HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
AŞI KARŞITLIĞI NEDEN ARTTI, MÜSEBBİBİ KİM?
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Körü körüne, akıl ve bilim dışı sebeplerle aşı karşıtlığı ve aşı karşıtları var mı?
Var ama bunlar ezelden beri var ve sayıları da çok sınırlı, bunların hemen hiçbiri de tıp mensubu değil; bunlar yobaz!
Bunlara biz de karşıyız.
Aşı karşıtlığı pandemiden sonra arttı mı?
Evet arttı ama bunun sebebi DSÖ’ dür.
Aşıları dokunulmaz kıldınız. Sizin de bu yobazlardan farkınız kalmadı.
Aşılar hakkında bilime dayanarak endişelerini dile getiren herkesi aşı karşıtı ilan ettiniz.
Üzerinde aşı yazan her şeyi aynı torbaya doldurdunuz.
Bu torbadaki bir çürüğe itiraz edeni toptan aşı karşıtı yaptınız.
Aşı denemeyecek uygulamaları aşı diye yutturmaya kalktınız.
Aşıları üzerine tek bir olumsuz söz söylenemeyecek kutsal sıvılar olarak sundunuz.
Bilimi rezil ettiniz.
Tüm dünya olanları gördü. Kimse aptal değil.
Evet, aşı karşıtlığı arttı ama sizin yüzünüzden, DSÖ yüzünden!
Gelelim neticeye
Hey sen, Tedros Adhanom Ghebreyesus, DSÖ’ nün başı!
Saldırganlaşmışsın ama sebep aşı karşıtlığı yüzünden dünya sağlığının tehlikeye girmesi falan değil.
Bunların umurunda olmadığına eminim.
Sebep emir aldığın kişi ve kurumların istediklerini tam olarak yerine getirememen.
***
Esra Güneş Kaya’ nın tiviti:
DSÖ Direktörü Tedros, manda anlaşması kabul edilmeyince saldırganlaştı: “Aşı karşıtlarının ortaya çıkardığı ciddi zorluk ve bunu geri püskürtmek için strateji geliştirmemiz gerekiyor, bilim ve kanıtlar bizim tarafımızda. Bence bu mücadelede daha agresif olmanın zamanı geldi..
Covid aşısı dedikleri şeyin adı “deneysel gen terapisi”ydi. Bu şekilde kabul oranı %5-10 arasında kalıyordu. Sonra tanımı değiştirdiler ve buna aşı dediler. Karşı olan herkese de aşı karşıtı (bağnaz, ırkçı, yobaz, cahil) tanımı geliştirdiler.
Sonuçta, deneysel mRNA gen enjeksiyonları korkunç sonuçlarıyla başarısız oldu.
Kaynak: https://x.com/UzmEsraGunes/status/1796597021844894050
***
EK 1 (2.6.2024): İngiliz kardiyolog Dr. Aseem Malhotra:
“DSÖ, pandemi sırasında küresel sağlığı daha da kötüleştirdi. Dünya çapında milyonlarca kişinin ciddi zarar görmesinden ve ölümünden sorumlu olan, tıp tarihinin en korkunç tıbbi ürününe yönelik zorunlulukları desteklediler.
Onlarca yıldır, giderek artan bir şekilde, kurumsal zalim psikopatların kuklası haline geldiler.
Dünya Sağlık Örgütü’nün ikinci büyük foncusu olan Bill ve Melinda Gates Vakfı, yarım milyon dolar kazandı. Bu korkunç tıbbi ürüne, yani Kovid mRNA aşısına milyarlarca dolar yatırım yapılıyor ama biz izin ver dersek başarılı olabilirler, biz de onlara izin vermeyeceğiz”
Kaynak: Cenevre’deki “Değişim Biziz” Mitingi
Kaynak: https://x.com/drahmetrasim/status/1797222918142804418
***
EK 2 (2.6.2024): Eski Japonya İçişleri Bakanı Kazuhiro Haraguchi, aşılanmış nüfusta meydana gelen ölümlerin yarattığı tsunami nedeniyle aşılanmamışlardan özür dileyen ilk büyük politikacı oldu.
Bu haftanın başlarında çok sayıda Japon vatandaşı, pandemi sırasında Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Dünya Ekonomik Forumu (WEF) gibi küreselci kuruluşların işlediği insanlığa karşı suçları protesto etmek için sokaklara döküldü.
Kaynak: https://x.com/drahmetrasim/status/1797212886860771732
***
EK 3 (2.6.2024): Ört ki ölem!
DSÖ Başkanı konuşuyor: “Teşekkür ederim, çünkü bu gece hepimiz kazandık ve dünya kazandı… Bugün burada Uluslararası Sağlık Tüzüğü’ne (UST) ilişkin güçlü bir değişiklik paketini onaylayarak tarih yazdınız. Uluslararası sağlık hukukunun temel taşını güçlendirdiniz. Bunu yaparak dünyayı daha emniyetli hale getirdiniz. Her zaman hem UST değişikliklerinin hem de Pandemi Anlaşmasının bu sağlık asamblesinde sonuçlandırılabileceğine inandım.” Yaaaaaaa….!
Kaynak: https://x.com/drahmetrasim/status/1797201115563356655
***
EK 4 (2.6.2024): Aşıdan sonra 6 saat gibi kısa bir sürede hücre içinde DNA’ya ters kopyalanıyor, insan karaciğer hücre hattı Huh7’ye hızlı bir şekilde alınıyor ve LINE-1 ifadesinde ve dağılımında değişikliklere yol açıyor. Bu çalışma, aynı zamanda bunun gelecek nesiller için yansımaları olacağını gösteriyor.
Our results indicate a fast up-take of BNT162b2 into human liver cell line Huh7, leading to changes in LINE-1 expression and distribution. We also show that BNT162b2 mRNA is reverse transcribed intracellularly into DNA in as fast as 6 h upon BNT162b2 exposure.
Makale: Intracellular Reverse Transcription of Pfizer BioNTech COVID-19 mRNA Vaccine BNT162b2 In Vitro in Human Liver Cell Line
Kaynak: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/35723296/
***
EK 5 (2.6.2024): Melih Altınok: AŞI KARŞITI BABANDIR BAY TEDROS
Son dönemlerde aşı karşıtlığının tırmanmasından yakınan makaleler okuyorum.
DSÖ Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus da geçen gün “Aşı karşıtlarının ortaya çıkardığı ciddi zorluk ve bunu geri püskürtmek için strateji geliştirmemiz gerekiyor, bilim ve kanıtlar bizim tarafımızda. Bence bu mücadelede daha agresif olmanın zamanı geldi…” diye isyan ediyordu.
Agresif derken…
Son zıvanadan çıktığınızda millete aşı diye deneysel sıvıları dayadınız. Evrensel ve anayasal hakkını kullanıp, sıvı firmalarının hiçbir mesuliyet kabul etmediği sıvılara denek olmayı reddeden insanları işleriyle tehdit ettiniz.
Bilim yerine koyduğunuz akademiyi de bu dayatmaya alet ettiniz. Bilimsel fetvalar aldınız.
Sağlık sistemini kilitlediniz. Sektöre para transferini tereyağından kıl çeker gibi gerçekleştirdiniz. Doktorları da mağdur ettiniz hastaları da… Tıbba ve bilime güveni sarstınız.
İnsanları hasta ettiniz; edemediklerinizi de hastalık hastası…
Şimdi kalkmış, pandemide sansürlediğiniz bilim için bizden yana diyorsunuz. Afra tafra yapıp, suçu mağdurlara yığıyorsunuz, tehdit ediyorsunuz. Aynı hatada ısrar ediyorsunuz.
Evet, aşı karşıtları her zaman oldu. Ama onlara verdiğiniz cevaplarla benim gibi kategorik olarak aşı karşıtı olmayanların Korona kan sıvılarına yönelik şüpheleri gidermeye çalıştığınız için sayılarını siz artırdınız.
Ha bu arada, hadi bir daha pandemi de olduğu gibi agresifleşin de görelim. Bakın bu sefer nasıl kafanıza geçiyor küresel sisteminiz.
Kaynak: https://www.sabah.com.tr/yazarlar/melihaltinok/2024/06/02/afgandir
***
EK 6 (3.6.2024): KORCAN AYATA
Covid pandemisinin doğruları:
Virüsün kökeni—yanlış
➡️Bulaşma yolu—yanlış
➡️Asemptomatik yayılma—yanlış
➡️PCR kullanımı—yanlış
➡️Ölüm oranı—yanlış
➡️Karantina ve kapanma—yanlış
➡️Sınır kapama—yanlış
➡️İşletme kapanışları—yanlış
➡️Sağlık hizmetleri kısıtlama—yanlış
➡️Okulların kapatılması—yanlış
➡️Sağlıklı bireylere karantina—yanlış
➡️Genç ve çocuklarda etki—yanlış
➡️Sosyal mesafe—yanlış
➡️Açık havada yayılma—yanlış
➡️Maskeler—yanlış
➡️Varyant etkisi—yanlış
➡️Doğal bağışıklık—yanlış
➡️Aşı etkinliği ve etkisi—yanlış
➡️Aşı ters etkileri—yanlış
Pardon pardon bunlar yanlış değil, ufak tefek iletişim faciaları….
Kaynak: https://x.com/korcanayata/status/1797643697972023689
***
EK 7 (3.6.2024): DSÖ Başkanı Tedros Sahtekarlık Yaptı, Olupbittiyle Tüzük Değişikliklerinin Son Anda Oybirliğiyle Kabul Edildiğini Açıkladı.
Slovakya derhal bu değişiklikleri REDDETTİ!
Japonya, Rusya, İran, Arjantin ve Kosta Rika derhal çekincelerini bildirdi!
Salondaki üye sayısı, tam üye sayısının üçte-birinden azdı.
Tedros, değişikliklerin oylama yapılmadan, oylar sayılmadan derhal meclise gönderileceğini ilan etti. Ardından değişikliklerin itirazsız kabul edildiğini söyledi.
Bu büyük tepkilere neden oldu. Slovakya derhal ülkesinin bu değişiklikleri REDDETTİĞİNİ açıkladı. Bunun ardından Japonya, Rusya, İran, Arjantin ve Kosta Rika değişikliklerle ilgili çekincelerini açıkladılar. Üye ülkeler, bu Tüzük Değişikliklerini on ay içinde reddeder ya da çekince koyarsa, sözleşmenin hüküm ve şartlarına tabi olmayacaktır!
Kaynak: https://x.com/YasinAslanTrk1/status/1797539398331887897
***
EK 8 (4.6.2024): FERHAT ARSLAN
Sayın Sağlık bakanımız Fahrettin Koca @drfahrettinkoca;
CDC eski direktörü Antony Fauci salgın sırasında bilim kurulu heyetinizce de sıklıkla tekrar edilen “Maske ve mesafe “ile ilgili kavramları ve söylemleri kendisinin uydurduğunu ifade etmiştir.
Bu söylemleri eş zamanlı uygulamayan ülkeler ve önermeyen bilim adamlarının da varlığı söz konusu sabit olduğu üzere ;
1- Bürokrasiyi ve toplumu yanıltıcı bir bilgiyi tartışmaya hiç açmadan bir politika haline getirilmesini sağlayan bu heyet ve bu heyette bulunmayıp sabah akşam ulusal tv ekranlarında bunu bir propaganda halinde yapan insanlar ve televizyonlara ilgili mevzuat hükmünce ceza verilecek midir?
2- CDC ve FDA politikalarını doğrudan uygulamamıza sebep olan bu insanların maddi çıkar ilişkilerinin olup olmadığı araştırılıp kamuoyu ile paylaşılacak mıdır?
3- Devlet üniversitelerinde ve özel kuruluşlarda meslek icra eden akademisyen ve doktorlardan bu UYDURMA politikalara karşı çıktığı için TTB veya devlet kurumlarınca kendileri hakkında soruşturma açılmış ve veya ceza almış insanlara hakları iade edilecek mıdır?
4- Görevden affınızı talep edecek misiniz? Teşekkür ederim.
Kaynak: https://x.com/okBilmi10311253/status/1797861778304667946
***
EK 9 (4.6.2024): MELİH ALTINOK
Son dönemlerde aşı karşıtlığının tırmanmasından yakınan makaleler okuyorum.
DSÖ Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus da geçen gün “Aşı karşıtlarının ortaya çıkardığı ciddi zorluk ve bunu geri püskürtmek için strateji geliştirmemiz gerekiyor, bilim ve kanıtlar bizim tarafımızda. Bence bu mücadelede daha agresif olmanın zamanı geldi…” diye isyan ediyordu.
Agresif derken…
Son zıvanadan çıktığınızda millete aşı diye deneysel sıvıları dayadınız. Evrensel ve anayasal hakkını kullanıp, sıvı firmalarının hiçbir mesuliyet kabul etmediği sıvılara denek olmayı reddeden insanları işleriyle tehdit ettiniz.
Bilim yerine koyduğunuz akademiyi de bu dayatmaya alet ettiniz. Bilimsel fetvalar aldınız.
Sağlık sistemini kilitlediniz. Sektöre para transferini tereyağından kıl çeker gibi gerçekleştirdiniz. Doktorları da mağdur ettiniz hastaları da… Tıbba ve bilime güveni sarstınız.
İnsanları hasta ettiniz; edemediklerinizi de hastalık hastası…
Şimdi kalkmış, pandemide sansürlediğiniz bilim için bizden yana diyorsunuz. Afra tafra yapıp, suçu mağdurlara yığıyorsunuz, tehdit ediyorsunuz. Aynı hatada ısrar ediyorsunuz.
Evet, aşı karşıtları her zaman oldu. Ama onlara verdiğiniz cevaplarla benim gibi kategorik olarak aşı karşıtı olmayanların Korona kan sıvılarına yönelik şüpheleri gidermeye çalıştığınız için sayılarını siz artırdınız.
Ha bu arada, hadi bir daha pandemi de olduğu gibi agresifleşin de görelim. Bakın bu sefer nasıl kafanıza geçiyor küresel sisteminiz.
Kaynak: https://www.sabah.com.tr/yazarlar/melihaltinok/2024/06/02/afgandir
***
EK 10 (4.6.2024): Korona Sahtekarlığı Lağımı Patladı!
Korona Sahtekarlığının Baş Mimarı ve Baş Şeytan Fauci Bir Çok Şeyi İtirafları! Ocak 2024’te Koronavirüs Salgınına ilişkin Temsilciler Meclisi Seçilmiş Alt Komitesi’ndeki sorgulamasında sorulan sorula 140 defa ‘Hatırlamıyorum’ cevabını veren Fauci şunları itiraf etti:
-Sosyal mesafe ve çocukların maske takma zorunluluğu de dahil olmak üzere anlamsız Korona kurallarını kendisi ‘uydurdu’
-Elitler, halka dayatılan aynı ‘Anlamsız Korona Kurallarına’ uymadılar
-Korona Virüs ‘bir laboratuvar sızıntısı olabilir’
-Başkanı olduğu Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü’nün hibe sürecinin bir parçası olarak bilim adamlarına dağıttığı milyonlarca dolar herhangi bir ulusal güvenlik incelemesinden geçmedi
Fauci daha önce de şunları söylemişti: ‘İnsanların hayatlarını zorlaştırdığınızda, ideolojik saçmalıklarından vazgeçtikleri ve aşı oldukları kanıtlanmıştır.’
Fauci, 3 Haziran’da yine aynı komitede sorguya çekilecek!
Kaynak: https://x.com/YasinAslanTrk1/status/1797598385135845452
***
EK 11 (4.6.2024): HAŞMET BABAOĞLU
Tamam!
“Hafıza irin toplamış bir yaradır” diyen filozof haklıydı…
Bütün tatsızlıkları ve acıları diri tutarak yaşanamaz çünkü…
Fakat kardeşim, dört yıl önce yaşadıklarımızı; çocukların bile ağzını kapattığımız pis bez parçalarını nasıl unuturuz?
Ya da…
65 yaş üstü insanları “insan”olmaktan çıkaran uygulamalarunutulabilir mi?
Neden bu kadar hızla gelip geçiyoruz her şeyin üzerinden?
Sonra bütün unuttuklarımızın bizim üzerimizden silindir gibi geçtiğini görmüyor muyuz?
***
Buyurun bakalım…
ABD Başkanı’nın sağlık başdanışmanı ve tabii oradan etkilenerek bütün dünyanın “Pandemi Papa”sı Dr. Fauci ne dedi?
“Sosyal mesafe kuralları veçocuklarda maske kullanmagerekliliğini ben uydurdum.”
Ne diyeceğiz şimdi?
Unuttuk gitti mi?
***
Önemli olan şu elbette…
Dr. Fauci bunları niye uydurdu?
Ne için?
Nasıl bir büyük sosyal tasarıya dayanarak…
Kimlerin ittirmesiyle veya kimlerle işbirliği içinde uydurdu?
***
Tabii o zamanlar…
Bizim uzmanların haşin yüz ifadeleri takınarak şu söylediklerini de hatırlıyorum: “İki yaş üzeri çocukların da yetişkinler gibi maske kullanması gerekebilir. Özellikle anaokullarında bu uygulama sürdürülmelidir. Çocuklarınızın maskeye alışması için evde maske takma denemeleri yapmalısınız.”
***
Şimdi düşünün…
Fauci gibilerin, Dünya SağlıkÖrgütü gibi küreselcilerin maşasıorganizasyonların “uydurmaları”durur mu?
Bir kere aynı zaman diliminde…
Şak diye bütün dünyayı “hiza”yagetirmenin tadını aldılar bir kere…
***
Geçen gün Uluslararası Sağlık Tüzüğü oybirliğiyle kabul edildi.
DSÖ Başkanı Tedros geçen gün genel kurulda zafer naraları eşliğinde, “2025 yılında bir pandemiye karşı global savaş gücünü kazanmış olacağız” dedi.
Şimdi bu kararın “test” edilmesine imkân verecek yeni bir pandeminin patlak vermesini beklemek yanlış olur mu?
Kaynak: https://www.sabah.com.tr/yazarlar/babaoglu/2024/06/04/bizi-hizaya-sokmanin-tadini-aldilar-bir-kere
***
EK 11 (4.6.2024): Koronavirüs spike proteinin otoimmün, kardiyovasküler, nörolojik, potansiyel onkolojik etkileri ve spikeopatiye ilişkin otopsi kanıtlarını gözden geçiriliyor. Pek çok gene dayalı terapötik teknolojinin planlanması sebebiyle, yeniden değerlendirme gerekli ve tam zamandır.
Kaynak: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC10452662/
Makale: ‘Spikeopathy’: COVID-19 Spike Protein Is Pathogenic, from Both Virus and Vaccine mRNA
***
EK 12 (15.6.2924): Pfizer Kovid aşıları sedef hastalığı, kolit ve polimiyalji romatika riskinin (nadir de olsa) artmasıyla ilişkilendirildi.
Tüm yaş gruplarında sedef hastalığı (%41-69), 65 yaş altı bireylerde kolit (%38-%93), 45-64 yaş arası bireylerde vitiligo (%182) ve 65 yaş ve üstü bireylerde polimiyalji romatika (%112) dahil olmak üzere bağışıklık aracılı hastalıkların gelişme riski artmıştır.
Bu retrospektif kohort çalışması Clalit Health Services (CHS) kapsamlı veri tabanına dayanmaktadır ve BNT162b2 aşısı olan ve olmayan bireyler arasında immün aracılı tanı oranlarını karşılaştırmıştır.
Bu bulgular, çeşitli nüfus grupları için gelecekteki aşılama programları planlanırken risk-fayda değerlendirmesinin bir parçası olarak dikkate alınmalıdır.
Kaynak: https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0264410X2400536X?via=ihub
Makale: The association between BNT162b2 vaccinations and incidence of immune-mediated comorbidities
***
EK 13 (15.6.2024): Kovid-19 mRNA aşıları, sınırsız dozda patojenik spike proteinine tehlikeli derecede uzun süre maruz kalmaya sebep oluyor; insanlarda kullanımının devamı için yeniden değerlendirmesi gerekir.
Dünya çapında kullanılmalarına rağmen, mRNA dizilerindeki nükleosid modifikasyonlarının bunların parçalanmasını, transkripsiyonunu ve protein sentezini nasıl etkilediği hakkında çok az şey biliniyor.
Enjeksiyon bölgesine çekilen yerleşik ve dolaşımdaki bağışıklık hücrelerinin, enjekte edilen mRNA’nın birkaç gün içinde bozunması sırasında spike proteininin kopyalarını oluşturması umuldu.
Ayrıca başlangıçta mRNA aşıları tarafından üretilen rekombinant spike proteinlerinin vücutta birkaç hafta kalacağı tahmin ediliyordu.
Gerçekte ise klinik çalışmalar, modifiye SARS-CoV-2 mRNA’nın enjeksiyondan sonra rutin olarak bir aya kadar kaldığını ve enflamasyon ve fibrozis bölgelerinde kalp ve iskelet kasında tespit edilebildiğini, rekombinant spike proteininin ise kanda yarım yıldan biraz fazla kalabildiğini gösteriyor.
Bu çalışmada, spike proteini ile ilişkili hastalıklardan kaynaklanan ve bu ürünlerin yanlış bir şekilde kullanılmaya devam edilmesine bağlı yaralanma, sakatlık ve ölümlerin geniş bir dağılımının moleküler temeli sunuluyor.
Kaynak: https://bpspubs.onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1002/prp2.1218
Makale: Long-lasting, biochemically modified mRNA, and its frameshifted recombinant spike proteins in human tissues and circulation after COVID-19 vaccination
***
EK 14 (21.6.2024): LANCET isimli dergi tarafından sansürlenen makale hakem incelemesinden geçti ve artık çevrimiçi olarak mevcut!
“Kovid-19 aşısı sonrası ölümlerdeki otopsi bulgularının sistematik bir incelemesi” başlıklı makale ölümlerin %73,9’unun doğrudan Kovid-19 aşısından kaynaklandığını veya önemli ölçüde katkıda bulunduğunu ortaya koyuyor.
1 sene gecikmeyle yayınlanan makaleye uygulanan bu SANSÜR ve İPTAL eylemleri, önlenebilecek birçok ölüme yol açtı.
mRNA aşılarında sadece spike proteini bulunuyor, virüsün nükleokapsid proteinini ihtiva etmediğinden enflamatuar değişikliklerin mRNA aşılarından mı yoksa tabii enfeksiyondan mı kaynaklandığı özel boyama metotlarıyla kesin olarak aayırt edilebiliyor.
Bu makale oyunun kurallarını değiştirebilir.
Kaynak: https://x.com/MakisMD/status/1804209104879042772
Makale: A Systematic REVIEW of Autopsy findings in deaths after covid-19 vaccination
K: https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0379073824001968
***
EK 15 (26.6.2024): mRNA aşı grubunda Alzheimer Hastalığı (AH) ensidansı (Odds Oranı [OR]: 1.225; %95 Güven Aralığı [CI]: 1.025-1.464; p = 0.026) ve hafif bilişsel bozukluk (HBB) (OR: 2.377; CI: 1.845-3.064; p < 0.001) görülme sıklığı aşılanmamış gruba kıyasla daha yüksektir. Vasküler demans veya Parkinson hastalığı ile anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Bu ön deliller, Kovid-19 aşıları, özellikle de mRNA aşıları ile AH ve (HBB) ensidansının artması arasında potansiyel bir bağlantı olduğunu gösteriyor.
Kaynak: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/38806183/
Makale: A potential association between COVID-19 vaccination and development of alzheimer’s disease
***
EK 16 (26.6.2024): mRNA Kovid aşısı depresyon riskini %68, anksiyete ve ilgili rahatsızlık riskini %44, uyku bozuklukları riskini %93,4, hafif bilişsel bozukluk riskini %138 ve Alzheimer hastalığı riskini %23 artırıyor.
Kaynak: https://slaynews.com/news/major-study-confirms-covid-shots-cause-brain-damage/
K: https://www.medrxiv.org/content/10.1101/2023.11.15.23298566v2
M: Broad-spectrum of non-serious adverse events following COVID-19 vaccination: A population-based cohort study in Seoul, South Korea
***
EK 17 (26.7.2024): BİLGEHAN BİLGE ÇOK ÖNEMLİ!
Yakın çevrem ve takip eden arkadaşlarım haberdardır. Üç ay önce. Türk Tabipleri Birliği 2020-2021 yıllarında katıldığım toplantılarda söylediklerim ve sosyal medya hesaplarımda paylaşlaştığım içerikler nedeni ile bana bir kez daha ceza kesti.
Ceza sebebi olarak açıklama şu idi: “Dr.Bilgehan Bilge bu mRNA aşılarının değil bir doz, değil iki doz asla işe yaramayacağını söyledi. Ceza alması lazım.”
“Dr.Bilgehan Bilge mRNA aşılarının tromboembolizm, kalp krizi, myokardit, oto-immun hastalıkların alevlenmesi, kanserojenik aktivetede artma gibi yan etkilerinin olacağını söyledi. Cezalandırılması lazım.”
Tamam. İddiaları buydu. Karşılıklı mahkemeleştik. Mahkeme hala devam ediyor. Ancak bu esnada mahkeme bir ara karar aldı.
Karar şu: Türk Tabipleri Birliği’nin Dr.Bilgehan Bilge’ye verdiği cezanın dayanağı olan yönetmelik Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına aykırıdır!.
TTB yönetimi artık Anayasa Mahkemesine hesap verecek. Anayasa!..
Her fırsatta Anayasa falan diyerek güya demokrat, adil, eşitlikçi vs ayaklarına yatıyorlar ya!. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nı falan tanımadıkları, kafalarına göre bir engizizasyon mahkemesi kurdukları kabak gibi ortaya çıktı.
Yazık! 200 bin hekime yazık. Bu 200 bin hekimin sadece 2.700 kadarının oyu ile derebeylik yapan bu yönetime ve diğer sessizlere yazık!
Bu daha başlangıç. Adalet topaldır ama mutlaka hedefine varır. Bu hususta tek bir kuruş menfaat gözetmeksizin mücadele eden hukuk insanı arkadaşlarıma, meslek şerefini ön planda tutan hekim ve bilim insanı arkadaşlarıma, sahibinin sesi köpek marka olmayıp ülke insanının menfaatini ön planda tutan medya temsilcilerine ve elbette siz birbirinden değerli yol arkadaşlarıma teşekkür ederim.
Hepimiz adına, hepimize teşekkür ederim. Dr.B.Bilge 26.07.2024
Kaynak: https://x.com/OpDrBilgehan/status/1816856169941520761
***
EK 18 (14.8.2024): Gerçek anlamda “aşı karşıtı” ve “doktor düşmanı” bulmak istiyorsunuz, doktor kılıklı ilaç mümessillerine ve onların özellikle pandemi sürecinde insanlara yaptıkları aşağılayıcı ve baskıcı muameleye bakın. İşte bu yüzden doktorlara ve aşılara olan güven dibe vurdu.
ABD’de 443 bin kişi üzerinde yapılan araştırmaya göre, 2020 Nisanında doktorlara ve hastanelere olan güven %71.5 iken, bu oran Ocak 2024’te 40.1 ‘e düştü.
Bu düşüşün benzerinin Türkiye’de de yaşandığına emin olabilirsiniz.
“Gel seni de entübe edelim, he he” diye tepki koyan ergen acil serviscisinden; çok saygılı bir şekilde aşıları sorgulayıp fikrini soran takipçisini aşağılayarak bloklayan agresif teyzelere kadar herkesin bu güven çöküşünde rolü var.
Tabi umurlarında değil; çünkü onlar Pfizer gibilerden beslenmeye devam edecekler ta ki bir gün şişman kadın şarkısını söyleyinceye dek.
JAMA: ABD’li yetişkinlerle yapılan bu anket çalışması, Kovid-19 salgını sırasında hekimlere ve hastanelere olan güvenin azaldığını gösteriyor. Düşük güven seviyeleri aşı yaptırma ihtimalinin azalmasıyla ilişkili olduğundan, güvenin yeniden tesis edilmesi bir halk sağlığı zorunluluğu olabilir.
Kaynak: https://jamanetwork.com/journals/jamanetworkopen/fullarticle/2821693
Makale: Trust in Physicians and Hospitals During the COVID-19 Pandemic in a 50-State Survey of US Adults
Kaynak: https://x.com/acikistihbarat/status/1823467945651265931
***
EK 19 (3.9.2024): Kansas Başsavcısı, Pfizer’ı “Kansaslıları Kovid aşısı konusunda yanılttığı” gerekçesiyle dava etti. Bilimsel yayınları doğru düzgün okuyamayan, okusa da anlamayan, anlasa da çarpıtan, bilimsel hakikatleri dile getirenleri aşı karşıtı ilan eden, güvenlik verilerini beklemeden çoluk çocuk, gebe, emziren, risk grubunda olan ya da olmayan herkesi aşıya “zorlayarak” tıp etiğini ayaklar altına herkes de yargılanmalı.
Kansas Attorney General sues Pfizer for “misleading Kansans on COVID vaccine.”
K: https://x.com/drozcanyucel/status/1830706979347554385
Kaynak: https://x.com/drozcanyucel/status/1830706979347554385
***
EK 20 (3.9.2024): Johns Hopkins’ den Prof. Martin Makary yalan-yanlış bilgi yayan, açıkça aşı ticaretine alet olan Amerikan hükümeti ve şarlatan filim adamlarına fena giydirmiş:
Kaynak: https://x.com/JamesMelville/status/1830859422668669107
***
EK 21 (4.9.2024): Korona Aşılarının Risk ve Tehlikeleri Hakkında Yanlış Bilgilendirme ve İhmal Nedeniyle Kanada Federal ve Eyalet Hükümeti Aleyhine Toplu Dava Açıldı Korona Aşılarından zarar gören ya da ölen milyonlarca insan için geç kalmış bir adım olsa da yine de memnuniyet verici bir adımdır. Bu dava, hükumetin, Korona Aşılarının uyarıları, pazarlanması, tanıtımı ve dağıtımı ile ilgili olarak hukuka aykırı, ihmalkâr, yetersiz, uygunsuz, adil olmayan ve aldatıcı uygulamalarda bulundukları iddialarına odaklanmaktadır.
Kaynak: https://x.com/YasinAslanTrk1/status/1830856135693225985
***
EK 21 (5.9..2024): Prof. Dr. Peter A. McCullough: “Genç ve sağlıklı erkeklerde görülen bir aşı yan etkisi sebebiyle %9,6’lık bir ölüm oranı astronomiktir ve klinik olarak kabul edilemezdir“.
Kaynaklar:
https://x.com/P_McCulloughMD/status/1829829441897243126
https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S1341321X24002095
***
EK 22 (6.9.2024): Alman Avrupa Parlamentosu Üyesi Christine Anderson Kovid aşıları için diyor ki: “Bu aşı kampanyası, tıp tarihinin en büyük skandalı olarak tarihe geçecek. Ve dahası, insanlığa karşı işlenmiş en büyük suç olarak anılacak.“
https://x.com/i/status/1831656359655342236
Kaynak: https://x.com/drozcanyucel/status/1832047488678703548
***
EK 23 (7.9.2024): Avustralya’ da Kovid-19 mRNA aşısı davasına başkanlık ederken, Pfizer ile ve biyomedikal araştırmalarla uzun süredir devam eden bağlantılarını açıklamayan Federal Mahkeme Yargıcı Judge Helen Rofe hakkında soruşturma başlatıldı.
Yargıç Rofe’nin Pfizer ile açıklanmayan bağları olduğu, barodayken 2003-2006 yılları arasında en az beş kez Pfizer’ i temsil ettiği, bir biyomedikal araştırma kuruluşu olan Walter ve Eliza Hall Enstitüsü’nü yöneten Grimwade ilaç şirketiyle aile bağları olduğu tespit edildi.
Pratisyen hekim Julian Fidge, mRNA Kovid aşılarının genetiği değiştirilmiş organizmalar ihtiva ettiğini ve Pfizer ve Moderna’nın aşıları Avustralya’da dağıtmak için gerekli lisansları almadığını iddia etmişti – bu durum 2000 tarihli Gen Teknolojisi Yasası kapsamında suç teşkil ediyor.
Kaynak: https://blog.maryannedemasi.com/p/investigation-begins-into-federal
***
EK 24 (24.9.2024): COVID-19 Vaccination Super Loads Body with Excessive Spike Protein – Injecting mRNA after SARS-CoV-2 Infection Builds a Bigger Enemy Within Us Measurement of antibodies to the SARS-CoV-2 Spike protein is routine community standard of care in the assessment of long-COVID and vaccine injury syndromes. Recall the US FDA did not allow Pfizer or Moderna to vaccinate COVID-19 recovered patients in the registration clinical trials because they had great expected harm and no opportunity for clinical benefit. Later, three studies demonstrated that indeed vaccination after infection was a bad idea with much greater risks of serious adverse events than SARS-CoV-2 naive patients.
Kaynak: https://x.com/McCulloughFund/status/1838611428435173575
***
Bakanlık diyetisyenlere psikologlara muayenehane ve klinik açma izni versin, uzman doktorlara 2014 şartı getirsin…
Sonuç modern hurafeler buyrun;
https://www.takvim.com.tr/yasam/2024/06/01/serum-cilginligi-doktorlar-bile-isyan-etti-ozon-prp-glutatyon-yara-bakimi/3
Bir kaç soru sormak istiyorum.
1. Uğurgiller neredeler?
2. Aşıların efendileri nerelerdeler?
3. Medya mensupları, böyük bilim adamları olan fatmakologlar neredeler aacaba?
4. Covid gribi salgını sırasında neden, gerçek bilim insanları olan virologlar hiç konuşturulmadılar?
5. Bir çiçek ya da kızamık virüsü aşısı ile, grip virüsü aşısının aynı olduğu yalanı ile halkımıza açıkca yalan söyleyen sözde bilim adamlarının acaba çıkar ilişkileri var mıydı?