YÜKSEK DOZ ÇİNKO VE C VİTAMİNİ KOVİD BELİRTİLERİNİ ETKİLEMİYOR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Randomize, açık araştırmada KOVİD teşhisi PCR testi ile doğrulanan 214 hastaya 10 gün süreyle günde 50 mg çinko veya 8000 mg C vitamini veya her ikisi beraber verildi ya da sadece standart bakım uygulandı.

Ateş, öksürük, nefes darlığı ve yorgunluk dâhil belirtilerde yüzde 50 azalması için geçen gün sayısı standart bakım uygulananlarda ortalama olarak 6.7 gün; C vitamini alanlarda 5.5 gün; çinko alanlarda 5.9 gün ve her ikisini de alanlarda 5.5 gün olarak hesaplandı.

Buna göre çinko ve C vitamini desteklerinin semptom süresi üzerine herhangi bir tesirleri olmadığı sonucuna varıldı.

Gelelim neticeye

Çinko da C vitamini de bağışıklık sisteminin yerinde olması için elbette gereklidir, eksiklikleri sağlığı etkiler ama bu iki besin desteğinden mucize beklemek de akıl kârı değildir.

Adam gibi beslenenlerde zaten vitamin ve mineral eksikliği olmayacağı gibi tek tek vitamin ve mineral destekleri ile de bir yere varılamaz.

Kaynak: https://jamanetwork.com/journals/jamanetworkopen/fullarticle/2776305

***

EK 1 (3.11.2021): Çinko takviyeleri, öksürük, burun tıkanıklığı ve boğaz ağrısı gibi solunum yolu enfeksiyonlarının semptomlarını ortadan kaldırmaya ve hastalık süresini kısaltmaya yardımcı olabilir. Kaynak: https://bmjopen.bmj.com/content/11/11/e047474

***

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. Mustafa dedi ki:

    Hocam yazıda C vitaminin semptom süresi üzerinde bir tesiri olmadığı belirtiliyor. Süre mi önemli yoksa yaptığı katkı mı?

    Canan hoca Nisan 2020’de şöyle diyordu:

    “Senelerden beri bilinen ve halkımızdan saklanan, gizlenen bir gerçek var: Başta korona olmak üzere tüm virüs hastalıklarına en etken madde yüksek doz C vitaminidir.

    Yok efendim, ‘Deneme süresi’, yok efendim ‘Kanıtlanmış mı?’, yok efendim ‘Yan etkisi nedir?’ Ayrıca, senelerden beri uygulanmakta ve başarılarla sonuçlanmış bir yöntemdir yüksek doz C vitamin infüzyonu. Duyulmamış, saklanmış, alay edilmiş olması ise endüstrinin etkisiyledir. Bu alanda yüzlerce çalışmanın yayını engellenmiştir.

    Hepsi boş; eveleme, gevelemedir.

    Gerek ÇİN, gerek GÜNEY KORE, Gerek NEW YORK eyaletinde CORONAYA karşı, yüksek doz C vitamini, başarıyla yoğun bakımlarda CORONA sepsis tanısı ile yatan hastalara başarıyla uygulanmaktadır. Şanghay Bilimsel Tıp Dergisinde, 300 adet CORONA sepsis tanısı konulmuş hastaya yapılan uygulamaların başarılı sonucu açıkça bildirilmiştir.

    C vitamin doğaldır, çok ucuzdur, yan etkisi azdır, canlarımızı kurtaracaktır, uygulanması son derece kolaydır.”

    Ahmet Aydın hoca da C vitamini için şöyle demişti :

    “C Vitamini (Askorbik Asit): Lökositlerin bakteri, virüs ve kanser hücrelerini fagosite etmesi (yutması) için kandaki düzeyin 50 katı C vitaminine ihtiyaçları vardır. Enfeksiyon sırasında şekerli bir gıda alınması, C vitamininin lökosit içine girmesini azaltır; çünkü glükoz, benzer moleküle sahip olduğu için askorbik asit ile yarışır. Böylece fagositoz endeksi düşer.

    C vitamininin etkisinin en iyi görüldüğü enfeksiyonlar viral olanlardır. Yapılan 38 çalışmanın 37’sinde C vitamininin (0.5-2g/gün) üst solunum yolu enfeksiyonuna karşı koruyucu olduğu görülmüştür. Akut enfeksiyonda, iki Nobel kazanmış tek bilim adamı olan Prof. Dr. Linus Pauling’in reçetesi, semptomlar hafifleyinceye kadar C vitamini almaktır. Bu sırada şekerli bir gıda, antibiyotik (nonbakteriyel bir hastalıksa), vazokonstriktör burun damlası, antihistaminik ve dekonjestan alınması ise mevcut hastalığın şiddetini arttırır ve süresini uzatır.

    Eski yıllarda, yüksek doz C vitamini (10 g/gün) ile akut viral hepatit ve viral pnömoni gibi birçok viral hastalık başarıyla tedavi edilmiştir. 30’lu ve 40’lı yıllarda yüksek doz C vitamini kullanılarak başarılı poliomiyelit (çocuk felci) tedavileri yapılmıştır. Cathcart, yüksek doz C vitamini vererek HIV’li (AIDS) hastaların yaşam süresini en az 2 kat arttırmıştır. Yüksek doz C vitamini yardımcı T- hücrelerini etkilemektedir.

    Bu makalenin yazarı günde 1-2 gram kadar askorbik asit kullanılmasını önermektedir.”

Siz de yorumunuzu paylaşın: