KOVİD ADI VAR İLACI, AŞISI YOK

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ilaveler var!

***

KOVİD ADI VAR İLACI, AŞISI YOK

Yeni koronavirüs ve sebep olduğu KOVİD neredeyse altı aydır hayatımızda.

Hastalığa yakalananların sayısı 7 milyonu bulurken 400 bin kişi de hayatını kaybetti.

Bu salgınla ilgili binlerce araştırma yapıldı ve yapılmaya da devam ediyor ama henüz etkinlik ve emniyeti ispat edilmiş ne bir ilacı ne de aşısı var.

Hastalığı tedavi eden ilaç da önleyen aşı da muhtemelen hiç bulunmayabilecek gibi görünüyor.

KOVİD için denenmeyen ilaç ve tedavi yöntemi kalmadı.

How Do You Know If You've Recovered From COVID-19? – Radio Kenai

Tüm dünyada en çok umut bağlanan ve en çok kullanılan ilaç olan sıtma ilaçlarının (hidroksiklorokin ve klorokin) etkili ve güvenilir olduğuna dair yeterli veri yok.

KOVİD için denen ilaçlar içinde ilk sırada daha önce virüs hastalıklarının tedavisinde denenmiş olanlar yani antiviral ilaçlar ilk sırada geliyor: Remdesivir, favipiravir, lopinavir, ritonavir, ribavarin, arbidal, ineterferon 1.

Bunlar içinde en etkili gibi görünen veya gösterilmeye çalışılan esasen Ebola tedavisi için geliştirilmiş olan remdesivir.

Bunlardan başka gözleme dayalı olarak etkili olabileceklerine dair yayınlar olan ilaçlar içinde ilk aklıma gelenler famotidin, östrojen, kan sulandırıcı ilaçlar, makrolid sınıfı antibiyotikler (azitromisin), çok yüksek doz C ve D vitamini…

Ozon tedavisi, kök hücre tedavisi, plazma tedavisi, monoklonal antikorlar ile yapılan araştırmalar var ve devam ediyor.

Bir de immünsüpresif adıyla bilinen ve KOVİD’ de ölüme giden ARDS, akciğer hasarı ve çoklu organ yetersizliğinin de sebebi olan sitokin fırtınasına karşı denenen bağışıklığı baskılayan ilaçlar var: anakinra, tocilizumab, JAK inhibitörleri, tacrolimus, mycophenolate, kortizon…

Bir de ACE-2 reseptör aktivitesini artırdıkları ve hastalığa yakalanmayı kolaylaştırabileceği iddia edilen ACE-inhibitörleri, ARB ve ibuprofen gibi ilaçlar var ama bunların tam aksine tedavi kullanılabileceği de düşünülüyor.

Bunlardan ibuprofen İngiltere’ de KOVİD tedavisinde denenmeye başladı.

***

EK 1 (28.9.2020): Koronavirüsü tedavi edebilecek 47 eski ilaç üzerinde çalışmalar var ama bugüne kadar bu “umut vaadeden” ilaçların hiçbirinin etkili ve emniyetli olduğu gösterilemedi. Kaynak: https://theconversation.com/we-found-and-tested-47-old-drugs-that-might-treat-the-coronavirus-results-show-promising-leads-and-a-whole-new-way-to-fight-covid-19-136789

***

EK 2 (9.11.2020): Pandemi boyunca, destekleyici veriler bulunmamasına rağmen, bir dizi farklı amaca yönelik ilaçlar standart hale geldi. Bugünün örneği de tocilizumab (IL-6 monoklonal antikor). Kaynak: https://twitter.com/EricTopol/status/1325543946253070336?s=20

COVID-19: Patient Monitoring & Diagnostic Cardiology solutions ...

***

Haber şöyle:

Covid-19 tedavisinde henüz kesin doğrular yok. Bugün yapın dediklerine yarın yapmayın diyebiliyor uzmanlar. Kim bu uzmanlar? Mesela Dünya Sağlık Örgütü (DSO).

Bu kuruluş 17 Mart tarihli açıklamasında yeni koronavirüse yakalanılması halinde İbuprofen’in doktor tavsiyesi olmadan alınmamasını tavsiye etti ve onun yerine Parasetamol kullanılmasını önerdi. Ancak DSÖ daha sonra yeni bir açıklama yaparak bu tavsiyesinden vazgeçtiğini duyurdu.

İngiltere ve Fransa’dan tıbbi kurumlar bu iki ilaç hakkında zaman içinde farklı görüşler öne sürdüler.

İngiltere ve Fransa’dan farklı görüşler

Koronavirüs salgınının başlangıcında orta şiddetteki vakalarda İbuprofenin riskli olabileceğine dair kaygılar vardı.

Bir tıp doktoru olan Fransa Sağlık Bakanı Oliver Veran, steroid olmayan anti-inflamatuar ilaçların enfeksiyonu ağırlaştırıcı bir etki yapabileceğini söylemiş ve hastalara bunun yerine parasetamol almaları tavsiyesinde bulunmuştu.

Ancak İngiltere’de İnsan Tıbbı Komisyonu Nisan’da koranavirüs vakalarında parasetamol gibi steroid olmayan anti-inflamatuar ilaçların da güvenli olduğunu açıklamıştı.

İngiltere’de İbuprofen araştırması

Şimdi yeni bir gelişme oldu; İngiltere’de koronavirüs hastaları için İbuprofen ilacının denendiği bir çalışma başlatıldı.

Araştırma ekibi, aynı zamanda ağrı kesici olarak kullanılan İbuprofenin solunum güçlüğünü giderebileceğini ve hastaları solunum cihazına bağımlılıktan kurtarabileceğini düşünüyor.

Londra’daki Guy’s and St Thomas Hastanesi ve King’s College Üniversitesi’nin birlikte yürüttüğü çalışma kapsamında burada koronavirüstedavisi gören hastaların yarısına rutin tedavilerine ek olarak İbuprofen de verilecek.

Hastalar tablet yerine, iltihaplı romatizma hastalarının kullandığı lipid ibuprofen kullanacak.

Hayvanlardaki denemelerde olumlu sonuç alındı

Hayvanlar üzerindeki çalışmalar, ilacın akut solunum yetersizliği sendromunu tedavi edebileceğine işaret ediyor. Bu sendrom, ağır koronavirüs vakalarındaki semptomlardan biri.

Araştırma ekibinden Prof. Mitul Mehta, “Çalışmayı bu sonucun insanlarda da alınıp alınamayacağını görmek için yapıyoruz” dedi.

Her iki ilacın da ateş düşürebileceği ve grip benzeri semptomların ortadan kaldırılmasına yardımcı olabileceği belirtiliyor.

İngiltere Ulusal Sağlık Hizmetleri (NHS), hafif vakalarda ibuprofene göre daha az yan etkisi olduğu için parasetamol alınmasını öneriyor.

Mide ülseri olanlara İbuprofen önerilmiyor.

Kaynak: https://eczaciyiz.net/haber/ingiltere-koronavirus-tedavisinde-ibuprofene-gecti/460788262

***

EK 3 (13.11.2020): Bir JAK inhibitörü olan baricitinab, karaciğerin efekte olmasını önlüyor, ağır KOVİD’ de ve özellikle de yaşlılarda sitokin fırtınasını baskılayarak morbidite ve mortaliteyi azaltıyor. Kaynak: https://advances.sciencemag.org/content/early/2020/11/13/sciadv.abe4724

***

EK 4 (14.12.2020): COVID-19 ile hastaneye yatırılan hastalarda azitromisin herhangi bir klinik fayda sağlamadı. Bu hastalarda azitromisin kullanımı, açık bir antimikrobiyal endikasyonun olduğu hastalarla sınırlandırılmalıdır. Kaynak: https://www.medrxiv.org/content/10.1101/2020.12.10.20245944v1

***

EK 5 (13.9.2021): Azitromisin + nitazoksanid, ivermektin veya hidroksiklorokin ile ayaktan tedavi edilen hastalarda iyi netice alındı. Kaynak: https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S2052297521000792

***

Siz de yorumunuzu paylaşın: