VİTAMİN D’ NİN AŞI KARŞITLIĞI İLE AYNI SEPETE KONMASI YANLIŞTIR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

***

Prof. Dr. Canan Karatay’ ın yazısı:

VİTAMİN D, VİTAMİN DEĞİLDİR ÖNEMİL BİR STEROİD HORMONDUR. AŞI KARŞITLIĞI İLE AYNI SEPETE KONULMASI BİLİMSEL AÇIDAN SON DERECE YANLIŞTIR. Tamamen aldatmacadır,

D VİTAMİNİ ile ilgili, Amerikan Tıp Derneği Dergisi, JAMA’da ilginç bir çalışma yayınlanmıştır. Meltzer Do, ve arkadaşları, COVİD-19 infeksiyonu ortaya çıkmadan bir sene önce D VİTAMİNİNİ düzeylerini ölçtürmüş olan 489 kişiyi incelemeye alıp izlemişler. Kan D VİTAMİNİ düzeyi düşük olan kişilerde, kan D VİTAMİNİ düzeyleri normal olan kişilere oranla % 77 gibi yüksek oranda SARS-
CoV-2, COVİD-19 virüs grip infeksiyonuna rastladıklarını açıklamışlardır 1 .

Ayrıca D VİTAMİNİNİN, her tür solunum yolları virüs infeksiyonlarına karşı güçlü bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve hücresel bağışıklık sağladığı bir çok çalışma ile de gösterilmiştir 2 3 4 5 6 .

Ağustos 2020 tarihli bir çalışmada, yüksek ve tek doz 300.000 IU dozunda D VİTAMİNİNİ, SARS-CoV-2, COVİD-19 VİRÜSÜ grip infeksiyonundan korunmak amacıyla ve de SARS-CoV-2, COVİD-19 VİRÜSÜ grip infeksiyonunu tedavisinde kullanılılabilineceğini açıklanmıştır 7 .

Tek doz olarak 300.000 IU D VİTAMİNİN toksik etkisinin görülmediğini de bildirmişlerdir. D VİTAMİNİ ile birlikte, SARS-
CoV-2, COVİD-19 VİRÜSÜ grip infeksiyonuna karşı bağışıklığı güçlendiren antiviral etkisi bulunan, C VİTAMİNİN de kullanılması açıklanmıştır 8 .

Aynı çalışmada D VİTAMİNİNİN, hücre zarlarını güçlendirerek hücre zarlarında fiziksel olarak bariyer yani engel sağladığından dolayı, SARS-CoV-2, COVİD-19 virüsünün hücrelerin içine girmesini engellediği bildirilmiştir. Ayrıca, SARS-CoV-2, COVİD-19 virüsüne karşı antikorların yapımını kamçıladığı açıklanmıştır.

Aynı zamanda, D VİTAMİNİ SARS-CoV-2, COVİD-19 virüsünün neden olduğu inflamuvar sitokinlerin aşırı düzeyde çoğalmasını engelleyerek, ölümlere neden olan, SİTOKİN FIRTINASININ gelişmesini de önlediği bildirilmiştir.

Tekrar vurgulamak istiyorum ki, AŞI VE İLACI BİLİNMEYEN YENİ SARS-CoV-2, COVİD-19 virüs grip infeksiyonundan korunmanın ve tedavinin en ucuz, en kolay yöntemi başta D VİTAMİNİ ve C VİTAMİNİ olmak üzere, sağlıklı beslenme ile vücuda girerek, BAĞIŞIKLIK VE HÜCRE İMMÜNİTESİNİ GÜÇLENDİRECEK OLAN VİTAMİN VE MİNERALLERDİR 9 10 11 .

2018 yılında dünya, nüfusu ortalama olarak 7.594 milyar kadar olduğu tahmin edilmiştir. 7.594 milyar kişiden, 1 milyar kadarında, ileri derecede D VİTAMİNİ eksikliği olduğu saptanmıştır.

D VİTAMİNİ eksikliği ileri derecede düşük olan ülkeler arasında, ne yazık ki, güneş ülkesi olan ülkemiz TÜRKİYE de % 51 oranında düşük bir değerle yer almaktadır. Türkiye dışında ülkeler arasında, komşumuz İran’ın en yüksek oranla, %86 oranında ve Hindistan’ın % 61 oranında D VİTAMİNİ eksikliği bulunduğu bildirilmiştir 12 .

Türkiye dahil saydığımız bu ülkelerde, SARS-CoV-2, COVİD-19 virüs grip infeksiyonu geçiren ve hayatlarını kaybeden insanların
sayıları oldukça yüksektir.

D VİTAMİNİNİN önemli bir steroid hormonu olduğunu ve gerek akut gerek kronik infeksiyonlara karşı BAĞIŞIKLIĞI ve HÜCRESEL İMMÜNÜTEYİ güçlendirdiğini önceleri bir çok kez açıklamıştım. D VİTAMİNİNİN sıhhatli bir vücut için gerekli olduğunu daha önceki kitaplarımda bir çok bilimsel kanıtlarla bildirmiştim.

Burada özellikle, SARS-CoV-2, COVİD-19 virüsü grip salgını sırasında bilimsel olarak kanıtlanmış olan etkilerine değinmemiz gerekiyor.

D VİTAMİNİ yüksek olan kişilerde, bir çok infeksiyonun önlendiği gösterilmiştir.

D VİTAMİNİ başta SARS-CoV-2 olmak üzere, basit soğuk algınlığına neden olan yüzlerce rinovirüs infeksiyonlarını, İNFLUENZA A ve B infeksiyonlarını bir çok değişik mekanizma ile önlediği bildirilmiştir.

Bu bağlamda, D VİTAMİNİN hücresel düzeyde meydana getirdiği faydalı etkinlikleri sıralamak istiyorum.

1. D VİTAMİNİ HÜCRESEL İMMÜNİTEYİ güçlendirerek, ağız burun boğaz ve akciğerleri kaplayan epitel hücreleri ve mükoz hücrelerini güçlendirmektedir. Başta SARS-CoV-2, COVİD-19 virüsü olmak üzere, tüm virüslerin hücrelerin içine girmesini mekanik olarak engellemektedir. Yani hücre zarlarından içeri SARS-CoV-2, COVİD-19 virüsünün girmesi engellenmektedir.

2. Ayrıca, D VİTAMİNİ antimikrobiyal denilen mikropları öldüren önemli peptidlerin yani proteinlerin, yani ANTİKORLARIN yapımını artırarak viral infeksiyonların gelişmesini engellemektedir 13 . Antimikrobiyal dediğimiz mikropları öldüren peptidler arasında, cathelicidin (LL-37) 14 ve defensinler 15 16 denilen anti-inflamatuvar proteinler bulunmaktadır 17 18 19 .
D VİTAMİNİ işte organizmayı koruyan bu önemli peptid, yani antikorların çoğalmasını ve güçlenmesini sağlamaktadır.

3. D VİTAMİNİ HAYAT KURTARICIDIR: En ciddi ve en önemli hayat kurtarıcı etkisinin anti-inflamatuvar sitokinleri baskı altına almasından kaynaklanmaktadır. SARS-CoV-2, COVİD-19 grip infeksiyonu ile ÖLÜMLERİN TEMEL NEDENİ SİTOKİN FIRTINASIDIR. D VİTAMİNİ işte sitokin fırtınasını baskıladığı, SİTOKİNLERİ azalttığı için sitokin fırtınasına bağlı ölümleri azalttığı ve hastalık süresini kısalttığı gösterilmiştir 20 .

4. Özellikle SARS-CoV-2, grip infeksiyonunda, IL-6, dediğimiz interlökin-6 adlı inflamatuvar sitokinin aşırı olarak yükseldiği bir çok çalışmada gösterilmiştir. D VİTAMİNİNİN özellikle SPESİFİK olarak, IL-6 SİTOKİNİ azalttığı ve inhibe ettiği bildirilmiştir 21 . D VİTAMİNİNİN özellikle SPESİFİK olarak, IL-6 SİTOKİNİ azalttığı bilgisi son derece önemlidir.

5. Ayrıca 23 adet çalışmanın meta-analizi sonucunda, OBEZ kişilerde D VİTAMİNİ düşük olarak bulunmuştur. Obezlerde genel olarak kronik inflamasyon bulunduğunu daha önceki kitaplarda açıklamıştım. Obezlerin büyük çoğunluğunda D VİTAMİNİ çok düşük olarak
saptanmaktadır 22 23 . Obez kişilerde yağ dokusu fazladır. D VİTAMİNİ yağda eriyen bir vitamin olduğu için yağ hücreleri içine girer ve yerleşir. Sonuç olarak OBEZ kişilerin kanında D VİTAMİNİ düzeyleri oldukça düşük olarak bulunur. Bu nedenle D VİTAMİNİNİN organizmada aktif olarak etkisi görülmez. Sonuç olarak, obez kişilerin, başta SARS CoV-2, grip infeksiyonu olmak üzere viral pnömoni, yani virüs kaynaklı akciğer infeksiyonlarında ölüm oranları her zaman daha yüksek olmaktadır 24 .

6. Hava kirliliği de D VİTAMİNİ düşüklüğüne neden olan çevresel bir faktördür. Yoğun hava kirliliği bulunan şehirlerde ve ülkelerde yaşayan kişilerde bu nedenle D VİTAMİNİ oldukca düşük düzeylerde saptanmıştır 25 . Güneş ışığında bulunan ultra viole B –UVB- ışınları hava kirliliği nedeniyle emilmekte ve insanlara ulaşamadığından dolayı derilerimizde D VİTAMİNİ yapımı yeterli olmamaktadır.

7. D VİTAMİNİ düşüklüğüne neden olan faktörlerin başında, hava kirliliği ve obezite geldiğini açıklamıştık. Özellikle ABD’de, NEW YORK şehri gibi hava kirlili yüksek olan şehirlerde, kan D VİTAMİNİ değerleri ileri derece düşük düzeylerde bulunmuştur 26 27 . ABD’de NEW YORK şehrinde, SARS-CoV-2, grip infeksiyonu nedeniyle ölüm oranlarının yüksek olduğu bildirilmektedir. Ülkemizde de, hava kirliliği yüksek olan şehirlerimizde, SARS-CoV-2, COVİD-19 grip infeksiyonu nedeniyle ölüm oranlarının yüksek olduğunu Sayın Sağlık Bakanı her gün açıklamaktadır.

Kaynaklar:

1 Meltzer Do et al. JAMA Network Open 2020; 3 (9):e2019722.
2 Shi yy, et al. Mol Med Rep 2016; 13:1186-94.
3 Kong J, et al. Mol Endocrinol 2013;27: 2113-25.
4 Laird E, et al. Ir J Med 2020, Vol 113: no 5, P81.
5 Panagiotou G, et al. Clin Endocrinol 2020; doi.org/10:1111/cen.14276.
6 Sassi F, et al. Nutrients; 2018;10(11):1656.
7 Guoqiang L, et al. A Single Large Dose of Vitamin D Could be Used as a Means of Coronavirus
Disease 2019 Prevention and Treatment. Drug Des Devel Ther, 2020 Aug 21;14: 3429-3434.
8 Minkyung B, et al. Mini-Review on thr roles of Vitamin C, Vitamin D and Selenium in the Immune
System against COVID-19. Molecules 2020 Nov 16;25(22):5346.
9 Florina s, et al. Cytokine storm in aged people with CoV-2: possible role of vitamins as therapy or
preventive strategy. Aging Clin Exp Res. 2020 Oct;32(10):2115-2131.
10 Alexander J, et al. Early Nutritional Interventions with Zinc, Selenium and Vitamin D for Raising
Anti-Viral Resistance Against Progressive COVID-19. Nutrients. 2020 Aug 7;12(8):2358.
11 Xu Y, et al. The importance of vitamin d metabolism as a potential prophylactic, immunoregulatory
and neuroprotective treatment for COVID-19. J Transl Med. 2020 Aug 26;18(1):322.
12 Roth DE et al. Ann NY Acad Sci 2018; 1430:44-79.
13 V Georgieva V, et al. Association between Vitamin D, antimicrobial peptides and urinary tract
infections in infants and young children. Acta Paediatr.2019 Mar;108(3): 551-556.
14 Gedik A H, et al. Cathelicidin (LL-37) and human β2-defensin levels of chidren with post-infectious
bronchiolitis obliterans. Clin Respir J. 2017 Mar;11(2): 243-247. 
15 Pedro de S G, et al. Defensins in the oral cavity:distribution and biological role. J Oral Pathol Med.
2010 Jan;39(1): 1-9.
16 Ganz T. Defensins: antimicrobial peptides innate immunityi Nat Rev Immunoli 2003 Sep;3(9): 710-20.
17 Agier J et al.Cent Eurp J Immunol 2015,40:225-35.
18 Herr C et al. Expert Opin Biol Ther2007;7:1449-61.
19 Da Silva BR et al. Antimicrobial peptide control of pathogenic microorganisms of the oral cavity: a
review of the literatüre. Peptides. 2012;36:315-321.
20 Schwelfenberg GK. Mol Nutr Food Res 2011;55-:96-108.
21 Greiller CL Nutrients 2015; 7: 40-70.
22 Holick MF. Am j Clin Nutr 1995;61:638S-645S.
23 Parikh SJ et al.J Clin Endocrinal Metab 2004; 89 (3): 1196-98.
24 Pereira-santos M et al. Obesity Rev 2015;16:341-9.
25 Hoseninzadeh E et al. Food Chemical Toxicol 2018;113:241-54.

Yazı için 5 yorum yapılmış:

  1. Bedriye Şahin dedi ki:

    Muhteşem ikilisiniz canlarım. Karatay ve Küçükusta

  2. sedat kaptaner dedi ki:

    Tıp camiasının Spartaküsleri; kimse sizleri altedemiyecek…Her zaman yanınızdayız…

  3. Buğrahan dedi ki:

    Fatih Altaylı çok sallamıştı Canan Hocaya. O ye dedi diye bol sakatat yedim bu yüzden kalp damarlarım tıkandı diye onu suçlamıştı. Sende akıl yok mu da her denene uyuyorsun. Canan Hoca sigara alkol de içmeyin diyor, şeker bitkisel yağ da yemeyin diyor hamur işi unlu gıdalardan da kaçın diyor. Sen bunları yapma ete dadan. Ondan sonra suçu başkasına at. Al işte kendi kanalın da böyle kemik suyu kelle paça reklamı yapar sana çakar.

  4. Nusr-et dedi ki:

    Bu kemik sularından birkaç şişe de fatihe göndersinler.

  5. Ahmet Mithat CAN dedi ki:

    İÇİMİZDEKİ İRLANDALILAR

    Prof.Karatay, bıkıp usanmadan D vitamini konusunu gündemde tutuyor. Çünkü sağlığımız için çok önemli. Ana rahminden yaşam sonuna kadar görülen birçok sağlık sorununun temelinde D vitamini eksikliği olduğunu araştırmaların ortaya çıkardığını söyledi.

    D Vitamininin, toksik olduğunun henüz hiç bir çalışmada gösterilmediğini defalarca ifade etti.

    Karşı tez olarak; D vitamini düşüklüğünün hastalıklardaki enflamasyonun sonucu olabileceği, bir hastalığın sebebi değil, sonucu olduğunu ileri süren hekimler de oldu.

    D vitamini için ilgili ilgisiz herkes görüş bildirdi, ama bir tek Canan hoca konuşunca ya tepki gördü ya da görmezlikten gelindi. Uluslararası D vitamini konseyi üyesi olarak bütün dünyada D vitamini eksikliği, azlığı ve yetersizliğinin son derece yaygın olduğunu belirten sözleri hep şarlatanlık olarak görüldü.

    Peki neden söyledikleri bir türlü karşılık bulmuyor?
    Bu sorunun cevabı maalesef: Meslektaş duyarsızlığı!
    Öyle olmasaydı bu kadar net gerçeklere karşı bu denli ilgisiz kalınır mıydı…

    Kelle paça, Gargara, D vitamini, C vitamini konularında ayrı ayrı kaynak gösterimli, ayrıntılı yazılar, bilimsel açıklamalar yapsa da hiçbiri dikkate alınmadı. Deyim yerindeyse ağzıyla kuş tutsa yaranamadı.

    Meslektaşlarının “Prof. Karatay’ın ‘kaynak, yayın’ diye aktardıkları; bilimsellikten uzak, akademik olmayan bireysel kitaplardır.” şeklinde ithamlarına maruz kaldı.

    Sadece koronavirüs değil tüm virüsler ve kronik hastalıklar için de çare olabilecek bu önerilere hep kulak tıkandı.

    Bir Karatay antipatisi oluşmuş durumda tıp camiasında ve kimi kesimlerde.
    Edilmedik hakaret, alay, küçümseme kalmadı. Dışlandı, itibarsızlaştırıldı.
    Bilim karşıtı dendi, şöhret peşinde dendi, söyledikleri spekülasyon dendi.
    Bir üfürükçü, şifacı yaşlı teyze muamelesi yapılmadığı kaldı.

    Oysa tüm suçu; tamamen çıkarsız, karşılıksız olarak halk sağlığı için çabalamaktı.
    Bu gerçekleri açıklayan kişi, elin Nobel almış bir tıp insanı olsaydı yere göğe sığdırılmazdı.

    Türkiye ile İrlanda arasında “2000 Avrupa Şampiyonası” maçı öncesinde, ülkemizde bir kısım çevrelerce teknik direktör Mustafa Denizli’ye ve milli takıma yönelik sert eleştirilerde bulunulmuştu. Ama maçı Türkiye kazanmıştı.

    Maç sonrası Mustafa Denizli, şu tarihi sözleri sarfetmişti:
    ‘‘Sadece İrlanda milli takımını değil, içimizdeki İrlandalılar’ı da yendik.’’

    İşte Denizli’nin ağzından çıkan “İçimizdeki İrlandalılar” sözü, hayatın her alanında bireylerin ya da toplulukların “karşıtlıklarını ve eleştirilerini” tanımlamak için kullanılan bir söz haline gelmiştir.

    Prof.Karatay’ın ömrünü adadığı halk sağlığı ideali, içimizdeki İrlandalılar’a rağmen başarıya ulaşacaktır.

    Önce seni görmezden gelirler,
    Sonra alay ederler,
    Sonra seninle savaşırlar,
    Sonra sen kazanırsın. (Gandhi)

Siz de yorumunuzu paylaşın: