YANLIŞ BİLİNÇ

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Soner Yalçın‘ ın yazısı:

Friedrich Engels, Karl Marks ile birlikte Marksizm kurucu; “İlk Marksist” olarak tanımlanır…

Franz Mehring, Almanya’nın önde gelen Marksist politikacısı, tarihçisi ve edebiyat eleştirmeniydi…

Engels, 14 Temmuz 1893 tarihli Londra’dan Berlin’deki Mehring’e mektup gönderdi.

Bu mektup Marksist bir kavramın doğumuna sebep oldu: “Yanlış bilinç”…

Nedir bu? Kapitalist toplumda var olan yapı ve materyaller emekçileri aldatarak, onu gerçekte bulunduğu konumu anlayamaz hale getirir ve bu durum dünyayı hâkim sınıfların bakış açısıyla görmesine sebep olur!

İşçi sınıfı öğretmeni felsefeci George Politzer kavramı basitçe anlattı:

-“Kralcı olan bir işçinin aynı zamanda hem doğru, hem de yanlış bilinci vardır.

Doğru çünkü; o, gördüğü, saptadığı yoksulluğu ortadan kaldırmak ister.

Yanlış çünkü; o, bir kralın bu işi yapabileceğini düşünür.

Ve bu işçi, kısaca yanlış düşündüğü için, ideolojisini yanlış seçtiği için, her şeye karşın yine de bizim sınıfımızdan olduğu halde, bizim için bir sınıf karşıtı haline gelebilir. Yanlış bilinç, kendi gerçek koşulu hakkında yanılmak ya da yanıltılmaktır…”

Gelelim asıl konumuza:

TEMEL MESELE

Tespit 1)

Doktorlar -haklı olarak- burnundan soluyor. Aldıkları maaşı etkileyecek özlük haklarında iyileştirme getiren düzenlemeler Meclis bütçe görüşmeleri sonrasına bırakıldı. Bunun üzerine Hekim ve Diğer Sağlık Çalışanları Kamu Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası ve Türk Tabipleri Birliği grev çağrısı yaptı.

Bugün hastanelerde tam gün iş bırakacak doktorlar…

Tespit 2)

Sağlık Bakanlığı’nın tıbbi cihaz üretici ve tedarikçilerine 18 aydır eksiksiz ödeme yapmadığı için sektörde kaos yaşanıyor. Devletin alacaklarını ödemediği medikal firmalar, 6 Aralık itibariyle 450 devlet hastanesine tıbbi cihaz vermeyi durdurdu. Bu arada ortopedi, beyin, sinir cerrahisi ameliyatlarda sorunlar çıkıyor, yapılamıyor. Krizin üniversite hastaneleri ve ardından özel hastanelerde de yaşanacağı belirtiliyor…

Tespit 3)

Türk Eczacılar Birliği, Türkiye’de 645 ilacın temininde ciddi sorunlar yaşandığını açıkladı. Eczacı olan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, bulunamayan ilaç kalem sayısını 735 olarak açıkladı.

Sonuç:

Doktor rahatsız…

Tıbbi cihaz üretici- tedarikçisi rahatsız…

Eczacı rahatsız…

Ve kuşkusuz vatandaş rahatsız…

Peki: Sağlık sektöründeki krizin salt sebebi döviz kurundaki yükseliş/ TL’nin değersizleşmesi mi?

Kuşkusuz etkisi var. Ama temel neden yanlış bilinç ile gözden kaçırılıyor!

SÜRDÜRÜLEMEZ SİSTEM

Yanlış bilinç, ideolojik kontrol aracılığıyla oluşur.

Doktor sorunu, maaşının azlığında görüyor.

Eczacı sorunu, satacak ilaç bulamamakta görüyor.

Vatandaş sorunu, ihtiyacının olmaması ya da çok pahalı bulmakta görüyor.

Çoğunluğun temel nedeni, neoliberal tıp anlayışında görmemesi şaşırtıcı mı?

Kapitalist (Rockefeller) tıp dayatmasının iki yüzyıllık sürecini gözler önüne seren “Kara Kutu” kitabımı ne çok karaladı kimi çevreler… Anlıyorum:

Küresel şirketler ve yerli işbirlikçileri sağlığın/tıbbın dokunulmaz olmasını istiyor. Sistemi-ideolojiyi gözden kaçırttırıyorlar. Böylece, sorunlar parça parça görünüyor, parça parça tartışılıyor, parça parça eylem yapılıyor!

Sağlık emekçileri “yanlış bilinç” ile neoliberal tıp/sağlık ideolojisinin neferi haline getirildi. Tıbbın, ekonomi-politiği yok kafalarında… Bu sömürünün en büyük kılıfı/örtüsü “ama bu bilim” safsatasına inanıp “Kralcı” yapıldıklarının farkında değiller henüz! Dünyaya “Rockefeller müfredatıyla” bakıyorlar…

Oysa:

Her dayatılanın tartışmasız kabul edildiği vahşi kapitalist sağlık sistem anlayışını sorgulamak şart. Yoksa, hasta-doktor, tüketici- eczacı, tedarikçi-devlet kavgası sürer gider…

Bakınız:

Ülkemizdeki dışa/ithalata dayalı kapitalist sağlık sistemi imkânı yok sürdürülemez! Bugün yaşanılan sağlık krizi elbet bir gün patlayacaktı. Uzatmayayım iki olgu yazayım.

 Türkiye‘nin ilaç ithalatı 5 milyar 64 milyon dolar… 2015-2020 yılları arası dönemde ilaç ithalatının büyüme oranı yüzde 14,3 oldu.

– Türkiye’de 2,6 milyar dolarlık tıbbi cihaz pazarının yüzde 85’i ithalat

Peki, tamamı ithal olan aşılara devlet kasasından ne kadar ödeme yaptık/ yapıyoruz/ ve daha da yapacağız?

Doktor, hasta vd. sömürge aracıdır bu neoliberal kapitalist sistemde.

Kaynak: https://odatv4.com/guncel/yanlis-bilinc-224053

***

Siz de yorumunuzu paylaşın: