GÜNDE BEŞ PORSİYON SEBZE VE MEYVE İLE SAĞLIKLI YAŞANMAZ

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Günde beş porsiyon sebze-meyve yiyenlerde tüm sebeplere bağlı ölüm riski günde 2 porsiyon yiyenlere göre yüzde 13, kalp-damar hastalıklarından ölüm riski yüzde 12, kanserden ölüm riski yüzde 10 ve solunum sistemi hastalıklarından ölüm riski de yüzde 35 az bulundu.

Bezelye, mısır gibi nişastadan zengin sebzeler ölüm riskini azaltmıyordu.

Meyve suları ve patates ölüm riskinin azalmasıyla ilişkili bulunmadı.

Bir porsiyon, herhangi bir sebze veya meyvenin yarım kupası veya bir tam kupa salata manasına geliyor.

Circulation’ da yayınlanan araştırma iki kohortta 30 sene takip edilen 100 binden fazla erkek ve kadın ile dünyanın farklı ülkelerinden 24 kohort çalışmasındaki 1.8 milyondan fazla insana ait verilerin meta-analizi ile yapıldı.

Beş porsiyondan fazla yemenin ekstra bir faydası olduğu gösterilemedi.

Amerikan Beslenme Kılavuzu, genel sağlık için günde yaklaşık dokuz porsiyon anlamına gelen günde 2,5 bardak sebze ve 2 bardak meyve tavsiye ediyor.

Bu tür araştırmalar boşuna zaman ve emek israfıdır

Bu tür ileriye dönük de olsa gözleme dayalı araştırmalardan sebep-sonuç bağlantısı çıkarılması mümkün değildir.

Tabii ki sebze ve meyvelerin sofralarımızın baş köşesinde yeri vardır ama sadece sebze ve meyveler üzerinden yapılan bir değerlendirmeye çocuklar bile güler.

Bana göre, bu tür araştırmalar zaman ve emek israfıdır.

Atalarımızın binlerce senedir hem afiyetle yedikleri hem hastalıklardan uzak sağlıklı yaşamalarını sağlayan beslenme modeli dururken sağlıklı beslenme modeli aramak icat çıkartmaktır.

Mevsiminde yetişen tüm sebze ve meyveler adam gibi beslenmenin temel gıdalarıdır; bunun için araştırma yapmak artistliktir.

Maksatları ille de araştırma yapmaksa “işlenmiş ve aşırı işlenmiş gıdalar” üzerinde çalışsınlar; tabii cesaretleri varsa!

KOVİD’ de en büyük darbeyi yiyen ülke neden USA?

Bilimsel araştırmalara göre beslenen USA dünyada tüm kronik hastalıkların ve ölümlerin en çok görüldüğü ülkedir.

KOVİD salgınında en çok vaka ve ölümlerin bu memlekette görülmesinin başta gelen sebebi de aşırı işlenmiş gıdalardan zengin beslenme modelidir.

Gelelim neticeye

Bu araştırmayı yapanlar, USA’ nın pandemide en çok vaka ve ölüm sayısına sahip ülke olmasının sebepleri üzerinde kafa yorsalar çok daha hayırlı bir iş yapmış olurlar.

İlle de araştırma yapma sevdasında olanlar ise ölüm risklerini bir de “adam gibi beslenmeden” sonra hesaplasınlar da Hanya’yı Konya’yı görsünler.

Kaynak: https://www.ahajournals.org/doi/10.1161/CIRCULATIONAHA.120.048996

What happens to your body when you eat only fruits and vegetables | The  Times of India

***

Yazı için 4 yorum yapılmış:

  1. Mustafa dedi ki:

    İngiltere’de Leeds Üniversitesi tarafından yapılan, kırmızı et ve unutkanlık arasındaki bağlantıyla ilgili en kapsamlı araştırmanın sonuçları duyuruldu. Araştırmanın sonuçlarına göre her gün işlenmiş et tüketmenin demans (bunama) riskinin yüzde 44 artırdığı kaydedildi.

    Araştırmada sosis, kebap ve burger gibi yiyeceklerin orta ve ileri yaşlarda beyin sağlığını bozduğuna, işlenmemiş kırmızı etin ise demansa karşı koruyucu bir etki yaptığına dikkat çekildi.

    Araştırmada yüksek miktarda işlenmiş et tüketenlerin daha çok erkek, daha az eğitimli, sigara içen, kilolu, daha az sebze ve meyve yiyen fazla doymuş yağ tüketen kişiler olduğu belirtiliyor.

    https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-56486027

    https://www.yenicaggazetesi.com.tr/bilimsel-olarak-da-kanitlandi-kebap-burger-ve-sosis-sevenlere-cok-kotu-haber-435656h.htm

  2. Mustafa dedi ki:

    YIL : 2012

    Prof.Dr.Canan Karatay, hürriyet.com.tr’nin “kırmızı et tüketelim mi tüketmeyelim mi” sorusunu cevaplıyor.

    Harvard Üniversitesi’nde o yıllarda yapılan bir araştırmada işlenmiş ve işlenmemiş kırmızı etler sorgulanmış.

    Canan hoca bu ropörtajda konu hakkındaki görüşlerini açıklıyor.

    İşlenmiş kırmızı et ile işlenmemiş kırmızı et farkı konusunda Leeds Üniversitesinin yaptığı geniş kapsamlı araştırma sonuçları Canan hocanın yıllar önce söylediklerini doğruluyor.

    https://www.hurriyet.com.tr/kelebek/saglik/siz-amerikalilara-bakmayin-kirmizi-et-tuketmeye-devam-edin-20147410

  3. Mustafa dedi ki:

    Prof.Dr.Ahmet Rasim Küçükusta :

    Kırmızı etin başta kalp-damar hastalıkları ve kanserler olmak üzere birçok hastalık riskini artırdığını gösteren çalışmalar var ama bunların hepsinin sosis, salam, jambon gibi “işlenmiş kırmızı et” yiyenlerde yapılmış olduğunu hatırlatırım.

    İşlenmiş kırmızı et et değildir, kimya fabrikasıdır.

    Meralarda beslenen, suni yem yedirilmeyen, çeşitli sebeplerle kimyasal maddeler eklenmeyen özellikle de koyun, kuzu, oğlak gibi küçük baş hayvanların eti adam gibi beslenmenin olmazsa olmaz unsurlarındandır.

    https://ahmetrasimkucukusta.com/2020/04/22/yazilar/tip-yazilari/beslenme/ruh-sagligi-icin-kirmizi-et-yiyin/

  4. Halil Kazıcı dedi ki:

    Hocam Farmisol adında bir sprey var. İnsanlara hiçbir zarar vermeyip korona virüsü saniyeler içinde öldürür diyor. Kalabalık yerlere girerken ağıza ve buruna birer defa sıkılsa korona virüsler ölür ve yayılamaz yani hiçkimseye bulaşamaz. Bu Farmisol kurtuluşumuz olabilir diye düşünüyorum. Bu tür ilaçlar bütün ülkelerde kalabalık heryerde kullanılmalı. Korona virüsü bu yöntem ile durdurabiliriz.

Siz de yorumunuzu paylaşın: