Sağlığımız üzerine bu kadar çok olumsuz etkileri olan, üstelik de diyetimizde bulunması şart olmayan monosodyum glutamat (MSG) veya diğer adıyla Çin tuzundan uzak kalmanın, en azından olabildiğince az tüketmenin doğru olduğunu savunuyorum.

İçinde yüzlerce sağlığa zararlı kimyasal madde bulunan sigaranın insanların binlerce yıldır en önemli gıdalarından olan yumurta ile kıyaslanması araştırmacıların niyetlerinin ne olduğunu açıkça ortaya koyuyor: Yumurta-kolesterol korkutması ile ‘çaktırmadan’ kolesterol düşürücü ilaç satışına destek olmak!

Vişnenin faydalı bitkilerden olduğu elbette doğru ve bu tam da gazetecilerin meşhur ‘köpek insanı ısırdı’ örneğinin bir benzeri.Nasıl ‘insanın köpeği ısırmasının’ haber değeri varsa burada da ‘vişnenin faydalı olmadığının ispatı’ haber olarak önem kazanabilirdi. Her bitkide onlarca hatta yüzlerce kimyasal madde…

“Kürtaj ve sezaryen” konusunda da girişimleri var mı bilmiyorum ama New York Belediye Başkanı M. Bloomberg restoranlarda, büfelerde, sinema, tiyatro, stadyum gibi yerlerde gazoz, kola, enerji içecekleri gibi şekerden zengin içeceklerin 16 onstan yani yarım litreden büyük boylarının satışını yasaklamak istiyor.

Nişasta bazlı şekerin ensülin direncine yol açtığı, dolayısıyla da obezite, diyabet, kalp krizi, hipertansiyon, kanser gibi pek çok hastalığın bir numaralı sebebi olduğunu gösteren çalışmaların sayısı her geçen gün hızla artarken gelişmiş ülkeler YFMŞ tüketiminin azaltılması için tedbirler alıyor, kotalar koyuyorlar.