RAHİM AĞZI KANSERİ AŞISININ DA FOYASI ÇIKTI
Rahim ağzı kanserini önlediği iddiasıyla satılan “HPV aşısının” zenci kadınlarda etkili olmadığı ispatlandı.
Duke Üniversitesi, Tıp fakültesi tarafından gerçekleştirilen çalışmada tümünün de “smear testleri” anormal olan 280 Afrikalı Amerikan ve 292 beyaz olmak üzere toplam 572 kadında HPV’ nin alt tipleri araştırıldı.
Araştırmada özellikle kısa adı “CIN” olan ve rahim ağzı kanserinin öncü lezyonları olarak kabul edilen epitel içi neoplazilerdeki (cervical intraepitelial neoplasia) HPV alt tiplerine bakıldı.
Uzmanlar, CIN’ in erken dönemi olan CIN1 ve daha ileri dönemleri temsil eden CIN2 ve CIN 3’ deki farklılık olup olmadığı sorusuna cevap aradılar.
Beyaz kadınlarda erken dönem CIN’ de HPV’ nin 16, 18, 31 56, 39 ve 66 alt tiplerinin, Afrikalı Amerikan kadınlarda ise 33, 35, 58 ve 68 numaralı tiplerin sık görüldüğü tespit edildi.
İleri dönem CIN’ lerde ise beyaz kadınlarda 16, 18, 33, 39 ve 59; Afrikalı Amerikan kadınlarda ise 31, 35, 45, 56, 58, 66 ve 68 numaralı tiplere daha sık rastlandı.
Bu araştırma, Afrikalı Amerikan kadınlarda ve beyaz kadınlarda tamamen farklı HPV’ türlerinin etken olduğunu gösteriyor.
HPV aşısı da “fos” çıktı
Hâlen uygulanmakta olan aşıları 6, 11, 16 ve 18 numaralı HPV tiplere karşı koruma sağladığı dikkate alındığında, aşının Afrikalı Amerikalı kadınlarda hiçbir koruyuculuğunun olmadığı “kabak gibi” ortaya çıkıyor.
Tıpkı grip aşısı gibi tamamen “ticari” olan HPV aşısının koruyucu olmasının mümkün olmadığının elbet bir gün anlaşılacağını bilen aşı üreticileri uzun zamandan beri HPV’ nin 9 alt tipine (6, 11, 16, 18, 31, 33, 45, 52, 58) karşı koruma sağlayan aşı ile ilgili faz 3 çalışmalarını sürdürüyorlar.
Bu araştırma, rahim ağzı kanseriyle ilişkilendirilen HPV tiplerinin farklı etnik kökenli kadınlarda ve dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan kadınlarda “farklı” olacağını gösteriyor.
Halen uygulanan Cervarix’ de HPV’ nin 16 ve 18 numaralı, Gardasil’ de ise diğerinde 6, 11, 16 ve 18 numaralı alt tiplerinin “yüzde 100 etkili olduğunu farz etsek bile” bu aşıların zenci kadınlarda ve muhtemelen de dünyanın birçok ülkesindeki kadınlarda “hiçbir işe yaramayacağı” anlaşılıyor.
HPV aşısı neden tam bir ticari aşı?
HPV aşısının tıpkı grip aşısı gibi tamamen “ticari bir aşı” olduğunu anlatan onlarca yazı yazdım.
BİR: HPV aşısının rahim ağzı kanserlerini önleyebildiğinin belirlenebilmesi için birkaç on yıl geçmesi gerekiyor; oysa bu aşılar henüz 7 seneden beri piyasada.
Buna göre HPV aşılarının da kanseri önlediğini söylemek mümkün değil; kanser öncesi lezyonları (CIN) önlemek kanserin önlendiği manasına gelmez.
İKİ: Kanser öncesi lezyonların büyük çoğunluğu (CIN lezyonlarının yüzde 90’ ı) vücut tarafından ortadan kaldırılıyor.
Kalanların da sadece yüzde 1’ i 10 senede kansere dönüşebiliyor.
Zaten, bu aşılar USA’ da rahim ağzı kanserine değil enfeksiyona karşı korudukları için ruhsat almıştır.
İKİ: Halen uygulanan Cervarix ve Gardasil sayesinde gelişen antikor cevabının kanseri önleyeceğini iddia etmenin “gülünçlüğü” bir tarafa antikorların 7 seneden sonra azalıp azalmadığı da bilinmiyor.
ÜÇ: Rahim ağzı kanseri riskini artıran sigara, AİDS, klamidya enfeksiyonu, doğum kontrol hapları ve dietilstilbesterol kullanılması, çok çocuk doğurmak, çok eşlilik gibi başka faktörler de var ve kanser öncesi lezyonların (CIN) çoğu vücut tarafından ortadan kaldırılır.
Burada esas mühim olan kadının bağışıklık sistemin sağlıklı olup olmadığıdır.
DÖRT: HPV’ lerin 100’ den fazla alt tipi var ve rahim ağzı kanseri bu virüslerin 16, 18, 31, 33, 35, 39, 45, 51, 52, 56, 58, 59, 66, 68 ve 73 numaralı tipleri ile ilişkilendiriliyor.
Bunların sadece ikisine karşı koruma sağlayan bir aşının diğer 13 tipe karşı etkisiz olduğu apaçık ortadadır.
BEŞ: HPV aşısısın vücudun diğer virüslere karşı tabii bağışıklığını azaltıp azaltmayacağı; HPV aşısı ile tip 16 ve 18’ e karşı korunma sağlanırken, kanser yapabilen diğer HPV’ lerin kanser yapıcı etkilerinin artıp artmayacağı; HPV aşısının karsinojenik ve genotoksik (genler üzerine zararlılık) etkilerinin olup olmadığı da belli değildir.
ALTI: HPV aşılarının anafilaksi, şuur kaybı, sara nöbetleri, felç, düşük ve erken doğumlar gibi pek çok yan etkisi yanında en korkutucu olan ise 11 kızın aşı yapıldıktan 2 hafta sonra çeşitli sebeplerle ölmeleri. vurgulamak isterim.
YEDİ: Rahim ağzı kanserleri düzenli olarak smear testi yapılan kadınlarda çok erken kanser öncesi dönemde yakalanır ve çok küçük bir cerrahi girişim ile de tamamen ortadan kaldırılabilir.
Aşı yapılan kadınların da smear testi ile takipleri tavsiye edilmesi de bu aşıların “hikâyeden teyyare” olduğunun bir başka delilidir.
Gelelim neticeye
BİR: Birkaç ay önce USA’ daki kızların ancak yüzde 20 kadarına HPV aşısı yapılmışken ve aileler HPV aşısından kaçarken, Ruanda’ lı genç kızların yüzde 95’ ine üç doz HPV aşısı yaptırıldığını yazmıştım.
Bu araştırmaya göre Afrikalı kızlara boşuna aşı yapılmış oluyor.
İKİ: Ülkemizde bir dozu 250 liradan satışa çıkan HPV aşıları elde kaldığı için fiyatı yarı yarıya düşürülmüştü ama gene de beklenen talep gelmedi.
Üreticiler bu sefer aşıyı çok ucuz bir fiyata Sağlık Bakanlığına “kakalamaya” kalktılarsa da anlaşılan o ki bunu beceremediler.
Bu işte yazılarımın katkısı olduysa mutlu olurum.
ÜÇ: Time dergisinin Kanada’ da, 2008’ de çeşitli numaralarla dünyanın en çok satan aşısı unvanını kazanan HPV aşısını pazarlayan kişiyi “yılın pazarlamacısı” seçtiğini de bir kere daha hatırlatalım.
KAYNAKLAR
http://www.medpagetoday.com/MeetingCoverage/AACR-FCPR/42520
Amerikalıların işi gücü yok da Ruandalı kızları rahim kanserinden koruyacak aşı yapacaklar. Bunlar mutlaka bu zavallı fakir ülkenin kızları üzerinde deneme yapıyorlardır.