YENİ MODEL HPV AŞILARINI HEYECANLA BEKLİYORUZ-5

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

SORU 6- Birkaç sene sonra bu da yeterli koruma sağlamadı diye 9’ dan fazla HPV’ ye karşı koruma sağlayan aşılara ihtiyaç duyulabilir mi?

TJOD diyor ki:

Yeterli koruma sağlamadığından değil aksine içerdiği HPV tiplerine karşı %100 koruma sağladığından servikal kansere neden olan daha fazla HPV’e karşı etkili olması için 9’lu aşı üretilmiştir. HPV aşılarında ilk aşı sadece HPV 16’a karşı üretildi ve HPV 16 ile gelişen hastalıklara karşı %100 etkili olduğu gösterildiğinden ticari açılara geçildi. Bu tekli aşı ticari olarak satışa sunulmadı.”

KÜÇÜKUSTA diyor ki:

HPV’ nin 150’ den fazla tipi vardır ve bunların 15’ i serviks kanseriyle ilişkili bulunmuştur.

Aşı, serviks kanserli olgu piyeslerinden elde edilen HPV tiplerine göre üretilmektedir.

Dolayısı ile bundan sonraki dönemde diğer HPV tipleri ile serviks kanseri birlikteliği görülürse muhtemelen buna karşı da aşı çıkarılacaktır.

Aynı filogenetik sınıfta olan HPV tiplerinin epigenetik mekanizmalarla “karsinojenik tipe” dönüşmesi mümkündür.

2006 yılında ilk HPV aşısı çıktığında da şu anda Gardasil 9’ da olan tipler ile serviks kanserinin birlikteliği biliniyordu ama üretici firmalar tıpkı bilgisayar ve cep telefonu üreticilerinin de yaptığı gibi önce 2’ li ve 4’ lü aşıyı çıkardılar, şimdi de 9’lu aşıyı piyasaya sürüyorlar.

Gelelim neticeye

TJOD’ un “”Bu tekli aşı ticari olarak satışa sunulmadı” ifadesi aşı üreticilerinin nasıl “tüketici dostu” olduklarının bir delili olarak değerlendirilebilir.

Bizi “tekli aşı” ile oyalamayan endüstriye ne kadar teşekkür edilse azdır.

**

SORU 7- Rahim ağzı kanseri gelişmesi için öncü lezyonların (CIN) ortaya çıkmasından sonra ortalama 10 sene geçmesi gerektiğine göre birkaç senedir denenen bir aşının yirmi sene sonra ortaya çıkacak bir kanseri önleyeceğini söylemek “gerçekçi” midir yoksa sadece “iyiniyetli bir beklenti” midir?

TJOD diyor ki:

“Gerçekçidir. Çünkü; servikal kanser öncü lezyonlar gelişmeden oluşmamaktadır. WHO’nün IARC servikal kanser grubunun raporuna bakarsanız servikal kanserin end-point olamayacağını aynı nedenle görebilirsiniz.”

KÜÇÜKUSTA diyor ki:

Klinik araştırmalar, HPV aşılarının, HPV-16 ve HPV-18 enfeksiyonu ile birlikte olan ve “çoğu zaten kendiliğinden düzelecek olan” pre-kanseröz CIN 2/3 lezyonlarını önleyebileceğini gösteriyor (1).

Mesela, 13-24 yaş arası kadınlarda CIN 2 lezyonlarının yüzde 38’ i bir, yüzde 63’ ü iki ve yüzde 68’ i de üç sene sonra kendiliğinden ortadan kalkar (2).

Ayrıca, CIN 2’ nin pre-kanseröz lezyon olarak değerlendirilmesi, yanlış sınıflama oranlarının yüksekliği, teşhisin aynı ve başka uzmanlarca tekrarlanabilirliğinin düşüklüğü ve gerileme oranlarının yüksekliği gibi sebeplerle tartışmalıdır (3, 4, 5, 6).

Özellikle de CIN 2 tekrarlanabilirliği en az olanıdır ve kısmen de örnek alma hatalarını gösterir.

Buna karşılık CIN 3 kanser ilerlemesinin işareti olarak CIN 2’ den daha güvenilir bir belirteçtir, bu belirtecin kullanımı şerhsiz değildir (7).

İlaç firmaları tarafından gerçekleştirilen FUTURE I/II çalışmasında aşılanan grupta CIN 2’ de yüzde 22, CIN 3’ de yüzde 21, PATRICIA çalışmasında ise CIN 2’ de yüzde 30.4 ve CIN 3’ de yüzde 33.4 azalma vardır (8, 9).

HPV aşısı CIN lezyonlarını bile önemli ölçüde engelleyemediği için, serviks kanserini önleyeceğini iddia etmek hiç de gerçekçi olmaz.

Gelelim neticeye

Cervarix, Gardasil ve son model Gardasil 9’ un serviks kanserini önleyeceği iddiası kesin delillere değil “varsayımlara” dayanıyor.

**

8- Rahim ağzı kanserleri üç senede bir yapılan “smear testleri” ile erken dönemde tespit ve kesin olarak tedavi edilebiliyor. HPV aşısı yapılan kadınlara da “smear testlerinin” yapılmaya devam etmesi gerektiği bildirildiğine göre aşı yapılmasının manası nedir?

TJOD diyor ki:

Konvansiyonel smear sensitivitesi %53’tür. Birçok çalışmada servikal smear yalancı negatifliğinin %15-70 arasında değiştiği bilinmektedir. Yani sorununuz yok dediğimiz birçok kadında aslında sorun var. Erken dönemede tespit ve tedavisine gelince Türkiye’de servikal kanserlerin maalesef %60’ı lokal ileri evre olarak gelmekte ve tedavi başarısı çok düşük olmaktadır.”

KÜÇÜKUSTA diyor ki:

Söylediğiniz gibi konvansiyonel smear’ in duyarlılığı az, toplum bilinçsiz iken tüm dünyada ve ülkemizde son 20 yılda serviks kanseri ensidansı bu beğenmediğimiz test ve bilinçsiz toplumla bile önemli ölçüde azaltıldı.

Duyarlılığının daha fazla olduğu ileri sürülen yeni “sıvı bazlı smear” ve “HPV tiplendirmesi” ve “halkın daha da bilinçlendirilmesiyle” etkinliği ispatlanmamış aşıya ihtiyaç daha da azalmıştır.

Kaldı ki, HPV aşısı yapılsa da bu taramalar zaten devam edeceğinden, HPV aşılarının endüstriye para kazandırmaktan başka kimseye bir faydası olmayacaktır.

**

9-Kanserle ilişkilendirilen HPV alt tiplerinin ırklara göre farklı olduğu ortaya çıktığına göre (3), ülkemizde rahim ağzı kanseri ile ilişkilendirilen HPV türleri belli midir? Belli değilse HPV aşısı yaptırmanın bir varsayıma dayanarak yaptırılması doğru mudur?

TJOD diyor ki:

Bellidir; Hacettepe Üniversitesi’nde yapılmış olan doku bazlı çalışmada Dünyaya paralel ve hatta aşı açısından daha şanslı olmak üzere servikal kanserlerin %76’sından (Dünya’da %70) HPV 16 ve 18 birlikte sorumludur”.

KÜÇÜKUSTA diyor ki:

TJOD, muhtemelen HPV aşısı üreticileri Merck ve Glaxo’ nun sponsor olduğu ve içlerinde Hacettepe’ nin de bulunduğu 38 ülkedeki merkezlerden gönderilen parafin bloklar üzerinde gerçekleştirilen çalışmayı kast ediyor olmalıdır.

Parafin bloklarda HPV DNA’ sının araştırıldığı bu çalışmada veriler Avrupa verisi içinde görülmektedir.

Ülkemizin aşı açısından daha şanslı olması elbette çok sevindirici ama bu global çalışmada incelenen 10 bin 565 piyesin % 15 inde HPV tespit edilememesi çok daha dikkat çekicidir (10).

Kaynaklar

1. http://www.infectagentscancer.com/content/8/1/6

2. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/21099605

3. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/19104355

4. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/17439841

5. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20007673

6. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/17885496

7. http://www.thelancet.com/journals/lanonc/article/PIIS1470-2045(08)70110-4/abstract

8. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20647284

9. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/22075171

10. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20952254

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. leyla dedi ki:

    Arkadaşımın kızında yazın siğiller gözükmüş.. bizde karbonatı macun gibi yap , sür üzerine dedik.. günde iki kez yapmış.. canı yanmasına rağmen 10 dakka bekletip yıkayıp, üzerinede bepanten sürmüş.. bir hafta içinde tamemen siğiller geçmiş.. yerleri bazıları koyulaşmış bazı yerleride beyazlaşmış.daha sonra doktora gidilmiş ve .HPV 16 virüsü saptandı..şimdi.. karbonatlı su ve koladial gümüş suyu içiliyor beden alkaliye getiriliyor D vitamini , günde 2 limon propolis v.s ile tedaviye başladık.. 3 ay sonraki kontrolda umarım bu virüsü alt ederiz..sayın hocamız gelişmeyi takip etmek isterseniz.. bana mail atın.. bilgileri sizinle paylaşırız..

Siz de yorumunuzu paylaşın: