Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Her gün içilen bir kadeh içkinin kalp krizine karşı koruyucu etkisi olduğu iddiasının doğru olmadığı ortaya çıktı.

20 bin 259’ unda koroner kalp hastalığı 10 bin 164’ ünde felç olan 261bin 991 kişi üzerinde gerçekleştirilen araştırmaya göre az, orta veya aşırı derecede şarap, bira veya benzerlerini içenlerin içkiyi bırakmalarının kalp sağlığı üzerine müspet tesirleri var.

56 çalışmanın değerlendirildiği araştırmada alkol tüketiminin bir göstergesi olarak kullanılan bir genden faydalanıldı.

Alkol, “alkol dehidrogenaz 1B” geninin bir varyantına sahip olan kişilerde farklı şekilde parçalanıyor ve bu da bulantı ve yüzde kızarma gibi belirtilere yol açıyor.

Bu gen varyantı bulunan insanların uzun vadede daha az alkol kullandıkları biliniyor.

Alkol tüketiminde azalma koroner kalp hastalığı riskinin, vücut kitle endeksinin ve kan basıncının da azalmasına yol açıyor.

Alkolü azaltmanın herkese faydası var

Araştırmacılardan Juan Casas şunları dile getiriyor:

“Çok fazla alkolün kalp üzerine zararlı etkileri çok iyi biliniyor ama bir taraftan da son senelerde az veya orta derecede alkol kullanmanın kalp sağlığını müspet yönde etkilediği söyleniyor.

Araştırmamızda ister az ister çok içsin alkolü azaltanların kalp-damar sağlıkları düzeliyor.

Bu elbette sebep-sonuç ilişkisini gösteren bir araştırma değil ama çok az içenlerin bile alkolü azaltmaları kalplerine iyi geliyor.

Bu araştırmanın alkolün kalp için faydalı olduğu sonucunu gösteren gözleme dayalı araştırmalara üstünlüğü alkol tüketiminin deneklerin ifadesine değil bir gen varyantına göre belirlenmiş olması.

Önceki araştırmalarda insanların ne kadar alkol içtiklerinin kendi ifadelerine dayanması yanında, uzun vadede alkol tüketiminin hep aynı kalmasını beklemek de doğru olmaz.

Ayrıca alkol kullanmıyoruz diyenler içinde hastalandıkları için alkolü bırakanlar da bulunabilir.

Az veya orta derecede alkol içiyoruz diyenlerin daha fazla fiziksel aktivite yapmak veya daha doğru beslenmek gibi farklı hayat tarzları da sonuçları etkilemiş olabilir.”

Araştırmaya karşı çıkanlar da var

Dr. Suzanne Stainbaum gibi bu araştırmaya karşı çıkan kardiyoloji uzmanları da var:

“Kırmızı şarapta bulunan polifenollerin kalbi koruduğunu gösteren sayısız çalışmayı göz ardı ederek ve sadece bu araştırmaya güvenmek doğru olmaz.

Bu genetik varyanta sahip olanların daha az alkol tüketmelerinin mi etken olduğunu bilemeyiz.”

Alkolün karaciğer sirozu ve karaciğer, kolon, meme ve sindirim sistemi kanserleriyle ilişkisi gibi, her gün bir kadeh içilen alkolün kalp krizi ve felçleri önlediği de yaygın olarak bilinir.

Alkolün damar sağlığına olan faydasının HDL-kolesterolü artırmasından kaynaklandığı iddia edilir ama bu ispatlanmış değildir.

Alkolün “bağırsak mikrobiyotasını etkileyerek” de zarar vermesi mümkündür ve bu ilişkinin araştırılmasının çok ilginç sonuçlar ortaya koyacağına inanıyorum.

Gelelim neticeye

BİR: Tıbbi araştırmalarınbüyük çoğunluğu “gıda veya ilaç endüstrisini desteğiyle” yapılıyor ve sonuçlar da elbette onların menfaatlerine uygun olacak şekilde çıkıyor.

İKİ: Alkollü içkilerin kalbe iyi geldiğini gösteren çalışmalar da açık veya gizli “alkollü içki üreticilerinin” desteğiyle gerçekleştiriliyor.

ÜÇ: Sırf kalp sağlığıma iyi gelecek diye “doktoru tarafından her gün bir kadeh şarap veya viskiye başlatılan” veya içkiyi bırakmak istediği halde doktorunun tavsiyesiyle içmeye devam eden pek çok insan tanıyorum.

DÖRT: Biliyorum “Kimi dertten içiyor, kimi neşeden” ama alkolün ne dertlere deva olmasının ve ne neşe vermesinin mümkün olmadığını unutmayın.

BEŞ: Maden sodası bulunan bardağımı şerefinize kaldırıyorum: “İçmeyin şu zıkkımı!”.

KAYNAKLAR

http://www.bmj.com/content/349/bmj.g4164

http://www.cbsnews.com/news/even-minimal-alcohol-drinking-may-still-damage-your-heart/

http://www.webmd.boots.com/heart-disease/news/20140711/alcohol-health-benefits-scrutiny

Siz de yorumunuzu paylaşın: