KARACİĞER YAĞLANMASI BİR HASTALIK DEĞİL, BİR BESLENME HATASIDIR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Karaciğer yağlanması bir beslenme hatasıdır, hastalık değildir.

Siz de belki bunu bir hastalık olarak tanıyor olabilirsiniz ve haklısınız da.

Çünkü bu beslenme hatası tüm dünyaya bir hastalık olarak tanıtılmaya çalışılıyor ve buna kafa karışıklığı yaratmak için yeni yeni isimler veriliyor.

Buna bir zamanlar NAFLD yani alkole bağlı olmayan karaciğer hastalığı, sonra adı MASLD yani metabolik fonksiyon bozukluğu ile ilişkili karaciğer hastalığı oldu. 

Karaciğer yağlanmasına hastalık demenin başlıca iki sebebi var:

BİR: Karaciğer yağlanmasının bir beslenme hatası olduğu gizlenmiş oluyor. Oysa bir hastalığın önlenmesi de tedavisi de o hastalığın sebebini ortadan kaldırmaya yönelik olmalıdır. Bu ise ilaç endüstrisinin işine gelmez.

İKİ: Beslenme hatası yerine hastalık dendiği zaman bunun ilaçla/ilaçlarla tedaviye çalışılmasının yolu da açılmış olur.

Karaciğer yağlanması basitçe “atalarımız gibi beslenmediğimiz” için ortaya çıkan bir tablodur.

Başlıca sebebi de özellikle işlenmiş un ve glukoz, fruktoz, mısır şurubu, nişasta… yani her türlü şekerden zengin beslenmedir. 

Bütün dünya hayvani gıdalar zararıdır diye kandırılarak karbonhidrattan zengin beslenme modellerine yönlendirildi. 

Bunun sonucu da eskiden çok seyrek rastlanan hastalıklar çığ gibi artmaya yeni yeni hastalıklar ortaya çıkmaya başladı.

Çok değil 50 sene önce her mahallede belki bir veya iki obez, diyabetli, kalp hastası, kanserli varken bu hastalıklar artık hemen her evde var. 

Karaciğer yağlanmasının sebebi ilaç eksikliği değildir

Bilim dünyasına bakacak olursanız hastalıkların ilaç eksikliğinden kaynaklandığı gibi algıya kapılabilirsiniz.

Kalp krizi ve felçlerin altında yatan damar sertliği (ateroskleroz) da, insülin direnci de obezite de hep ilaçla tedavi edilmeye kalkışılıyor.

Kalp krizi ve felçlerin sebebi vücudumuzda statin (kolesterol düşürücü ilaç) eksikliği olmadığı gibi karaciğer yağlanmasının sebebi de ilaç eksikliği değildir.

Bilim dünyası karaciğer yağlanmasına ilaç geliştirmek için  var gücüyle çalışıyor. 

Çünkü bu “hastalık” toplum zengin fakir dünyanın tüm ülkelerinde çok yaygın ve giderek de hızla artıyor.

Harvard tarafından 80 katılımcı üzerinde yapılan bir araştırmada günlük düşük doz aspirinin (bebek aspirini=81 mg) karaciğer yağlanmasını azalttığı tespit edildi. 

Ne güzel, artık karaciğer yağlanması için ilacı da olduğuna göre daha rahat “hastalık” denebilecek.

Çok ucuz bir ilacın etkili bulunmasına kanmayın. Bu ilk adım.

Yarın aspirin yan etkisi çok olan bir ilaç denerek ve başka bahaneler üretilerek yeni ilaçlara kapılar açılacaktır.  

Zumab’lı, ximab’ lı, omab’ lı, cept’ li ilaçlar piyasayı dolduracaktır.

Bu araştırmayı yapanların endüstri ile menfaat münasebetlerinin de maşallahı var; bunu makalenin hemen altındaki bölümde görebilirsiniz.

Gelelim neticeye

Karaciğer yağlanması bir beslenme hatasıdır ve önlenmesi de tedavisi de bu hataların düzeltilmesiyle mümkündür.

Bunu ilaçla tedavi etmeye kalkmak insan aklıyla alay etmektir. 

Tıpkı damar sertliğinin sebebinin statin eksikliği, diyabetin sebebinin metformin eksikliği, obezitenin sebebinin ozempik eksikliği olmaması gibi!

Kaynak: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/38502074/

Makale: Aspirin for Metabolic Dysfunction-Associated Steatotic Liver Disease Without Cirrhosis: A Randomized Clinical Trial

Erkek, Göbek ve Ötesi - derKi.com

***

EK 1 (24.3.2024): ÖZCAN YÜCEL Karaciğer yağlanması sonuç,

Karbonhidrat (glikoz, fruktoz, nişasta ve alkol) sebeptir.

Harvard’ın endüstri destekli bilimsel (?) çalışmaları sebep, aynı endüstrinin bol sıfırlı ciroları sonuçtur.

Bol sıfırlı ilaç endüstrisi hiç bir zaman konuşmaz. Her zaman sessizdir. En azından ben daha konuştuklarını hiç görmedim. Onun yerine her zaman nöbetçi konuşmacı bilim insanları (?) vardır. Dernekleri ve bilim dergileri vardır. Ana akım medya bu nöbetçi konuşmacı sözde bilim insanlarını konuşturur ve yer verir. Böylece toplumda “ortada bilim varmış” algısı oluşur. Sonra ansızın FDA onayı gelir ve gümm diye ilaç piyasaya girer.  Sonra ülkelerin sosyal güvenlik sistemlerinden milyarlarca dolar yavaş yavaş çekilir. Gerçek bilim insanlarının sesi duyulana kadar yıllar geçer ve FDA verdiği ruhsatı ansızın geri çeker. (FDA verdiği ruhsatların %45’ini geri çekme meşhurdur!).

Soygun bu sefer başka bir ilaç üzerinden yeniden sahnelenir! Bu hikaye hep böyle gider.

Gerçeğe geri dönelim!

Karaciğer yağlanması sonuç, karbonhidrat sebeptir!

                     ve

Karaciğer yağlanması ilaç eksikliği sendromu değildir.

Kaynak: https://x.com/drozcanyucel/status/1770528812142321923?s=20

EK 2 (24.3.2024): FERHAT ARSLAN

Şimdi efendiler hanımefendiler!

Önce size böyle bir hastalık olduğunu yani karaciğer yağlanmasının sizin kötü beslenmenizden kaynaklı bir tepki sonuç olduğunu unutturup hastalık olarak kabul ettirecekler. Aspirin düşük dozlu çalışmasını yaptılar ki önce bir bak biz ne kadar duyarlılık gösteriyoruz düşük bütçeli bir ilacı yeniden amaçlandırma (repurposing) dahi deniyoruz deyip samimiyetlerine inandıracaklar. Sonra bak sonrası  ne ilaçlar var! Hazır mısın?

Şimdi peki ne yapman lazım!

Sana zehir yedirenleri bulman lazım. Zehirleri önce tanıman lazım. Sana bunları kim anlatıyor?

Canan Karatay @drahmetrasim @drozcanyucel vb hekimler.

Dinle onları. Çokça hareket et. Az ye!

Kaynak: https://x.com/Ferhatarslandr/status/1770351780108304753?s=20

***

 

Siz de yorumunuzu paylaşın: