MORAL MANEVİYAT VE MOTİVASYON AŞILARIN ETKİLİ OLABİLMESİ İÇİN DE ŞART

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Bir taraftan koronavirüs aşısı yapılanların sayısı arttıkça faz 3 çalışmalarında bildirilen etkinlik ve emniyetle ilgili verilerinin doğru olmadığı ortaya çıkıyor (1).

Diğer taraftan aşıların daha etkili olmasını sağlamak antikor cevabını artırmak için ruhsal durumumuzun yani moral, maneviyat ve motivasyonun da çok önemli olduğunu gösteren çalışmaların sayısı artıyor.

Ohio Üniversitesi son 30 senede stres, depresyonunun ve egzersiz gibi sağlıklı davranışların aşılara verilen bağışıklık cevabını inceleyen 49 araştırmayı değerlendirdi (2, 3).

Bu araştırmalarda, psikolojik faktörlerin ve davranışların influenza, hepatit B, tifo ve pnömoni de dâhil olmak üzere bir dizi aşıya karşı bağışıklık tepkisi üzerindeki etkilerine bakılmıştı.

Masaj, fiziki aktivite, stres yönetimi ve gıda takviyelerinin bağışıklık cevabını müspet etkilerken depresyon, stres, yalnızlık ve sağlıksız hayat tarzının bağışıklığı zayıflatarak aşıların etkisini azaltabileceği ortaya konmuştu.

Aşılamadan sonraki saatler içinde, vücut potansiyel bir biyolojik tehdidi tanımaya başladığında hücresel düzeyde doğuştan gelen genel bir bağışıklık tepkisi oluşur. Bu ilk bağışıklık tepkisine, zamanla spesifik patojenleri hedefleyen antikorların üretimi de eklenir.

Perspectives on Psychological Science’ da yayınlanacak olan çalışmadan çıkan sonuçlar:

Fiziki olarak fit olanların daha iyi bağışıklık cevapları gösterdikleri bilinmekle beraber aşıdan önce son 24 saatteki kısa süreli egzersizlerin bile yararı olabilir.

Aşı yapılacak kol için 30 veya 45 dakikalık egzersizlerin bile yararlı olabileceğini gösteren çalışmalar da var.

Sağlıklı bir diyet, sigaranın azaltılması veya bırakılması, stres yönetimi aşı etkinliğini artırabilir.

Sağlığı ve alışkanlıkları birkaç hafta veya ay içinde tamamen dönüştürmek gerçekçi olmasa da iyi bir uyku ve aşıdan önceki ve sonraki günler egzersiz gibi fark yaratmak için atabilecek bazı adımlar vardır.

Pandeminin etkileri

Pandemiye bağlı yalnızlık, ekonomik sıkıntılar, gelecekle ilgili belirsizlikler insanları sağlıklı davranışlardan uzaklaştırmış olabilir, anksiyete ve depresyona yol açabilir ve bunlar yaşlılarda daha belirgindir.

Dünyanın dört bir yanından gelen bilgiler daha yüksek depresyon ve anksiyete oranları, daha fazla uykusuzluk, artan alkol satışları ve daha fazla yeme olduğunu ortaya koydu.

Araştırmacılardan Kiecolt-Glaser “Stresin aşıya karşı antikor yanıtınızı geciktirebileceğini görüyoruz. Stres yan etkileri de artırabilir ve korunma stresi olmayanlara göre daha kısa süreli olabilir ve daha geç başlayabilir” diyor.

Gelelim neticeye

Salgının kendisinin yarattığı stres yetmezmiş gibi farklı çevrelerin korkutma kampanyaları da tüm hızıyla sürüyor.

Bağışıklığın yerinde olabilmesi, hastalıklarla mücadele edebilmesi için ruhsal sağlık çok önemlidir.

Morali, motivasyonu, maneviyatı olmayanların bağışıklığı yerlerde süründüğü gibi bunlar tedbirlere ve yasaklara da uymazlar.

Koronavirüsle mücadele sadece maske, mesafe ve muslukla olmaz, bunlara mutlaka moral + maneviyat + motivasyon da eklenmelidir.

Kaynaklar:

1. https://ahmetrasimkucukusta.com/2021/01/25/yazilar/tip-yazilari/koronavirus-medya/pfizerin-asisinda-sok-ilk-asida-yuzde-50-koruma-mutasyonlara-etkisiz/

2. https://www.psychologicalscience.org/news/releases/2021-jan-depression-covid-vaccines.html

3. https://medicalxpress.com/news/2021-01-maximum-effectiveness-de-stress-healthy-covid-.html

***

EK 2 (22.5.2021): “Mart 2020 ‘de hükümet itaat konusunda çok endişeliydi ve insanların kilitlenmek istemeyeceğini düşündü. Uyumu teşvik için korkunun gerekli olduğu tartışıldı ve korkunun nasıl artırılacağına dair kararlar alındı. Korkuyu kullanma şeklimiz distopik’ tir.” healthacademy.ie/blog/2021/05/1

Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1395967854109990914?s=20

***

EK 3 (26.9.2022): Günlere, aylara veya yıllara yayılan kaygı, bağışıklık sistemine ciddi zararlar vererek grip, zona ve diğer virüslerle savaşı zorlaştırabilir.

K: https://twitter.com/WebMD/status/1574239843382706183?s=20&t=hVPV3pAqgu48Q2leQdyksA

Kaynak: https://www.webmd.com/anxiety-panic/ss/slideshow-anxiety-physical-symptoms?ecd=soc_tw_220926_cons_ss_anxietyphysicalsymptoms&linkId=100000151115173

***

EK 4 (30.10.2022): Sağlıklı, dengeli bir diyetin ardından ve stresli haberlerden kaçınmak, Kovid-19 pandemisi sırasında kaygı ve depresif belirtilerin önlenmesine yardımcı oldu. Dışarıda olmak, dinlenmek, fiziksel aktivitelere katılmak ve bol su içmek de faydalıydı. Buna karşılık arkadaşlar ve akrabalarla sosyal temas, bir rutini takip etme ve hobiler peşinde koşmanın önemli bir etkisi olmadı.

Kaynak: https://www.medscape.com/viewarticle/982711?src=mkm_ret_221029_mscpmrk_neuro_brain-diet&uac=2009DZ&impID=4802247

***

EK 5 (6.6.2023): Kovid enfeksiyonundan önce kaygı ve depresyona sahip olmak uzayan Kovid riskini artırıyor. Bir enfeksiyondan sonra anksiyete ve depresyon geliştiren uzayan Kovid’ li kişilerde beyin bağlantısının bozulmasının yanı sıra hafıza, duygu ve diğer işlevleri düzenleyen alanlarda beyin küçülmesi olabilir.

Kaynak: https://jamanetwork.com/journals/jamapsychiatry/fullarticle/2796097

Makale: Associations of Depression, Anxiety, Worry, Perceived Stress, and Loneliness Prior to Infection With Risk of Post–COVID-19 Conditions

***

Yazı için 2 yorum yapılmış:

  1. Alişan Yıldıran, Çocuk hekimi dedi ki:

    MASKE, MESAFE, AŞI VE REALİTE

    Muhterem hocam, bu defa sizi tenkîd etmek lazım geldi, kusura bakmayın (1).

    ‘Koronavirüsle mücadele sadece maske, mesafe ve muslukla olmaz, bunlara mutlaka moral + maneviyat + motivasyon da eklenmelidir’.

    Evvela ikinci bölüm ‘moral+maneviyat+motivasyon’;
    Kubbealtı lugati maneviyât kelimesinin mânâsını çeşitli güçlükler tehlikeler karşısında inanç ve ahlâkî değerlere bağlılıkdan doğan dayanma gücü, ruh kuvveti, moral olarak vermekdedir, yani maneviyat kelimesi zaten moral ve motivasyon kelimelerinin etrafını câmi, ağyarını mânidir.

    Koronavirüsle mücadeleye gelince mecburî maske ve mesafe zorlamasının bilimle bir alakası yokdur, sadece psikolojik baskı unsuru vazifesi görmekdedir (2). Hastalığın şiddetinin azalması kuvvetle muhtemeldir ki, alınan kapatma tedbirleri ile değil toplumun bağışıklığının, insanların büyük bir kısmının virüsle zaten bir şekilde karşılaşmış olması ile ortaya çıkmışdır.

    Ülkemizde çin aşısının etki ve güvenliğini değerlendiren bir sayın profesör mahut aşının %95.21 (küsuratın kat’iliğine hayranım) olarak vermişdi, bu rakamın doğru olmadığı diğer ülkelerden gelen rakamlarla ortaya çıkdı zaten.
    Üstelik bu profesörün relative risk reduction ile absolute risk reduction’ın (3) ne olduğunu bilmemesi herhalde imkansızdır.

    Gerek çin gerek alman aşısının yaygın uygulamasının hastalığın yaygınlık ve ölümcüllüğünü azaltması ihtimali her sene uygulanan grip aşılarından farklı olmadığı aşikâr iken (3) muhterem reis-i cumhurumuzu yaygın aşılamaya mecbur bırakanların* tarihin karanlıklarında kalacaklarını tahmin etmek zor değil!…

    Kağıtlardaki rakamlara değil realiteye yani gerçek hayata bakmak lazımdır.

    Binaenaleyh, milleti eve kapatmanın hükümeti zor durumda bırakmak için bir manivela olarak kullanılıyor olmasını ise siyaset kurdu olan muhterem büyüklerimizin göremiyor olması ihtimali üzerine acizâne bunları hatırlatmak gerekmez mi?

    (1) https://ahmetrasimkucukusta.com/2021/01/25/yazilar/tip-yazilari/kovid-asisi/moral-maneviyat-ve-motivasyon-asilarin-etkili-olabilmesi-icin-de-sart/
    (2) https://www.globalresearch.ca/twenty-reasons-mandatory-face-masks-are-unsafe-ineffective-and-immoral/5735171
    (3) https://articles.mercola.com/sites/articles/archive/2021/01/26/covid-vaccine-side-effects.aspx?ui=abcef0cb900b82646ebd37fa636a04e4e902f8582dd01c378bd7d29d6073e004&cid_source=dnl&cid_medium=email&cid_content=art1HL&cid=20210126_HL2&mid=DM777646&rid=1068103266

    *Bilim kurulu hangi kriterlere göre belirlenmişdir?
    Neden bir sözcü seçip efkâr-ı umûmîyi bilgilendirmek yerine devamlı halka korku pompalamakdadırlar?
    Bir acil tıp uzmanının bu kurulda yer alması hangi mantığa istinad etmekdedir?
    PCR’ın diagnostik test olarak kullanılamayacağını ne zaman fark edecekdirler?

Siz de yorumunuzu paylaşın: