ÜNLÜLERE BAKIP AŞI OLAN VAR MI?

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Ayşe Özek Karasu‘ nun yazısı:

Sağlık Bakanlığı’nın “kolları sıvıyoruz” spotlarında Şener Şen’den Ezgi Mola’ya ünlüler bir aydır boy gösteriyor. Acaba aşıya teşvikte etkili oluyorlar mı? Adı duyulmamış bir takım yabancı doktorların, “aşı zehirdir” iddiaları aşı düşmanı kitlede itibar görüyor, ya sanatçılar? ABD’deki veriler, şöhret bazlı aşı aktivizminin işe yaramadığını gösteriyor. Siyasi taraftarlık daha baskın. Trump, aşı düşmanı kitlesine bugün çıkıp “sıvayın kolları” dese etkili olacak, kendisinden rica da ediyorlar ama yapmıyor…

Jennifer Aniston yakın çevresinde aşı olmayanlarla görüşmeyi kestiğini söyledi, takdir gördüğü kadar eleştiri de aldı. Özgür iradesiyle aşı olmamayı seçen, vücut bütünlüğünü korumak isteyenlere karşı ayrımcılıkla suçlandı.

Aslında InStyle röportajında dedikleri mantıklıydı; insanların aşı durumuna dair çevresine bilgi vermesi ahlaki ve mesleki zorunluluktu Aniston’a göre. “Aşı olmayı reddeden ya da aşılanıp aşılanmadığını açık etmeyenleri haftalık rutinimden uzaklaştırdım” dedi.

“Sen aşı olduysan çevrendekilerden sana ne” diye tepki gelince 37 milyon takipçili Instagram hesabından detaya girmek zorunda kaldı: “Çünkü eğer sizde varyant varsa bana bulaştırabilirsiniz. Hastalığı hafif geçirebilirim, hastanelik olmam ya da ölmem. Ama aşı olmamış ya da altta yatan hastalığı bulunanlara bulaştırarak onların hayatını riske sokabilirim. Endişem budur. Kendimizden başkalarını da düşünmeliyiz…”

Jennifer Aniston, maskeye direnenlere de tavır almıştı

Aniston, Friends günlerinden beri Amerika’nın sevgilisi, bugüne kadar kimsenin düşmanlığını çekmiş değil. Tam tersine, Brad Pitt’i kaptığı için Angelina Jolie karşısında bir düşman ordusu yarattı, kendi iradesi dışında. İçin için bundan ne kadar zevk aldı bilinmez ama kredisi o denli yüksek.

Ancak aşı meselesine gelince o kredi geçerli değil. Sosyal medyada “Jennifer aşı karşıtı salaklara ders verdi” gibi yorumlar ret cephesinin asabını iyice bozdu, “hayvanlar üzerinde test edilmemiş deneysel bir aşının vücudumuza zerk edilmesini istemediğimiz için biz mi aptalız, yoksa siz mi” içerikli yoğun bir tartışma yürüdü. Bizde de pek tutulan Bill Gates içerikli komplo teorilerini savuranlara hiç girmiyorum.

Aşı düşmanları yakınlarını düşünmedikleri için bencillikle de suçlandı ama zerrece etkilenmediler.

Neticede inaktif aşılardan vektör ve mRNA aşılarına tamamı acil kullanım onayıyla yürürlükte. Normalde yıllar alacak test sürecinden geçmedikleri için isteyen şüphe duymakta serbest. Ancak Kovid belasına karşı şu an aşıdan başka seçeneğimiz yok ve aşısızlara giriş yasakları da ufukta belirdi. İşte TFF açıkladı, maçlara giriş artık aşı kartıyla ya da negatif PCR test sonucuyla.

DR. “BAYRAM” DAHA FORSLU!

Jennifer Aniston gibi sevilen bir şöhret bile ABD’deki aşı karşıtlarının pozisyonunu milim oynatmadı. Acaba Sağlık Bakanlığı’nın ünlü yağdırdığı, bir aydır yayınlanan kamu spotları aşısız zihniyete ne kadar etki ediyor, ya da hiç ediyor mu?

Kimler yok ki; Şener Şen, Ezgi Mola, Kıvanç Tatlıtuğ, Okan Bayülgen, Candan Erçetin, Cem Yılmaz, Cedi Osman, Haluk Bilginer, Hayko Cepkin, Şerif Sezer, Sevcan Orhan, Engin Altan, Zeynep Bastık… Her meşrebe göre bir ünlü demetinde İlber Ortaylı hocayla ABD’de pek eski süksesinde olmayan Dr. Mehmet Öz de var.

Gerçi ünlülerin sosyal sorunlara ne zaman karışıp ne zaman uzakta duracağına siyasi otorite karar verdiği için bir tutarsızlık da var.

Aklımdaki ilk örnek Tarkan’ın gördüğü muamele. Yıllar önce Allianoi antik kentinin baraj suları altında kalarak yok edilmesine karşı çıkınca dönemin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu tarafından “O kendi işine, sanatına baksın” diye azarlanmıştı. Sonra aynı bakan, “Biz bu HES’lerin faydasını tam anlatamadık” diyerek Tarkan’ın bir şarkıyla tanıtım kampanyasına katılmasını istemişti. Tarkan da “HES’lere karşı çıkan birinin HES için şarkı yapması komik olur” yanıtını vermişti.

Orman yangınlarıyla ilgili “Help Turkey” çağrısına soruşturma açılması ise en taze vaka. Gerçi savcılık soruşturmasında isim verilmiyor “organize şekilde halk arasında korku ve panik yaratmaya, TC devleti ve hükümetini aşağılamaya çalışan gruplardan” söz ediliyor. Ancak kamuoyunda sanatçılar öne çıkıyor. Burcu BiricikHande Erçel ve Kerem Bürsin gibi günün en gözde dizi oyuncuları dahil sanatçılar neredeyse vatan haini ilan ediliyor. Üstelik aralarında aşı spotlarında görünen Ezgi Mola da var.

Aşıyı savunan ünlülerin özellikle sosyal medyada karşı görüşü kabartması daha yaygın. Ama adını sosyal medyadaki taraftarlarından duyduğum bir Dr. Byram Bridle (Ara başlığa bakmayın, adamın adı Bayram değil ‘Byram’) var ki, görüşleri çok muteber.

Kendisi Ontario Guelph Üniversitesi’nden bir viral bağışıklık uzmanı, Kovid-19 aşılarındaki spike proteininin dalaktan kemik iliğine diğer organ ve dokulara yayılarak toksin etkisi yarattığını, mRNA aşılarının yeni teknoloji olduğu için büyük tehlike saçtığını öne sürüyor. Fakat mRNA teknolojisinin 1990’lardan beri geliştirilme aşamasında olduğu biliniyor.

Aşıyı reddedenlerin paylaşımlarında sıkça görüyorum, Dr. Bridle’ı kaynak göstererek aşılarla zehirlendiğimizi iddia ediyorlar.

Ancak mRNA aşılarının geliştirilmesinde payı olan ABD’li Dr. Drew Weissman dahil bütün uzmanlar Dr.Bridle’ı yalanlıyor. Bırakın diğer otoriteleri, adamın kendi üniversitesi bile “Bir bilim kurumu olarak görüşlerini paylaşmıyoruz” diye uzun bir açıklama yayınlamak zorunda kalıyor.

Ama Dr. Bridle’ın sosyal medyadaki namı yürüyor.

ADI TRUMP AŞISI OLSA…

Aşı karşıtlığının siyasi sağ-sol kavgasına dönüştüğü ABD’de Jennifer Aniston’ın tartışmaya dahil olması tamamen istem dışı. Ancak sanatçısından sporcusuna, inanç önderlerine birçok ünlü aşı fotoğraflarını paylaşarak herkesi kolları sıvamaya çağırdı.

Eski başkanlar Carter, Clinton, oğul Bush ve Obama da ortak video mesajlarıyla kampanyaya katıldı. Dolly Parton, “Haydi korkaklar çıkın ortaya aşınızı yaptırın” diye tatlı sert çıktı. En son Ariana Grande, 257 milyon takipçisine Instagram’dan kibarca aşı yaptırmaları tavsiyesinde bulundu.

Biden yönetimi küçük yaştakileri aşıya teşvik için genç şarkıcı Olivia Rodrigo’yu Beyaz Saray’a davet ederek kürsüden aşı çağrısı yaptırdı.

Olivia Rodrigo, Beyaz Saray basın odasından gençlere seslendi

Ancak vaka sayıları artarken aşı oranları halen yerinde sayıyor. Çünkü uzmanlara göre insanları aşıya teşvikte asıl etken yüksek profilli ünlüler değil, çevredeki dostlar, akrabalar ve komşular.

20’nci Yüzyılda Amerikan tıbbı ve halk sağlığı üzerine araştırmalar yapan Bristol Üniversitesi’nden tarihçi Stephen E. Mawdsley, 1950’lerdeki çocuk felci aşısından örnek veriyor. Dönemin megastarı Elvis Presley, kampanyaya katılıp bir TV şovunun kulisinde aşılanıyor, olayın imzalı fotosu fan kulüplere dağıtılıyor. Çocuk felci vakaları on yılda yüzde 90 oranında azalıyor.

Mawdsley’e göre ünlüler sağlık otoritesinin halk kitlelerine ulaşmasında etkili olsa bile, çocuk felci kampanyasında esas itici güç rock-and-roll olmaktan çok mahalle bazındaki örgütlenmelerdi. Anne ve bebek sağlığı üzerine çalışan “March of Dimes” adlı kuruluş yerel düzeyde çocuk felcine karşı gençlik grupları oluşturarak aşı kampanyasının başarıya ulaşmasını sağlamıştı.

Pennsylvania Üniversitesi’nden sosyolog Damon Centola ise başka bir noktaya dikkat çekiyor; insanlar ünlülerin ürün pazarlamasına ya da bir konuda farkındalık yaratmasına olumlu yaklaşıyor, influencer’ların tanıttığı son makyaj trendleri ya da cilt bakım ürünlerine dikkat kesiliyor. Ancak sosyal normları da içeren Kovid aşısı gibi komplike konulara gelince problem oluyor, şöhret ve influencer’lık işe yaramıyor. Hatta kişinin çevresindeki konu komşu, dost akraba da aşıya direniyorsa ters etki bile yaratabiliyor. Bu nedenle Centola’ya göre aşıya teşvik için mahalle bazında örgütlenme gerekiyor; “Sıradan bir insan en iyi influencer olabilir” diyor.

Irk, etnik köken, sosyoekonomik statü, ideoloji ve kent-kırsal farkı aşı karşıtlığında önemli rol oynuyor. ABD’de kentlerde aşı taraftarı olanların oranı yüzde 76, kırsalda ise yüzde 57.

Tabii Trump taraftarlığı da sosyolojik bir etken. Son ankete göre Trump’a oy verenlerin üçte biri aşı olmayı düşünmüyor. Zaten aşı karşıtlığı esas muhafazakar cephede. Cumhuriyetçilerden Senatör Lindsey Graham dahil bazı isimlerin, halkı aşılanmaya ikna etmesi için Trump’a ricada bulundukları, ancak eski başkanın tabandaki konsolidasyonu bozmamak uğruna buna yanaşmadığı yazılıp çiziliyor. Aşıların geliştirilmesinde federal finansmanla gerçekten payı olan ve ailecek aşılanan Trump şimdilik Biden’ın nüfusun yüzde 70’ini bağışıklama hedefine nasıl ulaşamadığını izlemekle yetiniyor.

Buna rağmen Cumhuriyetçi saflarda “Trump aşısı” kavramı da gelişti. Eski Beyaz Saray basın sözcüsü Sarah Huckabee Sanders, şimdi Arkansas valiliği için yürüttüğü seçim kampanyasında herkesi “Trump aşısı” olmaya çağırıyor.

Siz de yorumunuzu paylaşın: