İŞLENMİŞ GIDALAR İNCE İNCE HASTALIK İŞLİYOR
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Batı Diyetinin olmazsa olmaz ürünleri olan işlenmiş gıdaların insan sağlığına zararlı olduğunu gösteren önemli deliller vardır.
İşlenmiş gıdalar kanser, kalp-damar hastalıkları ve tüm sebeplere bağlı ölümlerle ilişkilendirilmiştir.
İşlenmiş, ısıl işlem görmüş gıdaların bulunabilirliği ve tüketimi obezite ve diyabet pandemisine paralel olarak, son on yılda önemli ölçüde artmıştır.
Obezite ve diyabet, ince damar (mikrovasküler) komplikasyonlarıyla, özellikle de kronik böbrek hastalığı ile ilişkilidir.
Kronik böbrek hastalığının genel nüfusta görülme oranı yüzde 14’ tür ve kalp-damar hastalıkları ve tüm sebeplere bağlı ölümler için önemli bir risk faktörüdür.
İşlenmiş gıdalar bağırsak bariyer geçirgenliğini artırıyor, mikrovasküler hastalıklara sebep oluyor
Kemirgenlerde yapılan çok yeni bir araştırmada da işlenmiş diyetin uzun süreli tüketiminin bağırsak bariyer geçirgenliği ve kronik böbrek hastalığı riskini nasıl artırdığı gösterildi.
Araştırmada, gıdalarda ısıl işlemler sonucu ortaya çıkan Maillard reaksiyon ürünlerini ortaya çıkaran ileri glikasyon yolağının baskılanmasının böbrek hasarını geriye döndürdüğü tespit edildi.
İşlenmiş bir diyetin doğuştan immün kompleman aktivasyonuna ve enflamasyonu teşvik eden güçlü bir molekül olan kompleman 5a (C5a) yoluyla lokal böbrek enflamasyonu ve hasarına yol açtığı belirlendi.
Bir diyabetli fare modelinde ise yüksek dirençli nişasta lifli diyet bağırsak bütünlüğünü koruduğu ve komplemanın baskılanması yoluyla böbrek hasarının ağırlığını azalttığı görüldü.
Gelişmiş glikasyon son ürünleri
İşlenmiş gıdaların giderek daha fazla tanınan ve potansiyel olarak patojenik bir bileşeni, “gelişmiş glikasyon son ürünleri” (advanced glycation endproducts=AGEs) olarak bilinen kimyasallardır.
AGE’ ler aminoasitler ve indirgen şeker karışımlarından, genellikle gıda üretimi ve işlenmesi sırasında meydana gelen ısıl işlem sırasında olduğu gibi Maillard reaksiyonu yoluyla üretilir.
Maillard reaksiyonu, yiyeceklerde tat ve aroma veren kimyasal değişikliklere sebep olduğu için gıda endüstrisi duyusal özellikleri ve lezzeti artırmak için gıdalardaki Maillard reaksiyon ürünlerini geliştirmiştir.
AGE’ler, işlenmiş ve özellikle de büyük ölçüde ısıl işlem görmüş gıdaların her zaman bulunan bir bileşenidir.
Bu AGE’ leri içeren işlenmiş gıdaların tüketimi kronik hastalık riskini artırabilir.
Diyetten kaynaklanan AGE’ lerin çoğu sindirim ve emilimden kaçar, mide ve ince bağırsaklardan kolona geçer.
Burada, bağırsak mikrobiyal metabolizması için substratlar olarak bulunurlar ama uzun süreli işlenmiş gıda alımının bağırsak geçirgenliğini ne ölçüde etkilediği ve kronik böbrek hastalığı gibi mikrovasküler bozuklukların sonucunu ne ölçüde etkilediği belirsizdir.
Gelelim neticeye
Bu araştırmadan alacağımız ders şudur: Günümüzde salgın haline gelen kronik hastalıkların en mühim sebeplerinden biri işlenmiş gıdalardır.
İşlenmiş sözü sizi yanıltmasın, işlenmiş gıdalar ince ince hastalık işliyor vücudumuza.
Madenin işlenmişi makbuldür ama gıdanın işlenmişi zararlıdır.
Kaynak: https://advances.sciencemag.org/content/7/14/eabe4841
***
EK 1 (8.10.2022): Çocuk yetiştirme döneminde annenin aşırı işlenmiş gıda tüketimi, anne ve çocuğun hayat tarzı risk faktörlerinden bağımsız olarak, çocuklarda aşırı kilo veya obezite riskinin artmasıyla ilişkilidir.
Makale: Maternal consumption of ultra-processed foods and subsequent risk of offspring overweight or obesity: results from three prospective cohort studies
Kaynak: https://www.bmj.com/content/379/bmj-2022-071767
***
EK 2 (2.2.2024): Karbonhidrat ve yağ oranı yüksek aşırı işlenmiş gıdalar sigara, kokain, eroin kadar bağımlılık yapabilir.
Kaynak: https://www.bmj.com/content/383/bmj-2023-075354
Makale: Social, clinical, and policy implications of ultra-processed food addiction
***
EK 3 (1.3.2024): Ultra-processed foods damage health and shorten life
Hundreds of epidemiological studies and meta-analyses have reported associations between ultra-processed food consumption and adverse health outcomes. In a linked paper (doi:10.1136/bmj-2023-077310), Lane and colleagues have now carefully reviewed the evidence from 45 meta-analyses encompassing almost 10 million participants.1 They found direct associations between exposure to ultra-processed foods and 32 health parameters including mortality, cancer, and mental, respiratory, cardiovascular, gastrointestinal, and metabolic ill health. For instance, a pooled analysis of seven cohorts showed a 10% increase in ultra-processed food consumption to be associated with a 12% (95% confidence interval 1.11 to 1.13) higher incidence of type 2 diabetes.
The quality of the evidence was strong for all cause mortality, obesity, and type 2 diabetes (this evidence was rated as of moderate quality using the GRADE system, which initially considers all observational studies as low quality evidence). Overall, the authors found that diets high in ultra-processed food may be harmful to most—perhaps all—body systems.
Ultra-processed foods are not merely modified foods. As defined by the Nova classification,2 they are formulations of often chemically manipulated cheap ingredients such as modified starches, sugars, oils, fats, and protein isolates, with little if any whole food added, made palatable and attractive by using combinations of flavours, colours, emulsifiers, thickeners, and other additives. No reason exists to believe that humans can fully adapt to these products. The body may react to them as useless or harmful, so its systems may become impaired or damaged, depending on their vulnerability and the amount of ultra-processed food consumed.
Lane and colleagues call for more mechanistic research to identify how consumption of ultra-processed food harms health.1 This does not mean that public policies and actions should be delayed. As these authors acknowledge, multiple mechanisms, likely acting in combination, are plausible.
The grossly imbalanced composition of ultra-processed foods means that their increased intake makes diets energy dense, high in sugar and saturated fat, and low in protein, fibre, micronutrients, and health protective phytochemicals such as flavonoids and phytoestrogens.345 They also contain additives including colours, emulsifiers, and sweeteners, linked by experimental and epidemiological evidence to imbalances in gut microbiota and systemic inflammation.1
Techniques often used, such as extrusion and intense heat, degrade the natural food matrix causing loss of nutrients,6 disturbances in food digestibility and nutrient bioavailability,7 and reduction of satiety.8 They also make ultra-processed food soft, which shortens chewing and swallowing time, and increase energy intake.9 Consumption of these foods has also been associated with increased concentrations of acrylamide and phthalates in the blood or urine; these are toxins created during processing or released from packaging materials, respectively.1011
Ultra-processed foods are engineered to be highly desirable, combining sugar, fat, and salt to maximise reward,1213 and adding flavours that induce eating when not hungry.14 Many are addictive, judged by the standards set for tobacco products,15 and aggressively marketed with meal deals, super sizing, and advertising.
What can be done to control and reduce production and consumption of ultra-processed food, which is rising worldwide?16 Reformulation does not eliminate harm,17 and profitability discourages manufacturers from switching to make nutritious foods. Moreover, the investment management companies that increasingly dominate corporate shareholdings would likely resist any such change.18
Therefore, public policies and actions are essential. These include national dietary guidelines that recommend varieties of unprocessed or minimally processed foods and freshly prepared meals and avoidance of ultra-processed foods19; institutional food procurement that aligns with these guidelines; front-of-pack labels that clearly identify ultra-processed foods; restricting advertising and prohibiting sales in or near schools and hospitals; and fiscal measures that make unprocessed or minimally processed foods and freshly prepared meals as accessible and available as, and cheaper than, ultra-processed foods.
Importantly, smallholders, family farmers, and independent businesses that grow, make, and sell unprocessed or minimally processed foods should be recognised, supported, and fully represented in all policy making and its monitoring. Conversely, corporations responsible for ultra-processed foods should be required to explain publicly how their products are made and to give evidence to but not be represented on policy making bodies.
It is now time for United Nations agencies, with member states, to develop and implement a framework convention on ultra-processed foods analogous to the framework on tobacco. These agencies also have an important role in publishing, publicising, and promoting examples of best practice.
Finally, multidisciplinary investigations are needed to identify the most effective ways to control and reduce ultra-processing and to quantify and track the cost-benefits and other effects of all such policies and actions on human health and welfare, society, culture, employment, and the environment.
Kaynak: https://www.bmj.com/content/384/bmj.q439
Makale: Reasons to avoid ultra-processed foods
***