Dünyada sağlık sektöründe doktor, hastane ve imkânları açısından son yirmi yılda ülkemizin çok önemli bir noktaya geldiğini görüyoruz…
Hastane köşelerinde tedavi olmayı bekleyenleri, ilaç almak için maddi sıkıntı çekenleri, günlerce olmayan ilaçları arayanları, ameliyat için aylarca bekleyenleri, ‘bıçak parası’ diye gelenekselleştirilen ücreti ödeyebilmek için tarlasını, ineğini, evini satanları, yurtdışına tedavi olmak için gidenleri dün gibi hatırlıyoruz…
Ambulans rezaletlerinin yaşandığı günleri de…
Yıllarca şahitlik ettik ve yaşadık…
*
O günden bugüne özel hastaneler, devlet hastaneleri olağanüstü bir yere geldi…
Tıp fakültelerinin sayısının artışıyla artık her ilimizde çok sayıda özel hastaneler ve şehir hastaneleri var…
Ve klinikler ve sağlık merkezleri…
Diş, göz, saç ekimi, kalp, organ nakli, doğum gibi daha birçok branşta Avrupa ve Ortadoğu’dan insanların gelip ülkemizde tedavi olduğunu da görüyoruz…
Hem kaliteli hem de bütçelerine uygun…
Çünkü ABD ve Avrupa ülkelerinde sağlık sektörü oldukça pahalı.
Ortadoğu ülkelerinin birçoğu ise bu imkânlardan yoksun…
*
Tüm bu gelişmelere rağmen hangi hastaneye baksak dolu…
Hastalıklar her geçen gün çeşitleniyor…
Ve her ev adeta bir ecza deposu gibi.
Gerçekten herkes hasta mı? Yoksa hastalık hastası mıyız?
Bilmiyoruz…
*
Sağlıkta bu gelişmeler yaşanırken başka sektörler ise insanların sağlığıyla oynamaya devam ediyor…
Tarım ve Orman Bakanlığı bu hafta taklit, tağşiş veya ilaç etken maddesi tespit edilen toplam 229 firmaya ait 386 parti ürünü kamuoyuyla paylaştı.
Gıda, tarım, hayvancılık sektöründeki hileli ürünleriyle halkın sağlığıyla oynayan firmalar deşifre ediliyor ama ne tür cezalar verildiğini ise bilmiyoruz…
Tarım ve Orman Bakanlığı gıda üreticilerini denetliyor ve sağlığa zararlı, hileli yiyecekleri halka yediren firmaların listesini yayınlıyor ama kimsenin dava açmıyor oluşu da bize tuhaf geliyor…
Kimler ne kadar bu listedeki firmaları takip ediyor bunu bilmiyoruz ama yayınlanan listeye baktıkça üzülüyoruz…
İnsanların sağlığı üzerinden para kazanma alışkanlığı ve sorumsuzluğuna ağır cezalar getirilmesi gerekir diye düşünüyoruz.
Ve ülkenin hemen her ilinde yüzlerce firma bu hileli yola başvuruyor…
*
Üretim sektöründe bu insafsızlıklar yaşanıyor ama sağlık ve ilaç sektörü de bu durumu kötüye kullanıyor…
Yıllar önce Amerika’da ‘halkın doktoru’ unvanıyla tanınan Illinois Üniversitesi Tıp Fakültesi profesörü ve Chicago Michael Reese Hastanesi’nin de başhekimi olan dünyaca ünlü doktor Dr. Robert Mendelsohn’un ‘Aykırı Bir Doktorun İtirafları’ adlı kitabını okumuştum…
Ve dünyada sağlık sektörünün altında yatan tüm skandalları yazmıştı…
Neler mi yazmıştı?
Tıp fabrikaları gibi çalışan sektörün bilinmeyenlerini yazdığında ABD ve dünyada gündem olmuştu…
Detayları pazartesi günkü yazımızda…
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/mehmet-soysal/tip-fabrikalari-41422639
Dünyada sağlık sektöründe doktor, hastane ve imkânları açısından son yirmi yılda ülkemizin çok önemli bir noktaya geldiğini görüyoruz…
Hastane köşelerinde tedavi olmayı bekleyenleri, ilaç almak için maddi sıkıntı çekenleri, günlerce olmayan ilaçları arayanları, ameliyat için aylarca bekleyenleri, ‘bıçak parası’ diye gelenekselleştirilen ücreti ödeyebilmek için tarlasını, ineğini, evini satanları, yurtdışına tedavi olmak için gidenleri dün gibi hatırlıyoruz…
Ambulans rezaletlerinin yaşandığı günleri de…
Yıllarca şahitlik ettik ve yaşadık…
*
O günden bugüne özel hastaneler, devlet hastaneleri olağanüstü bir yere geldi…
Tıp fakültelerinin sayısının artışıyla artık her ilimizde çok sayıda özel hastaneler ve şehir hastaneleri var…
Ve klinikler ve sağlık merkezleri…
Diş, göz, saç ekimi, kalp, organ nakli, doğum gibi daha birçok branşta Avrupa ve Ortadoğu’dan insanların gelip ülkemizde tedavi olduğunu da görüyoruz…
Hem kaliteli hem de bütçelerine uygun…
Çünkü ABD ve Avrupa ülkelerinde sağlık sektörü oldukça pahalı.
Ortadoğu ülkelerinin birçoğu ise bu imkânlardan yoksun…
*
Tüm bu gelişmelere rağmen hangi hastaneye baksak dolu…
Hastalıklar her geçen gün çeşitleniyor…
Ve her ev adeta bir ecza deposu gibi.
Gerçekten herkes hasta mı? Yoksa hastalık hastası mıyız?
Bilmiyoruz…
*
Sağlıkta bu gelişmeler yaşanırken başka sektörler ise insanların sağlığıyla oynamaya devam ediyor…
Tarım ve Orman Bakanlığı bu hafta taklit, tağşiş veya ilaç etken maddesi tespit edilen toplam 229 firmaya ait 386 parti ürünü kamuoyuyla paylaştı.
Gıda, tarım, hayvancılık sektöründeki hileli ürünleriyle halkın sağlığıyla oynayan firmalar deşifre ediliyor ama ne tür cezalar verildiğini ise bilmiyoruz…
Tarım ve Orman Bakanlığı gıda üreticilerini denetliyor ve sağlığa zararlı, hileli yiyecekleri halka yediren firmaların listesini yayınlıyor ama kimsenin dava açmıyor oluşu da bize tuhaf geliyor…
Kimler ne kadar bu listedeki firmaları takip ediyor bunu bilmiyoruz ama yayınlanan listeye baktıkça üzülüyoruz…
İnsanların sağlığı üzerinden para kazanma alışkanlığı ve sorumsuzluğuna ağır cezalar getirilmesi gerekir diye düşünüyoruz.
Ve ülkenin hemen her ilinde yüzlerce firma bu hileli yola başvuruyor…
*
Üretim sektöründe bu insafsızlıklar yaşanıyor ama sağlık ve ilaç sektörü de bu durumu kötüye kullanıyor…
Yıllar önce Amerika’da ‘halkın doktoru’ unvanıyla tanınan Illinois Üniversitesi Tıp Fakültesi profesörü ve Chicago Michael Reese Hastanesi’nin de başhekimi olan dünyaca ünlü doktor Dr. Robert Mendelsohn’un ‘Aykırı Bir Doktorun İtirafları’ adlı kitabını okumuştum…
Ve dünyada sağlık sektörünün altında yatan tüm skandalları yazmıştı…
Neler mi yazmıştı?
Tıp fabrikaları gibi çalışan sektörün bilinmeyenlerini yazdığında ABD ve dünyada gündem olmuştu…
Detayları pazartesi günkü yazımızda…
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/mehmet-soysal/tip-fabrikalari-41422639