PROF. ŞENOL OLAYI BİR KADAVRA GİBİ İNCELİYOR!

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Muazzam bir yazı ama başlığına anlam veremedim. 

***

Mustafa Balbay‘ ın yazısı:

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol’u 2020 ilkbaharında Covid-19 salgını ile ilgili gerçekleri öğrenme arayışı içinde tanıdık. 

Siyasetin kanun hükmünde kararnamelerle salgını engelleme arayışı içinde olduğu bir süreçte düşündüklerini bilimsel gerçekler ışığında korkmadan söyleyen bir bilim insanı olarak öne çıktı.

İktidarın çizdiği çerçevenin dışına çıkmamaya özen gösteren “uzmanlara” seslendi:

– Halka yalan söylemeyin!

Salgının bitmesi için her şeyin yapıldığını, ekonominin etkilenmemesi için özen göstermek gerektiğini söyleyen siyasilere seslendi:

– Bu mücadele sizin işiniz değil. Bilim insanlarını özgür bırakın, alınması gereken önlemleri onlar saptasın!

Aşı çalışması yapıldığını, en kısa sürede yerli aşının uygulanması için son aşamaya gelindiğini söyleyen iktidar bürokratlarına bilimin yolunu gösterdi:

– Bu aşamaya gelinmesi için hangi süreçler gerektiği ülkelere göre değişmez. Bilimin kuralları vardır. Yerli aşı sürecinin inandırıcı boyutu yok. Yanılıyorsak, çalışmalarınızı bize açın, görelim. Halka yalan söylemek suçtur!

***

Prof. Şenol, daha önce de gerçekleri söylediği için tehdit edilmişti. Onun yanı sıra iktidarın salgınla ilgili söyleminin dışına çıkan bilim insanları da bundan payını almıştı. 

Son olarak 29 Temmuz günü Prof. Şenol’u Ankara’daki çalışma ofisine iki dana dili bırakarak tehdit ettiler.

Olayın günü, mesajı, sonrasında olanlar, bütün yönleriyle bir Türkiye klasiği.

Sıralayalım:

1- CHP’nin sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesiyle ilgili yasa çıkarmak üzere Meclis’in toplanmasını önerdiği süreçte böyle bir tehdit oluyor. İktidar bu durumda bile Meclis’in toplanmasına karşı çıkıyor, aç-kapa süreci altı dakika sürüyor.

2- Prof. Şenol’u tehdit eden Mustafa Yücel ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılıyor. Elbette tutuksuz yargılama esastır. Ancak onlarca kişi sadece şüphe üzerine aylarca tutuklu kalırken “suçu sabit” bir kişi ifadesi alındıktan sonra serbest kalıyor. Oldu olacak ifade için yormasaydınız, ayağına gidip düşüncelerini alsaydınız!

3- Mustafa Yücel, adının başına “Op. Dr.” sahte unvanı koyuyor. İfadesini verdikten sonra yine aynı sahte unvanı kullanıp “Durmak yok, yola devam” diyor! Yani bir doktorun gerçekleri söylemesi suç, bir zanlının sahte doktor unvanı kullanması serbest!

4- Mustafa Yücel “dana dili” ile yetinmiyor, sosyal medyada kendisini “avcı” diye tanımlayıp, av için beklediğini söylüyor. 

5- Bütün bunlardan sonra Prof. Şenol’a koruma veriliyor. Devletin temel görevi bilim insanlarına koruma vermek değil, korumaya gereksinim olmayacak şekilde işini yapmasını sağlamaktır. 

***

Prof. Şenol’la dün konuştuk. Olayın bütün yönleriyle bilincinde. Şöyle diyor:

“Bizi paralize etmeye çalışıyorlar. Konuşmamızı, gerçekleri söylememizi engelleme çabası. Olaydaki ironinin farkındayım. Olayı bir bilim insanı olarak bir kadavrayı analiz eder gibi inceliyorum. Buradan kurban ya da kahraman çıkmayacak. Tarihte de bilim insanlarını susturmak isteyenler olmuştur. Ama hep bilim kazanmıştır.”

Esin hocanın dediği gibi… “Gençlerin beynini zehirliyor” diye baldıran zehiri ile öldürülen Sokrates… Gökte başka gezegenler var dediği için kiliseye karşı çıkıyor diye yakılarak öldürülen Giordano Bruno… Fazla buluş yaptığı için giyotine gönderilen kimya biliminin kurucusu Antoine-Lavrent de Lavoisier

Daha niceleri… Gerçeğin peşinde olduğu için öldürülenler, düşündüklerini söylemekten vazgeçmedikleri için bilim gelişti…

Prof. Esin Davutoğlu Şenol, bunca karanlığın ortasında bir bilim ışığımızdır.

Kaynak: https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/mustafa-balbay/prof-senol-olayi-bir-kadavra-gibi-inceliyor-1965263

***

EK 1 (6.8.2022): Aşı karşıtlarının hedef aldığı hekimler endişeli ‘Yaptırım istiyoruz’

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarında artış yaşanırken, Kovid-19’a yönelik uyarılarda bulunan tanınmış hekimler de aşı karşıtlarının açık hedefi haline gelmiş durumda. Prof. Şenol’un ölümle tehdit edilmesi sonrası endişelerinin arttığını belirten bilim insanları, tehditlere karşı hukuki yaptırım istedi.

Bilim insanları, koronavirüs salgınının başından beri bazı aşı karşıtı gruplar tarafından hedef gösterilip, hakarete uğruyor. Bu bilim insanlarının başında Prof. Dr. Esin Şenol’un yanı sıra Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Prof. Dr. Güner Sönmez ve Prof. Dr. Bengi Başer gibi isimler geliyor. Prof. Esin Şenol’a tehditler sonrası koruma tahsis edilirken, Prof. Başer de açıkça hedef gösterildiği gerekçesiyle koruma talebinde bulunduğunu söyledi. Endişeli olduklarını söyleyen bilim insanları, Milliyet’e konuştu.

Mevcut bir sıkıtıyı dile getirdikten sonra sosyal medyada hakaret ve tehditlere maruz kaldığından yakınan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bengi Başer, şunları dedi:

“Daha önce Atatürk’e hakaret eden ve kamuoyunun yakından bildiği bir kişi hakkında şahsımı hedef göstermekten dolayı şikâyette bulundum ancak kovuşturmaya gerek olmadığına karar verildi. Atatürkçü olmakla gurur duyuyorum. Hiçbir siyasi parti üyeliğim yok. Önde gelen Mason kadınlardan olduğum yalanını servis ettiler. Benim işim hekimlik. Ne masonum, ne de siyasi parti kimliğim var. Esin Hoca’ya saldırı girişiminde bulunan şahıs, ‘Arkamda devlet var’ diyor. Endişeliyiz. Sayın bakanımızdan ses çıkmaması da bizi üzdü. Birimizin başına kötü bir şey gelince mi gerekli tedbirler uygulanacak. Açıkça suikast planı yapan şahıs nasıl olur da elini kolunu sallayarak dolaşır. Can güvenliğimden endişe ettiğim için koruma talep ettim.”

SOSYAL MEDAYA SÖZLERİ…

Milliyete konuşan Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da kendisine hakaret ve tehditte bulunan sosyal medya hesaplarının tespiti için daha önce yaptıkları hukuki girişimlerden bir sonuç alamadıklarını söyledi. Ceyhan bu sürece ilişkin şunları ifade etti:

TEHDİT SUÇUNA GİRMEZ

“Savcılığa başvuru yaptık ama aldığımız cevap ‘Sosyal medyadaki sözler aleni hakaret ve tehdit suçuna girmez’ şeklinde. Takipsizlik için neden üretiliyor. Sosyal medya platformları da bizi tehdit edenlerin kişisel bilgilerini paylaşmıyor. Kovid-19 pandemisinin başında sahte kimlikle hakaret ve tehditler yağdıranlar baktılar ki bir şey olmuyor, artık açık kimlikle tehditler savuruyorlar. Bizleri tehdit eden kişilerin bir kısmı aşı konusunu din ile ilişkilendirmeye çalışıyor. Ancak öylesine cahiller ki, aşı çalışmaları 2.Abdülhamid döneminden itibaren süregelen bir halk sağlığı tedbiridir. Bizlere iftira atarak saldıranların büyük kısmı özel hayatında ezilmiş insanlar. Ortaçağ’da engizisyon mahkemelerinde Newton’ı yargılayıp linç etmişlerdi. Bazı aşı karşıtları da biz hekimlere aynısını yapmak istiyor” dedi.

GIDA TAKVİYE LOBİSİ

Aşı karşıtlarını kışkırtan bir takım hekim ünvanlı kişiler olduğunu da sözlerine ekleyen Prof. Dr. Ceyhan, şunları söyledi:

“Pandeminin başında bu kişilerin ekranlara çıkartılması da yanlıştı. Kendilerine taraftar oluşturmaya çalışan, silik kişilikler aşı karşıtlığı üzerinden öne çıkmaya çalışıyor. Türkiye’de aşı karşıtları hiçbir dönem son 2 yıldır olduğu kadar pervasız olmamıştır. Aşı karşıtlarının yalan yanlış propagandalarına yönelik yaptırımlar yok. Dünya genelinde gıda takviye firmaları çok büyük paralara sahipler. Gıda takviye reklamları serbest. Aşı gibi güçlü koruyucu ise gıda takviye firmalarının işlerini engelliyor. Birilerinin bu üreticiler tarafından desteklendiği anlaşılıyor. Hukuk, bizi tehdit edip, hedef gösterenlere gereken cezai yaptırımları uygulamalıdır.”

‘ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK DOLAŞIYOR’

Sosyal medya üzerinden tehdit ve hakarete uğrayan bir diğer isim olan Prof. Dr. Güner Sönmez. “Hedef gösteriliyoruz, ölüm tehditleri alıyoruz” diyen Sönmez, “Beni tehdit eden şahıs elini kollunu sallayarak dolaşıyor. Emniyetin siber suçlar birimi normalde ciddi bir şekilde bu meselenin üzerine gitmeli, tehdit ve hakarette bulunan kişileri yargı yönüne çıkartılmalı. Esin Hoca’nın olayı korkunç bir hadise. Artık hakaret boyutundan taammüden adam öldürmeye kastetme boyutuna geçilmiş durumda. Esin Hoca’ya saldırma planı yapan şahıs, elinde 40 kişilik liste olduğu söylüyor. Kroki ve saat paylaşıyor. Birini ölümle tehdit etmek tutuklama gerektirir. Bu şahıs tehdit etmekle kalmıyor. Suikast planı bile paylaşıyor. Şahsın kesinlikle tutuklanacağını düşünüyordum. Siyasi irade ve yargı birimizin başına kötü bir olay gelince mi meselenin üzerine gidecek” diye konuştu.

Kaynak: https://www.milliyet.com.tr/gundem/asi-karsitlarinin-hedef-aldigi-hekimler-endiseli-yaptirim-istiyoruz-6802234

***

EK 2 (6.8.2022): ERKAN TRÜKTEN OKUMA ODASI “Esin Şenol:Burnunuzu sildiğiniz mendil gibi ağzınızın üstünde tuhaf bir şey taşıyorsunuz, diyor. Sonra nereden emir geldi de koruyucu oldu?”

Kaynak: https://twitter.com/TruktenOkumalar/status/1556030041653485569?s=20&t=LQhT9j-KDWOnnCUzLod47w

***

EK 3 (6.8.2022): ESİN ŞENOL “Mesela şu maske konusunda daha açık yorumlar yapılmalı. Maskenin işe yaramadığını söylüyoruz. Olağan maskelerin hasta bakımı veren kişiler dışında işe yaramadığı ve doğru kullanılmazsa, doğru kullanılması ne demek, maskeyi takarken ve çıkarırken bir sürü dikkat etmeniz gereken şey var. Aksi takdirde bir enfekte materyal çöplüğüne dönüşüyor ortalık.”

Kaynak: https://twitter.com/AZUR2334/status/1556033396077477890?s=20&t=LQhT9j-KDWOnnCUzLod47w

***

EK 4 (5.9.2022): HALUK VAHABOĞLU “Çırpındıkça batıyorlar Birisi uyarsa garibimi, nasılsa kontrol grubu bırakmadık diye bol keseden sallamak tehlikeli “2020 diye bir kontrol grubu var”

Kaynak: https://twitter.com/HalukVAHABOLU/status/1566589397994278914?s=20&t=DF8lKffVJkABEpB3AG6ODw

***

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. müderris tabib dedi ki:

    “Gençlerin beynini zehirliyor” diye baldıran zehiri ile öldürülen Sokrates… Gökte başka gezegenler var dediği için kiliseye karşı çıkıyor diye yakılarak öldürülen Giordano Bruno… Fazla buluş yaptığı için giyotine gönderilen kimya biliminin kurucusu Antoine-Lavrent de Lavoisier…

    Vay canına, gazeteci arkadaş amma da uçmuş…

    Bir dediği bir dediğini tutmayan kafası karışık bir hanımefendiyi bu bahsettiği tarihi kişiliklerle bir tutuyor galiba!…

    Bu hanımefendinin kerameti kendinden menkul yardakçısı daha Newton’u bile bilmiyor;
    https://www.milliyet.com.tr/gundem/asi-karsitlarinin-hedef-aldigi-hekimler-endiseli-yaptirim-istiyoruz-6802234

    Engin Ardıç iki gündür bunlara giydiyor be kardeşim;
    https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2022/08/06/kafayi-asiyla-bozanlar

    https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2022/08/07/egitmeni-egitmek

Siz de yorumunuzu paylaşın: