Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Harvard Üniversitesi uzmanları tarafından yapılan ve günde bir kadeh içki içen kadınların daha sağlıklı yaşlandıklarını ortaya koyan “bilimsel araştırmayı” okurken göbek taşında bütün kadehlerin ‘Şerefe’ diye birbirine tokuşturulduğu kalabalık bir kadınlar hamamı gözümün önüne geldi.

Çoğu beyazlardan oluşan ve 1976’ dan bu yana takip edilen 14 bin kadın üzerinde yapılan araştırmada orta yaşlarda (55-60 yaş arası kastediliyor) haftanın 5 ila 7 günü bir kadeh alkollü içki içen kadınların 70 yaşına geldiklerinde hiç içki içmeyenlere ve çok içenlere kıyasla çok daha sağlıklı oldukları ortaya çıkmış. Bu kadınlarda kanser, kalp-damar, diyabet, bunama gibi hastalıkların daha az görüldüğü, fiziksel ve bilişsel fonksiyonlarının yerinde olduğu da belirlenmiş.

Araştırmayı yapan bilim adamlarının bazı uyarılarını da hatırlatmak istiyorum. Birincisi, bu araştırma sadece kadınlar üzerinde yapıldığı için bu sonuçlar erkekler için geçerli değil. Hatta alkolün sağlığa iyi gelmesi yalnızca “beyaz kadınlar” için söz konusu; çünkü araştırmadaki 14 bin kadının çoğu Avrupa kökenlidir. Eğer “zenci” iseniz aman dikkat!

İkincisi, bu değerli uzmanlar Allah razı olsun “Aman sakın fazla içmeyin, günde ortalama 15 gram alkolü geçmeyin” diye de uyarıyorlar. 15 gram alkol, bir küçük kadeh şarap veya bir kutu bira manasına geliyor.

Üçüncüsü de “Her gün 15 gram alkol içmelisiniz. Bir haftalık 100 gram istihkakınızı bir veya iki günde bitirmek de doğru değil” diyorlar; deponuzu tam doldurmayın demek istiyorlar.

Alkol içenler neden daha sağlıklı?

Değerli uzmanlarımız bu sonuçları alkolün birçok hastalığın sebebi olan enflamasyonu (mikropsuz iltihap), ensülin direncini azaltmasına, kan dolaşımını düzeltmesine ve iyi kolesterolü yükseltmesine bağlıyorlar.

Madem böyle; gelin de şarap, bira, votka içerek hem neşelenmek hem sağlıklı kalmak mümkünken bize durmadan kolesterol hapı, tansiyon hapı, şeker hapı, kalp hapı yutturan ilaç endüstrisine “kızmayın”  bakalım(Yazılarımızda küfür yer almaz!)

Harvard’ lı uzman arkadaşlar bahsetmiyorlar ama bence şunları da hesaba katmak iyi olur:

BİR: Her gün düzenli olarak içki içen kadınların daha yüksek sosyo-ekonomik tabakadan olma ihtimalleri fazladır. Bu kadınlar düzenli spor yapıyor, daha iyi besleniyor, daha stressiz yaşıyor… olabilirler ve bunlar da tabii ki daha sağlıklı bir hayat demektir.

İKİ: Alkol kullanmayanların bir kısmı belki daha önce alkol yüzünden sağlıkları bozulduğu için içmiyor olabilirler veya bazı kadınlar hastalıkları yüzünden alkol içemeyecek bir durumda olabilirler.

ÜÇ: Bu, sebep-sonuç ilişkisini inceleyen değil, anket yöntemiyle yapılan gözlemsel bir araştırmadır. Bundan kesin bir sebep-sonuç ilişkisi çıkarmak doğru değildir. 

DÖRT: Alkol içmenin sağlığa faydalı olabileceğini ileri sürmek kadar sağlıklı beyaz kadınların alkol içme eğilimlerinin daha fazla olabileceği ihtimalini de dikkate almak gerekir.

BEŞ: Alkolün sağlığımız üzerine pek çok zararlı etkileri olduğunu unutmayın: Karaciğer sirozu, başta ağız ve yemek borusu olmak üzere kanserler, sarhoşluğun sebep olduğu kaza, kavga ve cinayetler, hafıza üzerine etkileri, bağımlılık gibi.

Neyse ki araştırmayı yapan bilim adamları “temiz alkol içmiş adamlarmış” ki “Alkol kullanmayanlar sakın ola sağlıklı olacağız diye içkiye başlamasınlar“ diyorlar.

Gelelim neticeye

Fazla söze gerek yok.

BİR: Ey, ilaçlarla, kan tahlilleriyle, biyopsilerle, tomografilerle insanların her açıdan “canını yakarak” araştırma yapan bilim adamları! Araştırma nedir, nasıl yapılır, okuyun, öğrenin.

İKİ: Harvard’ lı bilim adamları bir de “günde 2-3 kadeh şarapla beraber 8-10 sigara için; haftada 2-3 gün bara, pavyona gidin; ayda birkaç kere karınızı aldatın ki sağlıklı yaşayabilesiniz” sonucuna varan bir araştırma yaparlarsa dünyanın onları alınlarından öpeceğine eminim.

ÜÇ: Lafı uzatmanın manası yok. Böyle bir araştırmaya “kadeh kaldırılır” ve elbette 15 gramı geçmemek kaydıyla da “içilir”.

KAYNAK

http://www.plosmedicine.org/article/info%3Adoi%2F10.1371%2Fjournal.pmed.1001090

Not: 

Bu yazı Yusuf Nalkesen’ in hicaz şarkısı eşliğinde okunmalıdır:

Bülbülün çilesi yanmakmış güle
Ömürler geçiyor ağlaya güle
Yolcuyuz cümlemiz hep o meçhule

İçelim a dostlar, neş’ e dolalım
İçelim bu akşam sermest olalım

Yazı için 4 yorum yapılmış:

1. mesut dedi ki:

   05 Ekim 2011, 08:31

   evet hocam dediklerinizin tümüne katılıyorum ve eklemek istiyorum; bir kadeh şarabın iyi geldiğini söyleyen araştırmacıların neden bu “iyi”liğin üzüm suyundan kalan antioksidanlardan kaynaklandığını da söylemiyorlar

2. Eyüp Yüksel dedi ki:

   07 Ekim 2011, 13:55

   Değerli Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA doktor (hekim) Hocam, edebiyat tadındaki yazılarınızdan biri olan bu yazınızda, bilmsel yaklaşan, bilim adamı nitelikli bir tıpçı olduğunuzu ortaya koydunuz. Zevkle, heyecanla, değerlendirmenize katılarak, Harvard’lıların metotlarının hatalarını çok iyi açıkladığınız çalışmanızı okudum, tebrik ve teşekkür ederim. “Elveda meyhaneci bir tad alamıyorum, aynı kadey aynı …” şarkısını hatırlamakta (trafik kazası stimulanı ve süper ego inhibisyonu ajanı içkiyi unutmakta) yarar var hakikaten. Selamlar, saygılarımla.

3. ahmet dedi ki:

   25 Mayıs 2013, 19:47

   ben her gün üzüm sirkesi içiyorum başta grip ve halsizlikten kurtuldum sarhoş olma ihtimalim de yok tavsiye ederim günde üç öğün

4. faik dedi ki:

   29 Mayıs 2016, 23:39

   Alkol ve hastalık, taciz, tecavüz, şiddet, cinayet, kaza, terör ……

   Artık, niye barış gelmiyor diye tıbba soralım.

Siz de yorumunuzu paylaşın: