HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
KANSER AŞISI İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR HENÜZ TAMAMLANMIŞ DEĞİL
Kanserde “umut ticareti” bitmez.
Kimi çıkar “otu, çöpü, sapı samanı“, kimi çıkar bir “ilacı, aşıyı” mucize diye sunar, milyarları götürür.
Küba’ nın kanser aşısı da hayatı tam 2 ay uzatmaktadır ki bu istatistiki olarak acayip anlamlıdır.
Ne var ki bu iki ay uzayan ömür gerçekten kaliteli bir ömür müdür yoksa acıların, ıstırapların iki ay uzaması mıdır üzerinde hiç durulmaz.
Siz otu çöpü, ilacı aşıyı boş verin.
Kanser olmamak mümkündür, kanser önlenebilecek olan bir hastalıktır.
Sigara alkol içmeyin, adam gibi beslenin, hareketli olun, geceleri 7-8 saat uyuyun, stresten kaçının ve inançlı olun.
Neticede ölüm Allah’ ın emridir ve her canlıda bunu tadacaktır.
Kübalılar’a gelince, adamlar çok akıllı bence, çünkü hem purodan hem aşıdan kazanıyorlar.
Aşılarının adı “racotumumab” yani “sen puronu iç bende aşısı var ahbab” demek!
***
Küba’da bir süredir çalışmaları devam eden kanser aşısıyla ilgili sonuçların umut verdiğini söyleyen TTOD Başkanı Prof. Özet, ancak araştırmanın klinik çalışmalarının henüz tamamlanmadığını vurguladı, “Bu sebeple henüz onaylanmamış bir moleküle ilişkin ‘mucize’ gibi ifadelerin kullanıldığı haberler, hasta ve hasta yakınlarına zarar vermektedir” dedi.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özet, “kanser aşısı” ile ilgili ilk sonuçların umut verici olduğunu, ancak araştırmanın klinik çalışmalarının henüz tamamlanmadığını belirterek, hasta ve hasta yakınlarının bilimsel tedavi metodlarından uzaklaşmaması gerektiğini bildirdi.
Özet, medyada yer alan kanser aşısıyla ilgili haberlere ilişkin, Dernek Yönetim Kurulu adına yazılı açıklama yaptı.
Sağlığın korunmasında çok önemli yer tutan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine yönelik bilimsel çalışmalar yapıldığını ifade eden Özet, farklı kanser tiplerinin bağışıklık sistemi güçlendirerek tedavi edilmesine yönelik çalışmaların da uzun yıllardır devam ettiğini aktardı.
AKCİĞER KANSERİNE KARŞI OLUMLU SONUÇLAR ELDE EDİLDİ
Özet, bu konuda Küba’da geliştirilen bir aşının ön çalışmalarında akciğer kanserine karşı olumlu sonuçlar elde edildiğini bildirdi.
“Racotumumab adlı aşının, bağışıklık sistemini uyararak NeuGcGM içeren kanser hücrelerini tanıyıp yok eden antikorlar oluşmasını sağladığı gösterilmiştir ve NeuGcGMʹnin normal hücrelerde bulunmadığı bilinmektedir.” ifadesine yer veren Özet, şunları kaydetti:
“Ön çalışma sonuçlarına göre aşı, ileri evre akciğer kanserinde kısmi iyileşme sağlamamakla birlikte, ömrü ortalama 2 ay uzatmaktadır. Bu yarar sadece kemoterapiden yarar gören hastalarda görülmüştür. Yani hastalarda aşının faydalı olması için kemoterapi sonrasında hastalığın gerilemesi veya en azından aynı kalması gerekmektedir.
Az sayıda hastayla yapılan çalışmalarda görülen küçük ama olumlu sonuçlar nedeniyle aşıyla ilgili daha ileri çalışmalar yapılmaktadır. İlk sonuçları umut verse de söz konusu araştırmanın henüz klinik çalışmaları tamamlanmamıştır. Bu sebeple henüz onaylanmamış bir moleküle ilişkin ‘mucize’ gibi ifadelerin kullanıldığı haberler, hasta ve hasta yakınlarına zarar vermektedir.”
“HABERLER KONUSUNDA DİKKATLİ OLUNMALI”
Özet, kanser tedavisinin kişiye özel olduğunu ve her hastanın değişen koşullarına göre planlandığını vurguladı. Hasta ve hasta yakınlarının kanıta dayalı bilimsel tedavilerden uzaklaşmaması gerektiğinin altını çizen Özet, bu tür haberlere konusunda dikkatli olunması gerektiği değerlendirmesinde bulundu.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği olarak kanser tedavisinde alınan her olumlu sonucu merak ve heyecan ile takip ettiklerini belirten Özet, tedavide faydalı olduğu kanıtlanan her yeni ilaç ve yöntemi hızla kullanıma almaya gayret ettiklerini; kanser ile ilgili her türlü gelişme ve yenilik hakkında doğru ve bilimsel bilginin, derneğin “https://www.kanser.org” adresinden öğrenilebileceğini kaydetti.
AŞI MI, İMMÜNOLOJİK TEDAVİ Mİ?
Ahmet Rasim hoca yine doğru düşünüyor (1)!
Adam gibi yaşamak ve önlemek daha makul.
Bana kalırsa buradaki ‘Aşı’ kelimesi insanları heyecanlandırmak için tercih ediliyor gibi.
Onkoloji ilgi alanım olmadığı fakat aşı kelimesi geçdiği şöyle bir göz attım. Tahmin ettiğim gibi aslında bir immünolojik tedaviden bahsediliyor (2, 3).
Üstelik şimdilik sadece normal hücrelerde de bulunan bir yüzey molekülü olan EGF taşıyan kanser türlerine etkili. Bu durum bizim çocukluk çağı aşıları ve çalışma prensibleri ile ilgili değil.
1960’ları yaşayan bir ülke olan Küba’da bu moleküler tedavilerin üretilebilmesi herhalde Rockefeller tıbbı sayesinde olsa gerek!..
Yeri gelmişken onkolojinin immünolojiye ihtiyacının gittikçe artacağını da hatırlatmalıyım.
(1) http://ahmetrasimkucukusta.com/2016/09/18/hakkimda/kanser-asisi-ile-ilgili-calismalar-henuz-tamamlanmis-degil/
(2) http://www.cancerresearchuk.org/about-cancer/cancers-in-general/cancer-questions/can-you-tell-me-about-the-cimavax-lung-cancer-vaccine
(3) http://www.cancerresearchuk.org/about-cancer/cancers-in-general/treatment/biological/types/cancer-vaccines