HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
MEMLEKETTEN UMUM MANZARALAR: PASTIRMA SUCUK YANINA DA BOLCA KUYRUK AMA BOL TEREYAĞINDA PİŞMELİ!
Statinler konusunda yaptığı araştırmalarla kolesterol ilaçlarına muhalefet edenlerin ağzını burnunu dağıtarak tüm dünyanın takdirini kazanmış olan değerli bilim insanlarımızdan Prof. Dr. Vedat Davutoğlu’ nun son makalesini sunmaktan gurur duyuyorum.
Margarin üreticileriyle “çok samimi” ilişkileriyle haklı bir ün kazanan Türk Kardiyoloji Derneği’ nin internet sayfasında yayınlanan bu araştırma yazısını yakın zamanda dünyanın muteber kardiyoloji dergilerinde görmekten milletçe mutlu olacağız.
Araştırma ve laboratuar yeme gibi olağanüstü meziyetleri olduğunu ama zoka sevmediğini yazısından anladığımız Sayın Davutoğlu’ na bundan sonraki çalışmalarında başarılar diliyor, yeni yazılarını heyecanla bekliyoruz.
İşte tıp dünyasında hayranlık uyandıran “Memleketten umum manzaralar: Pastırma sucuk yanına da bolca kuyruk ama bol tereyağında pişmeli!” başlıklı o yazı (1):
“Efendim asrın keşfi yapıldı. Tıp Nobeli muhtemelen bu sefer bizim: “kolesterol koruyucu” olduğu uzmanlar tarafından tespit edildi. Fazlası savunma mekanizması neticesinde oluşan lezzetli mi pardon faydalı mı faydalı bişeymiş. Araştırma nereden mi? Hangi laboratuardan mı? Yemişim araştırmasını laboratuarını. Yahu necip doktorlarımıza gelen ilham kafi değil mi? Bu ne densizliktir? Elin oğulları firmadan para yesin sonra araştırma yapsın..yermiyiz ulan bu zokayı. Neyse ne diyorduk.. bu keşif sayesinde özlediğimiz pastırma tereyağına hemi de 3 öğün kuyruğu bol yağla yiyeceğiz. Şükür kavuşturana. İflahımız gevremişti. Vay vicdansızlar erkekliğimizi de elden götürüyorlardı yahu zıkkım ilaçlarla. Asacaksın bunları yapanları. Stent takılalı meğersem kobay gibim oynamışlar benimle.. hey noluyor bana göğsüm mü sıkıştı ne..
Hanım:
- Bey bu günkü ilaçları aldın mı?
- Ah göğsüm göğsüm..O zıkkım ilaçları bırakalı 2 hafta oldu
- Doktorlar ilacı kesme demişti ama
- O menhus ilaçlarla erkekliği mi götüreydik yani..
- Bari aspirini alsaydın bey..stentine bişey olacak
- Ah göğsüm..bırak o lanet ilaçları..kolesterol yok mu kolesterol! Ulan ne zaman kolesterol hapları üretecek bunlar
- Bey iyi değilsin doktora götürsek
- Yahu bırak dırdırı sen hemen bana yapıver pastırma sucuk yanına da bolca kuyruk ama bol tereyağlı!
Not: memlektte ki hazin tahribat ve tahrifat hayırlı olsun ne diyelim.
Sağlıcakla kalın
Prof.Dr.Vedat Davutoğlu
Gaziantep Ünv.
Kalp ve damar hastalıkları uzmanı
KAYNAK: 1. http://www.tkd.org.tr/pages.asp?pg=460
Her ne kadar Prof.Dr Vedat Davutoğlu biraz dalgasını geçse de, sonuç itibarıyla tespit doğru. Haber şöyle: Kanadalı bilim adamları tereyağını temize çıkardı
Kanadalı bilim adamları, kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığa neden olduğu öne sürülen tereyağının kalp krizi riskini ve kolesterolü düşürdüğünü, şeker hastalığı ve obeziteyi tedaviye yardımcı olduğunu ortaya çıkardı.
Yeni bir araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, tereyağı ve sığır eti kalp krizi riskini ve kolesterolü düşürüyor, şeker hastalığı ve obeziteyi tedaviye yardımcı oluyor.
Alberta Üniversitesi profesörü Spencer Proctor ve asistanı Flora Wang tarafından yapılan araştırma sırasında, 16 hafta boyunca deney farelerine tereyağı ve inek etinde bolca bulunan vaksenik asit bakımından zenginleştirilmiş diyet uygulandı.
Vaksenik asidin vücutta kolesterol başta olmak üzere birçok rahatsızlığa sebep olan şilomikronların oluşmasını yavaşlattığı gözlemlenirken, deney sonunda kötü kolesterol olarak bilinen LDL başta olmak üzere, toplam kolesterol ve trigliseritte düşüş görüldü.
Flora Wang, “Tereyağı, sığır eti ve türevlerinde vaksenik asid oranı en az yüzde 70’tir. Araştırmanın bizi en çok sevindiren sonuçlarından biri, metabolizmada birçok hasara sebep olan şilomikronların oluşmasının bu yolla yavaşlatılabileceği olmuştur. Bugüne kadar zararlı etkilerinden korktuğumuz doğal yağlar, aslında sağlığımız için son derece faydalı.
Tereyağı ve sığır etinin kalp krizi riskini düşürmesi, şeker hastalığı ve obezite tedavisine yardımcı olması ve kolestrole iyi gelmesi, artık bir realite” diye konuştu.
Bu arada, doktora öğrencisi olan Flora Wang, araştırma sonuçlarını sunduğu, Alberta’da düzenlenen “Uluslararası Şilomikronların Zararları Sempozyumu”nda “genç araştırmacı” ödülünü aldı.
Al sana makale
Şilomikronlar trigliseridlerdir. Trigliseridler ancak tatlı, şeker, şekerli içecekler, unlu mamüller, aşırı meyva ve meyva suları, enerji içecekleri tüketmekle, sık sık yemek yemekle ve hareketsiz hayat geçirmekle yükselir. Karaciğer ve pankreas yağlanmasının yani, göbek yağlanmasının sonucudur!! İnsülin ve Leptin direncinin klinik belirtileridir. Araba tekerleği, simit, bira göbeği gibi belirtiler trigliserd (şilomikron) yüksekliği sonucu gelişir. Yüksek glisemik indeksli karbonhidratların sık sık ve aşırı miktarda tüketilmelerinin sonucudur. Karatay Diyeti bu sorunların önünü almak, insülin direncini önlemek amacıyla kaleme alınmıştır. Çünki insülin direncini başlatan ilk basamak, şilomikronların yükselmesi ve yüksek kalmasıdır. İnsülin direncinin belirtisidir. Bu nedenle Harvard Tıp Fak. Beslenme Bölümünün 2002′ de yeniden yayınladığı beslenme piramidinde de, her gün 2 yumurta, ve kırmızı et önerilmektedir!!! Bol bol fizik aktivite önerilmektedir.
Prof. Dr. M Canan Efendigil Karatay
Saime Odabaş GENCEL
2012’de sağlık olsun!
11/01/2012 – 15:21
Dünya ve ülkemiz insanları; ya gıdasızlıktan, ya aşırı ve yanlış beslenmeden, ya da çevresel serbest radikallerden sürekli hastalıklarla mücadele ediyor, sürekli ilaç kullanmak zorunda kalıyor. Özellikle belli bir yaştan sonra, insanların çoğu şeker hastası, yüksek tansiyon hastası ve yüksek kolesterollü. Peki yok mu ilaçsız, sağlıklı yaşamanın çaresi! VAR, diyor, çok değerli Sayın Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay.
Geçen kış e-maillerime gelen sağlık bilgilendirmeleriyle öğrendim, Sayın Karatay’ı. Kolesterolüm hep yüksek işaretleniyor tahlillerde, ilaç kullanmayı sevmiyorum, bu nedenle çok sevdim yazdıklarını ve başladım uygulamaya. Baharda da ‘Karatay Diyeti’ kitabını hemen aldım, yakınlarıma aldırdım ve kendisine muayene olma şansını yakaladım. Önerileri cidden çok içime sindi. Öncelikle sigarayı muayeneden 1 ay sonra korkudan bıraktım ve düzenli yürüyüş ve yogaya başladım. Meyva suyu içmemeye, bal yememeye, tatlı, börek çörek yapmamaya, makarna, pilav, patates yememeye, sadece zeytinyağı kullanmaya, Omega 3 balıkyağı hapı almaya başladım. Sabahları 2 rafadan yumurta serbest ve çok tok tutuyor. Ara öğünler mümkün oranda olmasa çok iyi, fındık-fıstık çıtır çıtır hem kan yapar hem ısıtır, diyor Sayın Karatay. Gerçekten acıkmamak için, ekmek, börek çörek yerine kavrulmamış fındık,fıstık, ceviz, badem vd. Günde bir porsiyon meyve.
Karatay Diyeti’nin tamamını Türkiye’de %100 uygulayabilmek; özellikle güzelim tatlı, lahmacun, simit, mis kokan pideler arasında mümkün olmasa da, minicik porsiyonlarla nefsimi köreltmeye çalıştım ve Diyet’in %70’ ini uygulama sonrası 5 kg. verdim. Tansiyonum normal seyrinde, ilaç gereksinimim yok gibi. Kolesterol için de ilaç vermiyor açıklamalarında ki gibi. Bilimsel açıklamalarıyla, dimdik duruşuyla, şimdiye kadar uyguladıklarımızın yanlış olduğunu vurgulayan, ‘Ezber Bozan Doktor’ olarak 2011’e damgasını vuran, TV’ lerde, basında halk sağlığı için ‘Karatay Diyeti’ kitabını yazdığını açıklayan, ve mücadelesini veren ‘Çok değerli bir cesur yürek’ Sayın Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay. Onu çok seviyorum, halk sağlığıyla ilgili bu denli mücadele verdiği için. Tek dileğim; onun doğrularının doğru, dosdoğru olmasıdır. İnsan sağlığı için, özellikle aşağıdaki iddialarının, çözümü ve açıklanması=teyidi, T.C. Sağlık Bakanlığı’na düşmektedir.
-Kolesterol hastalık değildir, en güçlü antioksidandır. Vücudumuz her gün 2.5 gram kolesterol üretir, ilaç
kullanımına gerek yoktur diyen,
-Sadece; şeker ve karbonhidratlı gıdaların ve kitabında açıkladığı yağların kullanımının zararlı olduğunu, tüm dejeneratif hastalıklara neden olduğunu vurgulayan,
-Sağlıklı beslenen hayvanların ; yumurta, kırmızı et, tavuk, tereyağının her gün yenmesine onay veren, v.d
Sayın Karatay, ‘Cesur Yürek’, şahsım adına bu açıklamalarınız için size sonsuz teşekkürler, artık gerçekler su yüzüne çıksın, herkes daha sağlıklı yaşasın, iyi ki varsınız.
‘Karatay Diyeti’ kitabından , doğal tatlı olarak ‘Sütlü İncir Tatlısı’ tarifini Beykoz Postası okurlarına, 2012 senesi için sunar; önce ‘Sağlık’ diyerek, Yeni Yılınızı kutlar, mutluluklar dilerim.
Sütlü İncir Tatlısı (Neval Polat)
İstenilen miktarda kuru incir – Her incir için 1 adet ceviz içi – Cevizler iri iri parçalanır. İncirlerin sapı kesilip, kapaklı bir kaba dizilir. Üstüne kaynar süt dökülüp, incirler yumuşayıncaya kadar beklenir. Yumuşayan incirler, parmak yardımı ile sap kısmından oyularak içine cevizler yerleştirilir. Oda ısısında bir gece (süt katılaşıncaya dek) bekletilir.Karatay Diyeti kitabı sayfa.140