Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Sağlıklı yaşamak, hastalıklardan korunmak için tıbba gerek olmadığına inanıyor ve bıkmadan usanmadan bunu savunuyorum.

Bu tezime İngiltere’ den destek geldi.

Kraliyet Eczacılık Kurumu (Royal Pharmaceutical Society=RPS), öksürük, soğuk algınlığı, mide ve göz problemleri gibi rahatsızlıklar için bile doktora gidilmesine gerek olmadığını, bu hastalıkların eczaneler tarafından da tedavi edilebileceğini açıkladı.

Aberdeen Üniversitesi’ nin araştırmasına göre, bütün acil konsültasyonların yüzde 3’ü ve pratisyen doktor konsültasyonlarının yüzde 5.5’ i eczanelerde halledilebiliyor ve eczane, pratisyen doktor veya acillerde yapılan tedavilerin sonuçları fark etmiyor.

Araştırma, bu sayede acillere senelik başvuruların 650 bin ve pratisyen hekimlere başvuruların ise 18 milyon azalacağını, devletin de 1 milyar pounddan fazla tasarruf edebileceğini gösteriyor.

İskoçya ve Kuzey İrlanda’ da bu tür hastalık merkezlerinin çok olduğu vurgulanarak İngiltere’ de eczanelerin sadece üçte birinde bulunan bu merkezlerinin yaygınlaştırılması isteniyor.

Araştırmanın başı olan Dr. Margaret Watson “Bu sık rastlanan problemler özellikle de kış döneminde acil ve sağlık ocaklarına çok büyük bir yük getiriyor” diyor ve ekliyor:

“Bu hastalar bekleme süresini artırıyor, daha ciddi durumlara yeteri kadar müdahaleye engel oluyor ve tedavilere gereğinden fazla harcama yapılmasına yol açıyor.

NHS kaynaklarını en iyi şekilde kullanmak ve insanlara doğru yerde doğru tavsiyeyi yapmak zorundayız.

Kısa süreli öksürüğü veya basit bir mide fesadını tedavi etmek için acilde muayene olmak gerekmez”.

Devlet sağlık hizmetlerinin gücü sınırsız değil

RPS Başkanı Ash Soni deşunları söylüyor:

“NHS (National Health Service) yani Devlet Sağlık Hizmetleri’ nin sistemde kapasite yaratmak için daha fazla beklemeye tahammülü kalması.

NHS işgücünün halka en iyi şekilde sunulabilmesi için daha stratejik davranmak ve hizmetleri değiştirmek zorundayız.

Eczacıların, acillere ve pratisyen doktorlara giderek artan ihtiyacı gidermede merkezi bir rolü vardır.

İnsanların hemen aynı gün eczacılara ulaşabilmeleri hastaların, doktorların, hemşirelerin ve NHS’ nin banka hesap bakiyelerine büyük yararı olacaktır”.

Eften püften sebeplerle doktora gitmek doğru değil

İngilizleri tebrik ediyorum ama bu tavsiyelerini tam değil kısmen doğru buluyorum, yani “yetmez ama evet!” diyorum.

Böyle eften püften şikâyetlerle, çok yoğun çalışan hastaneleri ve doktorları meşgul etmek kesinlikle doğru değil:

BİR: Hakikaten hekim ilgisine muhtaç olan ciddi hastalar karambole gelir.

İKİ: Hekimlerin hasta yoğunluğunda bu tür hastalardan gereksiz tetkik istemeleri ve ilaç yazmaları kaçınılmazdır.

Günümüzde, diyelim ki sadece birkaç gündür öksürdüğü için doktora veya hastaneye başvuran bir hastanın akciğer röntgeni, tomografi, alerji testi, kan ve balgam tahlili yaptırmadan dışarı çıkması mümkün değildir.

Midesinde yanma olan için batın tomografisi, ultrason, endoskopiler; göğsüne iğne atıyor gibi olan için EKG, eko ve anjiyo; başı ağrıyan için EEG, MR artık Allah’ ın emri oldu.

Hastaneden ayrılamadan önce de “şirketin ikramı olan” hap, şurup, iğne, fitil, krem, merhem büyük bir torba içinde elinize tutuşturulur.

Gelelim neticeye

İngilizlerin bunlar için hastaneyi meşgul etmeyin dediği rahatsızlıklar yani “lay-lay-lom hastalıklar” için aslında eczaneye gitmenin de gereği yok.

Bunlar tetkik yapılsa yapılmasa da, ilaç içilse de içilmese de zaten kendiliğinden geçecek olan adı üstünde “lay-lay-lom hastalıklar” dır.

KAYNAK

http://www.bbc.com/news/uk-29679559#?utm_source=twitterfeed&utm_medium=twitter

http://ahmetrasimkucukusta.com/2014/09/04/yazilar/tip-yazilari/modern-hayat/lay-lay-lom-hastalarin-memnuniyeti-gercegi-gostermez-2/

Yazı için 2 yorum yapılmış:

1. Akif Emre Eker dedi ki:

   21 Ekim 2014, 12:14

   Sayın Hocam;
   Biz bunu yıllardır söylüyoruz. Ülkemizde maalesef yıllardır tedavi edici hekimlik hizmetleri ve dolayısıyla hastaneler ön planda. Oysa önleyici ve koruyucu hekimlik hep geri planda tutuldu ve önemsenmedi. Bunda saygıdeğer tıp hocalarımızın da etkisi çok fazla oldu. Aile hekimliği bu anlamda bir çare olarak sunuldu ama geldiğimiz noktada içi boş angaryalarda sulandırıldı ve koruyucu hekimlik dışında her şeye benzedi.

2. Kazım dedi ki:

   04 Şubat 2018, 22:39

   Sayın Hocam
   2006 yılında sol kolumda ağrı olunca özel bir hastanenin Kardiyoloji bölümüne gittim. Bana paket önerdiler. İçinde ilaçlı anjiyo dahil paket satın aldım. İlaçlı anjio oldum.. Hiç bir sorun çıkmadı. Kolumun ağrısıda geçti. Yine 2008 de midemdeki bir ağrı yüzünden gittiğim hastanede endeskopi yaptılar.
   Bir ilaç verip gönderdiler . 1 hafta sonra hiç bir şeyim kalmadı..Lay Lay lom durumlarmış.
   Siz Özel bir insansınız gerçekleri cesaretinizle
   İfade edip ,kaleme alıyorsunuz. Sağolun Varolun
   O dönem Adam gibi beslenmiyordum……

Siz de yorumunuzu paylaşın: