OBAMA SAĞLIK DANIŞMANLARI TARAFINDAN DA ALDATILIYOR

Yayınlanma tarihi: 10 Mart 2016

Siyasi ve ekonomik danışmanları tarafından kandırıldığı tüm dünyaca bilinen Obama’ nın “sağlık danışmanları” tarafından da tufaya getirildiği ortaya çıktı (1).

Gelin Sayın Obama’ nın neden kandırıldığına yakından bakalım.

Kilo ve vücut kitle endeksi sağlıklı olmanın ölçüleri değildir

Başkan’ın sağlık değerleri olarak şunlar veriliyor: 1.86 boyunda, 79 kg ağırlığında. Son muayeneye göre 2.5 kg zayıflamış durumda. Vücut kitle endeksi normal aralıkta.

Ne vücut ağırlığı ne vücut kitle endeksi (VKE) bir insanın sağlıklı olup olmadığını gösteren değerler değildir.

Daha geçen ay ünlü Nature dergisinde yayınlanan araştırmada VKE’ ne göre 34.4 milyonu fazla kilolu ve 19.8 milyonu obez olan toplam 54 milyon Amerika’ lının aslında sağlıklı kişiler oldukları ortaya çıktı (2).

Vücut ağırlığı tek başına bunun yağdan mı kastan mı kemikten mi sudan mı olduğunu göstermez.

Boy ve kilodan hesaplanan VKE de vücuttaki yağın göbek çevresi ve iç organlarda mı kalça veya bacaklarda mı yoksa göğüste mi olduğunu bildirmez.

Mesela akşama ölecek olan kanserli bir hastanın kilosu da VKE de normal olabilir.

Bunun tam aksine kilo ve VKE’ ne göre fazla kilolu veya hafif obez çıkan biri bu değerleri normal olandan çok daha sağlıklı olabilir ki buna tıpta “obezite paradoksu”, “fat and fit” veya “sağlıklı obezite” gibi isimler verilir (3).

Önemli olan kilo ve VKE değerleri değil, bir insanın değiştirmesi elinde olmayan genetik mirası + sağlıklı beslenip beslenmediği, yeteri kadar hareket edip etmediği, sigara alkol kullanıp kullanmadığı, uyku süre ve kalitesi, stresi olup olmadığı gibi etkenlerdir.

Sayın Obama sağlıklı beslenerek ve yeteri kadar hareketli olarak 2.5 kilo vermişse mesele yok ama bunu illa 2.5 kilo vereceksin diye “burnundan getirilerek vermişse” yazıktır günahtır!

Kolesterol değerlerinin sağlıklı olmakla ilişkisi yoktur

Artık kötü kolesterol (LDL-kolesterol) yüksekliğinin de iyi kolesterol (HDL-kolesterol) düşüklüğünün de kalp-damar hastalıkları riskini artırmadığını Amerika’ lı “kolesterol meftunları” bile kabul ediyor, darısı bizimkilerin başına!

2015 Beslenme Kılavuzunda kolesterole konmuş olan sınırın tamamen kaldırılmış olması bunun için yeterli bir delildir (4, 5).

Risk yaratan “okside kolesterol” yüksekliğidir, bunun LDL veya HDL kolesterol olmasının bir ehemmiyeti yoktur; her ikisi de okside olduklarında ateroskleroz dolayısıyla da kalp krizi ve felç riskini artırır.

Kolesterolün okside olmasının sebeplerinin başında ise, şeker, sigara, trans yağlar, hareketsizlik gibi faktörler gelir.

Dileyenler “Büyük Kolesterol Yalanları” kitabımda bununla ilgili tüm teferruatı bulabilirler (6).

Bugün yayınlanan yeni bir araştırma yüksek HDL-kolesterol seviyelerine sahip olan bazı kişilerde kalp-damar hastalığı riskinin yüzde 80 yüksek olduğunu ortaya koyuyor (16).

D vitamini düşüklüğünün manası yoktur

Sağlık danışmanları, Sayın Obama’ nın “D vitamini seviyesinin en alt seviyelerde saptanmasının tedavinin yetersiz olduğunu gösterdiğini” bildiriyorlar.

Kanda D vitamini seviyesi de bir insanın sağlıklı olup olmadığının bir göstergesi olmadığı gibi düşük değerlerin ilaçlarla yükseltilmesinin de kanser ve kalp hastalıklarına karşı koruyucu etkisi yoktur.

Önemli olan D vitamininden zengin gıdaların makul miktarda yenmesidir.

Sağlıklı beslenmek ve derimizin yeteri kadar güneş ışını alması şartıyla D vitaminini ilaç olarak almak bir işe yaramaz.

Herkesin nasıl kendine göre normal kilosu varsa herkesin gene kendine göre bir D vitamini seviyesi vardır ve bununla oynamak abesle iştigaldir (7, 8, 9).

Yeni bir araştırmada 90’ lı yaşlara kadar yaşayanların evlatlarının kan D vitamini seviyelerinin kontrol grubuna nazaran daha düşük olduğu bulundu yani buna göre Sayın Obama’ nın rahatlıkla 90 yaşını geçebileceği söylenebilir (10).

Amerikan Koruyucu Hizmetler Sağlık Kolu (USPSTSF) yeni raporunda D vitamini taramaları ve belirtisi olmayanlarda D vitamini tedavisinin hiçbir faydası olmadığını bildiriyor (11).

Prostat taramaları kaldırıldı

Danışmanları “PSA rakamlarıysa Obama’nın en azından kısa vadede prostat kanseri bakımından rahat olması gerektiğini” söylüyor .

Beyaz Saray sağlık danışmanlarının kendi hükumetlerine halk sağlığı mevzuunda tavsiyelerde bulunan USPSTFS’ in 4 sene önceki kararını da duymadıkları anlaşılıyor.

Prostat kanserinin erken teşhisi için 40 yaşından sonra bütün erkeklerin senede bir kere PSA testi yaptırmalarını isteyen Amerikan Üroloji Derneği de çoktandır bu tavsiyesinden vazgeçti (12).

Sebep ise bu taramaların sadece prostat kanseri teşhislerini artırması ama ölümleri önlememesi ve hastaların gereksiz tedavilerden zarar görmesi (overdiagnosis ve overtreatment).

Stres reflü yapmaz

Beyaz Saray sağlık danışmanlarının “stresin reflüye yol açabileceği” gibi külliyen yanlış bir bilgiye sahip oldukları da anlaşılıyor.

Reflü ile kastedilen mide asidinin yemek borusuna kaçmasıdır ve bu durum elbette bir takım belirtilere de yol açar ama tedavisi ilaçla değil hayat tarzı düzenlemeleri ile yapılır.

Stres sadece reflü belirtilerini artırabilir.

Ayrıca reflü bir hastalık değildir, ancak yemek borusunda iltihap meydana geldiğinde bir hastalıktan bahsedilebilir.

Obama’ ya verildiği söylenen reflü ilaçlarının (proton pompası inhibitörleri) çok ciddi yan tesirleri vardır (13, 14).

Gelelim neticeye

USA’ nın sağlık sistemi zaten çökmüş durumda.

Senede kişi başına 8 bin dolar harcanan bu ilkenin insanları tıp endüstrisi tarafından aleni olarak sömürülüyor (15).

Anlaşılan o ki Başkan Obama da sıradan bir Amerika’ lı gibi sağlık sisteminin kurbanlarından.

Allah Amerika’ lıların da Obama’ nın da yardımcısı olsun.

Kaynaklar:

1. http://www.hurriyet.com.tr/obama-turp-gibi-40066128

2. http://www.nature.com/ijo/journal/vaop/naam/abs/ijo201617a.html

3. https://en.wikipedia.org/wiki/Obesity_paradox