Hostes hastalığı tabirini ilk defa duyuyorum. Meğer Cüneyt Çakır’ ın geçirmiş olduğu pnömotoraks hastalığı halk arasında hostes hastalığı olarak biliniyormuş. Halkın ve hastaların içinde yaşayan biri de olsam bu tabiri duymamış olabilirim ama bu yakıştırma bana hiç de anlamlı gelmedi. Bakın, neden?

Gündüzleri 45-60 dakika uyumanın öğrenme ve hafıza gücünü 5 kat artırdığı belirlendi. Kısa süreli uykunun beyni canlandırdığına inanır ve her fırsatta 10-15 dakika da olsa “kestirmeye” çalışırım. Fakültedeyken öğlenleri kapıma “REM fazındayım, birazdan geleceğim “diye bir not yazar uyur ve uyanınca cin gibi olurdum. Herkese tavsiye ederim.

Özellikle seyrek rastlanan ve adı da çok tıbbi olan hastalıklar genellikle bunlardan mustarip olan “meşhurların” adıyla anılır. Mesela “ankilozan spondilit” Ahmet Mete Işıkara’ nın, “amiyotrofik lateral skleroz” Suna Kıraç’ ın adıyla tanınır. “Pnömotoraks” da bundan sonra hakem Cüneyt Çakır’ ın adıyla beraber anılacaktır.

Soma’ da kömür madeninde meydana gelen kazada hayatlarını “karbonmonoksit zehirlenmesinden” pisipisine kaybeden canlarımıza Allah’ tan rahmet, ailelerine ve tüm ülkemize sabırlar diliyorum. Olayın sebebi kesin olarak belli değil ama “bilgisizlik, eğitimsizlik, para hırsı, adamsendecilik, dikkatsizlik, telaş” yüzünden yüzlerce canımızın gittiğine inanıyorum.

Kısaca PAH adıyla bilinen “pulmoner arteryel hipertansiyon” daha çok 20-40 yaş arasındaki kadınlarda görülüyor; astım, KOAH ve kalp hastalıklarıyla karıştırılıyor. PAH’ ın başlıca belirtileri egzersizle ortaya çıkan nefes darlığı, yorgunluk ve göğüs ağrısıdır. Bazı hastalarda baş dönmesi, çarpıntı ve bayılma da görülebilir.