OTİZM-BAĞIRSAK HASTALIĞI-MMR AŞISI İLİŞKİSİ DOĞRU MU?
Uzun ve sağlıklı bir hayat sürmenin temel unsurlarından birinin “sağlıklı bağırsak bakterilerine” (mikrobiyota) sahip olmak olduğunu, obeziteden diyabet, kanser, kalp-damar, astım ve alerjilere kadar hemen her hastalıktan korunmada bu bakterilerin rolü olduğunu yeni yeni anlıyoruz.
İkinci beyin adı da verilen mikrobiyotanın akıl ve ruh sağlığı için de önemli olduğunu gösteren pek çok araştırma var (1).
Bu bakımdan Wakefield’ in ”otizm ve bağırsak hastalıkları arasında bağlantı” olduğu iddiasının “boş olmadığına” inanıyorum çünkü en azından bilimsel mantığı ve de bilimsel delilleri var.
Bakın neden?
BİR: Bağırsak-beyin ilişkisi son senelerde modern tıbbın üzerinde en çok araştırma yapılan mevzularından biridir ve beynimizi adeta bağırsaklarımızın idare ettiğini, mikrobiyotanın Alzheimer, MS gibi beyin hastalıklarının gidişatını değiştirebileceği gösteren deliller elde edilmeye başlanmıştır (2).
İKİ: Bağırsak paraziti yumurtalarının yenmesinin, antibiyotiklerin, ateş yükselmesinin otistik belirtileri düzelttiğini gösteren araştırmalar da otizm-bağırsak ilişkisini dolayı olarak doğruluyor (3, 4).
Kendi hastalarımın anne babalarından da başka bir sebeple mesela boğaz enfeksiyonu için antibiyotik verdiklerinde çocuklarının davranışlarında aşikâr düzelme olduğu ifadelerini de çok önemsiyorum.
ÜÇ: Otizmli çocuklarda mide-bağırsak şikâyetlerine çok sık rastlanır.
Otizmli çocukların bağırsak biyopsilerinde gen ekspresyon profillerinin, Crohn ve ülseratif kolit gibi enflamatuar bağırsak hastalıklarıyla önemli ölçüde örtüştüğü ama her birinin de kendine mahsus özellikleri bulunduğu gösterilmiştir (5).
Bu da Wakefield’ in “otistik enterokolit” tezini destekliyor; nitekim otistiklerde non-spesifik kolit, lenfoid hiperplazi ve fokal gastrit olduğunu bildiren pek çok yayın var (6).
Bir çalışmada da mide-bağırsak bozuklukları olan otizmli çocukların bağırsaklarında fazla miktarda Sutterella türü bakteriler tespit edilmiş, kontrol grubunda ise bunlara rastlanmamıştır (7).
MMR aşısı-otizm-bağırsak hastalığı ilişkisi doğru olabilir mi?
Otizm-bağırsak hastalığı ilişkisini doğrulayan pek çok araştırma var ancak MMR aşısının otizme sebep olabileceğine dair yeterli delillere rastlayamadım.
Zaten Wakefield de MMR aşısı otizm ilişkisini bildiriyor, esas olarak da aşının otizmin kesin sebebi olduğunu değil “kızamık aşısının tek yapılmasının doğru olacağını” vurguluyor.
Daily Mail’ de Wake Forest Üniversitesi’ nden Dr. Walker’ in otizm ve bağırsak hastalığı olan 275 çocuktan test edilen 82’ sinin 70’ inin bağırsaklarında aşıdaki türde kızamık virüsü -hastalık yapan değil- buldukları haberi var ama bunun bir araştırma olarak yayınına rastlayamadım (8).
Dr. Mercola’ nın Wakefield’ in sonuçlarının tekrarlandığını veya doğrulandığını iddia ettiği 28 çalışmanın (9), bu özellikleri taşımadığı, bunların otizm-bağırsak ilişkisine dair olduğu bildirilmiştir (10).
Bu çalışmalar yok sayılamaz
Bununla beraber, 125 otistik ve 92 normal çocuk üzerinde yapılan bir çalışmada otizmlilerin 75’ inde MMR aşısının kızamık komponentine (HA proteini) karşı anormal reaksiyon gösteren antikorlar pozitif iken otistik olmayan çocukların hepsinde de negatif bulundu (11).
Ayrıca, MMR antikoru pozitif olan otistik serumlarının yüzde 90’ dan fazlasında otizmle ilişkilendirilen MBP (myelin basic protein) antikorlarının da pozitif olması MMR aşısı ve otizm ilişkisinin delili olarak ileri sürüldü.
MMR aşısının kızamık komponentine karşı oluşan bu uygunsuz antikorların sinir liflerinin miyelin kılıflarını hedef alarak sinir gelişimini durdurdukları ve beynin gelişimini engelleyecekleri görüşü savunuldu.
Singh’ in bir başka çalışmasında da otistik çocuklarda normal çocuklara ve otistik olmayan ikizlerine nazaran kızamıkçık ve kabakulak değil “sadece kızamık antikorlarının” çok yüksek olduğu ve bunun 74 kd moleküler ağırlığındaki bir proteine karşı oluştuğu gösterildi (12).
Otistik çocukların yüzde 83’ ünde bu antijene karşı antikorlar pozitifken ikizlerinde veya normal çocuklarda negatif bulunması, otistiklerde vahşi tip kızamık enfeksiyonunun yokluğunda aşıdaki virüse veya virüs reaktivasyonuna karşı anormal immün cevabın bir işareti olarak değerlendirildi.
Aşılama azalınca otizm prevalansı da azalmaya başladı
Wakefield’ in araştırmasından sonra MMR aşısı yaptırma oranları İsveç, Norveç ve Birleşik Krallık’ ta yüzde 90’ ın altına düştü ama 2001’ den sonra yavaş yavaş artarak 2004’ den itibaren gene yüzde 90 üzerine çıktı.
Bu üç ülkede otizm spektrum hastalığı prevalansının 1998’ den itibaren önemli ölçüde düşmesi ve 2000’ den sonra tedricen artmasını çok dikkat çekici buluyorum (13).
Bu arada bir başka husus da insan fetal hücre serilerinde hazırlanan aşılarla otizm prevalansı arasında sebep-sonuç ilişkisi olabileceği iddiasıdır.
Bazı aşılara (Meruvax II ve Havrix) kabul edilemeyecek kadar fazla miktarda fetal DNA parçalarının bulaşmasıdır (13).
Mahkemeler aşı otizm yapar diyor
Tabii ki mahkeme kararları aşının otizme sebep olduğunu ispatlamaz ama İtalya ve USA’ da mahkemelerin MMR aşısının otizme yol açabileceğini kabul etmesi çok önemlidir (14, 15).
USA kanunlarına göre, aşıdan zarar gören bir kimsenin “üreticiye karşı dava açması mümkün olmadığını” da hatırlatmak isterim.
Üreticiler kendilerini koruyan bir kanun olmadığı takdirde aşı üretmeyecekleri şantajıyla 1986’ da aşı zararlarına karşı dava açılmasını önleyen bir kanunun çıkmasını sağladılar.
Bu kanun 2011’ de Yüksek Mahkeme tarafından da tasdik edildi.
Bu tarihten önce aşılardan zarar gören veya hayatını kaybedenler tarafından açılmış sayısız davalar vardı.
Gelelim neticeye
BİR: Wakefield’ in otizm-bağırsak tutulumu ilişkisinin doğruluğuna katılıyorum.
İKİ: Otizm-MMR aşısı ilişkisini ise mantıklı bulmakla beraber bunu ispatlayacak yeterli veri olmadığı kanaatindeyim.
ÜÇ: Bu çok tartışılan araştırmanın “düzmece” olduğu bana gerçekçi gelmiyor.
Araştırmanın yayından kaldırılmasının endüstriden gelen baskılar sonucu olduğuna inancım tamdır.
DÖRT: Kızamık aşısının ayrı bir aşı olarak yapılması bana da uygun geliyor.
BEŞ: Yazının resminde yer alan “Hey doktor, aşılar otizm yapmıyorsa aşı üreticileri neden uyarılar kısmında bunu muhtemel bir yan etki olarak sıralıyorlar?” sorusuna aşı endüstrisinden cevap bekliyorum.
Kaynaklar
1. http://ahmetrasimkucukusta.com/kategoriler/yazilar/tip-yazilari/bagirsak-mikrobiyotasi/
2. http://www.nature.com/neuro/journal/vaop/ncurrent/full/nn.4030.html
3. http://www.cbsnews.com/news/worms-hot-baths-secret-to-treating-autism/
5. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23520485
6. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/16685179
7. http://mbio.asm.org/content/3/1/e00261-11.full.pdf+html
8. http://www.dailymail.co.uk/news/article-388051/Scientists-fear-MMR-link-autism.html
9. http://articles.mercola.com/sites/articles/archive/2010/04/10/wakefield-interview.aspx
10. http://justthevax.blogspot.com.tr/2011/05/still-no-independent-confirmation-of.html
11. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/12145534
12. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/12849883
13. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/26103708
14. http://www.globalresearch.ca/u-s-media-blackout-italian-courts-rule-vaccines-cause-autism/5430940
15. http://www.whiteoutpress.com/timeless/courts-quietly-confirm-mmr-vaccine-causes-autism/
Doktorlar bile neyin ne olmadığına karar verememiş görünüyor. İyi de bu durumda vatandaş canından çok kıymet verdiği çocuklarının aşısında neye göre nasıl karar verecek ben anlayamadım. Anlayan beri gelsin.
Sayın Ahmet Rasim Bey, görüşlerinizi çok doyurucu, mantıklı ve kaynak da göstererek veriyorsunuz. Sizin tabirinizle aşı meftunlarına diyecek söz bırakmıyorsunuz. Uzmanı olmadığınız konularda bile bu kadar araştırıcı olmanız gerçekten tebrike değer ama bizim memlekette sizin gibilerin kıymet bilinmez üstelik bir de adama çamur da atarlar. Siz bizim için hakikaten çok değerlisiniz bunu bilin ve bizi aydınlatmaya devam edin. izde sizi eleştirecek kapasitede bir zmanın olabileceğine ihtimal vermyorum. Evet gerçek bu ve çok acı hepsi ezberci sistemin zvallı profesörleri.
Kafamızı allak bullak etse de önemli bir yazı, teşekkürler.
Merhabalar hocam,
İyiki varsınız iyiki! 4. Ay aşılarından sonra aşı yaptırmadım oğluma, 4. Ay aşılarından sonra oğlumun davranışaal tepkisel olarak durması beni şok etmişti. Ama etrafımdaki tüm doktorlar aşı yaptır suriyeliler var aşısız bu hastalıklar öldürücü veya çok tahrip edici diyorlar; kabakulak ve kızamık gibi. Öyle mi değil mi bilemiyorum ama KKK aşısından özellikle çok korkuyorum, yaptırmak istemiyorum araştırmalarımdan dolayı. Öte yandan yaptırmazsam hastalıklardan da korkuyorum. aşı dışında önerebileceğiniz ne var hocam? Kızamık aşısının 10 yıl sonra öldürme riski de varmış evlerden uzak 🙁 inanılmaz bir yük ne yapacağımızı bilemiyoruz bize ve bizim gibilere yol gösterir misiniz lütfen?
Sağolun var olun hocam her zaman var olacaksınız da