TIP ENDÜSTRİSİ DOKTORLARI DAHA TALEBE İKEN AĞINA DÜŞÜRÜYOR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Bu makale, ilaç ve tıbbi cihaz endüstrilerinin genç hekimler üzerindeki ticari etkilerini eleştiriyor ve bu etkinin sağlık hizmetlerinin bütünlüğünü tehdit ettiğini vurguluyor:

1990’ların sonlarında ilaç üreticisi Parke-Davis’ten yayımlanan bir şirket içi belgede şu ifade yer alıyordu: Hekimleri tabandan yukarıya doğru etkilemek. Bu not, şirketin pazarının bir bölümüne yönelik iş stratejilerini özetlemekte olup, off-label ilaç tanıtımıyla ilgili davalar sonucunda kamuoyuna açıklanmıştır. Şirketin temel tanıtım stratejilerinden biri de Parke-Davis’in rolünü bir asistanın zihninde, uygulama yapmaya başlayan bir hekim haline geldikçe pekiştirmekti.

Aradan geçen yirmi yılı aşkın sürede ilaç ve tıbbi cihaz endüstrileri, küresel olarak klinisyenleri, eğitim süreçleri de dahil olmak üzere, kariyerlerinin başlarında hedeflemeye devam ediyor. Bunun amacı, ödemeler, ücretsiz yemekler ve sponsorlu eğitimler yoluyla uzun vadeli, karşılıklı ilişkiler geliştirmektir. Araştırmacılar, ABD’deki kardiyoloji uzmanlık öğrencilerine mezuniyet öncesi ve sonrası yapılan ödemeleri inceledi ve kardiyoloji uzmanlık öğrencilerinin %73’ünün mezuniyetten önce ödeme aldığını, mezuniyetten sonraki ilk birkaç yıl içinde bu oranın %88’e çıktığını buldular. Teknoloji kullanımının yoğun olduğu uzmanlık alanlarında (prosedürel olarak yoğun) bu oran daha da yüksekti.”

Özellikle kariyerlerinin başındaki hekimlerin, yani tıp eğitimlerini yeni tamamlayan veya hâlâ eğitimde olan doktorların, endüstriyel firmalar tarafından hedef alındığı anlatılıyor.

Firmalar, genç doktorlarla uzun vadeli, karşılıklı faydaya dayalı ilişkiler kurmak için onlara çeşitli maddi teşvikler (ödemeler, ücretsiz yemekler, sponsorlu eğitimler) sunuyor.

Meselâ, kardiyoloji alanındaki uzmanlık öğrencilerine yapılan ödemeler üzerine yapılan bir araştırma, bu kişilerin büyük bir çoğunluğunun mezuniyet öncesi ve sonrasında endüstriden maddi katkılar aldığını gösteriyor.

Bu durum, özellikle teknoloji yoğun tıp branşlarında daha yaygın.

Bu tür münâsebetlerin, doktorların bağımsız tıbbi kararlar alma yetisini olumsuz etkileyebileceği ve endüstrinin menfaatinin, hastaların yararına kararların önüne geçebileceği endişesi dile getiriliyor.

Makale, genç doktorların ticari etkilerden korunması gerektiğini ve hasta odaklı sağlık hizmetinin endüstri etkilerinden arındırılmasının önemini vurguluyor.

Gelelim neticeye

Tıp ile tıp endüstrisi arasındaki ticari münasebetler sıfırlanmalıdır, diye senelerdir yazar, çizer, söylerim.

Ben çalar, ben dinlerim.

Tıp endüstrisi daha talebe iken doktorları ağına düşürmeye başlıyor.

Masum sanılan küçük hediyeler giderek birkaç bin dolarlık paketlere dönüşüyor.

Tıp eğitimi, endüstrinin hükümranlığı altındadır.

Bu hakimiyeti sıfırlamadan tıptaki israf da sıfırlanamaz.

Kaynak: https://www.bmj.com/content/386/bmj.q1939

Makale: Protecting early career physicians from commercial influence

880 Kenyan doctors investigated on bribes for referrals overseas -  LaingBuisson News

***

EK 1 (12.10.2024): İlaç şirketleri 2020-2022 yılları arasında tıbbi literatürü etkilemek için 1 milyar dolardan fazla ödeme yapmışlar.

K: https://jamanetwork.com/journals/jama/fullarticle/2824834

Makale: Payments by Drug and Medical Device Manufacturers to US Peer Reviewers of Major Medical Journals

Kaynak: https://x.com/drjasonfung/status/1844575844796137683

***

EK 2 (15.9.2025): Bu pragmatik randomize kontrollü çalışma, Pakistan’da doktorların ilaç şirketlerinden rüşvet (veya diğer teşvikler) almasının yaygınlığını ölçmeyi ve bu davranışı azaltmak için tasarlanmış kısa bir eğitim müdahalesinin etkinliğini değerlendirmeyi amaçlıyor. 

Tıbbi etik ihlallerin, kültürel ve sistemsel bağlam dikkate alınmadan tasarlanan basit eğitim programlarıyla kolayca çözülemeyecek kadar karmaşık olduğunu göstermektedir.

Kaynak: https://gh.bmj.com/content/9/12/e016055

Makale: Doctors taking bribes from pharmaceutical companies is common and not substantially reduced by an educational intervention: a pragmatic randomised controlled trial in Pakistan

***

Siz de yorumunuzu paylaşın: