MARKETLER 5-10 YIL İÇİNDE LABORATUVAR ETLERİYLE DOLACAK

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Atalarımızın binlerce senedir afiyetle yedikleri “hakiki besinlerin” sistemli olarak karalanmasının insan sağlığı ile de dünyanın esenliği ile de uzaktan yakından bir alâkası yoktur.

Bütün mesele, insanları sağlıklı gıdalardan uzaklaştırarak endüstri ürünü “suni gıdaları” insanlara yedirmektir.

Sizlere tavsiyem, fabrika tavukları gibi önünüze konan yemleri yememeniz, gezen tavuklar gibi kendi yiyeceklerinizin peşinden gitmeniz ve onlara sahip çıkmanızdır.

Bu gidişata itiraz gelmezse yemek yerine bir tabak hap içeceğimiz günler hiç de uzak değildir.

Hap içerek sağlıklı beslendiklerini zanneden “tabiata saygılı akıllı zombilerin” sayısı her gün artıyor.

Lütfen ibret alın, siz de onlardan biri olmayın!

Kunstfleisch: In-vitro-Fleisch gilt als Alternative, doch was kann es  wirklich? - FOCUS Online

***

İndependent Türkçe’ nin haberi:

Avustralyalı bir gıda uzmanına göre önümüzdeki 10 yıl içinde süpermarket rafları laboratuvarda yetiştirilmiş etlerle dolacak.

Yeni Güney Galler Üniversitesi, Kimya Mühendisliği Fakültesi’nden Profesör Johannes le Coutre, “Önümüzdeki 5-10 yıl içinde bu ürünlerin süpermarket raflarına hakim olduğunu görmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.

Hedefimiz, maliyeti geleneksel etin altına düşürerek tüketicinin satın alabileceği hale getirmek. Ancak henüz o noktaya ulaşamadık.

Laboratuvarda yetiştirilen etler şu anda gerçek etlerden 30 kat daha maliyetli. Bu etler, canlı bir hayvandan biyopsiyle alınan hücrelerden yapılıyor. Hücreler daha sonra laboratuvar ortamında, gerçek etle aynı besin özelliklerine, görünüşe ve lezzete sahip bir malzemeye dönüştürülüyor.

Bu süreç, sağlık uzmanlarının besin içeriğini büyük ölçüde kontrol edebilmesini sağlıyor. Örneğin ticari tarımda hayvan etinde sıklıkla kullanılan antibiyotikleri engelliyor ve et yetiştiriciliğini daha sürdürülebilir hale getiriyor.

Prof. Le Coutre, sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 14’ünün hayvancılıktan kaynaklandığını ve endüstrinin, biyolojik çeşitlilik kaybının en önemli nedenleri arasında yer aldığını söylüyor. Ayrıca profesöre göre bazı ülkelerde tatlı su arzının yaklaşık yüzde 25’i hayvancılık için kullanılıyor.

“Hayvancılık endüstrisi ve bağlantılı gıda sistemleri, güvenilirlik ve sürdürülebilirlik dahil olmak üzere çeşitli sorunlarla karşılaşıyor” diyen Le Coutre, sözlerini şöyle sürdürüyor:

Üzerinde çalıştığımız şey yalnızca bilimsel ve ticari açıdan değil, etik açısından da heyecan verici. Çünkü gıdayla ilişkimizi değiştirecek.

Prof. Le Coutre’ye göre “hücresel tarım” diye adlandırılan yeni endüstri, sadece laboratuvarda yetiştirilen etle sınırlı değil. Zira bilim insanları bu teknolojiyi deniz ürünleri ve hatta süt ürünleri gibi diğer endüstrilerde de kullanmayı hedefliyor.

Öte yandan, Avustralyalı beslenme uzmanlarının üye olduğu en üst devlet organı Dietitians Australia’dan Alan Barclay’ye göre yapay etin daha besleyici olacağı iddiasını kanıtlamak “şu anda muhtemelen zor”.

Zira yapay etin içindeki besin maddelerinin insan vücudunda dolaşıma girip girmeyeceği ve aktif bir etki yapıp yapmayacağı hala belirsiz.

Bu nedenle Barclay, “Önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde süpermarketlerde büyük miktarda yapay et bulunacağını tahmin etmiyorum” diyor.

Kaynak: Avustralyalı profesörden çarpıcı açıklama: 5-10 yıl içinde marketler laboratuvar etleriyle dolacak | Independent Türkçe (indyturk.com)

Yazı için 3 yorum yapılmış:

  1. CANAN KARATAY dedi ki:

    Emperyalizm tabakta!
    Emperyalizm tencerede!
    Emperyalizm mutfakta!
    Emperyalizm aşılarda!
    Emperyalizm ilaçlarda!

  2. İlknur dedi ki:

    Yemezler hocam

  3. Emre Sağlam dedi ki:

    Sayın Canan Karatay hocam, Allah sizden ebeden razı olsun.Her zaman engin bilgilerinizden istifade ediyoruz ve sizi yeniden TV, medya ve kanallarda görmek istiyoruz.
    Size sormak istediğim bir husus var; D vitamini konusunda bizi çok aydınlattınız. D vitamini alırken K2 almak mecburiyetinde miyiz, düzenli devit alırken K2 almadığımız takdirde problem meydana getirir mi?

Siz de yorumunuzu paylaşın: