Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

İngilizce meme (Türkçe mim diye okunuyor), genellikle esprili ve yaratıcı bir biçimde, kısa sözlerle görselleri birleştirip günlük durumları yorumlayan video veya sözlerin internet paylaşım biçimi imiş.

Benim adını bilmeden yaptığım iş yani.

Ben de böylelikle “mim” yaptığımı ve kabul buyurursanız “mim sanatçısı” olduğumu öğrendim.

Kabul etmeyenleri mimlerim, ona göre!

***

İndependent Türkçe‘ de Saman Javed’ in haberi:

Yeni bir araştırmaya göre komik mimler görüntülemek insanların daha sakin hissetmesini ve Kovid-19 pandemisinin stresiyle baş etmesini sağlayabilir.

Amerikan Psikoloji Derneği tarafından yayımlanan araştırma, Aralık 2020’de 748 kişiyle çeşitli mimlerin duygularını nasıl etkilediğine dair anket yaptı.

Pensilvanya Eyalet Üniversitesi’nden, araştırmanın başyazarı Profesör Jessica Gall Myrick, “Pandemi uzayıp durdukça insanların pandemi hakkında düşünmenin bir yolu olarak, sosyal medyayı ve özellikle de mimleri kullanma biçimi benim için giderek daha ilginç hale geldi” dedi.

Araştırmacılar her katılımcının ne kadar gergin veya stresli hissettiğini ölçtükten sonra bir gruba rastgele seçilmiş üç mim gösterdi. Bunlardan bazılarında Kovid-19’la ilgili resimaltı yazılar vardı. Ayrı bir kontrol grubuna ise görüntüsüz, düz metin gösterildi.

Her iki gruptan da gördüklerini mizah ve zekaya, ayrıca sonrasında hissettikleri kaygı düzeyine ve sakinlik, rahatlama ya da mutluluk gibi olumlu duygulara göre derecelendirmeleri istendi.

Ayrıca bu medya içeriklerinin onları Kovid-19’a dair diğer bilgilerini, pandemiyle başa çıkma yeteneklerine yönelik güvenlerini ve virüs hakkında ne denli stresli hissettiklerini düşünmeye ne kadar sevk ettiğini de değerlendirmeleri istendi.

Myrick, “Sadece üç mim’e bakmanın insanların küresel bir salgın sırasında yaşamanın stresiyle başa çıkmasına yardımcı olabileceğini keşfettik” dedi.

Mimleri görüntüleyenler, görmeyenlere kıyasla daha yüksek düzeyde olumlu duygu bildirmişti. Ayrıca Kovid-19’a dair resimaltları olan mimleri görenler daha düşük stres seviyeleri rapor etmişti.

Ek olarak, Kovid-19’la ilgili mimleri görüntüleyenler, gördükleri içerik hakkında daha derin düşünmüş ve pandemiyle başa çıkma yeteneklerine daha çok güvenmişti.

Myrick’e göre bulgular, stresli kamusal olaylarla ilgili sosyal medya içeriklerinin insanların bunalmadan haberleri idrak etmesini sağlayabileceğini gösteriyor.

Myrick, “Dünya Sağlık Örgütü, insanlara akıl sağlığı için Kovid’le ilgili çok fazla medya içeriğine maruz kalmaktan kaçınmalarını tavsiye ederken, bizim araştırmamız Kovid-19 hakkındaki mimlerin insanların pandemiyle başa çıkma yetenekleri hususunda daha kendinden emin hissetmesini sağlayabileceğini ortaya koyuyor” dedi.

Hepimiz, davranışlarımızın (internet sayfasını aşağı kaydırmak için harcanan zaman da dahil) duygu durumlarımızı nasıl etkilediğine dair daha bilinçli olursak ihtiyaç duyduğumuzda bize yardım etmesi için sosyal medyayı daha iyi kullanabilir ve yine ihtiyaç duyduğumuzda ona ara verebiliriz.

Kaynak: https://www.indyturk.com/node/425951/sa%C4%9Flik/yeni-ara%C5%9Ft%C4%B1rma-i%CC%87nternet-mimleri-pandemi-stresiyle-ba%C5%9Fa-%C3%A7%C4%B1kmaya-yar%C4%B1yor

***

Siz de yorumunuzu paylaşın: