SİGARA İÇMEYENLERDE VE KADINLARDA AKCİĞER KANSERİ NEDEN ARTIYOR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Akciğer kanseri genellikle sigarayla ilişkilendirilir. Ancak sigara içmeyenlerde ve kadınlar arasında da bu hastalık giderek artıyor.

Akciğer kanseri dünyadaki en yaygın kanser türü. 2012’de toplam 1,8 milyon kişiye akciğer kanseri teşhisi kondu. Yeni vakaların yüzde 58’i gelişmekte olan ülkelere ait. Her yıl akciğer kanseri teşhisi konan kişi sayısı İngiltere’de 45 bin, ABD’de 230 bin, Avustralya’da ise 12,5 bin.

En büyük sorunlardan biri, hastaların hayatta kalma süresinde çok fazla bir gelişme olmadı. 1971-72’de teşhis konduktan sonra 10 yıl yaşayanların oranı sadece yüzde 3 iken, 2010-11’de bu oran yüzde 5’ti. Aynı dönemde meme kanseri ölüm oranında ise yüzde 34 düşüş görüldü.

Kişilerin sigara içme tercihleri nedeniyle akciğer kanserine davetiye çıkardığı ve bu alışkanlığın herkeste ortadan kalkması halinde hastalığın da ortadan kalkacağı kanısı yaygındır. Ancak burada iki yanılgıdan söz etmek gerekir.

akciğer kanseri

Birincisi, akciğer kanseri vakaları bir bütün olarak düşüş göstermiyor. Erkeklerde teşhis sayısı hala kadınlara kıyasla daha yüksek olsa da (örneğin ABD’de erkeklerin yaşam boyu akciğer kanseri olma riski 1/15 iken, kadınlarda bu oran 1/17), erkeklerde akciğer kanseri oranı düşmeye devam ederken beyaz genç kadınlar arasında artış olmuştur. Dünya çapında da erkeklerde akciğer kanseri son 20 yılda düşmüş, ama kadınlarda yüzde 27 oranında atmıştır.

Araştırmacılar bunun nedenini bilmiyor. Ancak kadınların nikotine karşı farklı bir tepki gösterdiği ve tütündeki karsinojenlerin (hücrelerde ağır gen hasarlarına neden olan, kanserleşmeye götürecek mekanizmaları tetikleyen maddeler) kadınların DNA’sında daha hızlı ve ağır tahribata yol açtığına dair veriler var.

Kadınlar erkeklerden daha sonra sigaraya başladığı için risklerin ortaya çıkması da zaman alabilir. Örneğin 1920’lerde ABD2de çok az kadın sigara içiyordu. Daha sonra sigaranın pazarlanması ve özgürleşme sembolü olarak görülmesi nedeniyle sigara içen kadın sayısı arttı. 100 ülkede yapılan bir araştırmada cinsiyet eşitliği ile kadınların sigara içme oranı arasında bağlantının devam ettiği görülüyor.

DNA kanser

Erkeklerin sigara içme ihtimali dünya ortalaması olarak kadınlardan beş kat fazla olsa da bu durum birçok ülke açısından geçerli değil. ABD’de erkeklerin yüzde 22’si, kadınların ise yüzde 15’i, Avustralya’da ise erkeklerin yüzde 19’u, kadınların ise yüzde 13’ü sigara içiyor. Ayrıca yaş gençleştikçe cinsiyetler arasındaki fark da azalıyor. Fransa ve İngiltere’de 15 yaşında sigara içen kız çocuğu sayısı aynı yaştaki erkeklerden daha fazla.

Sigara içmeyenlerde akciğer kanseri

Akciğer kanserinin yüzde 85’i sigara kaynaklı; bu riski ortadan kaldırmanın en iyi yolu sigara içmemektir; ama bu da garanti sağlamayabiliyor.

Akciğer kanseri hastalarının yüzde 5-10’u hiç sigara içmemiş kişiler. Bir araştırmada bu oranın kadınlar arasında daha yüksek olduğu, akciğer kanseri olan beş kadından birinin hiç sigara içmediği görüldü. Bu oran erkeklerde 1/10.

Pasif sigara içiciliğinden kaynaklanan bu sorunun kadınlar arasında daha yaygın olmasının nedeni, sigara içen kadın sayısı giderek artsa da, sigara içmeyen bir kadının sigara içen bir erkekle evlenme ihtimalinin çok daha yüksek olması.

kömür
Image caption Kömür: “Kimyanın hazine sandığı”

Pasif içicilik akciğer kanseri riskini yüzde 20-30 artırıyor ve dünya çapında yıllık 430 bin ölüme neden oluyor – bunların yüzde 64’ü kadın.

Çin’de sigara içmeyen kadınlar arasında akciğer kanserinin yaygın olmasında evde sınma ve pişirme için kömür kullanılması etken oluyor. Hindistan’da yemek pişirirken kullanılan yakıtın akciğer kanseri riskini artırdığı söyleniyor.

Hiç sigara içmeyen kanser hastalarının oranı giderek artıyor. ABD’de bu oran 1990-95 arasında yüzde 8,9 iken 2011-13’te yüzde 17 oldu. İngiltere’de sigara içmediği halde akciğer kanseri nedeniyle ameliyat olanların sayısı 2008’de yüzde 13 iken 2014’te yüzde 28’e yükseldi. Tayvan’da da sigara içmemiş kanser hastalarının oranı 1999-2002’de yüzde 31’den 2008-11 döneminde yüzde 48’e çıktı.

Bu oranlar sigara içenlerin toplam sayısında düşüşe de işaret ediyor olabilir. Ayrıca kanser hastalarının çoğu sigara içmeye devam ediyor.

Sigaraya bağlı akciğer kanseri ile sigaraya bağlı olmayan akciğer kanseri birbirinden farklıdır. Her birinde farklı genler değişime, mutasyona uğrar. Sigara içmeyenlerde genellikle değişime uğrayan gen EGFR’dir ve yeni ve etkili ilaçlarla bunlar hedef alınıp tedavi yürütülür.

kömür
Kanserin nedenleri

Genel olarak, vücudumuzu canlı ve sağlıklı tutmak üzere yeni hücre üretilir. İşte kanser bu normal işlemin yanlış gitmesiyle ortaya çıkar. Karsinojen kimyasallar, mor ötesi ışık ve virüsler nedeniyle hücrelerin DNA’sı tahribata uğrayarak kanserli hücrelerin kontrolsüz artışına yol açabilir. Fakat birçok kanserde tespit edilebilir bir dış risk bulunamayabilir. Sigara içmeyenlerin akciğer kanseri olması da bununla açıklanabilir.

Kömür ateşi ve yemek pişirmek için kullanılan bazı yakıtların yanı sıra radon gazı ve asbest gibi etkenler de akciğer kanseri riskini artırır.

Ayrıca hava kirliliğinin de önemli bir faktör olduğu belirtiliyor. Yılda 223 bin akciğer kanserine bağlı ölümün dizel egzozu ve inşaattan kaynaklı PM2.5 adlı partiküller nedeniyle olabileceği tahmin ediliyor. Bu ölümlerin büyük kısmı son yıllardaki yoğun sanayileşme nedeniyle Çin ve Doğu Asya ülkelerinde görülüyor. İngiltere’de ise her 100 kanser vakasının 8’i bu partiküllere bağlanıyor.

dünya ve para kasası

Akciğer kanserinin en büyük nedeni sigara olduğu için, sigara içmeyenler, kendilerinde bu riskin olmadığı yanılgısıyla belirtileri göz ardı edebiliyor. Bu durum, kanserin ilerlemiş bir safhada teşhis edilmesine neden oluyor, teşhis sonrası hayatta kalma süresini azaltıyor.

Sigara içsin içmesin göğüste uzun süre devam eden sorunlar için, özellikle de kan tükürme halinde acilen doktora gidilmesi tavsiye ediliyor.

Akciğer kanseri hastalarının, hastalıklarını ilan etme oranı diğer kanser hastalarına kıyasla çok daha düşük. Bunun nedeni, insanlarda bu kanserle ilgili sigara önyargısı.

Bu önyargı, bilim dünyasında da akciğer kanseriyle ilgili araştırmalara daha az pay ayrılmasına neden oluyor.

İngiltere’de ise olumlu gelişmeler olmuş ve 2016-17 mali yılında akciğer kanseri konusundaki araştırmalar toplam kanser araştırmaları içinde yüzde 11,5 oranına ulaşmıştı. 14 milyon sterlinlik TRACERx araştırması ile 850 hastada akciğer kanserinin ilerleme süreci inceleniyor.

Bu tür araştırmalar sayesinde sigara içen ve içmeyen, kadın ile erkek hastalar arasındaki farklar açığa çıkarılmış, hastaya özgü tedavi olanakları gelişmiş olacak.

Kaynak: https://www.bbc.com/turkce/vert-fut-44617704

***

EK 1 (30.5.2022): Araştırmacılar, yaşları 11 ile 86 arasında hiç sigara içmeyen 14 kişinin ve 44 ile 81 yaşları arasındaki 19 sigara içen kişinin akciğerlerini kaplayan hücrelerdeki mutasyonları karşılaştırdı. Sigara içenler 116 paket yılına kadar tütün kullanmıştı. Bir paket yılı, bir yıl boyunca her gün içilen 1 paket sigaraya eşittir. Akciğer hücreleri, kanserle ilgisi olmayan testler yapılan hastalardan toplandı.

Albert Einstein Tıp Fakültesi’nde profesör ve bağlı Montefiore Tıp Merkezi’nde göğüs hastalıkları uzmanı olan çalışmanın ortak yazarı Dr. Simon Spivack, “Bu akciğer hücreleri yıllarca, hatta on yıllarca hayatta kalır ve bu nedenle hem yaş hem de sigara ile mutasyonları biriktirebilir. Tüm akciğer hücre tipleri arasında, bunlar kansere dönüşme olasılığı en yüksek olanlar arasındadır.” dedi. Araştırmacılar, yaşlandıkça sigara içmeyenlerin akciğer hücrelerinde mutasyonların biriktiğini, ancak sigara içenlerin akciğer hücrelerinde önemli ölçüde daha fazla mutasyon bulunduğunu buldular. Bulguları Nature Genetics dergisinde 11 Nisan’da çevrimiçi yayınlandı .

Dr.Spivack bir üniversite haber bülteninde, “Bu deneysel olarak, sigara içmenin daha önce varsayıldığı gibi mutasyonların sıklığını artırarak akciğer kanseri riskini artırdığını doğrulamaktadır. Bu durum, muhtemelen sigara içmeyenlerin çok azının akciğer kanserine yakalanmasının bir nedeni iken, ömür boyu sigara içenlerin %10 ila %20’sinin akciğer kanserine yakalanmasının nedeni budur.” dedi.

Araştırmacılar ayrıca, sigara içilen yıl sayısı arttıkça akciğer hücre mutasyonlarının sayısının arttığını ve muhtemelen kanser riskini artırdığını buldular. Bununla birlikte, hücre mutasyonlarındaki artış, 23 paket yıllık maruziyetten sonra durdu. Dr. Spivack, “En ağır sigara içenler en yüksek mutasyon yüküne sahip değildi. Verilerimiz, bu bireylerin daha fazla mutasyon birikimini bastırmayı başardıkları için yoğun sigara içmelerine rağmen bu kadar uzun süre hayatta kalabildiklerini gösteriyor.” diye konuştu.

Kaynak: https://medimagazin.com.tr/guncel/neden-bazi-sigara-icenler-akciger-kanseri-olmaz-100160

***

EK 2 (16.10.2023): Akciğer kanseri teşhisleri son 43 yılda kadınlarda %84 artarken erkeklerde %36 düştü. Kadınların kozmetikler, ev temizlik ürünleri, eşyalar vb vasıtasıyla daha fazla kanserojene maruz kalmaları üzerinde durulmalı!

Kaynak: https://jamanetwork.com/journals/jamaoncology/article-abstract/2810384

***

EK 3 (24.1.2024): İdrardan hem de erken evrede akciğer kanseri teşhisi

Metot, akciğer kanseri proteinlerini hedef alan ve solunum yoluyla uygulanabilen nanosensörlerin, bu proteinleri tespit etmesi prensibine göre işliyor.
Bu nanosensörler, evre I akciğer adenokarsinomu ile bağlantılı proteaz enzimleri tarafından hedeflenecek şekilde tasarlanıyor. Temas halinde proteazlar barkodları parçalayarak kan dolaşımına karışıyor ve idrarla atılıyor. Bir test şeridi bunları tespit edebiliyor ve batırıldıktan 20 dakika sonra sonuç alınıyor.

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. Rasim Özkan dedi ki:

    Birkac kez Zatürree gecirdim iki kez hastahanede tedavi gördüm.Bu nedenle tahmin edebilirsiniz ki biraz da korku var.Sigarayi 12 yil önce biraktim.Benim sorunum cok sik grip ve soguk alginligi gibi hastaliklara yakalanmamdir.Ne kadar da dikkat etsim bir sekilde hastalaniyorum.Bunun gecirmis oldugum zatürree ler ile bir baglantisi olabilir mi ve bana ne önerirsiniz.Tesekkürler

Siz de yorumunuzu paylaşın: