BAHAR ALERJİSİNİN NEDENİ SAHRA TOZLARI MI
Habertürk’ teki “Bahar alerjisinin nedeni polen değil sahra tozları” başlıklı haberde düzeltilmesi gereken pek çok fahiş hata var.
BİR: Polenlerin alerji yapmadığı ifadesi külliyen yanlıştır.
Ülkemizde özellikle hububat ve çayır polenleri başta olmak üzere birçok bitkiye karşı deri ve kan testlerinde alerjik tepki veren ve bunlarla ilişkili belirtileri olan yüz binlerce hasta vardır.
Kavak ağacı polenlerinin alerji yapma etkisi çok zayıftır ve bahar alerjisi olanların çoğunda sebep bunlar değildir.
Bu mevsim başka pek çok bitkinin de polen yayma zamanıdır. Kavak ağaçlarına ait uçuşan o “pamukçuklar polen değildir” ve zaten o kocaman şeylerin burnumuzdan girmesi de imkânsızdır.
Bunlar kavak ağaçlarının tohumlarının taşınmasına yarayan oluşumlardır, kavak ağacının bir tür yemişi gibi de görülebilir.
Pamukçuklar miktarları çok fazla olduğunda giderleri tıkama dışında görsel bir kirliliğe yol açarlar; bunun dışında bir zararları yoktur.
Alerjiye yol açan polenler çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük “mikron mertebesinde” olanlardır.
İKİ: Solunan havada bulunan partiküllerin çoğu burun ve genizde tutulurlar. Çapları 10 mikrondan küçük olanlar bronşlara, 2.5 mikron çapında olanlar hava keseciklerine, çapları 0.1 mikrondan küçük partiküller ise kılcal damarlar arası kısma kadar nüfuz edebilirler.
Bunların kimyasal bileşenleri önemlidir, bunlarda buluna cıva, kurşun, kadmiyum gibi ağır metaller ve kanserojen kimyasallar insan sağlığı için ciddi bir tehdittir.
Bu partiküllerin zararları sadece doğrudan temas oldukları solunum sistemi ile sınırlı değildir; kalp-damar hastalıkları, obezite, Alzheimer ve bunama gibi hastalıklarda da rolleri vardır.
ÜÇ: Alerji yaratan yani IgE sınıfı antikorların oluşumuna yol açan maddeler protein yapısındadır, sahra tozları ise inorganik yapıdadır ama içlerinde bitkilere ait polen ve küfler veya başka organik maddeler de bulunabilir.
Sahra tozlarının atmosferde yoğun olarak bulunduğu dönemlerde sadece alerjik olanlar değil tüm astım ve KOAH’ lılar ve kalp-damar hastalığı olanlar bundan olumsuz etkilenirler.
Burada IgE aracılıklı bir alerjiden ziyade tozların irritan (tahriş edici) etkilerinden bahsetmek daha doğru olur.
***
Habertürk’ ün haberi:
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Cemal Saydam, yurdun özellikle bahar aylarında lodosla taşınan sahra tozlarına fazlasıyla maruz kaldığına dikkati çekti.
“Her lodos hadisesi olduğu zaman bilin ki sahra tozu da beraberinde geliyor” uyarısında bulunan Saydam, bunu anlamanın yollarından birinin “gökyüzünün sisli, puslu görünmesi” olduğunu ifade etti.
O günlerde özellikle ev ve araba camlarında sarı tozların biriktiğine işaret eden Saydam, şöyle devam etti:
“Bu tozlar aslında doğanın bereketi. Yağmura rahmet sıfatı katan ögeler onlar. Bunlar rahmet sıfatı katarken, toplumda bazı kişileri de olumsuz etkiliyor. Lodos olduğu zaman ‘başım ağrıdı, migrenim tuttu, tansiyonum oynadı, böbrek taşlarım azdı’ gibi hadiseler, bu tozların etkilerine bağlı. Bizim bilimsel olarak gösterdiğimiz şu, tozlarla beraber bakteri ve mantarlar da geliyor. Bunlar, suyla temas ettiklerinde oksalik asit çıkarıyor. Kuru olarak biz bunları solusak da burnumuzda, yutağımızda, nefes borumuzda tutulsa da belli bir kısmı ciğerlerin iç kısmına kadar ulaşıyor o zaman suyla temas etmiş oluyor. Suyla temas eden bakteri, mantar orada canlanıyor.”
“ALERJİNİZİN TUTTUĞU GÜNLERDE HACADA SAHRA TOZU VARDIR”
Lodosta ağrı çekip, rahatsızlanan kişilerin, poyraz olan günlerde rahatladığına değinen Saydam, bunun da adını kendisinin verdiği “poyrazmatik” sistemi ile çözülebildiğini belirtti.
Saydam, “Poyrazmatik, basit bir akvaryum sistemi. Bir hava motoru ucunda bir hava taşı bağlı, bulunduğunuz odadaki havayı emip, o suyun içinden geçiriyor. Böylece büyük ölçekte lodostan poyraza geçişte ortaya çıkan temiz havayı odanızda yaparsınız. Bir daha bu ağrılardan, rahatsızlıkların hiçbirinden etkilenmezsiniz. ‘Akvaryum rahatlatıyor’ fikri de buradan geliyor. Suyun içerisine bol hava verdiğiniz zaman, ortamdaki havayı temizliyorsunuz.” diye konuştu.
Piyasaya çıkan su hazneli elektrik süpürgelerinin de poyrazmatik görevini üstlendiğine vurgulayan Saydam, şunları kaydetti:
“Bahar aylarında karşılaşılan alerji, migren, tansiyon oynamaları gibi bütün rahatsızlıkların bence yegane nedeni sahradan gelen tozlu günler. Polenler masum. Hiçbir etkisi olmadığını burada kesinlikle iddia edebilirim. Örneğin kavak ağaçlarının polenleri vardır havada ama o gün alerjiniz tutmaz. Kavakların polenleri çok büyüktür, ancak sahra tozları çok küçük olduğu için vücudunuza girebilirler. Bu yüzden alerjinizin tuttuğu günlerde mutlaka havada sahra tozu vardır. Bunu da poyrazmatik gibi çok basit bir yöntemle gidermek mümkün.”
Kaynak: https://www.haberturk.com/saglik/haber/1440501-bahar-alerjisinin-nedeni-polen-degil-sahra-tozlari