FAVİPİRAVİR KOVİD TEDAVİSİNDE ETKİSİZ BULUNDU

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Ülkemizde Kovid-19 tedavisinde yaygın olarak kullanılan favipiravirin orta ve ağır hastalarda ölüm oranı ve solunum cihazı ihtiyacında bir azalmaya yol açmadığı tespit edildi.

Süresi 14 güne kadar uzayan favipiravir tedavisinin standart bakıma göre ve daha önce etkisiz oldukları gösterilen hidroksiklorikin, klorokin, Lopinavir/Ritonavir, Arbidol gibi diğer antiviral ilaçlara bir üstünlüğü olmadığı belirlendi.

Araştırmacılar, favipiravirin Kovid-19’ daki etkinliğini tanımlamak için uygun örneklem büyüklüğüne sahip orta ve şiddetli hastaları içeren randomize klinik çalışmalara veya kaliteli gözlemsel çalışmalara ihtiyaç olduğuna dikkat çekiyorlar.

European Journal of Clinical Microbiology & Infectious Diseases isimli dergide yayınlanan meta-analiz Koç Üniversitesi uzmanları tarafından 1636 hasta üzerinde yapılan 12 klinik araştırmanın sonuçlarının değerlendirilmesiyle yapıldı.

Bu ilaç bizde hastalığın ilerlemesini önlediği gerekçesiyle hastanede yatan Kovid-19 ‘ lu hastalar yanında PCR testleri pozitif olanlara da veriliyor.

Hasta ve yakınlarının ifadesinden, filyasyon ekipleri tarafından evlere götürülen bu ilacın verildiği kişilere akciğer grafisi ve kan tahlilleri gibi herhangi bir tetkik yapılmadığını ve bunların hiçbir şekilde takip de edilmediklerini biliyorum.

Sağlık Bakanlığı, 2021 mayıs ayında ‘Çocuk Hasta Yönetimi ve Tedavi Rehberi’nde değişiklik yaptı. Aileden onam formu alınarak 12-15 yaş arası çocuklara da 5 gün süreyle favipiravir verilebileceğini bildirdi (2).

Favipiravir Türkiye dışında hiçbir ülkede ayaktan hasta tedavisinde kullanılmıyor.

Sağlık Bakanlığı’ nın ilaçla ilgili açıklaması

COVID-19 (Sars-Cov2 Enfeksiyonu) Tedavı̇sinde Kullanılacak İlaçlara İlı̇şkı̇n Bı̇lgı̇lendı̇rme (Favipiravir 200 mg Tablet):

Bakanlığımız Bilim Kurulu tarafından hazırlanan COVID-19 (SARS-CoV2 Enfeksiyonu) Rehberleri ve tedavi algoritmaları doğrultusunda COVID-19 tanısı konulan veya şüphesi olan hastalarda ilaç tedavisi uygulanmaktadır.

Hastalara uygulanacak ilaç tedavisinden optimal fayda sağlayabilmesi amacıyla; katı dozaj formuna sahip olan bu ilaçların oral yoldan uygulanmasının mümkün olmadığı durumlarda(yutma güçlüğü, entübasyon vb.) ilaçların nasıl hazırlanması gerektiği, ayrıca bu ilaçların kullanımı esnasında dikkat edilmesi gereken hususlar ve ilaç etkileşimleri gibi ilaca özgü bilgilere ilişkin bilgilendirme yapılmasına gerek duyulmuştur (3).

Kaynaklar:

1. https://link.springer.com/content/pdf/10.1007/s10096-021-04307-1.pdf

2. https://www.cnnturk.com/turkiye/saglik-bakanligindan-dikkat-ceken-favipiravir-karari

3. https://covid19.saglik.gov.tr/TR-66538/covid-19-sars-cov2-enfeksiyonu-tedavisinde-kullanilacak-ilaclara-iliskin-bilgilendirme-favipiravir-200-mg-tablet.html

Favipiravir erken dönemde etkili oluyor" - Son Dakika Haberleri

***

Mert Taşçılar’ ın favipiravir ile ilgili haberi:

Koronavirüs hem Türkiye’yi hem de Dünyayı kasıp kavururken tedavilerde kullanılan ilaçlar üzerindeki tartışmalar da bitmiyor.

Özellikle Türkiye’de koronavirüse yakalananlara, filyasyon ekipleri tarafından kapıya getirilen “Favipiravir” etken maddeli ilacına yönelik yüksek kullanım sayısı nedeniyle tepkiler var.

Koronavirüse yakalananlardan ilacı, ilk gün 8 saat arayla 8’er tane olmak üzere toplamda 16 adet içmeleri isteniyor.

Fakat Türk bilim insanlarının yaptığı son araştırmaya göre söz konusu ilacın koronavirüs tedavisinde herhangi bir faydasının olmadığı belirlendi.

Öyle ki Türkiye’de COV 19 tedavi rehberinde (12-15 yaş arası çocuklara bile) “Favipiravir” kullanımı var. Bu ilaçla ilgili dünyada toplam 2.169 hasta üzerinde yapılan dokuz çalışma var. O araştırmalar sonucunda da başarı oranı yüzde 29 olarak açıklanmıştı.

Koç Üniversitesi İş Bankası Enfeksiyon Hastalıkları Araştırma Merkezi (KUISCID) Direktörü Prof. Dr. Önder Ergönül liderliğinde de Batu Özlüşen, Şima Kozan, Rüştü Emre Akcan, Mekselina Kalender, Doğukan Yaprak, İbrahim Batuhan Peltek, Şiran Keske, Mehmet Gönen gibi bilim insanları tarafından yapılan son araştırma, Alman hakemli bilim dergisi Springer’de de yayınlanarak dünya kamuoyuna aktarıldı.

Meta Analiz şeklinde yapılan araştırma sonucunda, orta ve şiddetli COVID-19 hastalarında Favipiravir tedavisi ile bakım standardı arasında ölüm oranı ve mekanik ventilasyon gereksinimi açısından anlamlı bir fark olmadığı anlaşıldı.

Sonuç olarak Favipiravir ölümü ve mekanik ventilasyon kullanımını azaltmıyor. Araştırma kapsamında ise toplam 2702 çalışma belirlendi ve 1636 hasta ile 12 klinik çalışma analiz edildi.

O makaleye ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

ODATV, MEHMET ÖZ İLİŞKİSİNİ YAZMIŞTI

Öte yandan Odatv, koronavirüslü hastalara içirilen “Favipiravir” etken maddeli ilacı üreten firmayla Mehmet Öz’ün ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca arasında ilişkiyi daha önce yazmıştı.

Çünkü bu ilaç Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın üniversitesi Medipol ile Atabay Kimya tarafından ortaklaşa üretiliyor.

Favipiraviri üreten Bülent Atabay, Mehmet Öz’ün amcası olarak çalışmalarını gerçekleştiriyor.

Atabay Kimya da bu akrabalık ilişkisinin doğru olduğunu belirterek yaptığı açıklamada, “Mehmet Öz ile akrabalık ilişkisi olduğu doğrudur; fakat Mehmet Öz’ün firmamızla ve firma faaliyetlerimizle herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır” ifadelerini kullanıyor.

Sonuç olarak vatandaşa avuç avuç içirilen Favipiravir denilen bir ilacın üstünde ilaç tekeli bir firma, Sağlık Bakanı ve ABD’li Öz’ün buluşması şüphe uyandırıyor.

Üstüne üstlük buraya kadar yazdığımız isimler önceki yıllarda bir araya gelmiş. Fotoğraflarını da Atabay firmasının sosyal medya hesabından paylaşılmıştı.

Kaynak: https://odatv4.com/avuc-avuc-icirilen-korona-ilaclariyla-ilgili-sok-edecek-arastirma-yayinlandi-04082125.html

***

EK 1 (8.8.2021): Fahrettin Koca’nın övünerek açıkladığı ilaç, koronavirüs tedavisinde kullanılmayacak

Sağlık Bakanlığı Covid-19 tedavi rehberini güncelledi. Alınan yeni karara göre, etkinliği ve yan etkileri bir süredir tartışılan hidroksiklorokin ilacı, koronavirüs tedavisinde artık kullanılmayacak.

KOCA, ‘ÖVÜNEREK AÇIKLAMIŞTI’

15 Nisan 2020 tarihindeki basın toplantısında hidroksiklorokini dünyada en yaygın kullanan ülkenin Türkiye olduğunu belirten Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bütün vakalara ve şüpheli vakalara hidroksiklorokin başladıklarını, bu ilacın diğer ülkelerde ancak ciddi durumdaki hastalara verilmesine karşılık kendilerinin en erken aşamada kullandıklarını övünerek açıklamış ve tedavideki başarılarını da buna bağlamıştı.

‘1 MİLYON KUTU ALIP DEPOLADIK’

Koca, ”Türkiye tedavide farklı bir yaklaşıma sahip. Hiçbir ülke pozitif, şüpheli tüm vakalarda Hidroksiklorokin ilacını erken dönemde kullanmadı. Biz bu ilaçtan daha vaka görülmeden 1 milyon kutu alıp depoladık. Çin’den getirilen Favipiravir’ini de bizdeki yaklaşımla kullanan ülke yok” demişti. DSÖ, 22 Mayıs 2020 tarihinde Lancet’te yayımlanan bir araştırmayla hem hidroksiklorokinin yan etkilerine hem de Covid-19 tedavisinde herhangi bir etkinliğinin olmadığına ilişkin sonuçlar duyurdu. 

Kaynak: https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/saglik-bakanligi-koronavirus-tedavisinde-tartisilan-ilacin-kullanimini-durdurdu-1834510

***

EK 2 (26.8.2021): Dün favipiraviri savundukları gibi, bugün aşıyı savunan doktor arkadaşlara sesleniyorum. FDA’nın daha önce kullanılmasını onayladığı favipiravir ilacını denemeden, yan etkisine bakmadan, hastalarına veren doktorlar hiç vicdan azabı çektiler mi? Kaynak: https://twitter.com/ismailTuncel17/status/1430283957258657801?s=20

***

EK 3 (20.10.2021): Prof. Dr. Bengi Başer bugün canlı sohbet odasında: “Favipiravir ilacını biz covid hastalarına önermiyoruz, ama sağlık bakanlığı ısrarla bu ilacı kullanmalarını istiyor” dedi. Kaynak: https://twitter.com/ismailTuncel17/status/1450611942331142144?s=20

***

EK 4 (4.11.2021): ESİN ŞENOL

Resim

Kaynak: https://twitter.com/esenol/status/1455842761001799681?s=20

***

EK 5 (26.7.2022): HALUK VAHABOĞLU “Lopinavir ise artık patent hakkı kalmamış oldukça ucuz bir proteaz inhibitörüdür (bu arada patent hakkı kalmayan ilaçlar için kimseye para verilmez; bazı ahmaklara hatırlatalım). “

Şu an piyasada paxlovid olarak sunulan ilaçla aynı etkinliğe sahip ama ondan kıyaslanamayacak kadar ucuz bir ilaçtır. Detaylı bilgi substack mektupta mevcut. Bigpharma lopinaviri Cao’nun makalesi ile gömdü.

Bu ısmarlama makalede lopinavir verilme günü medyan onüç, yani viral aktivite bittikten sonra. Yani makale tamamen çöp. Paxlovidi ise ilk üç dünde başlamak öneriliyor. Biz lopinaviri ilk beş günde kullandık.

Kaynak: https://twitter.com/HalukVAHABOLU/status/1551702607336554496?s=20&t=YiwrV4D1-GYFde8EHV6vyA

***

EK 6 (17.10.2022):

Kaynak: https://twitter.com/opdrokanozdemir/status/1581948315817902081?s=20&t=32jbGGSUchlMR7xasCuJOA

***

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. Fuzûlî dedi ki:

    Bertrand Russell: En az iki milyar insan salgın hastalıktan ölmeli

    Varoluşculuk düşüncesinin şampiyonu Bertrand Russell “Bilim ve Toplumun Etkisi” başlıklı kitabında şöyle yazar:

    “Dünyanın nüfusunu denetlemek için SAVAŞ hayal kırıklığı yaratabilir. Ancak bakteri savaşı etkili olabilir. Eğer dünyaya her bir kuşak boyunca bir tür veba (salgın hastalık) yayılabilirse nüfus artışını denetlemek kolaylaşabilir.”

    Tıp Doktoru Stuart Berger, ilaç odaklı tıp doktorları sizi gereksiz yere, bitkin, usanmış ve malul hale getirir. Bunun için de metabolizmayla ilgili temel bozuklukları görmezden gelir, yanlış tedavi uygularlar.

    “Çağdaş Tıp siyasi olarak güdülen bir soykırım mekanizmasıdır. Çünkü ilaç sanayiine sahip olan ve denetleyen uluslararası kuruluşlar, aynı zamanda ABD ve dünya çapındaki tüm tıbbi ve bilimsel araştırmaları da denetlemektedir.”

    Uluslararası düzeyde, rüşvet ve yolsuzluk, ilaçların denenmesi sırasında çevrilen dalavereler, maksatlı ya da maksatsız yapılan veri hataları, Dr A. Braithwait’e göre oldukça yaygındır.

    Townsend Letter for Doctors adlı yapıtında Dr Braithwaite, hastanelerin genellikle kötü sonuçları bildirmediğini yazar.

    Batı Alman dergisi Der Spiegel’e göre, ilaç şirketlerinin kural olarak, kimi siyasilere, sağlık politikalarını belirleyen kamu görevlilerine yılda milyonlarca euro rüşvet vermektedir. Böylece kullanılan ilaçlardan alınan sonuçlar değiştirilmekte, hastalar yanlış yönlendirilmekte ve aşı üreticileri milyarlarca dolar kazanmaktadır.

    Dr Marti Kheel, Doktorlar İçin Townsend Mektubu adlı eserde ABD’de 1978 yılında 1.5 milyon kişinin reçeteli ilaç alımı sonucu hastanelik olduğunu yazar. “Reçeteli ilaç alarak ölen hasta sayısı her yıl beş yüz bin civarındadır.”

    ‘Salgın hastalıkların oluşması, dünyaya yayılması sonucunda dünya nüfusu denetim altında tutulmaktadır’, savı bu gün, hele de Koronavirüs günlerinde, bir kez daha dünyanın gündemindedir.

    Aziz Üstel

Siz de yorumunuzu paylaşın: