KOVİD, AŞI ŞİRKETLERİNE MİLYARLARCA DOLAR KAZANDIRDI

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Anadolu Ajansı’ nın haberine göre, Kovid-19 salgını, aşı üreticisi şirketlere milyarlarca dolar kazandırmış (1).

Aşı şirketleri, koronavirüs salgınından en kârlı çıkan sektörlerin başında şüphesiz ki ilk sıralarda geliyor. 

Ürettikleri aşıları kendi belirledikleri fiyattan istedikleri devletlere onların talep ettikleri miktarda satmak için anlaşmada hiçbir beis görmediler.

Anlaşmalar, aşılar ticari bir ürün olduğu için “gizli” yapıldı; hangi devletin hangi aşıyı kaça aldığını kimse bilmiyor.

Nüfuslarının birkaç misli aşı isteyen devletlere “Bu kadar çok aşıyı ne yapacaksın” diye sorma ihtiyacı hissetmediler.

Kâr, kârdır dediler, kasalarını doldurmaya baktılar.

Üstelik de aşılardan kaynaklanacak yan etkilerden “mesuliyet kabul etmeyiz” şartını getirdiler.

Tabii ki hiçbir şirketin kazancında gözümüz yok, Allah daha çok versin ama aşıların hele de tüm dünyayı ilgilendiren bir salgında sıradan bir ticari ürün muamelesi görmemesi gerekirdi.

Şirketler, mâkul miktarda kâr sağdıktan sonra aşılarının patentini ve teknolojisini daha çok üretim için başka devletlere ve şirketlere vermeliydi. 

2009 domuz gribi salgınında da patent sahibi şirket “oseltamivir” isimli ilacın başka ülke ve şirketler tarafından üretilmesine müsaade etmemişti. 

Dünya Sağlık Teşkilatı pandemide aşılara el koyabilmelidir

Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) 6 şubatta 2,5 milyar nüfusu olan yaklaşık 130 ülkede henüz tek bir doz bile koronavirüs aşısı uygulanmadığını duyuruyordu (2).

Felâket tellallığı WHO’ ya yakışmıyor!

WHO, hiç değilse bir pandemide aşı üreten şirketleri denetim altına alabilmeli, aşıları dünyanın selâmetinin gerektirdiği şekilde dağıtabilmeli, kaidelere riayet etmeyen şirketlere diz çöktürtebilmelidir.

Not: WHO’ nun tek vazifesi insanın ve dünyanın sağlığını ve esenliğini sağlamak olan bağımsız bir teşkilât olduğu kabul edilmiştir.

Gelelim neticeye

BİR: “Aşı şirketlerinin birincil amacının insan sağlığı değil daha çok kazanmak” olduğunu bilmeyenler de öğrenmiş oldular. 

İKİ: Devlet, tıpkı silahlar gibi stratejik ürün olan aşıları da kendi üretmeli, ticari şirketlerin eline bırakmamalıdır.

ÜÇ:Feci bir ahlâki çöküşün eşiğindeyiz” diyen Dünya Sağlık Teşkilatı Başkanı Ghebreyesus’un bu sözleri şüphesiz ki sadece kendi teşkilatını değil aşı şirketlerini de kapsıyor olmalıdır.

Kaynaklar:

1. https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/kovid-19-salgini-asi-ureticisi-sirketlere-milyarlarca-dolar-kazandirdi/2167238

2. https://www.trthaber.com/haber/dunya/dso-25-milyar-nufuslu-130-ulkede-hic-asi-uygulanmadi-554107.html

Kovid-19 salgını, aşı üreticisi şirketlere milyarlarca dolar kazandırdı

***

Anadolu Ajansı’ nın haberi:

The Guardian’ın haberine göre, birçok ülke yaygın aşılama programlarında kullanılmak üzere milyonlarca dozluk ı için kesenin ağzını açtı.

