HEKİMİN İYİSİ, YAZDIĞI REÇETEDEN DEĞİL “YAZMADIĞI İLAÇLARDAN” BELLİ OLUR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

Geçen haftalarda gereksiz ve bilinçsiz ilaç kullanımını çok güzel ortaya koyan bir “fıkrayı” sosyal medyada paylaşmıştım.

Bu fıkra, ilaç israfına başkaldırının şık bir ifadesidir,  bir tür sahte iPhone cep telefonlarının ayaklar altına alınıp ezilip parçalanması eylemidir.

Tüm dünyada olduğu gibi bizde de inanılmaz boyutlarda ilaç israfı var.

Bunun hastalar da o ilaçları yazan doktorlar da şuurunda değiller.

Sadece paramız boşa gitmiyor, gereksiz kullanılan ilaçların sağlığımıza çok büyük zararları var ve kimse de farkında bile değil!

Tıbbın temel prensiplerinin birinin “Önce zarar verme” olduğunu, ilaçların ise gıda değil “yan etkisi olan kimyasal maddeler” olduğunu hesaba alırsak durum daha iyi değerlendirilecektir.

Önce zarar verme” ikazının bundan yüzlerce sene evvel, bugünkü ilaçların da tıp teknolojisinin de esamesinin okunmadığı bir dönemde yapıldığına dikkat edelim!

Hipokrat bugünkü “binlerce” ilacı, tıbbi alet edevat ve malzemeyi görseydi, neler derdi çok merak ediyorum.

Hekimin iyisi, yazdığı reçeteden değil “yazmadığı ilaçlardan” belli olur.

Doğru ilaç hayat kurtarır, yanlış ve gereksiz ilaç hayat karartır, bunu böyle bilin!

Aşağıda okuyacağınız haber bununla ilgili.

***

Gıda hattı’ nın haberi:

Doç. Dr. Yavuz Dizdar, Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta’nın ilaçlarla ilgili şok sözlerini Gıda Hattı‘na değerlendirdi.

“Hakkını teslim edelim..”

Onkoloji uzmanı Doç. Dr. Yavuz Dizdar yaptığı açıklamada Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta’nın ilaçlara yönelik şok iddialarını desteklediğini söyledi. Dizdar, ilaçların insanlara zarar verdiğine yönelik iddialar ortaya atan Küçükusta’ya hakkının teslim edilmesi gerektiğini söyledi.

“Aciz bir akademi..”

Yavuz Dizdar şöyle devam etti:

“İlaçların büyük kısmı gerçekten tedavi edip etmediğine bakılmadan, doktorlara sunulan bilgiler çerçevesinde otomatik olarak reçete ediliyor. Bunların bir kısmı endüstrinin telkini sonucu olsa bile, yaptığı işi değerlendirmekten aciz bir akademi de bu durumda elbette pay sahibidir. O nedenle Ahmet Rasim Küçükusta haklıdır.”

Kaynak: https://www.gidahatti.com/ahmet-rasim-kucukustanin-cikisina-yavuz-dizdar-ne-dedi-133723/

***

EK 1 (15.6.2021): PROF. DR. İBRAHİM BARUT: Hocam o ne derdi bilmem ama, söylediği şeyler yüzünden sosyal medyada linç edilirdi. kesinlikle bilim Kuruluna almazlardı, Gerçekleri söyledi diye hatta hakkında soruşturma açarlardı. açtığı bütünleyici tıp kliniğinin ruhsatı iptal edilir kapatılırdı. Hiçbir tv kanalı çağırmazdı. Kaynak: https://twitter.com/barutibrahim/status/1404848867749908487?s=20

***

Yazı için 3 yorum yapılmış:

  1. Mehmet Akif dedi ki:

    Bu çooooook eski bir fıkradır, belki 10 sene önceden duymuştum, ben de anlatırım sık sık

  2. Selahattin Oktay dedi ki:

    Şimdi ilaç sanayisinin adamları sizin için algı operasyonuna başlarlar. Hastaların ilaç almasına engel oluyor, ölümlerine yol açıyor gibi iddialar ortaya atarlar ama halk sizin arkanızda. Onlar attıkları çamurun içinde boğulurlar.

  3. Yurdaer dedi ki:

    Çok haklısınız efendim korkunç bir ilaç israfı var. İnsanlar ilaçlara para vermedikleri için sanki bedava sanıyorlar. Bunlar gökten yağmıyor topraktan çıkmıyor para verip ithal ediyoruz. Dediğiniz gibi para da gidiyor sağlık da gidiyor elden. Bu farkındalığın yaratılmasında sizi önzü kabul ediyorum Dilerim resmi kurumlar bu uyarınızı dikkate alırlar. Doktorunuzun verdiği ilacı için demek de doğru tabiki ama gereksiz ilaç da içilmemeli en önemlisi doktorlar gereksiz ialç yazmamalı.

Siz de yorumunuzu paylaşın: