O DOKTORUN SUÇU NE?

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Hayatta Kal Derneği YK Başkanı Doç. Dr. Mutlu Vural‘ ın yazısı:

Oniki yaşındaki Tuba Nur isminde yavrumuz tarlada babasına yardımcı olurken boynuna hızla hortum çarpıyor. Boyun damarlarındaki ani basınç değişikliği ile talihsiz kızın kalbi ve solunumu duruyor.

Olduğu yere yığılan kızın babası doğru bir adımla 112’yi arıyor ve kızını römork üzerinde ambulansa doğru götürüyor. Buna ilaveten keşke kalp masajı ve yapay solunum yapmayı bilselerdi.

Üç dakika sonra beyin ölümü başlıyor, altı dakika sonra da ağır beyin hasarı. Yolda ambulansa aktarılan kızın kalbi durmuş ve solunumu yoktur. O ana kadar hiç kimse müdahale etmemiştir.

Sağlık ekipleri hastaya ulaştığında muhtemelen 12 dakika çoktan geçmiştir ve ölü kabul edilir. Çünkü kırsal kesimde ambulans ortalama 30 dakikada hastaya ulaşmaktadır.

Tıbben solunumu ve kalbi duran bir kişiye 12 dakika müdahale edilmeden hastaneye (ambulansa) gelmişse ölü kabul edilir. Kalbini yeniden çalıştırmak için müdahale edilmesi yeterli değildir.

Sağlık ekipleri bundan emin olamayacağı için belki olaydan daha sonra römork üzerinde kalbi durmuştur diye ve hasta da çocuk olunca ambulansta müdahaleye başlıyorlar.

Bu durumda 45-60 dakika müdahale yapılır ve kalp çalışmazsa ölü kararı verilir. En yakın hastane Karaman Devlet Hastanesi’ne geldiğinde çocuğun kalbi hala yeniden çalıştırılmamıştır.

Doktor bu evladımizda umudun çok olmadığını biliyor ve hastanın ölü geldiği yönündeki açıklaması tıbben kısmen doğrudur. Kalbi yeniden çalıştırılsa bile beyin ölüm gerçekleştiği için malesef küçük kız uyanmayacak ve yeniden hayata dönmesi mümkün olmayacaktır.

Nitekim kızımız şuanda ağır beyin hasarı şeklinde solunum cihazına bağlı olarak bitkisel hayattadır. Muhtemel bir beyin ölümünün gerçekleşmesi yakındır.

Keşke kurtulsa da beni de meslekten uzaklaştırsalar. Bizim için bir hastanın hayatı her şeyin üzerindedir.

Bu bir iş tarlada iş kazası ve adli bir vakadır. Ambulans ve hastanede tıbben doğru müdahale yapılmıştır. Kızın ölü geldiği de dolaylı olarak kısmen doğrudur, kalbinin yeniden çalıştırılması onun ölmediğini de göstermez.

Beyin hücreleri öldüğü için ağır beyin hasarı gelişmiştir. Genç hekim arkadaşımız hastaya müdahale sona ermeden kötü haberi verdiği için kusurludur. Haber verme şekli de uygun değildir.

Alıştıra alıştıra kötü haberleri vermek gerekiyor. Onun amacı umudun az olduğunu anlatmak olsa bunu doğru ifade edememiştir.

Bu olayın abartılı ve yanlış ele alınarak derlenen haberler sonucunda kamuoyununda aşırı hassasiyet oluşturulması ve neticesinde dokturun görevden alınması ağır bir cezadir.

NOT : Sağlıkta şiddet olaylarının ve haksız soruşturmalar sonucunda doktor intiharlarının yaygın olduğu ülkemizde böyle haksız ve abartılı haberlere ve linç girişimine derhal son verilmelidir.

Kaynak: http://www.saglikaktuel.com/haber/o-doktorun-sucu-ne-48133.htm

Yazı için 2 yorum yapılmış:

  1. uz dr Seyfullah kılıç dedi ki:

    Padisahın cok sevdigi atı bir gun aniden olmus. herkes korkuyormus ki atının oldugunu padisaha kim soyleyecek. Yaslı bir bilge demis ben soylerim. Varmıs padisahın yanına . Sultanım demis Sizin at yemiyor eeee demis padisah. bilge demis su icmiyor da hatta cayırlarda kosmuyor hatta ayaga bile kalkamıyor. Padisah kızmıs -Buna öldü desene be adam- Bilge demiş ben demedim siz dediniz sultanım.
    Yakında hasta yakınlarına ölüm haberini böyle verecez demekki.
    Elbette hekim arkadsımız da bir takım hatalar var ancak Toplumsal algıyı linc girisimine yoneltmek asla adil degil.

  2. bakkal dedi ki:

    112 yi arıyorsun, bekliyorsun. hastanın/yaralının durumunu sormuyor, ilk müdahale bilgisi vermiyor, bekle ambulansı gelsin.

Siz de yorumunuzu paylaşın: