HPV AŞISININ ETKİNLİĞİ NASIL ANLAŞILIR-4

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dikkat: Yazının sonunda ek var!

***

SORU 5- Aşıda bulunan virüslere karşı oluşan antikorların koruyucu seviyelerinin ne olduğu ve antikor düzeylerinin kaç sene düşmeden devam edeceği biliniyor mu?

HPV’ ye karşı antikor cevabı dışında hücresel ve lokal bağışıklığın önemi nedir?

TJOD diyor ki:

“Özellikle dörtlü aşıda HPV 18 serum antikor seviyelerinin 3.5 yıl sonra düştüğü bilinmektedir. Ancak HPV 18’e karşı koruyuculuğunun aynen %100 devam ettiği gösterilmiştir. Bu nedenle antikor seviyesinin önemi yoktur. Aşı sonrası serum antikor seviyeleri hepatit B aşısıya benzer olarak gösterilmektedir.

Lokal bağışıklığın önemi yoktur, çünkü serum antikorlarının servikal bazal memran çevrsinde direkt HPV’lere bağlanmasıyla etki gösterir.”

Not: Cevaptaki imlâ yanlışları TJOD’ a aittir.

KÜÇÜKUSTA diyor ki:

TJOD bu cevabında da ciddi yanılgılar içindedir.

HPV, sadece epitel hücrelerini enfekte eder ve bunun için de esas önemli olan “lokal bağışıklık” tır.

HPV enfeksiyonunun önlenmesinde, re-enfeksiyonunda ve komşu hücrelere lokal yayılmasında, virüslerin temizlenmesinde ve kanserli hastaların yaşam sürelerinin uzamasında “HPV spesifik mukozal IgA antikorlarının” çok önemli bir rolü vardır.

HPV “viremi yapmaz” yani kanla taşınmaz, kan nakliyle bulaşmaz!

Bunun için de kan verenlerde HPV enfeksiyonu varlığına bakılmaz.

Servikal mukusta HPV spesifik IgG de vardır ama bunlar pasif olarak kapilerlerden sızdıkları için rolleri ikincil olabilir.

TJOD’ un cevabında sadece “antikor seviyesinin önemi yoktur” ifadesi doğrudur ama bakın neden?

Çünkü kandaki HPV spesifik IgG antikorlarının aşılamadan senelerce sonra da yüksek bulunması etkili bir lokal savunmanın işareti değildir ve aşının koruyuculuğu konusunda da önemi yoktur.

Aşının tesirli olup olmayacağını ancak “HPV spesifik mukozal IgA” gösterir.

Bu bilgilere göre kas içine zerk edilen HPV aşısının herhangi bir koruyuculuğunun olması mümkün değildir.

Eğer gerçekten etkili bir HPV aşısı geliştirilmek isteniyorsa yapılacak şey gayet basittir: Aşıyı vajinal yolla uygulamak.

Çünkü lokal IgA ve sitotoksik cevaplar ancak bu şekilde elde edilebilir.

Hücresel bağışıklık da çok mühimdir

TJOD, soruda hücresel bağışıklık konusunu da “es” geçiyor; bilmeden mi bilerek mi?

HPV enfeksiyonunda “hücresel bağışıklığın” rolü de çok büyüktür.

HPV viremi yapmadığı için antikor cevabının ne kadar olduğu ve ne kadar sürdüğünün önemi yoktur, koruyuculuğu “hücresel bağışıklık” belirler.

Bunun için de TJOD’ un antikor seviyesinin 3.5 sene sonra düşmesine üzülmesi kesinlikle gereksizdir.

Hepatit BV HPV ile kıyaslanamaz

HPV aşısıyla sağlanan bağışıklığın ne kadar süreceğine dair modellemelerde hepatit B aşısının örnek alınması da akıl ve mantık dışıdır.

Hepatit B viremi yapar ve bunun için de hümoral bağışıklık elbette çok önemlidir ama HPV viremi yapmadığından burada hümoral bağışıklığın bir ehemmiyeti yoktur, kanda antikor ölçümleri anlamsızdır.

Bağışıklık sisteminde bir anormallik olmayan kime bir antijen zerk edilse mutlaka bir antikor cevabı elde edilir.

HPV enfeksiyonlarında kandaki antikor cevabına değil de servikal mukusa geçen miktarına bakmak ve bunu takip etmek daha mantıklı olabilir.

Gelelim neticeye

BİR: TJOD’ un bu cevabından bağışıklığın temelleri mevzuunda bilgilerinin eksik, yanlış ve hatta “taraflı” olduğu ortaya çıkıyor.

İKİ: Aşı üreticileri HPV aşısının etkinliğini sadece kanda antikor seviyelerine bakarak değerlendirebilirler ama bu tür enfeksiyonlarda daha önemli olan lokal ve hücresel bağışıklığı yok saymak olacak bir iş değildir.

ÜÇ: TJOD’ a aşağıdaki literatürleri dikkatle okumasını tavsiye ediyorum.

Kaynaklar

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/21549786

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/12794729

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20698574

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23143305

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/16143445

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/15661235

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/15357904

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/12902442

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/12890634

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/11139708

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/10930677

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20555315

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/16762074

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/9875315

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/8940448

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/15648077

***

EK 1 (27.12.2023): FERHAT ARSLAN “Sen daha önce HPV ile karşılaştın mı? Anlayabilir miyiz? Evet. Kapsid antijenine karşı antikor testi bakarak anlarız. Örnek Anti HPV 16 IgG Tamam bir işe yarar mı? Yani işte antikorun var. Yaramaz çünkü bu antikor ne nötralizan antikordur ne de kanser yapıcı nitelikteki olduğu iddia edilen onkoproteinlere karşı oluşmuştur.

E peki bunların a₺ı ile oluşturmak istedikleri antikor ne? Yukarıda bahsettiğim. E hayda hani işe yaramıyordu. Yahu yaramıyor çünkü hastalık etkeni doğrudan temasla mukoza düzeyinde epitel hücresini enfekte ediyor onu orada hücre içine girmesini kolaylaştırıcı ve zorlaştırıcı faktörler vardır.

Örneğin rahim ağzı tahriş olmuş (travma , bakteriyel enf vs.)enfekte bir kadın daha çok alır, ya da anal bölgesine veya ağız ve geniz bölgesine genital sıvılar travmatik bir şekilde temas edenler daha fazla enfeksiyon riskindedirler.

Ne zorlaştırır? Sağlam mukoza ve immunitesi Travmatik olmayan cinsel yaşam. Lubrikan sıvılar bu yüzden vajinada var. Mukozadaki antiviral peptidler, IgA aktivitesi, diğer proteazlar. Elbette renkli bir cinsel yaşam ek riskleri getiriyor. Seven katlanır sevmeyen uzak kalır. Bize ne?”

Kaynak: https://x.com/Ferhatarslandr/status/1739883454890750128?s=20

***

Siz de yorumunuzu paylaşın: