HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
RUHUMDA ROMANLIK VAR
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
ARK “Memleketin birinde hoptirinam…” Seyretmek için: https://twitter.com/drahmetrasim/status/1443469780619517955?s=20
***
Fulya Soybaş‘ ın haberi:
Seda Sayan’ın TV programına katılan Kalp ve Damar Cerrahı Banu Küçükpolat’ın program sonunda Roman havası eşliğinde göbek atması tam anlamıyla olay oldu! Doktor göbek de atar, gerdan da kırar, dövme de yaptırır, saçını maviye de boyatır. Bana göre ortada olaylık bir durum yok ama bazıları Dr. Küçükpolat’ı ‘Doktor, ağır olmalı’ diyerek sosyal medyada linç ediyor. Üzerine bir de TTB’nin doktor hakkında ‘göbek attığı için soruşturma açtığı’ iddiaları gelince ‘Ne oluyor?’ diye tarafları aradım. İşin aslını astarını sordum. İşte yanıtları…
RUHUMDA ROMANLIK VAR
KALP ve Damar Cerrahı Banu Küçükpolat’ı Bahçeşehir’deki muayenehanesinde yakalıyorum. Program bittikten sonra, telefonları da sosyal medyası da kilitlenmiş. ‘Sebebi ne?’ diye soruyorum. “Ne olacak? Bir göbek attım gündem değişti. İnan çok şaşkınım. Daha önce böyle bir şey hiç yaşamadım. Linç ettiler beni. İnsanlar ne kadar acımasız. Yazılanları okusan aklın durur” diyerek giriyor lafa. Duruma canı hayli sıkkın. Ne oldu da konu buralara kadar geldi, peki? Şöyle anlatıyor: “Programa davet aldım. Gittim. Soruları cevapladım. Yayın biterken de ‘Kapanışını beraber yapalım’ dedi Seda Hanım. Roman havası çaldı. Oynadım. Olay bu. ‘Vay! Doktor nasıl oynarmış?’ Nereyi açsam hakkımda konuşuluyor. Övenler de var tabii ama daha çok linç ediyorlar. Anlamıyorum ki hastan masada mı kalmış? Biri zarar mı görmüş? Bazı hekimler yazıyor özelden ‘Ayıp’ diye. Ruhumda var Romanlık. Ne olmuş yani?”
TRAKYALIYIM BEN
“Ben böyleyim. Üniversitede de böyleydim, doktor oldum yine böyleyim. Tiktok hesabım var. Aç, bak! Orada da oynarım. Instagram’da da oynarım. Renkliyim. Hastam gelir asık suratlı. Onu da oynatırım. Trakyalıyım ben, Edirneli. Bilirsin bizim oraları. Gülmeyi, eğlenmeyi, oynamayı severiz ama yorumlar karşısında nutkum tutuldu. Tanımadığınız birine nasıl bu kadar nefret kusarsınız yahu. Kimin canını almışım? Kimin parasını gasp etmişim? Psikolojim altüst oldu. Normal hayatta nasılsam ekranda da öyle davrandım. Kimliğimi, ruhumu değiştirmedim.”
TOPLUM SAĞLIĞINI RİSKE EDENLERE BAKSINLAR
Soru: Türk Tabipleri Birliği’nin hakkınızda soruşturma açtığı iddia edildi? Henüz TTB ile konuşmadım, konuşacağım ama şu ana kadar elinize ulaşan bir bilgi, soruşturma ya da inceleme yazısı var mı?
Cevap: “Yok. Henüz arayan soran olmadı. Ben de medyaya yansıdığı kadar biliyorum. ‘Hekimlik meslek etiği kuralları dışında davranış’ denilmiş. Bundan kasıt ne? Göbek attım diye mi? Bilmiyorum. Kime zarar vermişim? Hangi hastam çıkıp demiş ki ‘Beni mağdur etti, dolandırdı’ diye. Ben sıradan bir hekimim. Gün içinde 2-3 hastam olur, günü bitiririm. Hepsi bu. Hangi etik kuralı çiğnemişim? Pandemi başından beri konuşmaları ile toplum sağlığını riske eden aşı karşıtı hekimlere baksınlar.”
TTB Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’yı arıyorum. ‘Gerçekten böyle bir soruşturma var mı?’ Soruyorum. Prof. Dr. Fincancı, “Bir hekim ekranda göbek attı diye soruşturma açılır mı hiç? Böyle bir durum söz konusu değil. Kaldı ki TTB insanların özel hayatlarını istedikleri gibi yaşaması gerektiğini savunan bir örgüt. Ortada TTB’ye yönelik ciddi bir karalama var” diyor.
RUTİN BİR YAZIŞMA
Peki, işin aslı ne? Prof. Dr. Fincancı şöyle anlatıyor: “Konseye şikâyetler olur. Konsey de gelen şikâyeti incelemesi için hekim hangi odamızın bölgesinde ise oraya yönlendirir. Dr. Küçükpolat’ın videosu da geldi. Şikâyetin içeriğinden bağımsız olarak konuyu, ilgili odaya -İstanbul Tabip Odası’na- iç yazı ile incelenmesi için bildirdik. Hatta dün benzer başka şikâyetlerle ilgili 60 farklı yazışma yapmışız. Şablon bir yazı, rutin bir yazışma. Ortada soruşturma falan yok. Odalar tüzel bağımsızlıklarından dolayı hakkında şikâyet olan hekim ile ilgili soruşturma açılıp açılmayacağına kendi karar verir, biz değil. Zaten, bu iç yazışma nasıl oldu da ‘Soruşturma açıldı’ gibi başlıkla medyaya düştü? Burası da ayrı bir soru. Durumu, TTB’ye olan güven duygusunu sarsmayı hedefleyen bir yaklaşım olarak görüyorum.”
DANSI DEĞİL REKLAM İNCELENECEK
Soru: Yazışmada ‘Dr. Küçükpolat’ın tıbbi deontoloji ve hekimlik meslek etiği kuralları ışığında disiplin işlemleri yönünden değerlendirilmesi’ gibi bir ifade var. Etik kurallardan kasıt ne? Ne incelenecek?
Cevap: “2 saatlik yayın videosunu bizzat izledim. Kendisi çok güzel, hayat dolu, başarılı ve özgüvenli bir hekim. Hatta izlerken ‘Ne güzel hekimlerimiz var’ diye düşündüm. Bu hayat doluluk bizi ancak mutlu eder. Ama ortada başka bir sorun var. Zaten şikâyetlerin sebebi de Dr. Küçükpolat’ın dans etmesi değil, programın onun reklamına dönüşmesiyle alakalı. Bir hekimin ekrandan kendi reklamını yapması, kişileri muayenehanesine yönlendirmesi yasak. Seda Sayan, ‘Ben olsam bu doktora giderim, bence siz de gidin’ gibi ifadeler kullanıyor. Hekim arkadaşımız ‘alternatif’ tıp üzerine standart olmayan bazı tedavi seçenekleri sunuyor. İncelenmesi gereken bunlar. Yoksa kimsenin dansına, kılığına, kıyafetine, özel yaşamına ilişkin söyleyecek sözümüz olmaz, olamaz.”
Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/fulya-soybas/doktorun-ekranda-gobek-atmasi-yasak-mi-41906269
***
EK 1 (30.9.2021): ESİN ŞENOL “Ağlamak istiyorum… Paralel evren İmdat gerçekten!! Çal da oynayalım hocamla“
***
Meslek ne hale geldi. Derhal yarın bir kanalda Sabahların Banusu programına başlasın.