BİR KALP İLACI BAZI HASTALARDA İŞE YARAMIYOR, HATTA RİSKLERİ FAZLA BİLE OLABİLİYOR

Onlarca seneden beri, kalp krizlerinden sonra kullanılan beta bloker adıyla bilinen ilaçlarının, kalp fonksiyonu korunmuş hastalara hiçbir fayda sağlamadığı ortaya çıktı.
Bugüne kadar komplikasyonsuz kalp krizi geçiren hastaların yüzde 80’inden fazlası beta blokerler verilerek taburcu ediliyordu.
Bu ilaçlardan, kalbin oksijen ihtiyacını azaltması ve aritmileri önlenmesi bekleniyordu.
Kısa adı REBOOT olan kapsamlı çalışma ayrıca, kadınların ilacı kullanırken daha yüksek risklerle karşı karşıya olduğunu da gösteriyor: Beta blokerlerle tedavi edilen kadınların, ilacı almayan kadınlara kıyasla ölüm, kalp krizi veya kalp yetmezliği sebebiyle hastaneye yatma riski daha yüksek!
Araştırma, İspanya ve İtalya’daki 109 hastaneden 8.505 hasta üzerinde yapıldı.
Bir grup katılımcıya, hastaneden taburcu olduktan sonra beta bloker verilirken bir gruba ise bu ilaç verilmedi ve bunlar 4 sene takip edildi.
Bu süre sonunda, iki grup arasında ölüm, tekrarlayan kalp krizi veya kalp yetmezliği dolayısıyla hastaneye yatış oranlarında anlamlı bir fark olmadığı tespit edildi.
REBOOT alt grup analizi, beta blokerlerle tedavi edilen kadınların daha fazla aksi tesirlerle karşılaştıklarını ortaya koydu.
Beta blokerlerle tedavi edilen kadınların, ilaç almayanlara kıyasla mutlak ölüm riskinin %2,7 daha yüksek olduğu hesaplandı.
NOT: Nispi risk artışı yaklaşık %56‘dır. Bu, tedavi alan kadınlarda ölüm riskinin, ilaç almayanlara kıyasla %56 oranında daha yüksek olduğu anlamına gelir.
NNH (kaç kişiye ilaç verilirse kaç kinini zarar görme değeri) ise 37′ dir; yani her 37 kadından birinde ölüm riski oluşur.
Beta blokerlerle tedavi edilen kadınlardaki yüksek risk, kalp krizinden sonra tamamen normal kalp fonksiyonuna sahip (sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (EF) %50 veya üzeri) olan kadınlarla sınırlıydı.
Kalp fonksiyonlarında hafif bozulma olanlarda beta blokerlerle tedavi edildiklerinde aksi tesir riski fazla değildi.
Klinik araştırmalardaki kadınların toplam sayısı, miyokard enfarktüsünden (kalp krizi) sonra beta blokerleri test eden bir çalışmaya dâhil edilen en büyük sayıydı, bu sebeple sonuçları çok önemlidir ve dikkate alınması gerekir.
Beta bloker ilaçlar ne işe yarıyor?
Beta blokerler, başta hipertansiyon olmak üzere çeşitli kalp damar hastalıkları için ve kalp krizi geçiren her hastaya standart olarak veriliyor.
Bunlar epinefrin ve norepinefrin hormonlarını inhibe ederek etki gösterir, böylece kalp atış hızını ve kan basıncını düşürür, kalbin iş yükünü azaltır ve oksijen ihtiyacını azaltır.
Beta blokerler, o dönemde ölüm oranlarını önemli ölçüde azalttıkları için standart tedaviye erken dönemde eklendi.
Baş Araştırmacı Dr. Borja Ibáñez’ şunları dile getiriyor:
“Beta blokerlerin faydaları, kardiyak oksijen ihtiyacının azalması ve aritmilerin önlenmesiyle ilişkilendirilmişti. Ancak tedaviler gelişti. Günümüzde tıkalı koroner arterler hızla ve sistematik bir şekilde açılarak aritmiler gibi ciddi komplikasyon riskini önemli ölçüde azaltıyor. Kalp hasarının boyutunun daha küçük olduğu bu yeni ortamda, beta blokerlere olan ihtiyaç belirsiz. Sık sık yeni ilaçlar test etsek de, eski tedavilere olan ihtiyacın devam edip etmediğini titizlikle sorgulamak çok daha az yaygın.”
Genellikle güvenli kabul edilmelerine rağmen, beta blokerler yorgunluk, bradikardi (düşük kalp hızı) ve cinsel işlev bozukluğu gibi yan etkilere sebep olabiliyor.
Baş Araştırmacı Dr. Borja Ibáñez’ in ilaç şirketlerinin desteğiyle yapılan bilimsel araştırmaların içyüzünü göstermesi bakımından şu sözleri çok daha önemli:
“Araştırma, ticari çıkarlar gözetmeksizin, sağlam bilimsel delillere dayanarak kalp krizi tedavisini optimize etmek için tasarlandı. Bu sonuçlar, her yıl binlerce hastanın tedavi sürecini kolaylaştırmaya, yan etkileri azaltmaya ve yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olacak.”
Çalışmanın özeti
Yaklaşık 40 yıldır standart tedavi olmasına rağmen, kalp krizinden sonra kalp fonksiyonu korunmuş erkeklerde veya kadınlarda beta bloker kullanmanın hiçbir faydası görülmedi.
Bu çalışma beta blokerler külliyen işe yaramaz veya herkeste aksi tesirleri çok fazla ve önemlidir demiyor.
Beta blokerlerle tedavi edilen kadınlarda, ilaç almayanlara kıyasla mutlak ölüm riski %2,7 daha yüksek olmakla beraber bu yüksek risk, kalp krizinden sonra tamamen normal kalp fonksiyonuna sahip olan kadınlarla sınırlıydı.
Kalp fonksiyonlarında hafif bozulma olan kadınlarda beta blokerlerle tedavi edildiklerinde aksi tesir riski fazla değildi.
Gelelim neticeye
Tüm bilimsel araştırmaların, ticari menfaat gözetmeksizin yapılmasının ne kadar önemli olduğunu bir kere daha açık ve net olarak anlıyoruz.
İlaç şirketleri tarafından fonlanan araştırmacıların yaptığı araştırmaların sonuçlarına ihtiyatla yaklaşılmalı, bunlara hemen itibar edilmemelidir.
İlaç şirketlerinin fonlaması olmadan gerçekleştirilen REBOOT çalışmasının sonuçlarının tüm uluslararası kalp tedavisi yönergelerini değiştirmesi bekleniyor.
Kaynak: https://www.nejm.org/doi/10.1056/NEJMoa2504735
Makale: Beta-Blockers after Myocardial Infarction without Reduced Ejection Fraction
Araştırmanın medyada haberleri:
https://www.sciencedaily.com/releases/2025/08/250831010539.htm
Makale: Common heart drug taken by millions found useless, possibly risky
https://www.the-independent.com/bulletin/news/beta-blocker-study-women-heart-issues-b2817223.html
Makale: Beta-blockers have detrimental impact on health of women users – study
https://edition.cnn.com/2025/08/30/health/heart-attack-beta-blockers-wellness
Makale: Common heart attack drug doesn’t work and may raise risk of death for some women, new studies say