KOVİD RİSKİ YÜKSEK OLANLARA KİTLESEL OLARAK D VİTAMİNİ VERİLMELİDİR
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
KOVİD’ den korunmak için maske + mesafe + musluk tedbirlerine sıkı sıkıya uymak kâfi gelmiyor.
Tüm dikkate ve titizliğe rağmen virüs bulaşan çok sayıda insan var.
Nedendir bilmem bilim dünyası koronavirüsün bulaşmasına karşı gösterdiği hassasiyetin “zerresini” virüs bulaştıktan sonra yapılması gerekenlere göstermiyor.
Burun yıkama, ağız-boğaz gargarası tavsiyelerimiz tüylerini diken diken ediyor.
Beslenmenin KOVİD’ den korunmada ve virüs bulaştıktan sonra hastalığı hafif atlatmada ne kadar önemli olduğunu da ağızlarına bile almıyorlar.
Tamam, kelle-paça, soğan-sarımsak, zencefil-zerdeçal demesinler ama hiç değilse “sağlıklı beslenin, işlenmiş yiyecek ve içeceklerden uzak durun” deseler vallahi bu bile yeterli ama tık yok!
Maske + mesafe + musluk + mapus tedbirleri dışında ne Sağlık Bakanı’ mızın ne Bilim Kurulu’ muzun beslenme ile ilgili hiçbir ikaz ve tavsiyesine rastlamadım veya hadi günahlarını almayalım, bana denk gelmedi.
Oysa meselâ sadece vitamin D’ nin hem KOVİD’ den korunmada hem hastalığı hafif atlatmakta ne kadar önemli olduğunu açık ve net olarak gösteren sayısız çalışma var (1).
Bunların en yenisi “Analysis of vitamin D level among asymptomatic and critically ill COVID-19 patients and its correlation with inflammatory markers” başlığı ile muteber Nature dergisinde yayınlandı (2).
Gözleme dayalı ileriye dönük çalışmada 6 haftalık bir sürede KOVİD teşhisi konan yaşları 30-60 arasında olan 154 katılımcı üzerinde yapıldı.
Belirti göstermeyen 91 kişi A Grubu, yoğun bakım ihtiyacı olan 63 ağır hasta ise B Grubu olarak değerlendirildi.
A Grubunda ortalama vitamin D kan seviyesi 28 ng/mL iken B Grubunda 14 ng/mL idi ve aralarındaki fark istatistiki olarak ileri derecede anlamlı idi.
Vitamin D eksikliği prevalansı A Grubunda %33, B Grubunda ise %97 idi.
Enflamasyonu gösteren belirteçlerden IL-6, ferritin ve TNFα vitamin D eksikliği olanlarda daha yüksek bulundu.
Ölüm oranı vitamin D eksik olanlarda yüzde 21 iken diğer grupta sadece yüzde 3 idi.
Özetlersek:
BİR: Vitamin D ağır KOVİD’ de aşikâr derecede düşüktür.
İKİ: Vitamin D eksik olanlarda enflamatuar cevaplar yüksektir.
ÜÇ: Vitamin D düşük olanlarda ölüm oranı yüksektir.
DÖRT: KOVİD riski yüksek olan nüfusa kitlesel olarak vitamin D verilmelidir.
Gelelim neticeye
Prensip olarak vitamin, mineral ve diğer besin desteklerinin gelişigüzel kullanılmasına şiddetle karşı olan, bununla alâkalı onlarca makalesi olan biri olarak yazıyorum:
Dünyanın çaresiz kaldığı bu salgınla baş etmede vitamin D desteklerinin çok büyük faydası olabilir.
KOVİD tedavisi için etkinlik ve emniyetleri ispatlanmamış ilaçlar yerine vitamin D verilmesi çok daha doğru olacaktır.
Vitamin D toksisitesi düşük, ucuz bir besin desteğidir ama herkes dozunu mutlaka doktoruna danışarak almalıdır.
Ya Allah aşkına bir kere de D vitamini düşük olanlarda korona riski yüksek diyin, korkmayın ölmezsiniz!
Kaynaklar:
2. https://www.nature.com/articles/s41598-020-77093-z
***
EK 1 (28.11.2020): İngiltere’de koronavirüse karşı halka D vitamini desteği. İngiltere’de 2,5 milyondan fazla insana ücretsiz D vitamini desteği verileceği açıklandı. Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Kovid-19) can almaya devam ediyor. Salgından en çok etkilenen İngiltere salgınla mücadele kapsamında halka D vitamini takviyesi yapma konusunda karar aldı. D vitamini eksikliğinin koronavirüs (Kovid-19) riskini artırdığına dair çalışmalar üzerine İngiltere’de yaklaşık 2,7 milyon insana D vitamini takviyesinin ücretsiz sağlanacağı açıklandı. Ücretsiz teslimatın Ocak ayından başlayarak 4 ay geçerli olacağı belirtilirken, hizmetten desteğe ihtiyacı olan kişiler yararlanabilecek. Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/dunya/ingilterede-koronaviruse-karsi-halka-d-vitamini-destegi-41674539
***
EK 2 (18.4.2022): Herbal combination from Moringa oleifera Lam. and Curcuma longa L. as SARS-CoV-2 antiviral via dual inhibitor pathway: A viroinformatics approach. The combination of Moringa oleifera Lam. and Curcuma longa L. is predicted to have antiviral and anti-inflammatory activity through dual inhibitor mechanism played by cryptochlorogenic acid and curcumin.
Kaynak: http://repository.ubaya.ac.id/41219/1/jppres21.1174_10.1.138.pdf
***
EK 3 (18.4.2022): In vitro antiviral activity against SARS-CoV-2 of common herbal medicinal extracts and their bioactive compounds. Considering these data, we recommend deeply investigating C. longa extract, which can be combined with quercetin or naringenin, as a new cost-effective and safe treatment—or at least as an adjuvant through, clinical trials to help in the fight against this unprecedented pandemic.
Kaynak: https://onlinelibrary.wiley.com/doi/pdf/10.1002/ptr.7463
***
EK 4 (18.4.2022): Curcumin: a Wonder Drug as a Preventive Measure for COVID19 Management. In conclusion, we propose that curcumin could be used as a supportive therapy in the treatment of COVID19 disease in any clinical settings to circumvent the lethal effects of SARS-CoV-2.
Kaynak: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7299138/
***
EK 5 (8.9.2022): D vitamini seviyesi yetersiz olan kişilere D vitamini takviyesi, tüm sebeplere bağlı akut solunum yolu enfeksiyonu veya Kovid-19 riskinde bir azalma sağlamadı.
Makale: Effect of a test-and-treat approach to vitamin D supplementation on risk of all cause acute respiratory tract infection and covid-19: phase 3 randomised controlled trial (CORONAVIT)
Kaynak: https://www.bmj.com/content/378/bmj-2022-071230
***
EK 6 (8.9.2022): Kışın morina karaciğeri yağı takviyesi, plaseboya kıyasla Kovid enfeksiyonunu, ciddi Kovid’ i veya diğer akut solunum yolu enfeksiyonları ensidansını azaltmadı. Azaltmaz tabii ki, bu iş takviyelerle olmaz. Balığın kendisini yemek gerekir.
Kaynak: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1567779665116364801?s=20&t=5G-mzoyUxZliJTW7Nmq1ow
***
EK 6 (30.6.2023): Study finds Australian garlic kills Covid and flu with ‘99.9 per cent efficacy’
A world-first study reportedly shows certain Australian garlic varieties kill Covid and the flu with “99.9 per cent efficacy” – but not everyone agrees with the findings.
Kaynaklar:
***
İlgili Diğer Yazılar:
- VİTAMİN D KOVİD AŞILARININ ETKİNLİĞİNİ ARTIRABİLİR
- ZERDEÇAL KORTİZON KADAR TESİRLİ ÜSTELİK YAN ETKİSİ YOK
- VİTAMİN D SEVİYELERİ DÜŞÜK OLANLARDA AĞIR KOVİD VE ÖLÜM RİSKİ YÜKSEK
- VİTAMİN D DESTEĞİ YÜKSEK RİSKLİ KİŞİLERDE TİP 2 DİYABET GELİŞİMİNİ ÖNLEMİYOR
- VİTAMİN D DESTEKLERİ SOLUNUM YOLU ENFEKSİYON RİSKİNİ AZALTIYOR
Karatay dedi yaa, ölseler ağızlarına alamazlar, Ahmet Bey. Senelerce önce, Grip Aşısı yerine D vitamini yaptırın, daha faydalıdır dedim diye suçladılar yaa, hukuk süreci de hala devam ediyor yaa….Karatay Halk sağlığına zarar veriyor, bilimsel konuşmuyor şablon suçlamaları hala devam ediyor yaa! Peki nol’di? Yüzlerce bilimsel çalışma bu konuda.
78 yaşındayım 78 adet suçlanmam bulunuyor!
MUTLUYUM MUTLU!!! Neden biliyor musunuz? Haklıyım çünkü…Doğru eğilmez çünkü…
Bütün oklar size geliyorsa, bilin ki siz HAKLISINIZ!der,
İMAMİ AZAM
Ağzı çalkalamayı bile alaya alan bilim adamlarından ne bekliyoruz ki? Senelerdir diş hekimlerinin, KKB hekimlerinin önerdiği uygulamalar bunlar yani…
Beyinler AŞI için uzaktan kumanda ile kontrol altına alınmış bir kere.
Uluslararası D Vitamini Konsey Üyesi
Hocam elinize sağlık. Ben de 10 yıldır D vitamini yazan bir hekim olarak diyorum ki, bu işte bir kasıt var.
Fakat yazınızın sonunda beklediğim cümleyi yazmışsınız.
“Doktorunuza danışarak D vitamini alın”
Zaten sıkıntımız burada.Sizin bu yazıları yazmanızın nedeni zaten Doktorlar d vitaminine karşı oldukları için. Alın diye cek doktor zaten kendisi verirdi. Hatta D vitamini karşıtı mesleklerin birincisi Doktorlar. Onlarca önerdiğim hastaları aile hekimleri engelledi.
Yaklaşık bir yıldır kemik ağrılarım vücut kırgınlıklarım var. Tahlil sonuçlarımda D (ferr) sonucu 5,32 lerde.
Oysa normal olması gereken değer aralığı ise -21.8 ile 274 arası olmalıdır.
Fakat tahlilim böyle çıkmasına rağmen Doktorlar bana D vitamini yazmadı önermedi.
Düşündürücü değilmi…?
Bilim adamları, boyla-bosla, kan gruba ile, risk diye uğraşıyorlar Fatih Bey.Son derece bilimsel söyleşiler tabii ki…
50-60 yıllık D-vitamini bilgisi bile korkutuyor onları, toksik diye.
Leblebi gibi verilen her türlü ilacın hiç bir toksik etkisi bulunmuyor, onlara göre.
İlaçlar leblebi gibi fındık fıstık gibi yazılıyor sonra Sağlık Bakanlığı akıllı ilaç kampanyaları düzenliyor. Vücudun imal ettiği zavallı D vitaminine doktorlar öcü gibi bakıyor. Allahım sen aklıma mukayyet ol.
Tuncer bey merak etmeyin hocanın sözünü ettiğiniz o cümleyi neden yazdığını hepimiz biliyoruz.
Bu iş tam bir komediye döndü. Millet Bilim Kurulu ile Filim Kurulu diye dalga geçiyor karikatürler var. Çok yazık. Tıbba olan güveni de sarsıyor bunlar.
Merhaba hocam. Hastaliktan dolayı hastaneler dolu oldugu icin gitmek istemiyoruz malese.Peki biz kendimiz alamaz miyiz.
Bu mehmet Ceyhan insanların içini kararttı. Doğal ve ücretsiz ne varsa adam hepsine karşı.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, vücuttaki D vitamini seviyesinin corona virüsü etkisine ilişkin, “D vitaminini fazla alırsanız, vücutta hiç istenilmeyen yerlerde beyin dâhil kireçlenmeler ve buna bağlı ciddi hastalıklar ortaya çıkar. Bir insanın vitamininin yüksek değil, normal düzeyde olması önemlidir” dedi.