Türk bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin kurucusu olduğu Alman biyoteknoloji şirketi BioNTech ile ilaç şirketi Pfizer, birlikte geliştirdikleri Kovid-19 aşısı ile anlaşmalardan en fazla kazanç sağlayan üreticiler arasında yer aldı.

BioNTech ve Pfizer, Kovid-19 aşısı için, Avrupa Birliği’nden (AB) 300 milyon doz, ABD’den 200 milyon doz, Kovid-19 Aşıları Küresel Erişim Programı’ndan (COVAX) 40 milyon doz dahil toplamda 780 milyon doz sipariş aldı.

BioNTech ile maliyetleri ve karlarını eşit olarak bölen Pfizer, mevcut anlaşmalara dayalı olarak 2021’de 15 milyar dolarlık satış bekliyor. Şirketler bu yıl 2 milyar doz tedarik edebilecek kapasitede olduğunu bildirdikleri için toplam satışın 30 milyar dolara kadar çıkabileceği öngörülüyor.

Diğer şirketlere nazaran daha köklü bir şirket olan Pfizer’in (kuruluş tarihi 1849) hisseleri son 12 ayda yüzde 1,8 artarken, BioNTech hisseleri ise yüzde 156 arttı.

ABD’li Moderna ise yaptığı anlaşmalarla Pfizer-BioNTech’in ardından geliyor. Şirket, AB’den 2021’de 310 milyon, 2022’de de 150 milyon olmak üzere toplamda 460 milyon doz sipariş alırken, ABD’den 300 milyon, Japonya’dan da 50 milyon doz sipariş aldı.

Moderna’dan yapılan açıklamada, 2021’de 18,4 milyar dolarlık satış beklendiği bildirildi. 11 yıl önce kurulan şirketin hisseleri ise son 12 ayda yüzde 372 arttı.

Merkezi ABD’de bulunan Johnson & Johnson’ın Belçika’daki bağlı şirketi Janssen, ürettiği tek dozluk Kovid-19 aşısı ile ABD ve İngiltere’den 52 milyon doz, AB’den 400 milyon doz, COVAX’tan ise 2022’ye kadar 500 milyon doz aşı siparişi aldı.

Bu yıl sonuna kadar 1 milyar doz aşı teslim edecek kapasitesi olduğunu bildiren şirketin hisseleri son 12 ayda yüzde 7,7 değer kazandı. Janssen’in 2021’de 10 milyar dolarlık satış yapması bekleniyor.

İngiliz-İsveç ilaç firması AstraZeneca da Oxford Üniversitesi ile geliştirdiği aşıya, AB’den 400 milyon doz, ABD’den 300 milyon doz, Japonya’dan 120 milyon doz, İngiltere’den 100 milyon doz sipariş aldı. 2021’de 3 milyar dolarlık satış yapması öngörülen şirket, iki dozluk aşı için 10 dolar gibi düşük bir ücret belirledi. Şirketin hisseleri ise diğer şirketlerin aksine son 12 ayda yüzde 8,6 değer kaybetti.

Çinli ilaç şirketi Sinovac tarafından geliştirilen aşı ise başta Türkiye olmak üzere, Brezilya, Şili, Singapur, Malezya ve Filipinler gibi ülkelerde onaylanarak kullanılmaya başlandı. COVAX ülkelerine de 10 milyon doz aşı sağlamayı planlayan şirketin satışları net olarak bilinmezken milyarlarca dolarlık satış yapması öngörülüyor. Sinovac’ın hisseleri de son 12 ayda yüzde 21,6 değer kaybetti.

Rus Gamaleya Enstitüsünün aşısı, ABD’li Novavax ve Alman CureVac ilaç şirketlerinin ürettiği aşılar da yüz milyonlarca doz aşı siparişi alırken şirketlerin toplam satışlarına ilişkin bilgilere ulaşılamadı.

Novavax, aşı üreticileri arasında son 12 ayda yüzde 1128 artış ile hisseleri en çok değerlenen şirket oldu.

***

EK 1 (9.3.2021): Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, İtalya’nın Avustralya’ya AstraZeneca aşı sevkiyatını engellediği gibi diğer Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin de COVID-19 aşılarının ihracatını engelleyebileceği konusunda uyardı.

İtalya, geçtiğimiz hafta AstraZeneca‘nın 250 bin 700 dozluk COVID-19 aşısının Avustralya’ya sevkiyatını yakın zamanda yürürlüğe giren bir AB yönetmeliği sayesinde ilk kez engellemişti. İtalya’nın eylemini savunan Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, “Bu tek seferlik bir engelleme değildi. Bir şirket teslimat yapmazsa ihracata izin veremeyiz. En başından bu yana kararında İtalya’yı destekledim, çünkü gördüğümüz gibi AstraZeneca taahhüt edilen aşı dozunun yüzde 10’unun altında teslimat gerçekleştirdi” ifadelerini kullandı.

“Avrupa Komisyonu günah keçisi olmaktan bıktı”

Leyen, Avrupa Komisyonu’nun aşıların yavaş uygulanmasında “günah keçisi olmaktan bıktığını” belirtti. AB’de aşılamanın yavaş olmasının sorumluluğunun AstraZeneca’da olduğunu ifade eden Leyen, şu değerlendirmeyi yaptı:

“AstraZeneca, Avrupa’da neden teslimat yapmadıklarını açıklayamadığı sürece Avrupa’da üretilen dozların Avrupa’dan başka bir yere gittiğini görmekle ilgili bir sorunumuz var. Teslimatlarını organize etmenin şirketin sorumluluğu olduğunu düşünüyorum.”

AstraZeneca şirketi, mart ayı sonuna kadar AB’ye 40 milyon doz aşı tedarik edeceğine söz vermesine rağmen şu ana kadar yaklaşık 10,7 milyon doz aşı teslim etti.

Kaynak: https://www.medimagazin.com.tr/guncel/koronavirus/tr-ab-covid-19-asilarinin-ihracatini-engelleyebilir-11-686-94620.html

***

EK 2 (10.3.2021):  Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel, AB’nin aşı milliyetçiliği yaptığı iddialarını reddetti. Michel, AB’nin ABD veya İngiltere gibi aşıların ihracatını toptan yasaklamadığını, ihracatı hiçbir zaman durdurmadığını belirtti. Michel, AB Konseyinin haftalık haber bültenindeki yazısında, 450 milyon nüfuslu 27 AB ülkesinde koronavirüse karşı büyük bir aşılama kampanyası yürütüldüğünü, bazı zorluklar nedeniyle oluşan düş kırıklıklarını anladığını söyledi. Birçok kişinin aşı olabilmek ve normal hayatına dönebilmek için sabırsızlandığını dile getiren Michel, “Sabırsızlanmak gayet meşrudur ancak bu durum daha geniş perspektifi görmemizi engellememeli” dedi.

“Avrupa, aşıyı propaganda amaçlı kullanmayacak”

Michel, “Avrupa olmadan bir yıldan kısa sürede birkaç çeşit aşı geliştirmek ve üretmek mümkün olamazdı” değerlendirmesinde bulundu. Michel, şöyle konuştu: “Bizimkinden daha az arzu edilen değerleri bulunan Çin ve Rusya’nın bizi yanıltmasına izin vermeyelim. Rusya ve Çin başka ülkelere aşı arz etmek için çok sınırlı ancak geniş şekilde reklamı yapılan operasyonlar yürütüyor. Mevcut sayılara göre bu ülkeler her 100 kişiye uygulanan doz bakımından AB’nin ancak yarısı kadar aşılama yaptı. Avrupa aşıyı propaganda amaçlı kullanmayacak. Biz değerlerimizi savunacağız.”

“İngiltere ve ABD gibi toptan yasak koymadık”

“AB’nin aşı milliyetçiliği yaptığı suçlaması karşısında çok şaşırdığını” vurgulayan Michel şöyle devam etti: “İngiltere ve ABD, kendi topraklarında üretilen aşılar ve aşı bileşenlerinin ihracatına kesin bir yasak koydu. Ancak dünyada en yüksek aşı üretim kapasitesine sahip bölge olan Avrupa Birliği, AB içinde üretilen dozların ihracının kontrol edilmesi için bir sistem getirdi. Amacımız sipariş verdiğimiz ve aşılar için ön finansman sağladığımız şirketlerin aşıları bize söz verilmişken diğer gelişmiş ülkelere ihraç etmesini önlemek. AB ihracatı hiçbir zaman durdurmamıştır.”

“İsrail’e aşılar Avrupa’dan gitti”

Michel, aşılama kampanyasında hızlı ilerleyen İsrail’i de örnek gösterdi ve aşıların İsrail’e Belçika’dan gittiğini hatırlattı. Başkan Michel, “9 milyon nüfuslu İsrail’deki aşılama operasyonu başarılı olmuştur. İsrail’in tartışmasız ciddi bilimsel kapasitesi bulunmaktadır. Ancak İsrail ne aşı geliştirmiştir ne de üretmiştir. Aşılama teknolojilerinin çoğu Avrupa’da başlatılmıştır veya geliştirilmiştir. İsrail’in toplu aşılama programına başladığı dozların çoğunluğu Belçika’dan gönderilmiştir. Atasözünün de dediği gibi suyu almak için dereyi geçmeye gerek yok” diye konuştu. Kaynak: https://www.trthaber.com/haber/dunya/ab-asi-milliyetciligi-suclamasini-reddetti-563064.html

***

EK 3 (10.3.2021): Avam Kamarasında gerçekleştirilen “Başbakana sorular” programında konuşan Johnson, bütün ülkelerin aşı milliyetçiliğine karşı durması gerektiğini belirtti. Johnson, COVID-19 Aşıları Küresel Erişim Programı’na (COVAX) 548 milyon sterlin destek sağladıklarını ve bununla gurur duyduklarını vurguladı. AB Konseyi Başkan Charles Michel’in “İngiltere ve ABD, kendi topraklarında üretilen aşılar ve aşı bileşenlerinin ihracatına kesin bir yasak koydu.” şeklindeki sözlerini eleştiren Johnson, şu ifadeleri kullandı: “Tek bir COVID-19 aşısı ve aşı bileşeninin ihracatına yasak getirmedik.” ifadesini kullandı. Michel, 9 Mart’ta yaptığı açıklamada, AB’nin aşı milliyetçiliği yaptığı suçlamalarını reddetmişti. AB’nin İngiltere ve ABD gibi kendi topraklarında üretilen aşılar ve aşı bileşenlerinin ihracatına yönelik kesin bir yasak koymadığını ifade eden Michel, ihracatı hiçbir zaman durdurmadıklarını söylemişti. Kaynak: https://www.medimagazin.com.tr/guncel/koronavirus/tr-ingiltere-abnin-asi-milliyetciligi-suclamasini-reddetti-11-686-94682.html

***

EK 4 (12.3.2021): Kovid-19 salgınına karşı başlatılan aşı çalışmalarına ülkeler arasında eşitsizlikler damgasını vurdu. Çin’in Vuhan kentinde patlak veren yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı başlatılan aşı çalışmalarında, ülkeler arasında eşitsizlikler dikkati çekiyor. Kaynak: https://www.aa.com.tr/tr/koronavirus/kovid-19-salginina-karsi-baslatilan-asi-calismalarina-ulkeler-arasinda-esitsizlikler-damgasini-vurdu/2172433

***

EK 5 (12.3.2021): Vladimir Putin, Kovid-19’a karşı küresel aşılama süreçlerine değinirken, aşı piyasasındaki rakiplerin davranışlarını takip ettiklerini aktararak, küresel aşı piyasasının 100 milyar dolar hacme sahip olduğunu bildirdi. Söz konusu piyasadaki oyuncuların aşılarını öncelikle indirimle sunduklarını aktaran Putin, “Bu aşıların küçük bir kısmını indirimli olarak, diğer her şeyin yalnızca bu üreticiden satın alınması koşuluyla satıyorlar. Aşı piyasasında pazar kavgası var. Ancak yine de temel gıda maddelerinde olduğu gibi aşıda da öncelik Rus vatandaşlarında olmalı.” diye konuştu. Kaynak: https://www.aa.com.tr/tr/dunya/rusya-devlet-baskani-putin-asi-piyasasinda-pazar-kavgasi-var/2172714

***

EK 6 (6.4.2021): HARVARD’ dan pandemi itirafı: “Ekonomiye maliyet açısından “önleme” mantıklı olmakla beraber sisteme maliyeti açısından, sağlık hizmeti sunum sistemimiz ne yazıktır ki hastalıklardan para kazanıyor.” Kullanırsanız krizler de pandemiler de fırsattır! Kaynak: https://twitter.com/HarvardChanSPH/status/1379493215376642049?s=20

***

EK 7 (6.4.2021): “Almanya’da sağlık harcamaları 2019’da 400 milyar avroyu aşmış. 2019’da her bir Alman vatandaşı için ortalama 4 bin 944 avro harcama yapılmış.” Harca harca bitmez! Almanya’ nın USA’ ya yetişmesi için daha “bir fırın ilaç-aşı-tıbbi tetkik” yemesi lazım.  Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/avrupa/almanyada-saglik-harcamalari-2019da-400-milyar-euroyu-asti-41781364

***

EK 8 (7.4.2021): Eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de geçen hafta Twitter hesabında “Aşı milliyetçiliğinin tahmini maliyeti 9 trilyon dolar” diye yazdı. Avrupa Birliği de ısmarladığı aşıları bolca alamıyor; aşı sanki damla damla akan su gibi. Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/yalcin-bayer/asi-egoistleri-41781625

***

EK 9 (13.4.2021): Anlaşılan o ki aşı savaşı sadece ülkeler arasında değil, ülke içinde de ciddi yarışmaya ve çekişmeye yol açıyor. Bu kaçınılmaz çünkü şu an piyasada var olan aşıların bir dozunun 10 ile 20 Dolar arasında değişen ücretleri dikkate alındığında ne denli büyük bir ekonomik yarışın olduğu da anlaşılır. Bir aşıdan 100 milyon doz almak demek, bir milyar ile 2 milyar Dolar arasında bir bedel ödenmesi anlamına geliyor. Böyle bir parayı da kimse başkasına kaptırmak istemiyor. Kaynak: Aşı ile ilgili iki kritik soru: 1-Sinovac az mı koruyor? 2- Hastalık geçirenlere kaç doz aşı yapılmalı? (haberturk.com)

***

EK 10 (13.4.2021): Boy boy reklamları verilen Sırbistan’a Pfizer-BioNTech aşı turları şüpheli, çünkü yabancılara halkın istemediği ihtiyaç fazlası AstraZeneca uygulanıyor. O fasıl da bitti. Ama şu bir gerçek; Belgrad Hükümeti, Çin ve Rusya’dan bol miktarda Sinopharm ve Sputnik V aldı, elindeki stok sayesinde komşulardan gelenleri aşıladı, bazılarına bağışta da bulundu ve Pekin ile Moskova’nın Balkanlarda pozisyon aldığı merkez üs haline geldi. Bölgedeki nüfuz yarışında AB şu an seyirci… Kaynak: https://www.haberturk.com/yazarlar/ayse-ozek-karasu/3036311-sirbistan-nasil-asi-ussu-oldu

***

EK 11 (14.4.2021): Avrupa Birliği’nin (AB) 27 ülkesinde geçerli olacak aşı pasaportunda sadece EMA’nın onayladığı aşıların kabul edileceği bildirildi. EMA’nın şimdiye kadar onayladığı aşılar Pfizer-Biontech, Moderna, AstraZenaca ve Johnson&Johnson oldu. Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Türkiye’de de kullanılan Sinovac ve Rusya’nın Sputnik V aşısının aşı pasaportu için EMA’nın listesinde yer almamasına ilişkin değerlendirme yaptı. Ceyhan, Sinovac ve Sputnik V aşılarının listeye eklenmemesi durumunda bu aşıyı yaptıran kişilerin 48 saat içinde test yaptırıp, negatif olduğunu belgeledikten sonra Avrupa’ya seyahat edebileceklerini söyledi. Prof. Dr. Ceyhan, “Onların kabul ettiği aşıları yaptırırsanız öyle bir zorunluluk yok, istediğiniz zaman uçağa binip gidebiliyorsunuz. Aşı pasaportu ilk gündeme geldiği zaman böyle sonuçlanacağı belliydi. Daha aşı pasaportu olmadan Çin ve Rus aşısını bir kriter kabul etmeyeceklerini açıkladılar zaten” diye konuştu.

‘TİCARİ KAVGA ETKİLİ’
Prof. Dr. Ceyhan, Çin ve Rus aşısının kriter kabul edilmemesi nedenine ilişkin, “Bunun ticari nedenleri var; çünkü diğerleri ya AB’de üretiliyor ya da ABD’de. Bir diğer neden de Çin’den biyolojik ürün alırken en büyük sıkıntı şu; verilerini açıklamıyorlar. Ülkeler kendi verilerini kendileri açıklamak zorunda kaldılar. Mutant virüs çıktı, ‘Mutant virüste etkinlik azalıyor mu, bunu çalışın’ diye baskı var; ama çalışmıyorlar. Düşük çıkarsa aşı ellerinde kalır, diye korkuyorlar. Çin’in bu sistemi nedeniyle Çin’den gelen verilere güvenmiyorlar, Rusya da aynı şekilde; ama ticari kavga, pazardan pay alma kavgasının da bunda etkili olduğunu kabul etmek lazım” dedi. 

‘BİONTECH AŞISI OLMAMASI KİŞİYİ ENGELLEMİYOR’
Prof. Dr. Ceyhan, Çin ve Rus aşısının EMA’nın listesine eklenip eklenmeyeceğine ilişkin, “Listeye eklenebilir mi bilemiyorum. AB’de de daha çok Biontech aşısı kullanıyor. Çocuklarda aşı çalışmaları başladı ve devam ediyor, sonbahara doğru da bu çalışmaların neticelenip çocuklara verilecek aşıların çıkacağını bekliyoruz. Şu an bu çalışmaları yürüten Biontech, Moderna ve Johnson&Johnson. Sinovac’ın böyle bir çalışma yapacağını hiç düşünmüyorum, ortada böyle bir durum da yok. Çocuklarda aşılama başladığı zaman çocuklarda etkisi gösterilmemiş aşıyı yapamayız. Çocuklar için bizim şu anda çalışma yapan aşılarla anlaşmaları yapmamız lazım. Yoksa çocuklara aşı çıkacak; ama biz temin edemeyeceğiz. Sinovac’ın bir dezavantajı da bu ‘Şunu yenileyin’, ‘Bu bilgiyi yenileyin’, ‘Mutasyona bakın’ diyorsunuz bakmıyorlar. Sık gidip gelmesi gereken insanlar için sorun olabilir; ama diğerlerinin Biontech aşısı olmaması kişiyi engellemiyor, neticede bir test yaptırıp gidebiliyorsunuz” diye konuştu.

Kaynak: https://www.medimagazin.com.tr/guncel/genel/tr-prof-dr-ceyhan-sinovacin-asi-pasaportu-listesine-alinmama-nedeni-ticari-11-681-95272.html

***

EK 13 (20.7.2021): Pfizer ödeme yapmayan İsrail’e aşı sevkiyatını durdurdu.

İsrail ile Pfizer arasında aşı krizi çıktı. 700 bin dozluk sevkiyatın pazar günü ülkeye ulaşması bekleniyordu ancak şirket son 2,5 milyon dozun parasını almadığı için sevkiyata yanaşmıyor. İsrail’i ‘muz cumhuriyeti’ olarak gördükleri iddiası da var. Zorlu geçen seçim sürecinin ardından hükümet kurma belirsizliğiyle uğraşan İsrail’de koronavirüs aşılamasıyla ilgili de pürüz çıktı. Jerusalem Post gazetesinin haberine göre, ABD’li ilaç şirketi Pfizer ülkeye aşı sevkiyatını durdurdu. Koronavirüs aşılama oranının en yüksek olduğu ülkelerden İsrail’in son 2,5 milyon doz aşının parasını halen ödemediği belirtildi. Ülkeye pazar günü iletilmesi beklenen 700 bin doz aşının sevkiyatı ertelendi.

Üst düzey Pfizer yetkililerinin, geçiş sürecindeki hükümetin ödeme yapmayacağından endişeli olduğu ve şirketin bundan yararlanmak istemediğini söyledikleri yazıldı. Habere göre şirket yetkilileri, organize bir ülkede böyle bir durumun nasıl yaşanabileceğine anlam veremiyor. Jarusalem Post haberinde şirketin, geçen kasım ayında yapılan anlaşma gereği ilk teslimatı yaptıklarını açıkladığı vurgulandı. Anlaşmanın güncellenmesi ve ek aşı sevkiyatı için görüşmelerin sürdüğünü ifade ettiler.

“Muz cumhuriyeti” yakıştırması

Ordu Radyosu ise Pfizer yetkililerinin İsrail’i “muz cumhuriyeti” olarak gördüğünü aktardı. İsrail resmi makamlarından konuyla ilgili açıklama gelmedi. Aşı ve ödeme krizinin hükümet kurma gerilimiyle bağlantılı olduğu dillendiriliyor. Ülke, 9 milyonun üstündeki nüfusunun 5 milyon civarını koronavirüse karşı aşılamış durumda. Tel Aviv yönetimi, Pfizer ile Alman BioNTech firmasının ürettiği aşının yanı sıra ABD’de geliştirilen Moderna ve İngiliz Oxford Üniversitesi-İsveç ilaç şirketi AstraZeneca aşısını da kullanıyor. 2020’den bu yana tüm dünyanın mücadele ettiği COVID-19 salgını nedeniyle İsrail’de 6 binden fazla kişi hayatını kaybetti.

Kaynak: https://www.trthaber.com/haber/koronavirus/israil-basini-pfizer-odeme-yapmayan-israile-asi-sevkiyatini-durdurdu-570626.html

***

EK 14 (20.7.2021): TİVİTLERİM:

ATASÖZLERİMİZİ GÜNCELLLİYORUM Önce: Önce CAN, sonra CANAN Şimdi: Önce PARA, sonra AŞI

 https://trthaber.com/haber/koronavirus/israil-basini-pfizer-odeme-yapmayan-israile-asi-sevkiyatini-durdurdu-570626.html

Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1417481757557936132?s=20

***

“Siyaset ve ticaretle enfekte olmamış aşılar” halk sağlığının en önemli koruyucu unsurlarından biridir. İsrail basını: Pfizer ödeme yapmayan İsrail’e aşı sevkiyatını durdurdu. https://trthaber.com/haber/koronavirus/israil-basini-pfizer-odeme-yapmayan-israile-asi-sevkiyatini-durdurdu-570626.html

Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1417475560851259392?s=20

***

Ticari aşılarla halk sağlığı aynı torbaya konmaz. Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1417482174215987202?s=20

***

Koca DÜNYA,  3-5 aşı şirketini yola getiremiyorsa, batsın bu dünya. Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1417482816779075586?s=20

***

EK 15 (1.8.2021): OSMAN BELEK “Kahrolsun kapitalizm Pfizer ve Moderna kamudan 8,3 milyar $ aşı (mRNA) desteği aldılar Aşının doz maliyeti 1,2 $ iken, DSÖ’ye 5, zengin ülkelere 24 kat fiyatla sattılar Böylece tahmini üretim maliyetinden 41 milyar $ daha fazla para kazandılar.” Kaynak: https://twitter.com/drilkerbelek/status/1421770093059584002?s=20

***

EK 16 (2.11.2021): ARK “Pfizer-BionTech, binlerce mutasyon gösteren virüse karşı aşısını “up-date” etmesi beklenirken, kazanacakları parayı “up-date” etmiş. Aşıdan elde edecekleri gelir tahminini 36 milyar dolara çıkarmış. Koyun can derdinde, kasap mal derinde, durum budur.”

 

Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1455557537785425925?s=20

***

EK 17 (9.3.2022): SİMONE GOLD “Özel çıkarlara veya Big Pharma’ya karşı çıkarsanız, itibarınızı lekelemek ve altyapınıza saldırmak için kaynak ayırırlar. Anlatılanlara gerçeklerle karşılık verirseniz, sosyal medyadan yasaklanır ve susturulursunuz. Orwell’yen zamanlarda yaşıyoruz.”

%100 doğru!

Kaynak: https://twitter.com/drsimonegold/status/1444732725307613184?s=20&t=iuU2GtMCavPly9dBPqDw5A

***

EK 18 (9.3.2022): SİMONE GOLD “The Blaze’ in FOIA (Bilgiye Erişim Özgürlüğü Yasası) talebine göre, federal hükümet aşıların reklâmını yapmaları için ABC, CBS, NBC, Fox News, CNN ve MSNBC gibi medya kuruluşlarına ödeme yaptı. Bu sadece bir çıkar çatışmasından daha fazlasıdır. Bu etik değil.Kaynak: https://twitter.com/drsimonegold/status/1501340349037367298?s=20&t=iuU2GtMCavPly9dBPqDw5A

***

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. CANAN KARATAY dedi ki:

    GRİP virüslerinin aşısı falan olmaz, diye diye dilimde tüy bitti.

    Gerçekler biraz görülsün artık, üç maymunu oynamayı bırakalım, canlarımız her gün telef oluyor, yazık değil mi?

    AŞI firmaları ve de BÖYÜK BİLİM ADAMLARI , yani aşı diye tutturan hekimler dahil,
    GRİP VİRÜSLERİNİN HIZLA KILIF DEĞŞTİRDİKLERİNİ biliyorlar mı, bilmiyorlar mı?

    Medya da MUTASYON ya da VARYANT çok yeniymiş gibi, cahilce konuşuyor, cahilliği pompalamaya devam ediyor!

    ‘Efendim biz de de İngiliz varyasyonu görülmüşmüş!’Aman felaket!

    Her insana giren grip virüsü o insanın(hostun)biyolojik, hücresel, humoral vs. özelliğine göre, hayatta kalabilmek, yaşama tutunmak amacıyla kılıfını değiştirebilir ki yaşayabilsin!

    Kelle paçanın ya da yüksek D vitaminin araştırması var mı diyenlere sormak gerekmez mi?

    Yukarıda adı geçen hangi aşının araştırması yapıldı ki? VAR mı?

    HALKIN SAĞLIĞI MI?
    CEP SAĞLIĞI MI?
    Asıl mesele bu işte!

Siz de yorumunuzu paylaşın: