GELMİŞKEN BİR CHECK-UP YAPALIM, MR ÇEKELİM, TAHLİL YAPALIM

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Sözcü gazetesindeki haberde “Hastaneye gidiyorum, efendim gelmişken bir check-up yapalım, MR çekelim, tahlil yapalım diyorlar. İstemiyorum diyorum. Parasını siz ödemeyeceksiniz Meclis ödeyecek, diyorlar. İlla hastalık icat edecekler” diyen AKP milletvekili Cemal Öztürk çok önemli gerçeği dile getiriyor.

Ben de senelerdir dilim döndüğünce “çok fazla tıbbın daha çok sağlık olmadığını” anlatmaya çalışıyorum.

İş israf boyutunda kalsa iyi lâkin “çok fazla tıp hem beden hem ruh sağlığımızı” ciddi şekilde tehdit ediyor.

Halkın bu hakikatin farkında olmaması anlaşılabilirse de ne yazık ki doktorlar da bu “çok fazla tıbbın” ya farkında değiller ya da görmezden bilmezden geliyorlar. Her iki ihtimal de birbirinden vahimdir.

İlgili resim
 

Tedavi eden tıp hasta eden tıbba dönüşüyor

“Çok fazla tıp” sadece bizim meselemiz değil, tedavi eden tıp tüm dünyada giderek hasta eden tıbba dönüşüyor.

Bu, ilaç şirketleri tarafından maniple edilen modern tıbbın en mühim problemlerinden biri.

İnsanlar belki tıp hizmetlerine daha kolay, bol kepçe ulaşmaktan çok mutlular ama gereksiz yapılan tetkik ve tedaviler bir bumerang gibi bizi vurmaya başladı.

Ünlü tıp dergisi British Medical Journal, bu mevzuya dikkat çekmek için “Too much Medicine” (Çok Fazla Tıp) adıyla bir kampanya başlattı (1).

İtalya’da da “Fare di più non significa fare meglio” yani “Daha fazla yapmak daha iyi yapmak değildir” adında bir “hareket” hızla taraftar buluyor (2).

Slow Medicine (www.slowmedicine.it) tarafından başlatılan bu kampanya doktorlar, diğer sağlık profesyonelleri, hastalar ve vatandaşlarca yürütülüyor. Kampanyanın amacı, “ölçülü, saygılı ve âdil tıp hizmetini” teşvik etmek.

Birleşik Krallık’ ta 220.00 doktoru temsil eden Academy of Medical Royal Colleges, çok fazla tıbbın (too much medicine) zararlarını azaltmak için bir kampanya yürütüyor (3).

Hindistan’ ın önde gelen kardiyologları “Daha Az Araştırıcı Tıp Topluluğu” (Society for Less Investigative Medicine=SLIM) adını verdikleri bir hareket başlattılar (4).

SLIM amaçlarını, kardiyolojiden başlayarak aşırı tıbbi tetkiklerin yarattığı giderek büyüyen tehlikeden toplumu haberdar etmek olarak açıklıyor ve  halkı onlara “yutturulmaya” çalışılan gereksiz incelemelere karşı duyarlı kılmayı ve bu tür tarama ve tetkiklerin ne zaman gerekli olduğunu gösteren kılavuzlar hazırlamayı planlıyor.

too much medicine overtreatment ile ilgili görsel sonucu

Bedava sağlık hizmeti olmamalıdır

Bu vesile ile özel durumlar dışında sağlık hizmetlerinin tamamen parasız olmasını ve herkesten aynı miktarda sağlık sigorta primi kesilmesini doğru bulmadığımı bir kere daha ifade etmek istiyorum.

Sağlık sigorta primleri kişilerin ödedikleri gelir vergisine göre farklı miktarlarda olmalıdır. Bir holding patronunun da onun binlerce çalışanının da aynı miktarda prim ödemeleri çok büyük haksızlıktır.

İnsanların sağlık hizmetlerinden faydalanma oranlarını da nazar-ı itibara almak icap eder.

Bir tarafta eften püften şikayetlerle zırt pırt hastaneye giden, her seferinde bir takım tahlil ve tetkikler yapılan, ilaçlar yazılan, arada bir hastaneye yatırılan, sağlık sistemini meşgul eden, gerçek hastaların doğru hizmeti almalarına da engel olan, sağlık harcamalarını gereksiz yere artıran kişiler (bunlara hasta demek mümkün değil!) var.

Bir tarafta ise hastaneye çok az giden hatta hiç gitmeyen, çok az veya hiç tetkik-tahlil yapılmayan, ilaç ve tıbbi malzeme kullanmayan veya bir tıbbi müdahale uygulanmayan, hastanede bir gün bile yatmamış olan bir grup vatandaş var.

Her iki grubun da aynı miktarda sağlık sigorta primi ödemeleri âdil değildir.

Bu ikinci gruba tıpkı araç sigortalarındaki “hasarsızlık indirimi” gibi, sağlık sigorta primlerinde “hastalıksızlık indirimi” ve daha yüksek emeklilik tazminatı gibi bazı “avantajlar” sağlanmalıdır.

Doktorlar için de farklı uygulamalar olmalı

Hastalar için olduğu üzre doktorlar için de benzer uygulamalar yapılmalıdır.

Aynı dalda aynı sayıda hasta bakan iki doktordan hastalarından daha az tetkik ve tahlil isteyen, daha az veya maliyeti daha ucuz ilaçlar yazan doktorlara pozitif ayırımcılık yapılmalıdır.

Gelelim neticeye

BİR: Şüphesiz ki modern tıp doğru ve yerinde uygulandığında dertlere deva olur, hayat kurtarır ama gerekli olduğu hâlde istifade edilememesi gibi gereksiz/aşırı kullanımı da zararlıdır.

İKİ: Vatandaşlar gibi doktorların da daha fazla tıbbın daha çok sağlık manasına gelmediğini bir an önce anlamalarını, Giresun milletvekili Cemal Öztürk’ ten ders almalarını diliyorum.

Kaynaklar:

1. http://www.bmj.com/content/349/bmj.g4703?etoc=

2. http://www.bmj.com/too-much-medicine

3. https://www.theguardian.com/commentisfree/2015/nov/01/drugs-pharma-doctors-patients

4. http://timesofindia.indiatimes.com/india/AIIMS-doctors-lead-the-way-wage-war-on-unnecessary-medical-tests/articleshow/37425725.cms

***

Sözcü gazetesinde Erdoğan Süzer‘ in haberi:

Kâr amacıyla işletilen şehir hastaneleri ile özel hastanelerdeki sağlık vurgunlarına AKP milletvekili de isyan etti. AKP Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, şehir hastanelerde yersiz tahlil ve işlemler yapıldığını söyledi. Sağlıkta canını sıkan işler olduğunu belirten Öztürk, “Hastaneye gidiyorum, efendim gelmişken bir check-up yapalım, MR çekelim, tahlil yapalım diyorlar. İstemiyorum diyorum. Parasını siz ödemeyeceksiniz Meclis ödeyecek, diyorlar. İlla hastalık icat edecekler” dedi.

HEMEN MR ÇEKİYORLAR

Öztürk, yıllardır uygulandığı halde bir türlü önlem alınamayan sağlık sistemindeki büyük vurguna yönelik isyanını Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda şehir hastaneleri tartışılırken dile getirdi. CHP, İYİ Parti ve HDP’li milletvekilleri de, şehir hastanelerini işleten şirketlerin daha fazla para kazanmak uğruna yersiz tahlil ve işlemler yaptıkları eleştirisinde bulundu.

AKP Milletvekili Öztürk, şehir hastaneleri ile özel hastanelerdeki sağlık vurgununu kendi yaşadıkları üzerinden şöyle anlattı: “Benim de kafamın karıştığı, özellikle sağlık yatırımlarında canımı sıkan işler oluyor. Gidiyorsunuz hastaneye, size A’dan Z’ye tahlil yazıyorlar. Yok kanser tahlili, bilmem ne tahlili. Ya, kardeşim, ne gereği var, diyorum. ‘Efendim, siz para ödemiyorsunuz’ diyor. Kim ödüyor? Meclis ödüyor. Ya, Meclis de ödese kamu ödüyor, bana illa hastalık mı icat edeceksiniz diye benim de çıkış yaptığım oluyor. Gidiyorsunuz ufak bir mesele için, size diyor ki, ‘efendim, gelmişken bir check-up yapalım’ şimdi moda oldu ya. Yok MR çekelim, yok şunu çekelim. İlla bir hastalık buluncaya kadar… Sistemde çok aksayan yerler var.”

 

 

BOŞUNA AMELİYAT YAPILIYOR

CHP Balıkesir Milletvekili doktor Fikret Şahin, şehir hastaneleri modeliyle sağlık hizmetinin adeta para kazanılır ticari bir hizmet alanı haline dönüştüğünü, bu hastanelerde amacın insan sağlığından çıkıp kara odaklandığını savundu. Şahin, “Başhekimler toplantı yapıp hekimlere diyorlar ki, ‘Arkadaşlar, MR fazla isteyin, odyo fazla isteyin, tahlili fazla isteyin, gelirimiz artsın. Döner sermayemiz düşük kalmasın.’ Başhekimler ciro bazında birbirleriyle yarışıyorlar, ‘ben bu ay 10 trilyon ciro yaptım, geçen aya göre 2 trilyon artırdım’ diyorlar. Boşuna ameliyatlar yapılıyor. Ben şahit oldum, hekim olarak vicdanım sızlıyor” diye konuştu.

Kaynak: https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/vekile-bile-hastalik-uydurmak-istediler-5233955/

***

EK 1 (24.5.2023)

Makale: Mammograms for women 40 & over?

Kaynak: https://maryannedemasi.substack.com/p/mammograms-for-women-40-and-over

***

Yazı için 3 yorum yapılmış:

  1. Artık hemen hemen her gidilen doktor hemen mr, röntgen, tomografi ne varsa istiyor, sonrasında da diğer branştaki arkadaşına yönlendiriyor, O da kendi alanına ait tüm tetkikleri istiyor. Yaptırmak istemezseniz de kanser şüphesi filan deyip sizi huzursuz ediyor. İnanılmaz bir rant

  2. Müderris Tabib dedi ki:

    MHRS (merkezi hasta randevu sistemi) ile toplam nüfusu 90 milyon olan ülkemizde son on ayda ÜÇ YÜZ milyon randevu verilmiş!
    Bunların dörtde biri randevuya gitmemiş.

    Merhum Cem Karaca ne diyordu?
    Hava bedava, su bedava
    Bedava yaşıyoruz bedava..

    Tabii ironi yapıyordu, komünizm gibi kapitalizm yani modern Tıp da sömürüyordu!

  3. Alişan Yıldıran dedi ki:

    Sosyal medyada Norveç’deki hastanenin videosunun altındaki yorumlar içimi acıtdı

    https://twitter.com/i/status/1596948345179832321

    Nüfusu ve düşmanı olmayan ruhsuz bir ülke!

    Orda hasta da yok zaten doğru gogoya gönderiyorlar.

Siz de yorumunuzu paylaşın: