EL YIKAYIN, GRİP OLMAYIN!

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
balık yiyin

Her sene bu zamanlar korkutma kampanyaları ile insanlara grip aşısı olmalarını şart koşanlar, aşı olmazsanız ölürsünüz diyenler ortadan kayboldu.

Prof. Dr. İlgi Şemin gripten korunmanın en etkili yolunun aşı olmak değil “el yıkama” olduğunu söylüyor ve çok iyi yapıyor (1).

Mikroplarla mücadele ve bulaşıcı hastalıkların tedavisi için insanoğlunun kaynaklarının büyük çoğunluğunu harcadığını belirten Prof. Dr. İlgi Şemin, “Gözle göremediğimiz mikroplardan korunmak, onlarla savaşmaktan daha düşük maliyetlidir. Kaynakları verimli kullanmak için özellikle çocuklarımıza bu alışkanlıkların kazandırılması bir taraftan sağlık harcamalarında azalma ile ülke ekonomisine katkı sağlanmalıdır. Diğer taraftan bireylerin sağlığının korunması toplumun sağlığını geliştirir” dedi.

wash the hands ile ilgili görsel sonucu

Grip, nezle gibi hastalıklardan korunmanın en etkili yolunun el yıkamak olduğunu anlatan Prof. Dr. Şemin, hasta bireylerin salgılarının bulaştığı yerlere temas edildiğinde ele değen mikropların, su ve sabun ile yapılacak el yıkama sayesinde kolaylıkla uzaklaştırıldığını, hastalıkların önlendiğini ifade etti.

Prof. Dr. Şemin, özellikle ailelerin çocuklarına, sık sık ellerini su ve sabunla yıkamayı öğretmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Şemin, “Çocuklarımız, eve girer girmez el yıkama alışkanlığı kazandırılmalı. Eller ile gözler ovuşturmamalı, hapşırma veya öksürürken kâğıt mendil kullanılıp hemen çöpe atmalıdır.

Mendil yok ise hapşırır veya öksürürken ellere değil elbisesinin koluna hapşırmalıdır. Yakında hasta bir kişi var ise ona çok yakın durulmamalıdır. Okulda öğretmenlerin de desteği ile bu alışkanlıklar oluşturulmalıdır.

Hasta çocukların okula gönderilmemesi hastalığın yayılmasını engellemek ve diğer çocukları korumak açısından çok önemlidir” dedi.”

Osman Müftüoğlu 26 Eylül 2013’ de  “Bu aşılar önemli!” başlıklı yazısında grip ve zatürre aşısı tavsiye ederken, bugünkü “Bağışıklık sistemi nasıl güçlendirilir?” başlıklı yazısında aşının adını ağzına bile almıyor, bence doğru yapıyor (2, 3).

KAYNAKLAR

1. http://www.haberturk.com/saglik/haber/996988-el-yikayin-grip-olmayin

2. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/24789390.asp

3. http://sosyal.hurriyet.com.tr/Yazar/82/Osman-Muftuoglu/70001/Bagisiklik-sistemi-nasil-guclenir

Yazı için 3 yorum yapılmış:

  1. Canan Karatay dedi ki:

    Prof. Dr. Şermin hanım yerden göğe kadar haklıdır. Ellerimizi sık sık yıkarsak, doğal zeytinyağlı, karlı, ya da defneli sabunla grip olmayız tabii.

    Kanımızda ki, D vitamini değerini de, >100ng/ml üzerine çıkarırsak da sık sık hasta olmayız.

    Soğuk demeden, kar demeden, kış yağmur demeden sokaklarda dolaşırsak da hasta olmayız.

    Şekersiz, tatlısız, tatlandırıcısız, bir hayat yaşarsak da grip olmayız.

    Şekerler ve de tatlılar ve de un ufak olmuş karbonhidratların bağışıklık sistemimizi zayıflattığını ve de çökerttiğini unutmayalım.

  2. Murat dedi ki:

    Bu tür yazıları takip etmeye çalışıyorum. Kamu yararı adına bu bilgileri paylaştığınız için teşekkürler..

  3. Selim Koç dedi ki:

    Aslın tam olarak doğru değil. Bu düşünce insanları psikolojik hasta yapar. Temizlik hastası dediğimiz budur. Bence doğrusu ve sünnet olan yemekten önce ve sonra, WC den önce ve sonra, elimizi yemek yemek için kullanacağımızda yıkamak yeterli. Fazlası israf ve bağışıklık sistemini zayıflatır.

Siz de yorumunuzu paylaşın: