DÜNYANIN EN MASUM İLACINA BAKIN HELE!
Kolesterol hapları (statinler) yakın zamanlara kadar hiçbir önemli yan etkisi olmayan, “dünyanın en mâsum ilacı” diye sunuldu ama bunun bir “kandırmaca” olduğunu artık çok iyi biliyoruz.
Statinlerin diyabetten hafıza kaybına, böbrek yetersizliğinden kas hasarına, karaciğer bozukluğundan katarakta, iktidarsızlıktan kas yorgunluğuna kadar “onlarca aksi tesiri var”.
Kolesterol hapı alanlarda diyabet riskindeki artış önce saklanmaya sonra küçümsenmeye çalışıldı ama sonunda FDA bile prospektüslere “diyabet yapabilir” uyarısı yazdırmak zorunda kaldı.
Statin alanlarda tip 2 diyabet riskindeki artış, statinlerin pleiotropik etkileriyle ve bu kişilerin nasıl olsa ilaç alıyoruz diye beslenmelerine itina etmemeleriyle izah edilmeye çalışıldıysa da durumun hiç de öyle olmadığı artık gün gibi ortada.
Lancet’ de yayınlanan yeni bir araştırma, kolesterol haplarının diyabet riskini 4 senelik bir dönemde kontrol grubuna göre “yüzde 12 arttığını” gösteriyor (1).
Araştırmaya göre, diyabetin sebebi statinlerin HMG-CoA redüktaz enzimini bloke etmeleri.
Bu da, statinlerin diyabete yol açmasının doğrudan doğruya “statinlerin etki mekanizmasına bağlı olduğunu” ortaya koyuyor.
Dolayısıyla, statinlerin diyabete yol açmaları öyle “enderi nadirattan” bir şey değil, adeta “Allah’ ın emri!”
Genetik varyasyonlar belirleyici
Araştırma, 223 bin 463 kişinin ve statinlerin kalp hastalıkları ve felçlere etkisinin araştırıldığı klinik araştırmalara katılan 129 bin 170 kişinin genetik bilgilerinin değerlendirilmesiyle gerçekleştirildi.
20 randomize kontrollü araştırmanın meta-analizi, statinlerin tip 2 diyabet riskini 4 senelik bir dönemde kontrol grubuna göre yüzde 12 ve vücut ağırlığını 240 gram artırdığını ortaya çıkardı.
Analizlerde, karaciğer enzimini kodlayan gendeki sık görülen varyasyonların düşük kolesterol değerleriyle ilişkili olduğu ve bu genetik varyasyonların daha kilolu olmaya sebep olduğu ve tip 2 diyabet riskini artırdığı belirlendi.
Buna göre, statinlerin diyabete yol açması HMG-CoA redüktazı inhibe etmesiyle mümkün oluyor.
Kolesterol haplarına devam!
Araştırmanın uzmanlarından Prof. Naveed Sattar şunları söylüyor (2):
“Daha önceki analizlerde statin tedavisinin faydalarının yeni başlayan tip 2 diyabet riskinden daha fazla olduğunu gösteriyor.
Bununla beraber, statin uygun görülen hastalar fiziksel aktivitenin artırılması, daha sağlıklı beslenme ve sigarayı bırakma gibi hayat tarzı değişikliklerinden de fayda görürler.
Bu çalışmada tespit edilen kilo ve diyabet risklerindeki hafif artış, daha sağlıklı beslenme ve hayat tarzı benimsenmesiyle azaltılabilir.
Hastalarla bu mevzular konuşulurken, hayat tarzı değişikliklerinin güçlendirilmesi, statin tedavisinin kalp krizi ve felçleri önlemedeki faydalarını daha fazla artıracaktır”.
Kolesterol hapları kaş yaparken göz çıkarıyor
Kardiyoloji meftunlarının yere göğe sığdıramadıkları statinlerin “kaş yapayım derken göz çıkardığını” görüyorsunuz.
Şu ironiye bakın: Kalp krizi ve felçleri önlemek için verilen statinler bu hastalıkların riskini artıran diyabete yol açıyor!
Üstelik de bu risk tamamen ilacın etki mekanizmasından kaynaklanıyor.
Bu vesileyle yakın bir zamanda, diyabetlilerde yüksek olan kalp-damar hastalıkları riskinin kolesterol seviyeleri ile ilgili olmadığının gösterildiğini de hatırlatmak isterim (3).
Önce, zarar verme!
Tıbbın temel prensiplerinin başında “Primum non necere” yani “Önce, zarar verme” gelir.
İlaçlar, sağlıklı bir insanın vücudunda hiçbir işi olmayan, yan etkilere yol açan kimyasal maddelerdir ve ancak hayat tarzı değişikliklerinin işe yaramadığı durumlarda ve faydaları risklerinden kesin olarak daha fazla ise kullanılmalıdır.
Kalp-damar hastalıklarının önlenmesinde de sağlıklı beslenme, düzenli hareket, sigara-alkol ve stresten uzak durma, düzenli uyku gibi her hastalığa karşı koruyucu olan hayat tarzı çok önemlidir.
Sadece, her gün “bir elma” yeme veya “köpek sahibi olmanın” bile kalp krizlerine karşı koruyuculuğunun “onlarca yan etkisi olan” kolesterol ilaçlarından fazla olduğu biliniyor (4, 5).
Yeni bir araştırma da, sağlıklı hayat tarzı benimsendiğinde her 5 kalp krizinden dördünün önlenebileceğini ortaya koyuyor (6).
Harvard’ dan Prof. Gökhan Hotamışlıgil “Kalp ya da şeker gibi kronik hastalıkları olanların düzenli ilaç kullandıklarını ve antibiyotik gibi kısa süreli bir ilaç kullanımı olmadığı için de kimi zaman 10 yıl ya da 20 yıl sonra sentetik ilaçların yan etkileriyle karşı karşıya kaldıklarını” hatırlatıyor (7) ve ekliyor:
“Önce hasta olunur sonra hastalık tedavi edilir zihniyeti var. Halk Sağlığı okulumuz yok. Kamu sağlığı kuruluşu yok. Bunlara doğru kayış olmalı” (8).
Gelelim neticeye
Hastalıklardan ilaçlarla değil “sağlıklı hayat tarzı” ile korunulabilir; kalp krizi, felçler ve diğer damar tıkanıklıkları da buna dâhildir.
Bu hastalıkların sebebi “statin eksikliği” değil, yanlış beslenme, hareketsizlik ve sigaradır.
Hayat tarzı yanlışlarından kaynaklanan zararları statinlerle gidermeye çalışmak abesle iştigaldir, aklı başında insanların işi olamaz.
Hastalıklardan ilaçla korunulabileceği endüstrinin ve adamlarının yalanıdır, aklı olan kanmaz.
Kaynaklar
1. http://download.thelancet.com/pdfs/journals/lancet/PIIS0140673614611831.pdf
3. http://circ.ahajournals.org/content/early/2014/08/22/CIRCULATIONAHA.114.010815.abstract
4. http://www.bmj.com/content/347/bmj.f7267
5. http://circ.ahajournals.org/content/early/2013/05/09/CIR.0b013e31829201e1.full.pdf+html
6. http://content.onlinejacc.org/article.aspx?articleID=1909605
7. http://ahmetrasimkucukusta.com/2014/10/07/misafir-yazar/hedefimiz-kaliteli-yasam-suresini-artirmak/
Merhaba ahmet bey,
Tıp iki kere ikinin dört ettiği bilim dalı degil ne yazık ki 🙁
Statinleri kullanan bir hekim olarak bu metaanalizleri degerlendirdigim zaman hastalarin hepsinde kollesterol tedavisine baßlarken obez ve akş seviyelerini 90< olarak tespit ettim. Böyle bir durumda zaten insülin direnci kavramı var biliyorsunuz. O nedenle ldl si 250 olup kollesterol ilaci degil insülin direncini duşüren tedavi verdigim ve hiperlupidemidisini düzelttigim bir cokhastam var. O nedenle ilaclar diyabet yapiyor tezi degilhiperlipiddminin altinda mutlaka diyabet arayın tezi olmasi gerekir. Saygilar