Bundan böyle kimse egzersiz yapmaya zamanım yok diyemeyecek. Yeni bir araştırmaya göre, günde 1 dakikası ağır toplam 10 dakikalık egzersiz her gün yapılan 45 dakikalık egzersize bedel! Bu tür mutat dışı davranışların benim kitabımda yeri yoktur. Bana göre yemede de, içmede de sporda da her şey makul ve mantıklı miktarda olmalıdır.

Gebelikleri süresince hareketli olan farelerden doğan yavruların erişkin yaşa geldiklerinde anneleri gibi koşmayı sevdikleri, hareketli olmayan farelerin yavrularının ise hareketi sevmedikleri belirlendi. Aynı durum pekâlâ insanlar için de geçerli olabilir. Obezite ve diyabetin çığ gibi arttığı bir dünyada tüm kadınları “ayaklanmaya” davet ediyorum, yürüyelim arkadaşlar!

Günde 3 saatten fazla oturmanın tüm sebeplere bağlı ölümlerin yüzde 3.8’ inden sorumlu olduğu bildirildi. Üstelik ne kadar spor yaparsanız yapın esas mühim olan uzun süre oturur durumda kalmamak. Buna göre ne kadar az oturur ne kadar çok hareket ederseniz o kadar sağlıklı oluyor ve uzun yaşıyorsunuz.

El kavrama gücündeki (grip strength) azalmanın kalp krizi, felç ve kalp-damar hastalıklarından ölüm riskini belirleyebileceği bildirildi. Kavrama gücü ile ölüm ve hastalık risklerinin belirlenmesi elbette önemli ama bence asıl yapılması gereken şey kas gücünü artırmanın bu riski ne ölçüde değiştirebileceği ve bunun nasıl yapılabileceğidir.

Toplu taşıma araçlarını kullananların vücut kitle endeksi ve vücut yağ yüzdesinin özel araçlarıyla işe gidip gelenlere göre daha düşük olduğu belirlendi. 60′ ını dolduranlara toplu taşımada %50 indirim yapan, 65 üzerindekilerin ücretsiz seyahat etmelerini sağlayan İstanbul Belediyesi çok önemli bir toplum sağlığı hizmeti verİyor. Bunu düşünen ve uygulamaya geçirenleri alkışlıyorum.