HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
UDİ PATCH ADAMS
Önce gelin bana Elif adıyla sizdenhicbirseyogrenmedim@yahoo.com adresinden yazılan mektubu okuyalım:
“İnanamıyorum gerçekten! Göğüs hastalıkları stajımı sizinle yaptım. Ve tek yaptığım sizin udunuzu çalarak gazetecilere Yerli Patch Adams pozları verdiğiniz zamanlarda neden tek tercih tıp fakültesi yazdığımı düşünmekti… Hem de Cerrahpaşa gibi Göğüs Hastalıkları’nın duayenlerinin olduğu bir hastanede… Sizin ‘uzmanlığı kazanamamış’ diye değerlendireceğiniz- ancak 5. sınıfta iken ilaç firmasına girmeye karar vermiş hekimlerden biriyim. İşimi çok iyi yaptığım için, hastalara sadece hekimlik yaparak değil, farklı alanlarda da sağlık verebildiğimiz için tem mümessil arkadaşlarımla hem de onlara verdiğimiz medikal eğitimlerle gurur duyuyorum. Kendisinin satılık olduğunu düşünen hekimler için ise, sadece çok üzgünüm diyebiliyorum!!”
Bu da benim cevabım:
Sevgili Elif,
Esasında mektubunu cevaplamaya hiç niyetim yoktu ama bir propagandistin bu durumu “verilecek bir cevabım olmadığı” şeklinde yorumlaması üzerine sana bu satırları yazmaya karar verdim.
Senin kim olduğunu tabii ki hatırlamıyorum; adın gerçekten Elif mi değil mi ondan da emin değilim. Madem yorum yazıyorsun adını, soyadını, nerede çalıştığını yazsaydın, ben de yazını okuyanlar da kim olduğunu bilseler ne kadar iyi olurdu.
Patch Adams pozları verdiğimi söylediğine göre (Milliyet gazetesinde çıkan udi Patch Adams başlıklı bir haberi hatırlıyorum) her halde en az 10 sene önceki staj grubumdan olmalısın.
Yazdıkların doğru; stajın son günü öğrencilerle beraber hem yer içer (kızlar kek, kurabiye, pasta yapar; erkekler de içecekleri alırlardı veya annelerine bir şeyler yaptırırlardı) hem de onlara ud çalardım ve beraber şarkı söyler, eğlenirdik. Bir Hocanın öğrencileri ile böyle yakın olması, veda partileri yapmaları, beraber şarkılar söylemeleri çok hoş şeyler bence. O günlerin resimlerine baktıkça duygulanıyorum.
Bugün “staj grubunda oldukları Hocayı sadece imtihanda gören ve hatta hiç görmeyen!” öğrencilerin olduğu Cerrahpaşa’ da talebeleri ile bu tür ilişkisi olan kaç Hoca var bilmiyorum.
Şunu da belirtmek isterim ki okuyucuların senin anlatım tarzından sanki tüm staj boyu sadece ud çalıp gazetecilere poz veriyormuşum gibi bir intiba edinmeleri de pek âlâ mümkün ama durum tabii ki böyle değil. Patch Adams pozlarımı hatırladığına göre öğrencilerime ne kadar düşkün olduğumu, onlarla ne kadar çok ilgilendiğimi de çok iyi hatırlaman lazım.
İstersen seninle beraber staj yapan arkadaşlarını bir ara ve “Çok iyi hatırlayamıyorum, Ahmet Hoca nasıl biriydi?” diye bir sor. Bakalım ne cevaplar alacaksın?
O senelerde stajyerler en çok sevdikleri, en çok beğendikleri, en iyi ders anlatan, kendileriyle en çok ilgilenen Hocaları belirlemek için anketler yaparlardı. Öğünmek gibi olmasın ama ben bu anketlerde hep ilk sıralarda yer alırdım. Bu, bazılarının hoşuna gitmemiş olmalı ki bu anketler bir süre sonra engellendi ve yapılmaz oldu.
Cerrahpaşa’ nın diploma törenleri de gözümün önüne geldi bu satırları yazarken. En çok alkış alan Hocalardan biri olduğumu herkes bilir; senin de mutlaka hatırlaman lâzım.
Birçok öğrencimin evine, düğününe, yaş günü partilerine çağırılmam da orada geçen güzel saatlerimiz de hayatımın unutamayacağım mutlu anlarından.
Üç sene önce emekli olmuş olmama rağmen geçen seneki diploma törenine özel olarak davet edilmiş olmak da beni çok gururlandırdı. İngilizce Tıp dönem birincisinin konuşmasında ismimi anarak tıp eğitimi konusundaki görüşlerimi dile getirmesi ile de mutluluğum doruğa çıktı.
Gelelim neticeye
BİR: Tek tercih tıp fakültesi yazmakla çok büyük bir yanlış yaptığın düşüncene katılmıyorum. Anladığıma göre sen tıp fakültesi diploması almışsın ama doktorluk yapmadan, TUS ızdırabı çekmeden ilaç firmasına girmişsin ve kendi adına çok da iyi etmişsin. Doktorluk herkese göre değildir, ilaç firmasında çalışmaya benzemez, fedakârlık ister.
İKİ: İşini çok iyi yaptığına ve bundan çok mutlu olduğuna memnun oldum elbette ama hiç doktorluk yapmadan, hasta ile baş başa kalmadan, onların dertlerine ortak olmadan, nöbet tutmadan, uykusuz kalmadan ilaç endüstrisine katılmışsan kusura bakma sen benim gözümde doktor olamazsın. Zaten sen de bu unvanını kullanmıyorsun ve çok da doğru yapıyorsun.
ÜÇ: Öğrencileri tarafından sevilmek ve takdir edilmek benim için çok büyük mutluluktu. Bunun keyfini bugüne kadar başka çok az şeyde bulabildiğimi açıkça söylemek isterim.
Bana geçmiş güzel günleri hatırlattığın için sana gene de pek çok teşekkürler sevgili Elif.
Udi Patch Adams
Kıymetli hocam,elinize sağlık.Çok güzel cevap vermişsiniz.Sizi yakından tanıyan,değerinizi bilen birisi olarak,yorumlarınızı çok yerinde buldum.Sevgilerimle…
Eskiden çok söylenen hatta “beylik” denebilecek bir söz vardı: “Tıbbiyeden herşey çıkar, arada bir de doktor çıkar”
Bu bir işe yaramaz tiplere cevap vermeye gerek yok. Adını yazmaya cesareti yok korkak, tıp fakültesini bitirecek kapasitesi de yokmuş. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.