Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

New York Binghampton Üniversitesi tarafından yapılan çalışmada birçok gıdada bulunan titanyum dioksitin sindirim sistemi hücrelerinin yapı ve fonksiyonlarını bozabilecekleri gösterildi (1).

Araştırmaya göre bu katkı maddesinin sık tüketilmesi besin ögelerinin emilimini ve hastalık yapan bakterilere karşı bariyer görevini bozuyor, sindirimi aksatıyor, metabolizmayı yavaşlatıyor ve enflamasyona zemin hazırlıyor.

Deneylerde ince bağırsak hücre kültürlerine, 4 saat süreyle bir öğünde maruz kalacağı kadar (akut maruziyet) veya beş gün süreyle günde 3 öğün olmak üzere (kronik maruziyet) bir öğün sırasında alınabilecek miktarda titanyum dioksit tanecikleri ilave edildi.

Araştırmada, titanyum dioksit ihtiva eden sakız, mayonez, şekerleme, kek gibi sık tüketilen 89 gıda maddesi kullanıldı.

Analizlerde akut maruziyetin fazla bir etkisi olmadığı ama kronik maruziyetin ince bağırsak hücreleri üzerinde bulunan ve besin ögelerinin emilmesini sağlayan mikrovillusların sayısını azalttığı belirlendi.

Mikrovillusların azalmasının, bağırsak bariyerinin zayıflaması, metabolizmanın yavaşlaması ve demir, çinko, yağ asitleri gibi besin ögelerinin emilimlerinin bozulmasına, enzim fonksiyonlarının menfi etkilenmesine ve enflamasyonun artmasına yol açıyor.

Sayısız hazır gıdada katkı maddesi olarak kullanılan titanyum dioksit FDA tarafından emniyetli bir madde (generally recognized as safe =GRAS) olarak kabul ediliyor olsa da bunun DNA ve kromozom hasarı yapabileceğini gösteren çalışmalar da var.

Başka maddelerle etkileşmeyen ve erimeyen titanyum dioksit yiyecekler dışında kozmetikler, kişisel bakım ürünleri, boya, kâğıt, plastik üretiminde de yaygın olarak kullanılıyor.

Titanyum dioksit dişlerin temizlenmesi için diş macunlarına da ekleniyor ve dişlerin fırçalanması sırasında yutulabiliyor.

Çikolataya kıvam, donuts adı verilen tatlılara beyaz renk ve yağsız süte parlaklık vermek için yağın şekilde kullanılıyor.

Titanyum dioksit, tatlının üzerine konan toz şekeri bembeyaz yapmak ve parlak bir görünüm sağlamak için kullanılıyor.

Tıbbi fetva kurumu FDA, bir yiyecekte üzerindeki etikette bildirilmeye gerek olmadan yüzde 1 nispetinde titanyum dioksit bulunmasına müsaade ediyor.

Dunkin’ Donuts, 2 sene kadar önce halka şeklindeki tatlılarının üzerinde bulunan pudra şekerde nanoteknoloji ürünü “titanyum dioksit” kullanmayı bırakacağını açıklamıştı (2).

Gelelim neticeye

BİR: Hazır gıdalardaki sayısız katkı maddesi güvenli oldukları kesin olarak ispatlanmadan kullanılmaya başlıyor ve zararlı oldukları anlaşılınca terk ediliyor ama hasta olan hasta olduğuyla, hastalanan hastalandığıyla kalmış oluyor.

İKİ: Gıda katkı maddelerinin hiçbirinin insan sağlığı için değil gıdayı daha cazip göstermek için eklendiğini unutmayın.

Kaynaklar:

1. http://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S2452074816301185

2. http://www.theguardian.com/sustainable-business/2015/mar/11/dunkin-donuts-to-remove-whitening-agent-from-donuts

***

EK 1 (18.9.2022): Farelerde yapılan çalışmada sakız ve mayonez gibi 900’den fazla gıda ürününde bulunan E171 (titanyum dioksit)  nanoparçacıklarının insan sağlığı üzerinde önemli ve zararlı bir etkiye sahip olabileceğine dair deliller elde edildi. Araştırmada, E171 bakteriyel metabolitlerin in vivo salınımını değiştirebileceği ve biyofilm oluşumunu teşvik ederek kommensal bakterilerin in vitro uzamsa dağılımını etkileyebileceği tespit edildi. Ayrıca bağırsak mukus tabakasının önemli bir bileşeni olan kolonik müsin 2 geninin ekspresyonunun azaldığı ve beta defensin geninin ekspresyonunun arttığı görüldü ki bu da TiO2’nin bağırsak homeostazını önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor. Kaynak: https://www.frontiersin.org/articles/10.3389/fnut.2019.00057/full

Makale: Impact of the Food Additive Titanium Dioxide (E171) on Gut Microbiota-Host Interaction

***

Yazı için 2 yorum yapılmış:

1. Fatih Özdoğan dedi ki:

   23 Şubat 2017, 21:07

   Sevgili hocam ;
   Kapitalizmin fendi dünyayı yendi. Daha fazla kâr hırsı gıdayı yerel ve günlük olmaktan çıkarıp ulusal, uluslararası pazarlara açtı.
   Kapitalizm malum ,tek amacı kazanmak ,çok kazanmak.Sağlıklı veya değil onlar için hiçbir ehemmiyeti yok.
   “DEVLET” o devlet olmalı ki her türlü ürüne kapitalistin değil de tüketicinin sağlık koşullarına uygun olur verip aksi üretimi durdurması lazım.
   Söylenecek çok şey var hocam ;
   Son ilkel avcı toplumları gibi beslenmeliyiz.

   Saygılar.

2. Fatih Özdoğan'a Cevaben dedi ki:

   28 Şubat 2017, 15:53

   “Kapitalizm” Bu kelime şua anda Gıda-Tıb vb. sahalarda cereyan eden hadiselerin izahında son derece yetersiz ve eksik ve eski bir söylem.

Siz de yorumunuzu paylaşın: