli bir kriter değildir. Departmandaki iş yükü, çalışma esnasında kişisel koruyucu ekipmanların uygun olmaması veya uygun kullanılmaması, radyasyon uygulamalarında gerekli hassasiyetin gösterilmemiş olması, bu ve buna benzer sonuçların ortaya çıkarmasını kolaylaştırmaktadır.
Çalışanların radyasyon maruziyetini arttıran diğer durumlar, personel sayısının yetersizliği ve ehliyetsiz, eğitimsiz kişilerin radyasyon alanında çalıştırılması, çalışma süresinin fazla olması gibi durumlardır.
“İHMAL VARSA, TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Bir ihmal söz konusu ise bunun gereğinin yapılması üyelerimizin ve meslektaşlarımızın arzu ve beklentisidir. Dernekler olarak bizler de bu konunun takipçisi olup meslek mensuplarının ve kamuoyunun doğru bir şekilde bilgilendirilmesini sağlayacağız.
Diğer yandan bu bağlamda radyasyon güvenliği ile ilgili kamuoyunun dikkatini çekmek istediğimiz bir konu bulunmaktadır.
Radyasyon çalışanları kendilerine yönelik tehdit unsurlarını ve bunları tespit etme-korunma yollarının eğitimini almakta, bunları bilmekte ve uygulamaktadır. Ancak hizmet içi eğitimlerle bu eğitimlerin periyodik olarak yenilenmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, radyasyon güvenliği konusunda özellikle belli sayının üzerinde personel çalışan birimlerde radyasyon fizikçisi istihdam etme zorunluluğunun getirilmesi bu gibi sorunların önüne geçilebilmesi açısından çok önemlidir. Ayrıca radyasyon çalışanı vasfı olmadan, bu konuda eğitim almamış olan kişilerin çalıştırılmasına göz yumulmaması ve bu konunun sıkı takip edilmesi gerektiği açıktır.
“PERFORMANS SİSTEMİ GEREKSİZ RADYOLOJİK TETKİKİN YOLUNU AÇTI”
Özellikle performans sisteminin bir sonucu olarak gerekli radyolojik tetkiklerin yanı sıra muayeneye yeterince zaman ayırmadan istenen ve tanıya hiçbir katkı sağlamayan gereksiz radyolojik incelemeler de yapılmaktadır. Bu durum, çalışanların yanı sıra hastaların aldığı radyasyon miktarını arttırmaktadır. Radyasyon güvenliği konusunun asıl kanayan yarası, hastalarımızla ilgili olan kısımdadır. Sağlık hizmeti alan hastalarımızda radyasyon riski, son yıllarda gittikçe artmaktadır. Gereksiz yapılan tetkikler radyasyona bağlı kanser riskini arttırmaktadır. Radyasyonun gerçek etkisi gözle görülen bir şekilde ortaya çıkmaz Risk sinsi bir şekilde ortaya çıkar. Ancak bilimsel olarak rakamsal verilerle gösterilebilir.
“RADYASYONA BAĞLI KANSER RİSKİNDEN KORUNMANIN YOLU ÖNLEMDİR”
Toplum sağlığı açısından sağlık hizmeti alan hastalarımıza radyasyon güvenliği açısından radyasyona bağlı kanser riski, uygun ve gerektiği kadar radyolojik tetkik uygulanarak önlenebilir.”
Ortak açıklamada; radyoloji çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi, radyasyon güvenliğine yönelik gerekli önlemlerin hassasiyetle alınması gerektiği vurgulandı, Türkiye’deki tüm radyoloji ünitelerinin titizlikle denetime ihtiyacı olduğuna dikkat çekildi.
Kaynak: http://www.ntv.com.tr/saglik/radyoloji-teknisyenleri-neden-kanser-oldu,sbsy9_E0F0utr18d8J3LkA
Sayın dr um,bilinçlendirme konusundaki gayretlerinizi ildiyle takip ediyorum. Etrafimdakulere de sizi okumalri ve dinlemelerini tavsiye ediyorum. Emekleriniz icin mutesekkirim ..sagolu varolun
Sayın hocam bir radyoloji teknikeri olarak söyleyecek çok şey var ama iş hekimlerde bitiyor bazen öyle gereksiz şeylere öyle gereksiz grafiler çekiyoruz ki akıl mantık kabul etmiyor bunları söyleyincede sen doktormusun nerden bileceksin oluyor ama gidişat iyi değil belki haddime değil ama tıp fakültelerinde bir sıkıntı var o kesin!