ŞEKER EN TATLI ZEHİRDİR VE EN CİDDİ BAĞIMLILIK NEDENİDİR!

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Prof. Dr. Canan Karatay‘ ın yazısı:

YENİDOĞANIN İNSÜLİN DİRENCİ

Obez olan ve aşırı karbonhidrat ve şeker, tatlılarla beslenen annelerin fetuslarında ana rahminde insülin direnci meydana gelmektedir [1]. İnsülin direnci ( şeker hastalığı, bir insülin direnci hastalığıdır!) gelişmiş olan bebekler, doğdukları anda, anne kanındaki yüksek kan şekerini artık alamadıklarından dolayı, ‘hiperinsulinemik hipoglisemiye’ girmektedirler [2]  [3].

Yeni doğanın normal kan şekeri düzeyi, > 45 mg/dl olmalıdır. Yeni doğanın kan şekeri düzeyi, < 45 mg/dl’den düşük bulunacak olursa, bebeğe, 200 mg/kg (2ml/kg) glikoz solüsyonu bolus olarak verilir ve daha sonra 6-8 mg/kg/dak olacak şekilde, IV infüzyon başlanır [4]. Bu arada 30-60 dakikada bir kan şekerinin normal düzeylere gelip gelmediği kontrolü yapılır.

Ana rahmindeki 24-26 haftalık, 600-650 gr kadar olan bir fetusa, ki annenin yüksek kan şekeri olduğu gibi plasentadan geçerek fetusun dolaşıma anında girmektedir, nasıl 50-75-100 gr glikoz eritilmiş sıvı verebiliyoruz ki?

Gebelere içirilen, ve tıp dilinde hipertonik olarak adlandırılan şekerli bir bardak su, hem annenin, hem fetusun kan dolaşmına geçerek, anne ve özellikle gelişmekte olan fetusun tüm vücut hücrelerinde, su kaybına neden olarak hücrelere zarar verir mi vermez mi, ben merak ediyorum doğrusu?

Üstelik şeker yükleme testi yapılabilmesi için, anne 7-8 saat aç ve susuz kalmak zorundadır.

1. Bir bardak suda (200 ml), oda koşullarında 50 g şeker eritilirse, yoğunluk 1.25 g/ml (= 1.25 g/cm3)’tür. Çözeltideki su oranı % 80 ve şeker oranı ise % 20 ‘dir.

2. Bir bardak suda (200 ml), oda koşullarında 75 g şeker eritilirse, yoğunluk 1.375 g/ml (= 1.375 g/cm3)’tür. Çözeltideki su oranı % 73 ve şeker oranı ise % 27 ‘dir.

3. Bir bardak suda (200 ml), normal basınçta ve yaklaşık 20 derece C’de 100 g şeker eritilirse, yoğunluk ve oran hesabını yaptık. Buna göre çözeltideki su oranı % 67 ve şeker oranı ise % 33 ‘tür.

Yetişkinlere dahi, şekerli serum takıldığına, (acil hipoglisemi koması tedavisi dışında, ya da beyin ödemini çözme tedavisi dışında) IV olarak % 5’lik dextrose solüsyonu vermekteyiz.

İnsan vücudu normal şartlarda fizyolojik oranda çözeltileri olan serumlar takılmak zorunluğu şarttır!

Ana rahmindeki 600 gram ağırlıkta ve 30 santim boyunda olan bir fetusun kan dolaşımına, yukarıda belirtiğim yüksek orandaki şeker çözeltilerinin tamamındaki şeker oranı % 5’in kat kat üstündedir.

Yüksek oranlardaki şekerli sular fetusun sağlıklı gelişmesine engel olmakta ve sağlıklı nefes almasına ve plasentanın hasar görmesine neden olmaktadır .

Bu nedenlerle, daha kolay yöntemler varken, gestasyonel diabet tanısı koymak amacıyla gebelerde rutin olarak uygulanmakta olan, annelerin ve fetuslarının bayılmasına neden olan şeker yüklemesi yapılmamalıdır [5].

Gebelikte doğal olarak zaten, insülin hormonu yükselir. İnsülin hormonu anabolizan bir hormondur. Yani ananın rahminin büyümesini, plasentanın büyümesi, fetusun büyümesi ve sağlıklı gelişmesi için en gerekli olan bir hormondur. Plasentadan salgılanmakta olan gebelik hormonları insülin direncini de başlatan hormonlardır. Bu nedenle gebeliğin başından beri en kolay yöntem gebelik şekerinin aşıırı yükselmemesini sağlamaktır. Sağlıklı düşük glisemik indeksli karbonhidratlarla, sağlıklı yağlar ve proteinlerle beslenerek, gebelik şekeri oluşmasının önüne geçilebilmektedir.

UZUN LAFIN KISASI : ANNE ADAYLARI KİLOLU OLMAYACAKLAR, GEBELER DİKKAT EDECEKLER VE DE AŞIRI KİLO ALMAYACAKLAR. AÇIK HAVADA BOL BOL YÜRÜYÜŞ YAPACAKLAR!

SON SÖZ:

ŞEKER EN TATLI ZEHİRDİR! ÇOCUĞUMA ŞEKER VERME, BEBEĞİME ŞEKER YÜKLEME!

Yetmiş altı (76) hastalığa neden olduğunu saygın İngiliz Tıp Dergisi de (British Medical Journal) yeni yayınladı! Sabah gazetesi de haber yaptı.

Bizim büyük profesörlerimiz, bir tek bilimsel kaynak dahi göstermeden, rahatlıkla, gebelerde ‘şeker yüklemesinin’ bebeğe zarar vermediğini açıklamaya devam etsinler bakalım… 24 haftaya kadar bekleyip, Gebeleri korkutarak aç bilaç olarak, onlara sıvı şekeri yüklemeye devam etsinler bakalım… Hekimler olarak, erken teşhis önemlidir diye mangalda kül bırakmıyoruz ya, o halde neden 24 hafta bekliyoruz?

Nedenini açıklayalım: KILAVUZLAR! Yani kargalar!

Tüm bilim insanlarının, sağlıklcıların ve de Sağlık Bakanlığın sorgulaması gerekmez mi? Çocuk ve gençlerimizde TİP 1 şeker hastalığı neden bu kadar arttı ve de giderek artıyor diye?

Yakında, bir İngiliz ya da ABD dergisinde yayınlanınca 3 sütüna manşet önemli bir haber yaparlar gazeteler!

Gerisi lafü güzaftır!

Kaynaklar:

[1] Catalano PM: et al. Fetuses of Obese Mothers Develop Insulin Resistance in Utero. Diabetes Care, 2009 Jun;32((6): 1076-1080.doi:10.2337/dc08-2077.

[2] Stanley CA. Hyperinsulinism in infants and children. Pediatr Endocrinol 44:363-373,1997.

[3] Wolsdorf J. Hypoglycemia in infants and chidren: A pathophysiologic approach to diagnosisi. Pediatr Med 8-14,1998.

[4] Cowett RM: et al. Neonatal glucose metabolism: Differential diagnosisi, evaluation, and treatment of hypoglycemia. Neonatal Network 2002:9-19.

[5] Karatay CE. Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti. Hayykitap. 2015.  ISBN: 978-605-9841-06-1Dr. Canan Karatay

 

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. uz dr seyfullah kılıç dedi ki:

    Değerli hocam “Dünya yuvarlak” diye yırtınıyor ancak engisizyon elemanları nın kamuoyu gücü ve sayısı daha fazla. Siz projektör de tutsanız onu algılamayı sağlayacak bir göz, beyin yoksa, şartlanma, inançlar buna engelse işiniz çok zor. Allah kolaylık versin!

Siz de yorumunuzu paylaşın: